[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#soğuk hava

soğuk hava haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, soğuk hava haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bitkisel ürünlerin mevsim geçişlerinde bağışıklığı güçlendirmeye etkisi Haber

Bitkisel ürünlerin mevsim geçişlerinde bağışıklığı güçlendirmeye etkisi

Yurt genelinde olduğu gibi Eskişehir'de de mevsimsel geçiş hissediliyor. Her gün sıcaklıklar farklılık gösterirken, birçok vatandaş grip gibi hastalıklardan muzdarip. Aktarlar ise bağışıklığı güçlendirdiğine inanılan dut, üzüm ve keçiboynuzu pekmezi ile bitkisel çayların özellikle böyle dönemlerde daha fazla tüketilmesini öneriyor. Zencefil, zerdeçal, havlıcan, tarçın, karanfil, ekinezya ve hibiscus gibi bitkilerin karışımıyla hazırlanan kış çayının yararlarına da dikkat çeken aktarlar, doğal içeceklerin vücudun savunmasını artırmaya yardımcı olduğunu kaydetti. Vücudun savunma sistemini artırmamız gereken şeyler kullanmalıyız Aktar Koray Özkılıç, “Malum, mevsimsel geçiş dönemindeyiz. Bundan dolayı insanların sabah çıkarken giydikleriyle öğlen giydikleri kıyafetler haliyle farklı olmak zorunda. Yani sabah çıkarken montunu giyen öğlen sıcağında onu çıkartmak zorunda. Mevsim geçişinden dolayı yüzde 100 sıcaklık farkı var şu an. Bu da ister istemez vücudun ortama alışmasında zorluk oluşturuyor. Bunu engelledikten sonra vücudun savunma sistemini artırmamız gereken şeyler kullanmalıyız. Mesela antioksidan özellikli şeyler olabilir. Burada analarımıza görev düşüyor. Çünkü önceden çok güzel doğal dut, üzüm ve keçiboynuzu pekmezleri kullanırdık. Bunların karışık harmanları da vardı, onları tüketirdik. Son zamanlarda ister istemez bunlardan uzaklaşıldı. İnsanlar fark etmeden yapay şeylere yöneldi" dedi. Meyan kökü aynı zamanda da kuru öksürüğü kesmede birebir Hastalıkların gelmesini engelleyen şeyler tüketilmesi gerektiğine dikkat çeken Özkılıç,  "Güzel kış çayları tüketebiliriz. Maalesef biz Türk toplumu olarak siyah çayı bol tüketiyoruz. Bunun yerine ıhlamur ve karışık kış çayı tüketilmiş olsa vücudun savunması artar. Kış çaylarının içinde zencefil, zerdeçal, havlıcan, tarçın, karanfil, ekinezya, hibiscus ve bu tarz bitkiler var. Ek olarak tatlandırma sağlayan meyan kökü var. Meyan kökü aynı zamanda da kuru öksürüğü kesmede birebir etkilidir. Aynı zamanda vücudun savunmasını artırmaya destek olur. Bu tarz çaylar vücudu rahatlatır ve grip ya da nezle olsak dahi bizim normal günlük hayatımızdan uzaklaşmamızı, yatağa düşmemizi engeller. Ondan dolayı bu ortamda ve bu zamanda halkımızın özellikle böyle çayların tüketimine hızlılık vermesini öneririm." şeklinde konuştu.

Soğuk havalarda abur cubura dikkat! Haber

Soğuk havalarda abur cubura dikkat!

Soğuk kış ayları yaklaşırken vücut direncini artırmanın ve hastalıklardan korunmanın en etkili yollarından biri sağlıklı ve dengeli beslenmedir. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Filiz Çalışkan Esen, soğuk havalarda bağışıklık sistemini güçlendirecek beslenme ipuçları hakkında açıklamalarda bulundu. Soğuk havalarla birlikte metabolizmanın daha yavaş çalıştığını ve vücudun daha fazla enerjiye ihtiyaç duyduğunu ifade eden Dr. Esen, "Vücut direncini artırmak ve soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklardan korunmak için beslenme büyük bir önem taşıyor. Soğuk havalarda güçlü kalmak için C vitamini açısından zengin besinler tüketmek gerekiyor. Portakal, limon, greyfurt, kivi, yeşil biber, brokoli ve lahana gibi C vitamini kaynakları, bağışıklık sistemini güçlendirir ve enfeksiyonlara karşı vücut direncini artırır" dedi. Vücudun hidrasyonuna dikkat edilmelidir Her gün taze sebze ve meyve tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Doktor Esen, "Protein tüketimini artırın. Soğuk havalarda vücut ısısını dengelemek ve kas kütlesini korumak için protein önemli bir yer tutar. Yumurta, balık, tavuk, kırmızı et ve baklagiller sağlıklı protein kaynaklarıdır. Özellikle balık, içeriğindeki omega-3 yağ asitleriyle bağışıklığı destekler. Bol sıvı tüketin. Kış aylarında genellikle su içme ihtiyacı azalır ancak vücudun hidrasyonuna dikkat edilmelidir. Günde en az 2 litre su içmenin hem cilt sağlığı hem de toksinlerin vücuttan atılması için önemlidir" dedi. Sağlıklı atıştırmalıkları tercih etmek önemli Bitki çayları da bu dönemde sıvı ihtiyacını karşılamak için tercih edilebileceğini kaydeden Uzmanı Dr. Filiz Çalışkan Esen, "Renkli sebzeler, meyveler ve tam tahıllar, antioksidanlar ve lif açısından zengin besinlerdir. Özellikle kış sebzeleri olan havuç, ıspanak, pazı ve kabak gibi gıdaların beslenme düzeninde mutlaka yer alması gerekiyor. Soğuk hava vücudun daha fazla enerji harcamasına neden olabilir ve bu da iştahı artırabilir. Bu dönemde sağlıksız atıştırmalıklardan kaçınılması gerekiyor. Soğuk havalarda vücudunuz daha fazla kaloriye ihtiyaç duyabilir ancak bu ihtiyacı abur cubur ile karşılamak yerine sağlıklı atıştırmalıkları tercih etmek önemli. Ceviz, badem, fındık gibi sağlıklı yağlar içeren kuruyemişler hem tok tutar hem de enerji verir" ifadelerine yer verdi. D vitamini açısından zengin gıdaları tüketmek önemli D vitamininin ihmal edilmemesi gerektiğini belirten Esen, "Kış aylarında güneş ışığının azalması nedeniyle D vitamini seviyelerinin düşebilir ve bu durumun bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilir. Güneşli günlerde açık havada vakit geçirmek, D vitamini takviyesi almak ve D vitamini açısından zengin gıdaları tüketmek (balık, yumurta sarısı, süt ürünleri) bu dönemde önemlidir. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra soğuk havalarda düzenli egzersizin de vücut direncini artırır. Sağlıklı diyetle birlikte haftada en az üç gün egzersiz yapılmalıdır. Kışın yaklaşmasıyla birlikte beslenmenize dikkat ederek bağışıklığınızı güçlendirin ve soğuk havalardan etkilenmeden sağlıklı bir kış geçirin" diye konuştu.

Soğuk havalarda cilt bakımınızı ihmal etmeyin Haber

Soğuk havalarda cilt bakımınızı ihmal etmeyin

Mevsim geçişlerinde oluşan sıcaklık farkları ve olumsuz hava koşulları, cildimizi de önemli ölçüde etkiliyor. Retinoik asidin kış aylarında cilt bakımında altın değeri taşıdığını ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Işıl Turan, bu etken maddenin ince kırışıklıklar, lekeler ve sivilcelerle mücadelede etkili olduğuna dikkat çekti. Kış aylarının, retinoik asidin cildin üst katmanını hafifçe soyarak, alt katmanında sağlıklı kollajen sentezi oluşmasına imkan tanıdığını aktardı. Uzm. Dr. Turan, kış mevsimiyle beraber nem oranının azaldığını, bu durumun ellerde egzama, yüzde hassasiyet ve ciltte matlaşmaya yol açtığını kaydetti. Bu nedenle hyaluronik asidin kış aylarında daha çok ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Uzm. Dr. Turan, temiz bir yüze hyaluronik asit serum veya krem uygulanmasının önemine dikkat çekti. Kortizon ihtiyacı olmadan bakıma başlanmalı Ellerde kuruma ve çatlamanın başladığını fark edenlere seslenen Dr. Işıl Turan, bu durumun nemlendirici kullanımının ihmal edildiğini gösterebileceğini ifade etti. Ellerin kötüleşmeden ve kortizon ihtiyacı olmadan bakıma başlanmasını tavsiye eden Turan, özellikle cica içerikli nemlendiricilere ihtiyaç duyanların, mevsim geçişlerinde bu ürünleri kullanmalarını önerdi. Uzm. Dr. Işıl Turan, kış ayları ile beraber profesyonel cilt bakımlarının glikolik veya salisilik asitlerle yapılmasını tavsiye etti. Bu bakımların, ölü derilerden arınmayı sağlayarak cildin güzelleşmesine katkı sağladığını kaydetti. Epilasyon mevsiminin açıldığını aktaran Turan, güneşlenme ve solaryumun epilasyon etkinliğini azaltıp yan etki riskini arttırdığını ifade etti. Bu nedenle kış döneminin, epilasyon öncesi daha güvenli ve etkili olduğunu söyledi. Aynı zamanda lekelerden muzdarip olanlara leke tedavisi tavsiye eden Uzm. Dr. Işıl Turan, güneş mevsiminde tedaviyi alevlendirecek uygulamalardan kaçınılması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Havalar soğudu: Çocuklarda solunum yolu hastalıkları arttı Haber

Havalar soğudu: Çocuklarda solunum yolu hastalıkları arttı

Okulun açılması ve hava sıcaklıklarının azalmasıyla birlikte solunum yolu hastalıklarının görülmeye başlandığını aktaran Çocuk Hastalıkları Uzmanı Salahattin Okur “Solunum yolu enfeksiyonuyla sağlık kuruluşlarına başvuran hasta sayısında artış yaşandı. Gözlemlerimiz henüz Grip ve Respirutuar Sinsityal Virüs (RSV)’ün yaygın olarak görülmediği yönünde. Covid-19 ise görülme sıklığı duraklamış olsa da varlığını sürdürüyor ve ona Rhinovirüs eşlik edebiliyor” dedi. Sonbaharın gelişiyle hava sıcaklıklarının düşmesi ve kapalı mekanlarda daha fazla zaman geçirilmesinin solunum yolu hastalıklarını arttırdığına dikkat çeken Dr. Okur, daha çok çocukları etkileyen, soğuk algınlığına neden olan Rhinovirüs ve Covid-19’un da yaygın olarak görülen hastalıklar arasında olduğunu; bu hastalıkların çocuklarda bir arada görülmesinin ise hastalığın seyrini ağırlaştırdığını aktardı. Hijyen kurallarına uymak virüsten korunmada önemlidir Rhinovirüsün, Covid-19 ile birlikte veya bağımsız olarak Eylül ayında sık rastlanan solunum yolu virüslerinden biri olduğunu vurgulayan Dr. Okur, “Yakın zamanda tanımlanmış bir Enterovirüs türü olan Rhinovirüs, çocuklarda şiddetli solunum yolu enfeksiyonlarının etkenidir ve çocukluk çağı astım alevlenmeleriyle bağlantılıdır. Rhinovirüs soğuk algınlığına yol açan bir virüstür. Hasta olan kişilerin hapşırmaları ya da öksürmeleriyle havaya karışan virüsler solunum yoluyla sağlıklı bireylere geçebilir. Bu, en sık görülen bulaşma şeklidir. Virüs ayrıca temas yoluyla da bulaşabilir. Özellikle hasta kişilerin kullandığı havlu, bardak, çatal-kaşık gibi eşyalar ile temas eden sağlıklı bireylerde de virüs bulunabilir. Bu yüzden hijyen kurallarına uymak virüsten korunmada önemlidir. Çocukların ellerini sık yıkaması, başkalarının eşyalarına temas etmemesi, hasta çocuklardan uzak durması, alınacak önlemlerin başında geliyor. Ayrıca hasta çocukların okula gönderilmemesi, diğer çocuklara bulaşmayı engelleyecektir” dedi. Tedavilerin hastalık ilerlemeden yapılması çok önemli Rhinovirüsün üst solunum yollarında çok ateş olmadan, hapşırmaya eşlik eden burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hırıltı, baş ağrısı gibi bulgulara sebep olduğunu ifade eden Okur, ateşin yetişkinlerde nadiren görüldüğünü fakat küçük çocuklarda 38-39C ateş gözlenebileceğini aktardı. İleri yaştakilerde, gebelerde, bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda alt solunum yollarına kadar inip zatürreye neden olabileceğini belirtti. Covid-19’da ise boğaz ağrısı, öksürük, nefes darlığı görüldüğünü, bu bulgular birbirine benzese de artık toplumda neredeyse tanınır hale geldiğini anlattı. Dr. Okur, “Klinik gözlemlerimiz ve bulgular, Covid-19 ve Rhinovirüs ile eş zamanlı enfekte olan hastaların, yalnızca Rhinovirüs ile enfekte olanlara kıyasla nefes darlığı, öksürük ihtimalinin daha yüksek olduğunu ve yoğun bakıma yatışı arttırdığını gösteriyor. Bu nedenle, belirtilerin görüldüğü çocukların bir sağlık kurumuna götürülmesi ve gerekli tedavilerin hastalık ilerlemeden yapılması çok önemli” diye konuştu. Okur, çocuklarda nefes alıp vermede hızlanma veya zorlanma olursa, ateş 3 günden fazla sürerse, bebeklerde huzursuzluk, beslenmeyi reddetme olursa, diğer semptomlar 7 günden daha fazla devam ederse mutlaka doktora danışılması konusunda uyardı.

El Nino sıcakları yerini La Nina soğuklarına bırakıyor Haber

El Nino sıcakları yerini La Nina soğuklarına bırakıyor

AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER- Pasifik Okyanusu’nun olağandışı düzeyde ısınmasıyla gerçekleşen Süper El Nino sıcakları, 2023 yılı Temmuz ayından bu yana ülkemizi de etkisi altına aldı. Yaklaşık olarak bir yıl süren aşırı sıcaklar beraberinde yağışları da getirince Anadolu’daki barajlar doldu ve hidroelektrik santraller ülke enerjisini yüzde 14’lerden tekrar yüzde 28 seviyesine çıkardı. Böylece Türkiye’nin enerji ithalatı da azaldı. Ancak yaşanan bu ekstrem hava olayının temmuz ayı sonuna kadar tamamen etkisini yitirmesi bekleniyor ve ardından gelecek olan La Nina soğuklarının kuraklık başta olmak üzere birçok soruna yol açacağı ön görülüyor. Yaşanabilecek olumsuzluklara karşı devlet tarafından eylem planı oluşturulması gerektiğini vurgulayan İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar ise “Soğumanın etkisiyle yağışlar sekteye uğrar. Bu da beraberinde birçok sorunu getirir” diyerek uyarıda bulundu. SOĞUMANIN NEDEN OLDUĞU KURAKLIK REKORU “Geçen sene Süper El Nino vatandaşı her ne kadar bunaltsa da sıcak her zaman soğuktan iyidir” diyen Yaşar, kuraklığa bilinenin aksine soğukların neden olduğunu vurgulayarak, “Soğukta buharlaşma azalır ve dolayısıyla yağışlar da sekteye uğrar. Bu da beraberinde birçok sorunu getirir. Başta avlanan balık oranı ve tarım olmak üzere hayati birçok şey bundan etkilenir. Nedeni ise şudur: soğumadan kaynaklı yağışlar azalınca buna bağlı olarak denizlere gelen Nütrient miktarı da azalır. Dünya denizlerine baktığımız zaman avlanan balıkların yüzde 95’i delta ağızlarından yakalanır çünkü nehirler buralara besleyici element olan Nütrient getirir. Bunlar da denizdeki canlıları hareketlendirir ve balık miktarını arttırır. Yani yağmur suyuyla gelen Nütrient balıkçılık için çok önemlidir. Geçen seneye bakarsak, Süper El Nino geldiği zaman bir anda hava sıcaklıkları arttı ve buharlaşma etkisiyle yağmurlarda da artış görüldü. Dolayısıyla geçen yıl avlanan balık miktarında büyük bir artış meydana geldi. Biz geçen sene normalde 254 bin ton olan balık avlama oranımızı 387 bin tona çıkardık ve rekor kırdık. Ayrıca 2023 yılı, son 50 yılda en çok yağış aldığımız 4-5 yıldan biriydi. Aşırı sıcakların tam tersi bir soğuma gelince de maalesef kuraklık rekoru kırabiliriz” diye konuştu CARİ AÇIĞI TARIMLA BİTEREBİLİRDİK… Aşırı sıcak ve soğuklarda planlı üretim yapılmasının önemine dikkat çeken Yaşar “La Nina’da hava soğur, hava soğuduğu için yağışlar azalır. Yağışlar azaldığı için tarımda çok ciddi düşüşler olur. Yani birim kaybı olur. 1992 yılında deniz suyunda yüzde 0,5’lik bir düşüşte bile bizim bütün barajlarımız boşalmıştı. Çünkü onun etkisiyle hiç yağmur yağmadı ve bütün dünyada ekonomik krize sebep oldu.  En ufak soğumada neler olabileceğini gördük. İşte bu nedenle devletin ve vatandaşların her türlü hava olayına hazırlıklı olması gerekiyor. Devlet tarafından özellikle tarımda bir durgunluk yaşanmaması adına planlamalar yapılması lazım. Üstelik Anadolu coğrafyasında yaşamamız sebebiyle bu tarz krizleri eğer bilim ile hareket edersek çok büyük fırsatlara çevirebiliriz. Eğer böyle durumlara hazırlıklı olsaydık bugün Türkiye’nin cari açığı tarımla bitirilebilirdi. Demek istediğim devletin sıcak havalarda ekilecek ürünler ve soğuk havalarda ekilecek ürünler diye bir planlama yaparak durum gerçekleştiğinde bu planı uygulamaya koyması gerekir. Ancak biz bunu yapamadık ve hala yapmamaya devam ediyoruz. Bizde çiftçi rastgele ürün yetiştiriyor. Ülkemizde 2020 yılında üretim rekoru kırıldı ama atılan plansız adımlar nedeniyle elde edilen mahsulün neredeyse yarısının çöpe gitti. Tüm bunlar olurken dünyada birçok ülke bu krizi müthiş kullandı ama biz elimizdeki olanakları kullanamadık” açıklamasında bulundu.

Sıcaklıklar mevsim normalleri altında! Soğuk hava mı geliyor? Haber

Sıcaklıklar mevsim normalleri altında! Soğuk hava mı geliyor?

Son yayınlanan hava tahmin raporu ile birlikte bölgelerde ve bazı illerde beklenen hava koşulları açıklanarak, Doğu Karadeniz’in iç kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunun kar örtüsüne sahip eğimli yamaçları için çığ tehlikesi uyarısı geldi. Bazı bölgeler ise sis nedeniyle uyarıldı... Ülke genelinde beklenen hava sıcaklığı yayınlandı! Meteoroloji hava tahmin raporu göre, ülke genelinde parçalı ve çok bulutlu hava hakim olacağı bilgisi yer alırken, Akdeniz, İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Sinop çevrelerinde yağış  beklenildiği bilgisi verildi. Yağışların genellikle yağmur ve sağanak şeklinde olacağı tahmin edilirken, İç Anadolu’nun kuzeydoğusunun ve Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunda karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması tahmin ediliyor. Meteoroloji tarafından yayınlanan hava tahmin raporuna göre, sabah ve gece saatlerinde iç ve doğu kesimlerde yer yer pus ve sis ile birlikte doğu kesimlerde buzlanma ve don olayı beklenildiği bilgisi yer alıyor. Meteoroloji, Doğu Karadeniz’in iç kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunda çığ tehlikesi bulunduğu bilgisini verdi. Doğu Karadeniz’in iç kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunun kar örtüsüne sahip eğimli yamaçları için Meteoroloji Genel Müdürlüğünden çığ tehlikesi uyarısı yapıldı. HAVA SICAKLIĞI Yayınlanan hava tahmin raporu göre, hava sıcaklığında önemli bir değişiklik olmayacağı bilgisi ile birlikte, genellikle mevsim normalleri civarında bir hava sıcaklığını bilgisi verildi. Ülkenim doğu kesimlerde yer yer mevsim normallerinin üzerinde seyredeceği tahmin edildiği bilgisine yer verildi. Rüzgar’ın ise genellikle güneyli yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor. Marmara’da parçalı bulutlu yer yer pus ve sis bekleniyor Ege’de parçalı bulutlu iç kesimlerinde yer yer pus ve sis bekleniyor. Akdeniz parçalı ve çok bulutlu, bölge genelinin yer yer yağmur ve sağanak yağışlı bir hava bekleniyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.