sonbahar Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika sonbahar Haberleri

Sonbaharda bu tavsiyelere uyarak halsizliğinizden kurtulun

Alanında uzman diyetisyenler, sonbaharın son ayındayken vücudun kışa hazırlığı, hastalıklar, bağışıklığın zayıflaması ve havaların erken kararıp soğumasıyla yaşanan hareketsizlik, halsizlik gibi sıkıntılar olabileceğini belirterek, bu dönemde direnci artırmak için şu tavsiyelerde bulundu: “Havaların soğumasıyla vücut ısı değişimine uyum sağlamak için harcadığı enerjiyi azaltabilir, aldığınız ve harcadığınız kalori dengesini yakalamaya çalışın. Soğuk havalar su isteğinizi azaltabilir ama 35ml/kg günlük su tüketmeye çalışın. Artan karbonhidrat isteğinizi öğünlerinizde dengeli protein içeriğiyle bastırabilirsiniz, meyve ve kuruyemiş ile yapılan ara öğünler yardımcı olacaktır. Artan hareketsizliği dengelemek adına haftada en az 2- 3 kez fiziksel aktivite eklemeye çalışın (1 saatlik yürüyüşler). Mevsimin renkli meyve ve sebzelerini tüketerek vitamin, mineral ve lif alımı bağışıklığınızı güçlendirecektir. Zerdeçal, zencefil, bal, bitki- meyve çayları bağışıklığınız için iyi birer alternatif olacaktır. Özellikle kış aylarında D3 vitamini seviyesi önem arz ettiği için tahlil yapıp baktırabilirsiniz (İstenilen aralık 20-50 ng/ml)”

Tatlı ve serin bir sonbahar ayı: Ekim ayı yapılacaklar listesi

Sonbaharın iliklerinize kadar işlediği ve tatlı bir rüzgar ile savrulan rengarenk yaprakların süslediği caddelerde yürümenin vaktidir Ekim ayı. Peki Ekim ayında neler yapılır? Nerelere gidilir? Ekim ayında hem kendimizi hem de evimizi nasıl değiştirmeliyiz? Hazırsanız işte detaylar… Öncelikle evinizi arındırın: Temizlik yapın Evinizde ve bahçenizde sonbahar temizliğinizi ihmal etmeyin. Evinizdeki fazla eşyalarınızdan kurtulun. Bağışta bulunabilirsiniz veya geri dönüşüme yollayın. Ayrıca bahçenizi kışa hazırlayın bitkilerinizin bakımını yapın ve dökülen yapraklarınızı toplayın. Evinizin ısıtmasını kontrol ettirin: Kış soğuğunu es geçmeyin Evinizde kullandığınız ısıtma sisteminizi kontrol edin ve gerekirse bakımını yaptırın. Unutmayın ki kış sonbahar kadar yumuşak ve romantik değil! Hastalıkların dönemi başlıyor: Grip aşısı olun Soğuk mevsimlerde yaşanan en olumsuz durumlardan biri de tabi ki hasta olmak. Bundan korunmak için grip aşısı olmayı düşünebilirsiniz. Olmazsa olmaz: Beslenmenizi ihmal etmeyin Mevsim geçişlerinde hastalıklar daha çok kendini gösterir. Dolayısıyla sağlıklı beslenip düzenli spor yaparak bu dönemleri hasarsız atlatabilirsiniz. İç huzuru yakalayın: Doğa yürüyüşüne çıkın Kışın sert soğuğu bastırmadan rengarenk ağaçların arasında doğayı keşfetmeyi ihmal etmeyin ve buna mutlaka zamanınızı ayırın. Sonbaharın tadını çıkarın: Tatil yapın Tabi ki Ekim ayında yapılacak en güzel aktivitelerden biri tatil yapmak. Özellikle romantik bir tatil istiyorsanız kesinlikle bu ayı değerlendirin ve indirimli tatil fırsatlarını takip edin. Kış öncesi enerji toplamak ve hem ruhunuzu hem bedeninizi dinlendirmek için müthiş bir fırsat olacaktır.

Uzmanı uyardı: Sonbahar enfeksiyonuna dikkat!

Sonbahar ayı, solunum yolu enfeksiyonlarına da zemin oluştururken Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İdil Öztürk, sık sık yaşanan üst solunum yolu enfeksiyonlarına karşı uyarılardı. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının, doktora başvurmanın önde gelen sebepleri arasında bulunduğunu aktaran Kulak Burun Boğaz (KBB) ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İdil Öztürk, "Mevsim geçişlerinde yaşanan ısı değişimleri birçok hastalık gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına da zemin hazırlıyor. Zayıflayan bağışıklık sistemiyle birlikte vücut direncinin düşmesi, bu dönemlerde üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış yaşanmasına neden oluyor" dedi. Yakın mesafeden konuşma ve öksürme sonucunda bulaşırlar Öztürk, “Alerjik bünyeye sahip olma, burun kemiği eğriliği veya konka büyüklüğü gibi anatomik sorunlar nedeniyle ağızdan nefes alıp verme, sigara içme, düzensiz beslenme gibi faktörler de üst solunum yolu enfeksiyonuna yatkınlığı artırır. Bu hastalıklar mevsim geçişlerinde ve kalabalık ortamlarda sık görülürler. Damlacık enfeksiyonu biçiminde ortaya çıkarlar, yani yakın mesafeden konuşma, öpme, öksürme sonucunda bulaşırlar. Bulunulan ortamda havalandırmanın yetersiz olması da bulaşmalarını kolaylaştırır. yüzeylere temas sonrası ellerin yıkanmaması ile de bulaşır’’ dedi. En çok rastlanan enfeksiyonlar Erişkinlerde sık sık meydana gelen üst solunum yolu enfeksiyonlarını anlatan Op. Dr. İdil Öztürk, “Bunlardan birincisi nezle, ikincisi grip enfeksiyonudur. Bunların yanında orta kulak iltihabı da en sık görülen üst solunum yolu enfeksiyonlarındandır” dedi. Op. Dr. İdil Öztürk, "Nezle birden çok virüsün yol açtığı, kişiden kişiye bulaşan, üst solunum yollarını tutan hafif seyirli bir hastalıktır. Üşütme, soğuk algınlığı olarak da bilinir. Soğuk mevsimlerde daha sıktır. Sigara içenlerde daha sık görülmez fakat ağır seyreder. Bir insan, ömrü boyunca yaklaşık olarak 300 defa nezle olur. 5 yaşın altındaki çocuklar yılda ortalama 8-10 kez üst solunum yolu enfeksiyonu geçirir. İnfluenza virüslerinin yol açtığı üst solunum yolu enfeksiyonudur. Virüsün 3 tipi vardır. Tip A insanlar, domuzlar ve kümes hayvanlarında, Tip B sadece insanlarda hastalık yapar. Tip C ise insanlarda çok hafif belirtilere yol açar. Sıklıkla ani başlayan yüksek ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ve kas ağrıları, bitkinlik, burun akıntısı veya tıkanıklığı ile kendini gösterir. Ateş genellikle 5 gün ya da 1 hafta sürer. Tedavide dinlenme çok önemlidir. Ateş düşürücüler, bol sıvı tüketimi ve iyi beslenme önemlidir. Viral bir hastalık olduğu için antibiyotik verilmez ancak orta kulak iltihabı, sinüzit, zatürre gibi ikincil enfeksiyon, komplikasyon olarak eklenmiş ise antibiyotik kullanılır. Yutak ve bademciklerin ani başlayan enfeksiyonudur. Virüs veya bakteriyel kaynaklı olabileceği için etkene göre tedavi metodu değişiklik gösterir. Belirtileri yüksek ateş, boğaz ağrısı-yutkunma zorluğu, halsizlik-kırgınlık, baş-eklem-kas ağrıları, öksürük ve bazen de boyunda lenf bezlerinin şişmesidir. Çocuklarda orta kulak enfeksiyonu daha sık görülür. Sıklıkla nezle, grip gibi enfeksiyonları takiben gelişen ikincil bakteriyel enfeksiyon şeklindedir. En sık 6-18 ay asındaki çocukları etkiler. 6 yaşından sonra hastalık sıklığında bariz azalma görülür. Yüz kemiklerinin içerisinde sinüs adı verilen hava boşluklarının iltihabına sinüzit adı verilir. Yine sıklıkla viral üst solunum yolu enfeksiyonlarını takiben gelişir. Vira enfeksiyonlardan sonra 7-10 günde tam iyileşme beklenirken genellikle burun doluluğu ve öksürük artışı olur. Büyük çocuklar ve erişkinlerde baş ve yüz ağrıları görülebilir. Antibiyotik tedavisi gerekebilir." ifadelerine yer verdi. KBB ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Öztürk, üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak için hijyene ve el yıkamaya özen gösterilmesi, kalabalık ortamlardan uzak durulması, kalabalık ortamların sık sık havalandırılması, hasta kişilere mümkünse maske taktırılması ve fazla yaklaştırılmaması, yaşa uygun ve dengeli beslenilmesi, mevsime uygun giyinilmesi gerektiğini aktardı.

Türkiye'den sonbahar manzaraları

Anadolu Ajansı (AA) ekipleri tarafından mevsim boyunca özellikle dron teknolojisi ile havadan çekilen sonbahar görselleri, aynı videoda toplandı. Türkiye’deki doğal güzelliklerin ön plana çıkarılması amacıyla farklı illerde yapılan çalışmaların bir araya getirildiği çalışmada, göl, dağ, milli park, mesire alanı, tabiat parkı ve doğal güzelliklerin bulunduğu alanlardaki sonbahar güzellikleri yer alıyor. Görüntülerde; sarı, kahverengi ve yeşilin farklı tonları dikkat çekiyor. AA

Sonbahar uğurlaması Kasım'da AASSM'de

Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü Anıyoruz 5 Kasım'da saat 21.00'de AASSM Büyük Salonda başlayacak etkinlikte; sanatçı Bora Gencer, Senfoni Orkestrası ile birlikte Atatürk'ün Sevdiği Şarkıları seslendirecek. Program; Cumhuriyetimiz için savaşan askerlerimizin kıyafetlerinin ve mücadele dönemindeki sivil halkın elbiselerinin sergileneceği ''Cumhuriyet Defilesi'' ile sona erecek. Etkinlik halka açık ve ücretsiz gerçekleşecek. Piyanonun Ustasından Renkli Sesler 7 Kasım'da Mehveş Emeç Piyano Resitali: Devlet Sanatçısı Mehveş Emeç AASSM Küçük Salonda saat 20.00'de dinleyicileriyle buluşacak. Konser Biletleri; 23 Ekim'de kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişelerinden ise saat 10.00'da satışa sunulacak. Evrensel Tınılar 8 Kasım'da Almagest Quintet & Leo Vertunni Konseri: Türk ve batı müziğini sentezleyip müziğe evrensel bir boyut kazandırmak için kurulan Almagest, duvulda Volkan Öktem, bas gitarda Eylem Pelit, klasik gitar ve tamburda Cenk Erdoğan, piyanoda Sabri Tuluğ Tırpan ve perküsyonda Hamdi Akatay ile sitar sanatçısı Leo Vertunni ile AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de dinleyicilerle buluşuyor. Konser Biletleri; 24 Ekim'de günü kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişesinden saat 10.00'da satışa sunulacak. Akdeniz Sinemaları Buluşması Ödül Töreni 11 Kasım'da, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen “İzmir Uluslararası Akdeniz Sinemaları Buluşması”nın ödül töreni, ses sanatçısı Savina Yannatou Konseri eşliğinde AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de gerçekleştirilecek. Eskimeyen Şarkılar 12 Kasım'da Salim Dündar Quartet: Sanatçı Salim Dündar, şef, besteci, yorumcu Yalçın Altıparmak ve oyuncu, yorumcu Adnan Koç'tan oluşan grup; Latin, İspanyol, Pop, Türk Sanat Müziği ve Arabesk tarzdaki eserleri doğu/batı senteziyle buluşturarak farklı ve özgün yorumlarını müzikseverlerin beğenisine sunacak. AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de gerçekleştirilecek konserin programında Aynalar, Yıllar Sonra Rastladım Çocukluk Sevgilime, Gel Gönlümü Yerden Yere Vurma Güzel, Ellerim Böyle Boş mu Kalacaktı ve Ağlama Değmez Hayat gibi sevilen parçalar da yer alacak. Konser Biletleri; 27 Ekim'de kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişelerinden saat 10.00'da satışa sunulacak. Tuşların Nefesi 13 Kasım'da piyanist Dengin Ceyhan, Piyano Resitali ile AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de klasiklerin ruhunu tuşlarında işleyip dinleyicileri ile buluşturacak. Etkinliğe katılım ücretsiz olacak. Dillerin Birlikteliği 18 Kasım'da Pervin Chakar Konseri: Halk müziği şarkılarının yapısını bozmadan Batı müziğine ve enstrümanlarına uyarlayan Soprano Pervin Chakar, sesiyle Doğu ve Batı arasında adeta bir köprü kuracağı, Mezopotamya ilahilerini ve kutsal şarkılarını Batı ve Doğu enstrümanlarıyla Türkçe, Kürtçe, Ermenice, Süryanice, İtalyanca, Almanca dillerinde seslendireceği konserlerde, piyanoda Hyun Sook Tekin, dudukta Ertan Tekin eşliğinde AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de dinleyenlere keyifli bir akşam yaşatacaklar. Konser Biletleri; 3 Kasım'da kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişelerinden saat 10.00'da satışa sunulacak. İzBB Türk Sanat Müziği ve Yarımada Korosu 20 Kasım'da İzmir Büyükşehir Belediyesinin İzBB Türk Sanat Müziği ve Yarımada Korosu, Türk Sanat Müziği severleri AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de ağırlayacak. Konser halka açık ücretsiz olacak. Ahmed Adnan Saygun Senfoni Orkestrası 25 Kasım'da, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi Şube Müdürlüğü bünyesinde kurulan, ünlü Türk bestecisi Ahmed Adnan Saygun'un adını taşıyan Ahmed Adnan Saygun Senfoni Orkestası Konseri, Cem Mansur Şefliğinde ve Duo Blanc & Noir solistliğinde AASSM Büyük Salonda gerçekleştirilecek. Konser Biletleri; 10 Kasım'da kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişelerinden saat 10.00'da satışa sunulacak. İzmir Yıldızı 26 Kasım'da İzmir Yıldızı Ödül Töreni : İzmir Büyükşehir Belediyesince bu yıl ikincisi düzenlenen; kadına yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığın önlenmesine yönelik iyi uygulama örneklerini içinde barındıran projelerin fark yaratanlarının ödüllendirildiği İzmir Yıldızı Projesinin Ödül Töreni AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de gerçekleştirilecek. Büyüleyici Müzikler 30 Kasım'da, kemençe sanatçısı Hatice Doğan Sevinç ve İtalyan Piyanist Pietro Bonfilio büyüleyici bir müzik deneyimi sunmak amacıyla Cameratalia Quintet ile bir araya geliyor. Konserde; Avrupa, Güney Amerika ve Türk Müziği gibi kemençe ve yaylı çalgılar için düzenlenen eserlerden oluşan repertuarıyla AASSM Küçük Salonda dinleyicileriyle buluşacak. Konser Biletleri; 15 Kasım'da kultursanat.izmir.bel.tr adresinden, AASSM ve İsmet İnönü Sanat Merkezi Gişelerinden saat 10.00'da satışa sunulacak. Kasım'da AASSM Başkadır 2 Kasım'da Yaşar Üniversitesi Senfoni Orkestrası AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de ücretsiz konseriyle huzur saatleri yaşatacak. Etkinliğe katılım ücretsiz olacak. 15 Kasım'da İzmir'in sevilen orkestralarından Olten Filarmoni Orkestrası AASSM Büyük Salonda saat 20.30'da Tolga Atalay Ün Şefliğinde ve Jıngge Yan & İlyun Bürkev “Piyano” solistliğinde dinleyicileriyle buluşacak. Bilet satış ve bilgi için: oltensanat.com 19-20-21-22 Kasım Goethe Instıtute & Yaşar Üniversitesi Yeni Müzik Günleri AASSM Küçük Salonda gerçekleşecek. Bilgi için: www.yasar.edu.tr / www.goethe.de 21 Kasım'da Musa Göçmen Senforock Konseri: Ülkemizin ve dünyanın en önemli müzisyenlerinin şarkılarını, dünyada ilk kez yepyeni senfonik düzenlemelerle sahneye taşıyan Musa Göçmen AASSM Büyük Salonda saat 21.00'de müzikseverler ile buluşacak. Bilet satış: biletinial.com 22 Kasım'da Komedyen Deniz Göktaş Stand Up gösterisi ile AASSM Büyük Salon'da saat 20.00'de seyircilerine keyifli bir komedi akşamı yaşatacak. Bilet satış: bubilet.com.tr İZDSO Konserleri İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Konserleri; 10 Kasım'da Atatürk'ü Anma Konseri, AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de, Tolga Atalay Ün Şefliğinde ve Yağızcan Keskin “Klarnet” & Yiğit Uğurlu “Keman” & Arın Nehir Öncan “Obua” solistliklerinde; 17 Kasım'da İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Türkiye & Almanya Dostluk Konseri; AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de, Gilbert Varga Şefliğinde ve Daniel Muller-Schott “Viyolonsel” solistliğinde; 24 Kasım'da İZDSO Konseri Can Okan Şefliğinde, Gülsin Onay “Piyano” solistliğinde AASSM Büyük Salonda saat 20.00'de gerçekleştirilecek. Konserlerin bilet satışı: biletinial.com Sergiler 3-29 Kasım tarihleri arasında Şenol Tilki “Uzaklar” Resim Sergisi AASSM Giriş ve Üst Kat Galerilerinde, 9-30 Kasım tarihleri arasında Yüz Yıllık Miras: Bengü Boz Sergisi AASSM Alt Galeride halka açık olacak ve ücretsiz ziyaret edilebilecek. Müzik Kütüphanesi Etkinlikleri 5 Kasım'da ''Atölye Mevsimler'' saat 14.00'de, 14 Kasım'da ''Atölye Şatoda Üç Saat'' saat 14'de, 16 Kasım'da ''Atölye Chopin'in Macera Durakları'' saat 11.00'de, 18 Kasım'da ''La Fontaine'de Kemanla Masallar'' saat 14.00'de ve 21 Kasım'da ''Müziği Okuyanlar Kulübü'' saat 19.00'da AASSM Müzik Kütüphanesinde gerçekleştirilecek. Müzik Kütüphanesi etkinliklerine katılımlar ücretsiz olup kayıt ile katılımcı alınmaktadır. Ayrıntılı bilgiye aassm.org.tr adresinden ulaşılabilir. Etkinlikler ve atölyeler hakkında ayrıntılı bilgiye aassm.org.tr adresinden ulaşılabilir. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- AASSMD'de 'İzmir Aşkına 8500' sahne alacak

Sonbaharda vitamin depolamanızı sağlayacak 5 meyve

Havaların sıcaktan soğuğa doğru geçiş yaptığı sonbahar mevsimi, gribal hastalıkların da başlangıcı oluyor. Vücudun yeni hava koşullarına adapte olmaya çalıştığı bu dönemde, tüketilen besinler vücut direncini doğrudan etkiliyor. Doğanın bir armağanı olarak, her mevsim belirli meyveler kendiliğinden yetişmeye başlıyor. Sonbahar aylarında da vücuda ihtiyacı olan vitamin desteğini sağlamak için meyve tüketimine özen göstermek gerekiyor. Sonbaharda sağlıklı bir yaşam için tüketebileceğiniz 5 meyveyi, haberimizin devamında sizin için listeledik. Sonbaharda yenilebilecek meyveler Sağlıklı bir vücudun olmazsa olmazlarından biri doğru beslenme olarak kendini gösteriyor. Günlük öğünlerin yanı sıra yeterli miktarda meyve yemek, kişilerin bedenini olumlu yönde besliyor. Sonbahar aylarında yenilebilecek meyveler hangileri, birlikte inceleyelim. Ayva Bağışıklık sistemine ve vücudun diğer pek çok noktasına doğrudan fayda sağlayan meyvelerden biri olan ayva, sonbahar aylarında sıklıkla tüketiliyor. Ayvanın insan vücuduna olan faydalarından bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz: Cildin gençleştirir. Saçların sağlıklı uzamasına yardımcı olur. Sindirimi kolaylaştırır. Kansızlık sorunu yaşayan kişilere iyi gelir. Vücudu pek çok virüsten korur. İçerdiği antioksidanlar sayesinde kanser hastalığında karşı korur. Bağırsakta meydana gelebilecek hastalıkları önler. Greyfurt Besin değeri açısından oldukça yüksek değerlere sahip olan greyfurt, başta C vitamini olmak üzere içerisinde birçok vitamin barındırır. İsteğe göre meyve suyu olarak da tüketilebilen greyfurt, meyve halinde de direkt olarak tüketilebilir. Özellikle vücudun hastalıklara karşı olan direncini önemli ölçüde artıran greyfurtun başlıca faydaları şu şekildedir: Lif açısından zengin bir meyve olması dolayısıyla kilo kontrolüne yardımcı olur. Güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Bu sayede bağışıklık sistemini güçlendirir. Kabızlık sorunu olan kişiler için faydalıdır. Kolesterolün dengelenmesini sağlar. Kanda bulunan insülin seviyesini dengeler. Cilt sağlığını korur. Nar Vücuda önemli miktarda kalsiyum, potasyum ve demir minerali katkısı sağlayan nar, içerisinde yer alan vitamin ve folik asit sayesinde çok yönlü bir koruma sağlar. Hem görüntüsü hem de lezzeti ile çok sevilen bir meyve olan nara, pek çok tatlıda da yer verilir. Narın başlıca faydaları şu şekilde karşımıza çıkar: Gribal enfeksiyonları önlemeyi sağlar. Kanser türlerine karşı korur. Sindirim sisteminde meydana gelebilecek sorunları gidermeye yardımcı olur. Hafızayı güçlendirir. Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucudur. Hormon dengeler. Cildin daha canlı ve güzel görünmesini sağlar. Mandalina Yemesi kolay, tadı güzel ve son derece sağlıklı bir meyve çeşidi olan mandalina, sonbahar aylarının favori lezzetlerinden biridir. İçerdiği yüksek lif ve vitamin oranları ile vücuda birçok faydası bulunur. Mandalinanın sağladığı faydalardan başlıcaları şu şekilde kendini gösterir: Kemik gelişimine katkı sağlar. Bol miktarda antioksidan ve C vitamini içerir. İçerisinde yer alan A vitamini sayesinde göz sağlığının korunmasına yardımcı olur. Tansiyonu dengeler. Yaşlanmayı geciktirir ve cildi güzelleştirir. Kanser ve tümör gibi zor hastalıkların gelişimini engeller. Ameliyat olan kişilerin yaralarının iyileşme sürecini hızlandırır. Kalp sağlığını korur. Armut İçerdiği yüksek lif oranı, vitamin ve mineraller ile tam bir sağlık deposu olan armut, insan vücudu için çok sayıda faydası bulunan meyvelerden biridir. Bağışıklık sisteminin en büyük destekçilerinden biri olan armut, sonbaharda mutlaka tüketilmelidir. Armut yiyen kişilerin vücutlarına sağladıkları katkılar şu şekildedir: Bağırsak sağlığına katkı sağlar. Yiyeceklerin hazmedilmesini kolaylaştırır. Kemik dokusunu güçlendirir. Tok tutma özelliği sayesinde diyet yapan kişilere yardımcı olur. Kalp sağlığını destekler. Yüze uygulanması durumunda maske etkisi görür ve leke gidermeye yardımcı olur. Kan basıncını düzenler. Akciğer kanserine karşı korur. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: D vitamini nedir, ne işe yarar, eksikliği nelere yol açar? İşte D vitamini açısından zengin besinler!

Türkiye'nin huzur kokan 10 sonbahar rotası

4 mevsimin ayrı bir ahengin içerisinde yaşandığı ülkemizde, sonbahar mevsimi de gerek renkleri gerek de havasıyla son derece keyifli bir şekilde yaşanıyor. Türkiye’de bulunan 7 bölgeye de eşsiz bir manzara hakim oluyor. Bu durum da sonbahar aylarında, görülmeye değer pek çok yeri karşımıza çıkarıyor. Türkiye'nin huzur kokan 10 sonbahar rotası hakkındaki bilgileri, haberimizin devamında sizim için listeledik. Türkiye’de bulunan 10 sonbahar rotası Hem yerli hem de yabancı turistler tarafından ilgi odağı olan ve her noktası ayrı bir güzellik sunan Türkiye’de bulunan 10 sonbahar rotasını birlikte inceleyelim. 10. Uzungöl Yılın her dönemi büyük bir yoğunluğun yaşandığı Uzungöl’ün tadı, sonbaharda bir ayrı çıkıyor. Trabzon’un geçmişten günümüze en fazla ziyaretçi çeken lokasyonlarının başında gelen Uzungöl, deniz seviyesinden bin 100 metre yükseklikte yer alıyor. Haldizen Deresi’nin önünün doğal nedenlerle kapanması sonucu oluşan Uzungöl, ülkemizin yağmur ormanlarını bünyesinde barındırıyor. Sahip olduğu doğal güzellikler nedeniyle Uzungöl, 2004 yılından bu yana çevre koruma alanı olarak geçiyor. 9. Kapadokya Her ne kadar yaz aylarının yoğun geçtiği bir bölge olarak bilinse de Kapadokya sonbaharda aylarında da dünyanın dört bir tarafından gelen ziyaretçilerini ağırlıyor. Sonbaharın ortaya çıkardığı eşsiz doğa renklerinin, Kapadokya’da bulunan peribacaları ve balon turları ile birleşerek ortaya çıkardığı görüntü, pek çok insanı bu mevsimde de kendine çekiyor. Sahip olduğu özellikler ile dünyanın sayılı noktaları arasında gösterilen Kapadokya; eylül, ekim ve kasım aylarında hayranlık uyandıran görüntülere ev sahipliği yapıyor. 8. Tirilye Bursa’nın gözde turistik bölgelerinden biri olan Tirilye, kentin Mudanya isimli ilçesine bağlı olan bir mahalle olarak karşımıza çıkıyor. Eski tip evleri ve muhteşem deniz manzarası ile görenleri kendine hayran bırakmayı başarıyor. Sonbaharın renklendirdiği ağaç yaprakları ile buluşan Tirilye’nin kendine has dokusu, bölgede son derece güzel fotoğrafların çekilmesini sağlıyor. Tirilye’de doğanın kucağında yapılan sabah kahvaltılarının, içilen kahvelerin ve yenilen akşam yemeklerinin tadının bir başka olduğu söyleniyor. 7. Safranbolu Karabük’ün en turistik ilçesi olan Safranbolu, yılın her dönemi ziyaretçilerine ayrı bir manzara sunuyor. Geleneksel evleri ile ön plana çıkan bu güzide ilçe, tarihi ve kültürel açıdan oldukça büyük bir önem arz ediyor. UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi içerisinde yer alan Safranbolu, doğanın içerisinde sonbaharı yaşamak isteyenler için ideal bir uğrak noktası olarak karşımıza çıkıyor. Safranbolu evleri olarak dünya çapında ün salan bölge yapıları, Osmanlı dönemi kent mimarisini yansıtıyor. 6. Yedigöller Doğanın eşsiz renklerini ve huzurunu yansıtan Yedigöller, Bolu’nun en gözde milli parklarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Alanda konaklama imkanı bulunması dolayısıyla yalnızca günübirlikçilerin değil, hafta sonu tatillerinin de en fazla tercih edilen rotalarından biri oluyor. 1642 hektarlık bir alan üzerinde kurulu olan Yedigöller, özellikle sonbahar aylarında fotoğrafçıların uğrak noktalarından biri olarak kendini gösteriyor. Yedigöller hem dinlenmek hem de sonbaharın ruhunu hissetmek isteyenler için Türkiye’de konumlanan ideal noktalardan biridir. 5. Birgi Köyü İzmir’in sonbaharda en fazla gidilen köyleri arasında yer alan Birgi, Ödemiş isimli ilçenin sınırları içerisinde yer alıyor. Tarihi yapısı sayesinde 2012 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde bulunan Birgi Köyü, ziyarete gelen kişileri adeta bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Birgi Köyü, Aydınoğulları Beyliği’nin başkenti olma gibi önemli bir tarihi rolü de üstleniyor. Ahşap evleri, daracık sokakları, Tarihi Çakırağa Konağı, Ulu Camii gibi dikkat çekici görüntü ve yapıları sayesinde turistlerin uğrak noktalarından biri olarak karşımıza çıkıyor. 4. Abant Abant, yılın hemen hemen her dönemi Bolu’nun en fazla turist çeken noktalarından biri olarak kendini gösteriyor. Dört mevsim misafirlerini ağırlayan Abant, ziyaretçilerine her dönem ayrı bir keyif ve görsel şölen yaşatıyor. Doğayla iç içe zaman geçirmek için en ideal noktalar arasında yer alan bölgede, sonbahar ayları ortaya çıkan görüntü görenleri kendine hayran bırakıyor. Sakinlik ve huzurun bir arada bulunduğu Abant’ta, doğa yürüyüşü yapmak en sevilen aktivitelerin başında geliyor. 3. Beypazarı Yıllardır Ankara’nın en fazla ziyaretçi çeken alanlardan biri olan Beypazarı, tarihi İpek Yolu üzerinde yer alıyor. Yöreye özgü evleri ve adeta geçmişte bir yolculuk yaşıyormuş hissi uyandıran sokakları ile misafirlerine unutulmaz bir atmosfer sunmayı başarıyor. Lezzetli mutfağı, ahşap evleri, huzurlu yapısı ve misafirperver insanları ile gidenlerin kalbinde taht kurmayı başarıyor. Sonbaharın eşsiz manzaralarından birine ev sahipliği yapan Ankara’nın bu güzide ilçesi, bölgede görülmeye değer yerlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. 2. Adatepe Köyü Geçmiş yıllarda Türklerin ve Rumların bir arada yaşadığı Kazdağları’nın sevimli köyü Adatepe, sonbaharın eşsiz güzelliği ile birleşen tarihi havasıyla görenleri adeta büyülemeyi başarıyor. Edremit Körfezi’ne bakan manzarası, çoğu iki katlı olan kiremit çatılı evleri, ünlü sunak yeri Zeus Altarı ve doğal güzellikleri ile adından söz ettirmeyi başarıyor. Geleneksel mimarinin korunduğu Adatepe Köyü’ne yıl içerisinde yerli ve yabancı pek çok turist geliyor. 1.Sinop Sahip olduğu doğal güzellikler ile adından söz ettirmeyi başaran Karadeniz’in sevilen illerden Sinop, sonbahar aylarında görülmeye değer manzaraları bünyesinde barındırıyor. Kentte gezilecek çok sayıda tarihi ve kültürel alan da bulunuyor. Sonbaharın ruhunu yaşamak, doğanın kucağında dinlenmek ve Karadeniz’e özgü meşhur lezzetleri deneyimlemek isteyen kişilerin, en az bir kere sonbaharda Sinop’a gitmesini tavsiye ederiz. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İzmir’in gizli kalmış cenneti: Gebekirse Gölü

Ardahan sonbaharın gelmesiyle rengarenk görünüme kavuştu

Ardahan'ın Posof ilçe sınırları içerisinde bulunan binlerce ağacın yaprakları da farklı renklerin çeşitli tonlarına büründü. Ağaçlar yeşil, mavi, sarı ve kırmızının farklı tonlarına boyandı. Ağaçlarda ortaya çıkan farklı renk tonları, doğa sever Doğukan Yılmaz tarafında dron ile görüntülendi. Görüntülerde, farklı tür ağaçların renk cümbüşü sonbaharın kartpostallık yüzünü ortaya çıkarıyor. Özellikle bölgenin en yüksek dağları fotoğraf tutkunlarının ve doğaseverlerin uğrak noktası halini aldı. Çam ağaçlarının yeşili, diğer ağaç türlerinin renkleriyle birlikte görsel şölen oluşturuyor. Görüntüleri çeken Doğukan Yılmaz, "Amatör fotoğrafçıyım. Sonbaharda Posof ilçesinin güzelliklerini çekmek için arkadaşlarla toplandık. İlçede manzara güzel, ağaçlar güzel, renkler güzel. Meraklılarını bekliyoruz" dedi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Ardahan'da Posof dağlarına kar yağdı

Kars Sarıkamış'a sonbahar renkleri hakim oldu

Türkiye'nin en yüksek yerleşim yerlerinden biri olan ilçenin doğasına, sonbahar renkleri hakim oldu. Yılın yarısı kar altında kalan ilçenin 2 bin 500 rakımlı Sulu Dere, Karanlık Dere ve Keklik Vadisi'ndeki ormanların içinde sarı, yeşil ile kızıl tonlara bürünmüş kavak, kuşburnu ve kayın ağaçları güzel görüntüler oluşturdu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Gaziantep'te bir vatandaş 56 yıldır kimliksiz yaşıyor