[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Stratonikeia Antik Kenti

Stratonikeia Antik Kenti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Stratonikeia Antik Kenti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Stratonikeia Antik Kenti nerede? Stratonikeia hikayesi Haber

Stratonikeia Antik Kenti nerede? Stratonikeia hikayesi

Stratonikeia Antik Kenti hakkında merak edilen tüm detayları sizler için derledik. Peki Stratonikeia Antik Kenti nerede ve hikayesi nedir? İşte merak edilen tüm detaylar… Stratonikeia Antik Kenti nerede? Stratonikeia, Muğla'nın Yatağan ilçesinde yer alan bir antik yerleşimdir ve hem Karya hem de Roma dönemlerine ait kalıntılar barındırır. Bu antik kent, sadece eski dönemlerde değil, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de yerleşim görmüştür. Selçuklulardan kalma bir hamam ve Osmanlı dönemine ait Şaban Ağa Camisi, bu sürekliliğin göstergelerindendir. Stratonikea, Muğla'nın Yatağan ilçesinin 6-7 kilometre batısında, Yatağan-Milas karayolunun çıkış noktasına 1 kilometre uzaklıkta bulunan Eskihisar mahallesiyle birleşmiş bir antik yerleşim yeridir. Stratonikeia hikayesi Bazı araştırmacılar, Hitit belgelerinde adı geçen Atriya şehrinin Stratonikeia olduğunu öne sürmektedir. Atriya, Yunan kolonistlerle Anadolu yerleşimcileri arasındaki çatışmalarda stratejik bir öneme sahiptir. Hitit Büyük Kralı IV. Tuthaliya'nın döneminde, Atriya ve Utima şehirleri Hitit topraklarında bulunurken, Avarna ve Pina şehirleri Miken Yunanları tarafından yönetilen Milavata'nın (Milet) kontrolündeydi. Milavata Mektubu adlı tarihi belgede, Hitit Kralı IV. Tuthaliya'nın Utima ve Atriya'daki rehineleri Milavata'ya gönderdiği, ancak Milavata kralının Avarna ve Pina'daki rehineleri kendisine göndermediği için şikayet ettiği belirtilmiştir. MÖ 3. yüzyılda, Büyük İskender'in komutanlarından biri olan I. Selevkos, ölümünden sonra kurulan yeni imparatorluğun hükümdarı olarak, eşi Stratonike'yi oğlu Antiokhos'a eş olarak verdi. Antiokhos, üvey annesi olan Stratonike'yi önce üvey anne olarak ardından eşi olarak kabul ederek, kente onun adını vermiştir. Antik dönemin ünlü coğrafyacısı ve gezgini Strabon'a göre, şehir oldukça etkileyici yapılarla süslenmişti. Yapılan kazılarda bulunan sikkeler, Stratonikeia sikkelerinin kentin Rodos'tan bağımsızlığını kazandığı MÖ 167'den itibaren basılmaya başlandığını ve Gallienus (253-268) dönemine kadar bu uygulamanın devam ettiğini göstermektedir. Kentin akropolü, güneydeki dağın zirvesindedir ve bu zirve bir surla korunmaktadır. Dağın kuzey yamaçlarında, mevcut karayolunun hemen altında yer alan bir teras üzerinde, imparator için inşa edilmiş küçük bir tapınağın kalıntıları dikkat çeker.

45 derece sıcakta tarihe dokunuş Video Galeri

45 derece sıcakta tarihe dokunuş

Hava sıcaklığının en üst seviyede seyrettiği Muğla'da antik kentlerde kazı, restorasyon ve konservasyon çalışmaları da aralıksız olarak devam ediyor. Sıcaklığı en fazla hisseden antik kentlerden birisi de dünyanın en büyük mermer antik kenti ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Stratonikeia Antik Kenti. GÜNEŞ ALTINDA ÇALIŞIYORLAR 43 derecede seyreden hava sıcaklığı mermerlerin de ışıması ile 45-47 dereceye ulaşıyor. Geniş bir alanda sürdürülen kazı çalışmalarında çoğunluğu kadın işçi ve arkeolog, yakıcı güneş altında hem kazma-kürek sallıyor, hem el arabası ile toprak hafriyatı taşıyor, sıcak hava ile mücadele ediyorlar. Yatağan ve çevre kırsal mahallelerden gelen ev kadınları, yakıcı güneş altında ekmek parası kazanırken, aile bütçelerine de katkı sağlıyorlar. ''İNANILMAZ BİR SICAKLIK ARTIŞI VAR'' Stratonikeia ve Lagina Antik Kenti Kazı Başkanı Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Söğüt, kazı alanında çalışan işçi ve akademik personelin sıcaklardan etkilenmemesi için önlem aldıklarını belirterek, “Bugünlerde inanılmaz bir sıcaklık artışı var. Bazen 43 derecelere varıyor. Bu özellikle antik kentlerde tarihi yapıların olduğu yerlerde biraz daha fazla. Tüm bunlara rağmen biz gerekli tedbirleri alarak çalışmalarımızı aksatmadan devam ettiriyoruz. Hem arazide kazı yapan arkadaşlarımız için çadır kuruyoruz ve molalar vererek çalışıyoruz. Restorasyon yapan, konservasyon yapan ve taş birleştiren arkadaşlarımızın tamamının olduğu yerlerde gerekli tedbirleri alarak çalışmaları sürdürüyoruz. Biz bir ekip halinde sürdürüyoruz, hem uzman arkadaşlar, hem tekniker arkadaşlar ve hem de işçi arkadaşlar ile birlikte. Çalışanlarımızın büyük bir kısmı kadınlardan oluşuyor. Bu insanların bu bölgenin insanları olması bizim için bir avantaj. Çünkü onlar nasıl koruyacaklarını ve nasıl korunacaklarını iyi biliyorlar. Onlarla birlikte yeni gelen stajyer öğrenci arkadaşlarımız dahil olarak bu tedbirleri alarak hep birlikte çalışmalarımızı yürütüyoruz. Çok güzel gidiyor. Çok şükür şu ana kadar bir sıkıntı olmadı. İnşallah çalışmalarımızı aksatmadan ekibimizin hiç birisini etkilemeden çalışmalarımızı tamamlarız” dedi. İHA

'Gladyatör Kent'teki restorasyon çalışmaları sürüyor Haber

'Gladyatör Kent'teki restorasyon çalışmaları sürüyor

"Gladyatörler kenti" olarak bilinen ve dünyanın en büyük mermer kentleri arasında gösterilen Stratonikeia'da 1977'de başlayan kazı çalışmaları 12 ay devam ediyor. Helenistik, Roma, Bizans'ın yanı sıra Menteşe Beyliği, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemleri için de önem taşıyan antik kentte her yıl yeni eserler gün yüzüne çıkarılıyor, kentteki tarihi yapılar restore ediliyor. Stratonikeia Antik Kenti'ndeki yapılar, 3D teknolojisiyle ziyaretçileri zamanda yolculuğa çıkarıyor. ''2022'DE 1216 ESERİ MUĞLA MÜZESİ'NE TESLİM ETTİK'' Stratonikeia Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine, tarihi alandaki değişik dönemlerden kalan yapıların bir bütün olarak korunduğunu söyledi. Geçen yıl verimli bir çalışma dönemi geçirdiklerini belirten Söğüt, "2022'de gün yüzüne çıkardığımız 1216 eseri Muğla Müzesi'ne teslim ettik. Bu yıl yeni başlamış olmamıza rağmen kazılarda 37 esere ulaştık. Özellikle kentte Roma hamamı, batı cadde, meclis binası ve Ağa Konakları'nın olduğu esas şehrin merkezi, ana caddesi diyebileceğimiz alanı kazıyoruz." diye konuştu. Söğüt, kent içinde restorasyon çalışmalarının da devam ettiğini, Valilik ve Yatağan Belediyesi ile proje yürüttüklerini dile getirdi. Antik kentte, Yatağan'ın mahallelerinden gelen kadınlarla çalışmalar yaptıklarına dikkati çeken Söğüt, "Çalışanlarımız genelde kadınlardan oluşuyor. Geçen yıl birlikte çok verimli bir süreç geçirdik. Bu yıl da aynı şekilde alanda çalışmaya devam edeceğiz." dedi. ANTİK KENT'TE RESTORASYON ÇALIŞMALARI DEVAME EDECEK Yatağan Belediye Başkanı Mustafa Toksöz de kazı çalışmaları sayesinde birçok insanın hem evine ekmek götürdüğünü hem de tarihi ve kültürel yerlerin daha iyi bir şekilde temizlenip düzenlendiğini kaydetti. Stratonikeia'nın Muğla'nın en önemli antik kenti olduğuna inandıklarını dile getiren Toksöz, şunları söyledi: "10-16 Nisan'da Yatağan olarak ilk kez Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT'e katılacağız. Fuarda Valiliğimizin standının girişini Stratonikeia'nın giriş kapısı olarak düzenledik. Gelen turistlerin iyi vakit geçirebileceği, gezeceği, tarihi dokusuyla anlayabileceği bir ortam yaratmaya gayret ettik. Ufak nüanslara da dikkati çektik. Antik kent bir vatandaşın, turistin gelip akşama kadar vakit geçirebileceği, tarihi ve kültürel manada kendini doyurabileceği bir şehir haline geldi." Toksöz, antik kent meydanındaki köy kahvehanesini restore ettiklerini, muhtarlık konağının restorasyon çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. AA

Haber

"Gladyatörler Kenti"nin 2 bin yıllık meclis duvarında ürün tavan fiyatlarını gösteren yazıt dikkati çekiyor

MUĞLA (AA) - DURMUŞ GENÇ - Muğla'nın Yatağan ilçesindeki, "Gladyatörler Kenti" olarak bilinen Stratonikeia Antik Kenti'nin 2 bin yıllık meclis duvarlarında, o dönemde kullanılan 200'den fazla ürünü ve tavan fiyatlarını gösteren yazıt dikkati çekiyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan, birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve dünyanın en büyük mermer kentleri arasında gösterilen Stratonikeia Antik Kenti, Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinden izler barındırıyor. Stratonikeia ve Lagina Kazı Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine, antik kentte kazı ve restorasyon çalışmalarının 12 ay boyunca sürdüğünü söyledi.Stratonikeia'da meclis binasının kuzey duvarlarının dış kısmında Latince, aynı duvarın iç yüzünde Yunanca ve güney duvarı dış kısmında ise Osmanlıca yazıtlar bulunduğunu anlatan Söğüt, antik döneme ait meclis binasının 2 bin yıldan daha eski olduğunu belirtti.Yunanca yazıtlarda Stratonikeialıların kullandığı takvimin yer aldığını aktaran Söğüt, Menippos'un yaptığı takvimle, hiç okuma yazma bilmeyen insanların bile parmaklarını sayarak ayları hesaplayabildiklerini, o dönemde aylardan birinin 28, diğerlerinin de 30 ve 31 çektiğini dile getirdi.Helenistik dönem sonlarına tarihlenen yazıtta 12 ayın kaç gün çektiğini ve sırasını bildiklerini anlatan Söğüt, "Yazıtlardan, o takvim yazıldığı zaman, biz onların 1505'inci yılda olduğunu biliyoruz. Böylelikle eğer biz onların takvimini kullansak şimdi 3500 gibi bir tarihte oluyoruz." dedi. - "Yazıt tam haliyle meclis binasının duvarlarında duruyor"Meclis binasının da antik dönemde Stratonikeia'nın şehir devleti olduğunu gösteren bir yapı olduğuna işaret eden Söğüt, bu binanın dış kısmında da Latince yazıtlar bulunduğunu kaydetti. Söğüt, yaklaşık 1720 yıl önce yazılmış yazıtların da bulunduğunu dile getirerek, "O dönemde fiyatlar yükseliyordu ve enflasyonu kontrol altında tutmak için Roma İmparatoru Diockletianus tarafından tavan fiyat listesi belirlenmiş. O dönemde satılan ürünlerin tamamı var. Bir litre zeytinyağından bir balığa, ayakkabıdan ekmeğe varıncaya kadar yaklaşık 200'den fazla ürünün adı ve fiyatı da yazılı. Buradaki fiyattan daha yüksek bir fiyatla ürün satma imkanı yoktu." diye konuştu. Listenin enflasyonla mücadelenin göstergesi olduğunu ifade eden Söğüt, şu bilgileri verdi:"Hatta o dönemde üretici ve tüketicilerin desteklendiği sistemden burada doğrudan bahsediliyor. Bu yazıt kapladığı alan açısından da bizim için son derece önemli. Yaklaşık 23 metrekare alanı kaplayan yazıtın, Anadolu'daki en güzel örneğini biz burada muhafaza ediyoruz. Yazıt tam haliyle meclis binasının duvarlarında duruyor. Anadolu'da bunların parçalar halinde örnekleri var ancak toplu halde bu şekilde 23 metrekarelik bir alanda örneği burada var."Söğüt, meclis binası duvarlarında kentin kuruluş tarihi ile meclis kararlarının da yer aldığını bildirdi.Yazıtlardan meclisin sebze, meyve ve et fiyatları ile ilgili aldığı kararları da görebildiklerini söyleyen Söğüt, bu yazıtların gün yüzüne çıkarılması noktasında hassas çalışmalar yürütüldüğünü vurguladı.

Masa başı çalışanlar dikkat   Haber

Masa başı çalışanlar dikkat  

Nöroşirurji Uzmanı Op.Dr. Kerem Bıkmazmasa başı çalışanlar için önemli uyarılarda bulundu. Op.Dr. Bıkmaz, “El hastalıkları içinde en sık karşılaşılan Karpal Tünel Sendromu özellikle masa başı çalışanlarının hayatını kabusa çevirebiliyor. Karpal Tünel Sendromu medyan sinir üzerindeki bantın kalınlaşması ve tekrarlayıcı hareketlerin kombinasyonu neticesinde bilekte sinirin enflamasyonu sonucu ortaya çıkar. Özellikle 40-60 yaşlarındaki kadınlarda, piyanistler, kuaförler, bilgisayar operatörleri, bankacılar, dişçiler, heykeltıraşlar, ev hanımları gibi ellerini aşırı kullanan meslek gruplarında sıklıkla izlenir. Tüm meslek grupları ile bağlantılı hastalıklar ve yaralanmalar içerisinde, iş gücü kaybına en fazla yol açan durumdur” dedi. TEDAVİ İÇİN ZAMAN KAYBETMEYİN Karpal Tünel Sendromu hastalığının belirtilerinin ilk olarak ellerde ve bileklerde uyuşuklukla ortaya çıktığını ifade eden Op.Dr. Bıkmaz, “Yanıcı bir ağrı veya karıncalanma, şikayetleriniz özellikle geceleri daha belirgin olması, nesneleleri düşürmeden elle tutmakta güçlük mü çekmek ve bilgisayar klavyesi ya da faresini kullanmak gibi tekrarlayıcı el hareketlerini tekrarlarken oluşan ağrıEller ile cisimlerin sık ve şiddetli şekilde tutulması, bileğin bükülmesi ve artrit benzer şekilde görülme oranlarını arttırır. Bu şikayetlerin ilk ortaya çıkmasının ardından tedavi için zaman kaybetmeden başvurmak oldukça önemlidir. Cerrahi dışı konservatif tedavinin asıl amacı medyan sinir üzerinde tekrarlayan yaralanmaları bitirmek ya da azaltmaktır. Bu amaçla sinir üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak için bir bileklik ile bilek hareketleri kısıtlanabilir. Eğer bu işe yaramaz ise ödemi azaltmak için enflamasyon giderici ilaçlar yazılabilir veya bileğe kortizon enjeksiyonları yapılabilir. Ağrıları azaltmaya yönelik bir takım özel el ve bilek egzersizleri önerilebilir” diye konuştu. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.