[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#SÜT

SÜT haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, SÜT haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Süt üreticileri zarar ediyor Haber

Süt üreticileri zarar ediyor

Tüm Süt Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD), Şubat ayı çiğ süt üretim maliyetini açıkladı. TÜSEDAD, tarafından çiğ süt üretim maliyetini iki farklı hesaplama metodu ile açıklanırken yapılan her iki maaliyet hesabında da Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından açıklanan çiğ süt tavsiye satış fiyatı arasındaki farkı gözler önünde serdi. Düve yetiştirme maliyeti dahil ve düve yetiştirme maliyeti hariç olarak iki farklı hesaplama ile maliyet hesap edilirken, Şubat ayında her iki hesaplama metodunda da fiyatlar arttı. -Düve yetiştirme maliyetine göre yapılan hesaplamada çiğ süt üretim maliyeti son bir ay içinde 71 kuruş artarak 15,79 liradan, 16,50 liraya yükseldi. Düve yetiştirme maliyeti hariç yapılan hesaplamada ise çiğ süt üretim maliyeti son bir ayda 61 kuruş yükselerek 16,85 liradan, 17,46’ya çıktı. USK ÇİĞ SÜT FİYATINI FİYATINI 13,5 LİRA OLARAK AÇIKLAMIŞTI! Ulusal Süt Konseyi’nin Ocak ayında 13,5 lira olarak açıkladığı çiğ süt referans fiyatı ile TÜSEDAD’ın yaptığı iki faklı maliyet hesabının karşılaştırılması durumumda, süt üreticisinin ürettiği her bir litre sütte ne kadar zarar ettiği net bir şekilde ortaya koyuyor. USK’nın referans fiyatı ile yapılan her iki maliyet arasındaki fark 4 liraya kadar yaklaşıyor. Özellikle düşük referans fiyatlarıyla yüksek üretim maliyetleri arasındaki uçurum, sektördeki sıkıntıların derinliğini gözler önüne seriyor ve süt üreticilerinin geleceği konusunda endişeleri arttırıyor.

Ulusal Süt Konseyi’ne göre 1 litre sütün maliyetinde artış oldu! Çiğ süt maliyetindeki artışlar açıklandı! Haber

Ulusal Süt Konseyi’ne göre 1 litre sütün maliyetinde artış oldu! Çiğ süt maliyetindeki artışlar açıklandı!

Ulusal Süt Konseyi’nin Holstein ırkından elde edilen günlük 20 kg olan çiğ süt verimine göre alınan maliyet, aralık ayında 11,16 TL olarak açıklanmıştı. Bunun ardından genellikle her ayın başında açıklanan maliyet verilerini, USK plansız bir şekilde son dönemde açıkladı ve ocak ayı çiğ süt üretim maliyetine 49 kuruş artış ekleyerek 11,65 TL’ye çekildi. Son bir aylık süreçte 49 kuruş artış yaşandı! Ulusal Süt Konseyi, Holstein ırkı olan hayvanın, günlük 20 kg süt üretimine göre ocak ayında belirlenen çiğ süt üretim maliyetini 11,65 TL olarak açıkladı. Ulusal Süt Konseyi, aralık ayında tespit etmiş olduğu çiğ süt üretim maliyetini 11,16 TL olarak açıklamıştı. Ulusal Süt Konseyi ’nin yapmış olduğu hesaplamaya bakıldığında ise son bir ayda 1 litre sütün üretim maliyetinde 49 kuruşluk artış gözlemlendi. Ülkemizde yaşanmakta olan yüksek enflasyon oranından dolayı girdi maliyetlerinde sürekli olarak artış yaşanırken, Ulusal Süt Konseyi ’nin son bir ayda belirlenen verilerde çiğ süt üretim maliyetinde yalnızca 49 kuruşluk bir artış hesaplaması dikkat çekti. Gerçekle örtüşmeyen maliyet hesabı hayvancılığa darbe vuruyor! Ulusal Süt Konseyi ile TÜSEDAD’ın çiğ süt maliyetlerine ilişkin aradaki makas git gide açılırken, Ulusal Süt Konseyi ’nin piyasa normalleri ile örtüşmeyen maliyet hesabından dolayı ülke hayvancılığına büyük bir darbe vurulmuş oluyor. TÜSEDAD’ın Aralık-Ocak ayında çiğ süt üretim maliyetine ilişkin en düşük hesaplama bile 1 TL olarak artarken, Ulusal Süt Konseyi ’nin ise yalnızca 49 kuruşluk bir artış belirlemesi, Ulusal Süt Konseyi ’nin maliyet hesabının piyasa normallerinden ne kadar kopuk hazırlandığını gözler önüne seriyor.

Düzce’de üreticilere süt hijyeni anlatıldı Haber

Düzce’de üreticilere süt hijyeni anlatıldı

Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi desteğiyle süt hijyeni, süt sığırcılığında sağım hijyeni ve sanitasyon paneli gerçekleştirildi.   Panelde Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, Düzce'nin hayvan varlığı ve işletme sayısından bahsederek 2022 tarımsal desteklemelerinde üreticilere 1 Milyon 953 bin TL çiğ süt desteklemesi olmak üzere toplamda 12 Milyon 278 bin TL hayvansal üretim destekleme ödemesi yapıldığını, temizlik ve hijyenin sütün temiz, sağlıklı bir insan gıdası olarak kullanılması için çok önemli olduğunu, teknik personelince, insan sağlığı ve beslenmesinde önemli bir protein kaynağı olan sütün, üretilmesinden depolanmasına kadar geçen evrelerde süt hijyenin sağlanması, gıda güvenilirliğinin artırılması amacıyla çiftçi eğitimleri verildiğini söyledi. Uzun üreticilerin bin bir emekle ürettiği sütün kalitesinin korunması ve süt miktarının artırılması sağım hijyen kurallarına uyulmasıyla sağlanabildiğini sözlerine ekledi. Proje Geliştirme ve Alt Yapı Daire Başkanı Ahmet Özden “Dünya genelinde yaşanan gelişmeler bize, gıda ve hayvansal ürünlerden elde edilen ürünlerin insan yaşamındaki hayati önemini bir kez daha hatırlatmıştır. Ülkemizin coğrafi yapısı, iklimi, sulanabilir arazi yapısı, mera alanları, doğal floramız ve hayvan varlığımız göz önüne alındığında, hayvancılık en önemli gelir kaynaklarımız arasında olduğu görülmektedir. Yaşanan pandemi süreci ile günümüzde insanların beslenme konusunda daha bilinçli bir noktaya gelmesi, hayvansal protein kaynaklarının beslenme düzeyindeki önemi konusunda farkındalığın artması ve hayvancılık faaliyetlerinin ekonomik anlamda cazip hale gelmesi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hayvancılığı önemli bir konuma getirmiştir. Bakanlığımız politikaları ile hayvancılık sektörünü her geçen gün daha da ilerleyecektir" dedi.  sorumlusu Selahattin Dal, Projenin 2016 yılından günümüze kadar devam ettiğini, projenin amacının sağım hijyenini çiftçiye öğretebilmek ve yapılan hatalardan vazgeçmelerini sağlamak olduğunu, şu ana kadar 494 kurs düzenlendiğini ve bu kurslardan 10 bin 752 çiftçiye katılım belgesi düzenlenmiştir dedi. Bundan sonraki süreçte üretici, tüketici ve sektör temsilcilerini bir araya getirerek paneller, köy toplantıları ile hijyen konusunda bilinçlenmeyi hedeflediklerini söyledi. Panel Daire Başkanı Ahmet Özden'in Bakanlığın hayvancılık desteklemeleri, Prof. Dr. Ayhan Baştan'ın ineklerde sağım hijyeni ve sağım hijyeni mastitis ilişkisi ve Teknik Uzman Aran Aydın'ın süt hijyeni konusunda yapılan sunumların ardından plaket töreni, katılım belgesi ve hediyelerin takdimi ile son buldu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Düzce’de 11 yıl 5 ay cezası bulunan şahıs yakalandı

Düzce’de üreticilere süt hijyeni anlatıldı Haber

Düzce’de üreticilere süt hijyeni anlatıldı

Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi desteğiyle süt hijyeni, süt sığırcılığında sağım hijyeni ve sanitasyon paneli gerçekleştirildi.   Panelde Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, Düzce'nin hayvan varlığı ve işletme sayısından bahsederek 2022 tarımsal desteklemelerinde üreticilere 1 Milyon 953 bin TL çiğ süt desteklemesi olmak üzere toplamda 12 Milyon 278 bin TL hayvansal üretim destekleme ödemesi yapıldığını, temizlik ve hijyenin sütün temiz, sağlıklı bir insan gıdası olarak kullanılması için çok önemli olduğunu, teknik personelince, insan sağlığı ve beslenmesinde önemli bir protein kaynağı olan sütün, üretilmesinden depolanmasına kadar geçen evrelerde süt hijyenin sağlanması, gıda güvenilirliğinin artırılması amacıyla çiftçi eğitimleri verildiğini söyledi. Uzun üreticilerin bin bir emekle ürettiği sütün kalitesinin korunması ve süt miktarının artırılması sağım hijyen kurallarına uyulmasıyla sağlanabildiğini sözlerine ekledi. Proje Geliştirme ve Alt Yapı Daire Başkanı Ahmet Özden “Dünya genelinde yaşanan gelişmeler bize, gıda ve hayvansal ürünlerden elde edilen ürünlerin insan yaşamındaki hayati önemini bir kez daha hatırlatmıştır. Ülkemizin coğrafi yapısı, iklimi, sulanabilir arazi yapısı, mera alanları, doğal floramız ve hayvan varlığımız göz önüne alındığında, hayvancılık en önemli gelir kaynaklarımız arasında olduğu görülmektedir. Yaşanan pandemi süreci ile günümüzde insanların beslenme konusunda daha bilinçli bir noktaya gelmesi, hayvansal protein kaynaklarının beslenme düzeyindeki önemi konusunda farkındalığın artması ve hayvancılık faaliyetlerinin ekonomik anlamda cazip hale gelmesi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hayvancılığı önemli bir konuma getirmiştir. Bakanlığımız politikaları ile hayvancılık sektörünü her geçen gün daha da ilerleyecektir" dedi.  sorumlusu Selahattin Dal, Projenin 2016 yılından günümüze kadar devam ettiğini, projenin amacının sağım hijyenini çiftçiye öğretebilmek ve yapılan hatalardan vazgeçmelerini sağlamak olduğunu, şu ana kadar 494 kurs düzenlendiğini ve bu kurslardan 10 bin 752 çiftçiye katılım belgesi düzenlenmiştir dedi. Bundan sonraki süreçte üretici, tüketici ve sektör temsilcilerini bir araya getirerek paneller, köy toplantıları ile hijyen konusunda bilinçlenmeyi hedeflediklerini söyledi. Panel Daire Başkanı Ahmet Özden'in Bakanlığın hayvancılık desteklemeleri, Prof. Dr. Ayhan Baştan'ın ineklerde sağım hijyeni ve sağım hijyeni mastitis ilişkisi ve Teknik Uzman Aran Aydın'ın süt hijyeni konusunda yapılan sunumların ardından plaket töreni, katılım belgesi ve hediyelerin takdimi ile son buldu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Düzce’de 11 yıl 5 ay cezası bulunan şahıs yakalandı

Süt ve süt ürünlerine yüzde 15’lik zam Haber

Süt ve süt ürünlerine yüzde 15’lik zam

Ulusal Süt Konseyi (USK), 1 Ağustos’tan itibaren çiğ süt tavsiye fiyatını 11,5 TL olarak açıklamıştı. Açıklanan bu fiyat ne üreticiyi ne de sanayici memnun etti. Geçtiğimiz günlerde de Türkiye genelinde çiğ süt fiyatlarına yapılan fiyat güncellemesi ile süte 1 TL’lik zam yapıldı. Ardından Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilerle birlikte süt ve süt ürünleri üretiminin neredeyse tamamında düşüş yaşandığı gözlemlendi. Yaşanan bu gelişmelerin hem üreticiyi hem de sanayicileri olumsuz etkilediğini belirten İzmir Ticaret Odası (İZTO) Süt Grubu Komite Başkanı Seracettin Özkan, sanayicilerin zor zamanlardan geçtiğini ifade etti. Değişen Türkiye ekonomisinde fiyatları biraz olsun dengede tutabilmek için bir süredir süt ve süt ürünlerine zam yapmadıklarını belirten Özkan, bugünden itibaren süt ve süt ürünlerinin tamamına yüzde 15’lik bir zam yapılacağını açıkladı. SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNE ZAM Üreticinin ve sanayicinin girdi maliyetleri karşısında bir hayli zorlandığını söyleyen Özkan, “Perakende de kar marjları çok düşük. 2 yıl önce İzmir genelinde sepet ortalamamız 70 liraydı. Bugün enflasyon yüzde 400 arttı. Buna karşılık bizim sepet ortalamamız sadece 2 kat artarak 140 lira oldu. Sepet ortalamalarının bugün 300-400 TL civarında olması lazımdı ama vatandaşımızın alım gücü de çok düştü. Biz her şeye rağmen süt ve süt ürünlerinde bir süredir piyasa dengelensin diye tolere tanıyarak zam yapmadık. Fakat sanayicimiz artık girdi maliyetleriyle baş edemez oldu. Bu yüzden bugünden itibaren süt ve süt ürünlerinin tamamına yüzde 15 oranında bir zam geldi. Birkaç ay sonra asgari ücret zammı da olacak. Biz de mecburen durumumuzu kurtarabilmek için ürünlere zam yapmak zorunda kalacağız. Üretici, tüketici ve sanayiciler olarak zorlu bir süreçten geçiyoruz. Maalesef durumumuz pek iç açıcı değil” diye konuştu. USK İŞLEVİNİ YİTİRDİ Açıklanan süt fiyatının gerçeklikten çok uzak olduğunu belirterek USK’nın artık işlevini yitirdiğini dile getiren Özkan, “Süt maliyetinin bir hesabı var. Bu günkü şartlarda 1 kilo 700 gram yemin, 1 kilo süte denk gelmesi gerekiyor. USK’nın açıkladığı fiyat bunun çok altında kalıyor. Bugün USK’nın 11,5 TL olarak açıkladığı süt fiyatına hiçbir sanayici süt almıyor. O yüzden şu anda tamamen kooperatiflere bağlı bir fiyat belirleniyor. En büyük firmalar dahil bu fiyatlara süt almıyorlar. USK’nın önümüzdeki günlerde bir toplantısı daha olacak. Orada da bir fiyat dengesi yakalanmazsa konseyin hiçbir işlevi kalmamış olacak” dedi. SERBEST PİYASA BAŞKA YERLERE GİDİYOR Ulusal Süt Konseyi’nin 2 yıldır düşük fiyat açıklaması sebebiyle serbest piyasa ekonomisinin farklı yerlere gittiğini ve büyük fabrikaların direkt olarak artık üreticiden süt aldığını söyleyen Özkan, “Önceden büyük firmalar, müteahhit firmalardan süt alırlardı. Geldiğimiz noktada artık direkt çiftliklere giderek süt alıyorlar. Bu durum serbest piyasa anlayışını başka yerlere getiriyor. Eskiden USK süt fiyatını belirlediği zaman bizim sahaya inmemize gerek kalmıyordu. Herkes buna odaklanıyordu ve Türkiye genelinde standart bir fiyat oluşabiliyordu. Türkiye Ormancılık Kooperatifleri Merkez Birliği (ORKOOP) Ege Bölgesi’nde şu an 13,5 ve üzeri süt satış fiyatı var. Sanayiciler kırsal yerlerde 10-11 TL’lik sıcak süt alımı yapıyor. USK’nın sonraki toplantıda ORKOOP’un üzerinde bir fiyat vermesi lazım ki biz USK üzerinden süt alabilelim” ifadelerini kullandı. SÜTTE TEK FİYAT OLMALI Gün geçtikçe artan maliyetler sebebiyle süt üreticisinin azaldığına dikkat çeken Özkan, “Çiftçilerimizin aldıkları süt parası ancak hayvanının yemine, yakıtına gidiyor. Çiftçilerimiz çalıştıkları işin karşılığını alamayınca da hayvanlarını kesime gönderiyor ve daha fazla bu işi yapmıyor. Yeni nesil zaten hevesli değil bu işlere. Durum böyle olunca da sektördeki çiftçilerimizin sayısı azalıyor. Bunu da zaten açıklanan verilerden görebiliyoruz. Üretici için çiğ süt maliyetinin unsuru dışında nakliye, işçilik, enerji, ambalaj, finansman giderleri eklendiğinde daha ciddi maliyetler doğurmakta ve bu da rekabeti zorlaştırıyor. Süt ve süt ürünleri sektöründe yaşanan sıkıntıları düzeltebilmek için çiğ sütte aynı şekilde hem üreticinin hem de son tüketicinin rahatlıkla alabileceği bir fiyat olmalı. Bunun içinde ya USK’nın ya da devletin belirleyeceği bir yem kilogramı ile süt fiyatının tüm Türkiye’de aynı olması gerekir” şeklinde konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Üretimde düşüş: Süt ve süt ürünlerinde zam çanları

Bu gıdanın eşi benzeri yok: Anne sütü Haber

Bu gıdanın eşi benzeri yok: Anne sütü

Anne ile bebeğin arasındaki ilk temas, kopmayacak bir bağın ilk düğümü olan emzirmenin psikolojik sağlığın yanında fiziksel sağlık açısından da büyük önem taşıdığını belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak, “Tüm besin öğelerini içinde barındıran tek gıda anne sütüdür” dedi. Anne sütü, özel bir besin kaynağı olması nedeniyle bebek beslenmesinin en temel yapı taşı olarak biliniyor. Ancak bu süreçte annelerin “Sütüm yeter mi?”, “İlaç kullanıyorum nasıl emzireceğim?”, “Ya yanlış emzirirsem”, “Çok kilo aldım, kilo verebilecek miyim?” şeklinde kaygıları olabiliyor. Bu kaygıları bir kenara bırakıp, emzirme sürecinde annelerin kilo vermek için diyet yapmaması, bebek emmiyorsa biberon denenmemesi gerektiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak, yeni annelere ve anne adaylarına emzirmeyle ilgili önemli bilgiler verdi. “Anne sütü, çok özel bir besin kaynağı olması nedeniyle bebek beslenmesinin en temel yapıtaşıdır. Anne sütü ile beslenen bebek su dahil hiçbir ek gıdaya gereksinim duymaz. Bebekleri ilk 6 ay yalnızca anne sütü ile beslemek, sağlıklı büyümeyi ve gelişimi destekler. Anne sütü alan bebekler, başta ishal olmak üzere çeşitli mikroplu hastalıklardan korunurken, ilerleyen dönemlerde de daha az hastalanır” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Bekir Çakmak, "Anne sütü, bebeklere gereksinimi olan tüm besin öğelerini tek başına ilk 6 ay sağlayabilen en iyi besindir. Emzirmenin devamını sağlamak da kritik bir öneme sahiptir” dedi. Emzirmenin önemi Bebeklerin her acıktığında emzirilmesi gerektiğini ifade eden Uz. Dr. Çakmak, şöyle devam etti: “Emzirmenin devamı önemlidir. Bebek her acıktığında emzirilmelidir. Böylece meme bezlerinize daha fazla süt salgılama sinyali gider. Her zaman bebeğinizin önce bir memeyi bitirmesine izin vermek gerekir. Eğer süt bitmek üzereyse sütün yağ içeriği artar. Bebeğin sadece meme ucunda emmemesi konusunda dikkatli olunmalıdır. Ayrıca bebeği memeden direkt olarak çekmemek gerekir. Bu annenin canını yakar. Anne küçük parmağını bebeğin ağzı ve meme ucu arasına sokarak vakumu rahatlıkla durdurabilir." Emzirme döneminde ilaç kullanılır mı? "Annenin emzirme dönemi öncesinde var olan ve yeni ortaya çıkan hastalıklarının tedavisi için ilaç kullanımı gerekebilir" diyen Dr. Çakmak, "Hem anne hem bebek için sayısız faydası olan emzirmenin devamlılığını korumak ise kritik öneme sahiptir. Emzirme döneminde ilaç kullanımının bebek üzerinde olası yan etkileri ile ilgili endişeler nedeniyle annenin tedavisiz kalması, anne ve bebek açısından istenmeyen kalıcı olumsuzluklara neden olabilir. Emziren annede ilaç seçimi her bireyde ayrı değerlendirilmesi gereken ve içinde birçok faktörü barındıran bir süreçtir. Mutlaka doktora danışılarak karar verilmesi gereken bir durumdur" dedi. Anne yeterli miktarda protein almalı Emzirme döneminde zayıflama diyetleri uygulanmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Çakmak, "Bu tarz diyetler sütün miktarını ve kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir. Yeterli miktarda protein almak için her gün kahvaltıya yumurta eklenmeli. Kalsiyumun yeterli alınması ve kemik sağlığı için her gün en az 2 porsiyon süt ve süt ürünlerini tüketmek gerektiğini unutmayın. Anne sütünün yeterli miktarda üretimi için de annelerin günde en az 10-12 bardak su içmesi önem taşır. Kafein içeriği olan çay, kahve ve meşrubatlar mümkün olduğunca tüketilmemelidir. Bunlar yerine miktarına dikkat edilerek rezene, anason veya ısırgan otu çayı tercih edilebilir. Çay içmek isteyen anneler de yemeklerden 1-2 saat sonra açık ve limonlu çay tüketmelidir. Uyku düzeni bozulsa da asla öğün atlanmamalıdır" diye konuştu. Emzirmede en sık yapılan hatalar Yeni annelerin emzirme sürecinde bazen hata yapabildiğini ifade eden Uz. Dr. Bekir Çakmak, “Ağlayan bebeği sakinleştirmeden emzirmek, emmiyorsa hemen biberonla deneme yapmak, annenin bir an önce hızlıca kilo vermeye çalışması, bebeğe su içirmek, emzirme döneminde ağır egzersiz yapmak, sütün miktarını ve kalitesini etkileyeceği için dikkatli davranmak gerekmektedir. Bu süreçte bir bebek hemşiresinden destek almak, hekime danışmak önem taşımaktadır” şeklinde konuştu. BU HABER DE İLGİNİİZ ÇEKEBİLİR: Eris varyantının etkileri neler?

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.