ABD ve Ukrayna'dan 10 yıllık güvenlik anlaşması
ABD Başkanı Joe Biden ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, İtalya'da gerçekleştirilen G7 Zirvesi'nde on yıllık bir güvenlik anlaşması imzaladı. Anlaşmanın ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Biden, “Hedefimiz, Ukrayna'nın uzun vadeli güvenilir savunma ve caydırıcılık yeteneklerini güçlendirmek ve Ukrayna için kalıcı bir barışı tesis etmektir. Ukrayna, mevcut ve gelecekteki saldırılara karşı kendini savunma yeteneği kazanmalı ve bu şekilde güvence altına alınmalıdır” dedi.
Biden, ABD ile Ukrayna arasındaki bu ikili güvenlik anlaşmasının, Ukrayna'ya G7 ülkeleri tarafından da desteklenen 50 milyar dolarlık kredi ve Rusya'ya yönelik yeni yaptırımlardan oluşan üç yeni önlemin, Rusya'ya karşı mücadelesinde Ukrayna için “daha güçlü bir temel” oluşturacağını belirtti. Ayrıca, bu üç büyük adımın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e, zamana oynayarak Batı ittifakını yıpratamayacağını ve bölemeyeceğini göstereceğini vurguladı. Biden, “Bu savaşta zafer kazanana kadar Ukrayna'nın yanında yer alacağız” dedi.
Biden, “İki buçuk yıl önce, Putin Ukrayna'da acımasız bir savaş başlattı ve bu durum, Ukrayna halkı için dehşet verici bir imtihan oldu. Bu aynı zamanda dünya için de bir test niteliğindeydi. Ukrayna'nın yanında yer alacak mıyız? Egemenlik ve özgürlüğü destekleyip zulme karşı duracak mıyız? Bu sorular karşısında ABD, G7 ve dünya genelindeki ülkeler sürekli olarak 'Evet, duracağız' diyerek cevap verdi” ifadelerini kullandı. Biden, “Tekrar söyleyeceğiz, Evet, tekrar, tekrar ve tekrar, Ukrayna'nın yanında duracağız” dedi.
“Bugün tarihi bir gün”
Zelenskiy, anlaşmanın ABD'nin Ukrayna'nın bağımsızlığına olan desteğinin sağlamlığını gösterdiğini belirtti. Zelenskiy, “Bugün gerçekten tarihi bir gün. Bağımsızlığımızdan bu yana ABD ile Ukrayna arasındaki en güçlü anlaşmaya imza attık” dedi.
Zelenskiy, “Bu anlaşma, sürdürülebilir bir barışı garanti altına almaya yönelik atılmış bir adımdır ve bu nedenle dünyadaki herkesin yararınadır. Çünkü Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı, gerçek ve hakiki bir küresel tehdittir” dedi.
Zelenskiy, anlaşmanın Ukrayna'nın NATO üyeliği için bir köprü oluşturduğunu vurgulayarak, “Anlaşma, ABD'nin Ukrayna'nın gelecekteki NATO üyeliğini desteklediğini ifade ediyor ve bunu Ukrayna'nın NATO üyeliğine giden yolda bir köprü olarak tanımlıyor” şeklinde konuştu.
Anlaşmanın İçeriği
Beyaz Saray tarafından “tarihi” olarak nitelendirilen anlaşmanın metninde, “Taraflar, bu anlaşmayı Ukrayna'nın en nihayetindeki NATO üyeliğine destek sağlayan bir köprü olarak tanımaktadır” ifadeleri yer aldı. Anlaşma, Ukrayna'ya karşı bir silahlı saldırı veya tehdit durumunda, üst düzey ABD'li ve Ukraynalı yetkililerin 24 saat içinde bir araya gelerek verilecek yanıt üzerinde istişarelerde bulunmalarını ve Ukrayna'nın ihtiyaç duyduğu ilave savunma tedbirlerini belirlemelerini öngörüyor.
Anlaşma metninde ABD, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğini savunmasına verdiği desteği yeniden teyit ederek, “Taraflar, Ukrayna'nın güvenliğinin teminatı için NATO standartlarına uygun önemli bir askeri kuvvet, zinde askeri yetenekler ve savunma sanayi altyapısına sürekli yatırımlara ihtiyaç duyduğunu kabul etmektedir” ifadelerine yer verdi.
Anlaşmada ayrıca, “ABD, Ukrayna güvenlik ve savunma güçlerinin, egemen, bağımsız ve demokratik bir Ukrayna'yı savunabilmesi ve gelecekteki saldırılar için caydırıcı olabilmesi için uzun vadeli malzeme, eğitim ve danışmanlık, sürdürülebilirlik, istihbarat, güvenlik, savunma sanayi ve kurumsallaşma desteği sağlamayı amaçlamaktadır” denildi.
G7 Zirvesi'nin İlk Gününde Ana Gündem Ukrayna Oldu
İtalya'nın güneyindeki Puglia bölgesinde, 13-15 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen üç günlük zirvenin ilk günü, liderlerin aile fotoğrafı için bir araya gelmesiyle başladı. Itria Vadisi'ndeki Borgo Egnazia Oteli'nde yapılan zirvede liderler, paraşütçüler tarafından gerçekleştirilen bayrak gösterisini izledi.
Dünyanın en büyük 7 ekonomisini bir araya getiren G7 Zirvesi'nin ilk gününe, ABD ile Ukrayna arasındaki ikili güvenlik anlaşması ve dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna'nın kullanımına sunulmasına ilişkin karar damga vurdu. G7 liderleri, Rusya'nın çoğunluğu Avrupa bankalarında bulunan dondurulmuş varlıklarından elde edilen faiz gelirlerinin teminat olarak kullanılması yoluyla Ukrayna'ya 50 milyar dolar kredi verilmesi yönünde anlaşma sağladı.