[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#veli

veli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, veli haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir’de tepki çeken görüntü: Tebliğciler bu kez okul önünde! Haber

İzmir’de tepki çeken görüntü: Tebliğciler bu kez okul önünde!

Vatandaşları sık sık yaşam tarzlarına müdahale ederek taciz eden ve kamuoyunda ‘tebliğciler’ olarak bilinen cemaat mensupları, bu kez İzmir’de bir okul önünde ortaya çıktı. Sarıklı ve cübbeli kişilerin günlerdir Buca ilçesinde eğitim veren Turgut Özal Ortaokulu ile civarındaki okulların önüne gelerek, öğrencilerle konuşmaya çalıştığı ve onlara dini telkinlerde bulunduğu belirtildi. Laik eğitimin yoğun bir saldırı altında olduğunu kaydeden Eğitim Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Özcan Çetin, Süleyman Şah Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde ise öğrencilerin velilerden izin alınmadan dersten çıkartıldığını ve konferans salonuna indirilerek Kuran dinletildiğini söyledi. Velilerden çok fazla sayıda şikayet aldıklarını belirten Çetin, “ÇEDES projesinden sonra eğitim-öğretim laiklik karşıtı uygulamalar bombardımanına tutulmuş durumda. Velilerden izin alınmadan, öğrenciler dersten çıkarılıp konferans salonlarına indirilerek Kuran dinletiliyor. Okul idarecilerine sorduğumuzda ‘Bilgim yok’ deniyor. Bütün okulların imam hatipleştirilmesine yönelik müthiş bir çalışma yapılmakta” vurgusu yaptı. ÖĞRENCİLERE DİNİ TELKİN Haberde isminin yer almasını istemeyen bir veli, “Buca Sosyal Konutlar Bölgesi, aynı zamanda yan yana okulların olduğu bir bölge. Düşünür Koleji, Fatih Sultan Mehmet Lisesi ve Turgut Özel Ortaokulu, neredeyse 50 metrekarelik bir alanda yan yana. 3 günden bu yana cübbeli-sarıklı adamların okulların etrafında dolaşmasından rahatsızız. Tebliğcilerin çocukları kenara çekip bir şeyler anlatması, bazı çocukların da bu tiplerden korkması üzerine okul önüne polis çağırdık. 3 gündür bu bölgede dolaşıyorlar. 2 gün önce caminin önündeyken imam da durumu fark etti. Kim olduklarını sorduğunda din adamı olduklarını söylediler. İmam ‘O zaman gelin müezzinlik yapın’ dedi. Gülmeye başladılar. Ben ‘Müezzinlik yapsanıza’ deyince de ‘Sen gel bize müezzinlik yap’ yanıtını verdiler” dedi. KONFERANS SALONUNDA KURAN Laik eğitimin yoğun bir saldırı altında olduğunu belirten Eğitim Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Özcan Çetin, “Eğitim öğretime başlanan ilk günlerden itibaren okullardaki öğretmen açığı, eğitim-öğretim araçlarının eksikliği, depreme dayanıksız olması nedeniyle yıkılan okulların öğrencilerin başka bölgelere gönderilmesiyle ilgili çok yoğun sorunlar var. Fakat buna rağmen özellikle ÇEDES projesinden sonra eğitim-öğretim laiklik karşıtı uygulamalar bombardımanına tutulmuş durumda. İzmir’de kitlesel ÇEDES mitinginden sonra aynı hızla karşılık veriliyor. Biz Eğitim Sen olarak yetişmekte zorlanıyoruz. Süleyman Şah Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Devlet Malzeme Ofisi Çok Programlı Anadolu Lisesi, Işılay Saygın Güzel Sanat Lisesi’nde velilerden izin alınmadan, öğrenciler dersten çıkarılıp konferans salonlarına indirilerek Kuran dinletiliyor. Okul idarecilerine sorduğumuzda ‘Bilgim yok’ deniyor” ifadelerini kullandı. VELİLER ÇOK TEPKİLİ Velilerden çok yoğun şikayetler aldıklarını kaydeden Çetin, laik eğitim karşıtı uygulamalara karşı mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirerek, “Karma eğitim sürecinin tartışıldığı, imam hatip okullarına yeterince öğrenci gönderilmediği bir süreçte bütün okulların imam hatipleştirilmesine yönelik müthiş bir çalışma yapılmakta. Menderes, Buca, Konak, Karabağlar… İzmir’in hemen hemen her ilçesinde özellikle Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu engelleyen, bunun karşısında konumlanan bir eğitim süreci yönetiliyor. Gelen şikayetlere yetişemiyoruz. Veliler çocuklarının derslerden alınıp konferans salonlarına indirilip kuran dinletilmesine çok tepkililer. Bilim okusunlar diye çocuklarını gönderdikleri okullarda yapılan bu eylemlerin iradelerinin dışına taştığı noktasında kaygıları var. ‘Çocuklarımızı kurtarmak gerekiyor’ diyorlar. Olanakları olsa belki okullardan alacaklar. Tebliğcilerin okul bahçelerinde çocuklarla sohbet etmeleri konusunda bilgiler gelmeye başladı. Bununla ilgili olarak hem veli dernekleri hem de eğitim sendikalarıyla laik eğitim anlayışına karşı olan bu tutuma karşı mücadelemizi yükselteceğiz” açıklamasını yaptı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - İzmir'de bugün hava nasıl olacak? İşte saatlik hava durumu 7.10.2023

Dört dörtlük veli… Güvenlik de, temizlik de onların sırtında! Haber

Dört dörtlük veli… Güvenlik de, temizlik de onların sırtında!

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından okullara yeteri kadar ödenek verilmediği için velilerden alınan zorunlu bağışlar toplum nezdinde tepkilere yol açarken, yeni eğitim-öğretim döneminde karşılaşılan güvenlik ve temizlik personeli sıkıntısı da diğer bir gündem konusu haline geldi. Öğrencilerin güvenliğini ve temizlik ihtiyacını okul aile birliğinin yani velilerin sağladığı kaydedilenler arasında… Kısacası eğitim-öğretimin neredeyse tüm yükü velilerin ve eğitimcilerin sırtında! Güvenlik probleminin devam etmesi okullardaki emniyetin aksamasına, temizlik ihtiyacının karşılanmaması ise pandemi ile mücadele ettiğimiz bu günlerde sağlık sorunlarına yol açarken, sendika temsilcileri ise eğitimin geleceğinden endişeli. Okulları velilerin ve öğretmenlerin temizlediğine tanıklık ettiklerini kaydeden EĞİTİM SEN Merkez Kadın Sekreteri Simge Yardım’ın konuya dair görüşlerine yer verdik. Yoksul semtlerde 2 bin TL ile başlayan bağış taleplerinin, gelir düzeyi yüksek olan kimi semtlerde 100 bin liraya çıkabildiğini söyleyen Yardım, “Okullara temizlik personeli, güvenlik, kırtasiye malzemelerinin temini için yeterli ödenek aktarılmadığı için idare ve okul aile birlikleri ‘bağış’ almaya mecbur bırakılmakta, bu durum da öğrenci velilerini ciddi anlamda zorlamaktadır” dedi. VELİLERİN SIRTINA BİR YÜK DAHA… Simge Yardım, konuşmasına şöyle başladı: “Son yıllarda özellikle bütçe görüşmeleri dönemlerinde iktidar cephesinden en sık duyulan söz ‘Eğitime en çok payı biz ayırdık’ olmuştur. Eğitim bütçesini sadece sayısal verilerden ibaret görüp, bütçeden eğitim yatırımlarına ayrılan payı göz ardı ettiğimizde bütçeden eğitime ayrılan payın rakamsal olarak arttığını söylemek mümkündür. Ancak bu durum eğitim bütçesinin nereye harcandığı gerçeğinin üzerini örtmemektedir. Geçtiğimiz yıllar içinde devlet okullarına ihtiyaç kadar ödenek ayrılmaması, kaçınılmaz olarak öğrenci velilerinin eğitimin finansmanına doğrudan katılımını beraberinde getirmiştir. Başta ‘gönüllü bağış’ adı altında toplanan kayıt parası olmak üzere, hemen her okulda çok sayıda kalemde para toplanarak eğitim harcamaları büyük ölçüde velilerin sırtına yıkılmaktadır.” EĞİTİM HARCAMASI KATLANARAK ARTTI Ülkemizde halkın büyük bölümünün asgari ücret ya da asgari ücrete yakın bir ücretle çalıştığı dikkate alındığında velilerin öğrencilerin zorunlu ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını, özellikle birden fazla çocuğu okula gidecek olan dar gelirli velilerin zorunlu ihtiyaçları dahi karşılamasının mümkün olmadığını kaydeden Yardım, “Geçtiğimiz yirmi yıl içinde bir velinin çocuğu için yaptığı eğitim harcaması katlanarak artmıştır.  Eğitime ayrılan bütçenin yetersizliği nedeniyle uzun zamandır kendi ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalan devlet okulları çözümü velilerin cebinde aramaktadır. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin kendisiyle yapılan bir röportajda ‘Okullarda ne kayıt parası ne de bağış zorunluluğu var’ ifadelerini kullansa da 2023 / 2024 eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte okullarda kayıt parası ve zorunlu bağış uygulamaları yeniden gündeme gelmiştir” dedi. OKULLARI VELİLER VE ÖĞRETMENLER TEMİZLİYOR “Her kayıt döneminde velilerden istenen ‘kayıt parası’ ve ‘bağış parası’ bu yıl velileri geçmiş yıllara göre daha fazla zorlamıştır” diyen Simge Yardım, “Yoksul semtlerde 2 bin TL ile başlayan bağış talepleri, gelir düzeyi yüksek olan kimi semtlerde 100 bin liraya çıkabilmektedir. Kayıt parası dışında velilerden ‘ihtiyaç maddeleri’ listesi adı altında ‘A4 kâğıdı, kâğıt havlu, sıvı sabun, tuvalet kâğıdı’ vb. gibi ürünler talep edilmektedir. Okullara temizlik personeli, güvenlik, kırtasiye malzemelerinin temini için yeterli ödenek aktarılmadığı için idare ve okul aile birlikleri ‘bağış’ almaya mecbur bırakılmakta, bu durum da öğrenci velilerini ciddi anlamda zorlamaktadır. Okullara ödenek ayrılmaması, okulların temizlik ve güvenlik sorununu da beraberinde getirmektedir. Okulların neredeyse tamamında güvenlik ve temizlik personeli mevcut değil. Okulları velilerin, öğretmenlerin temizlediğine tanıklık ettik. Öğrenci mevcutlarının çok kalabalık olması ve düzenli temizlik yapılmaması nedeniyle çocuklar için ciddi bir sağlık sorunu oluşuyor” eleştirisinde bulundu. EĞİTİM SİSTEMİ ÇÖKMÜŞ DURUMDA! Bir bütün olarak değerlendirildiğinde, eğitim politikalarının açıkça anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırı bir biçimde sürdürüldüğünü söyleyen Yardım son olarak, “Bu haliyle devam edemeyeceği çok açık. Eğitim sistemi çökmüş durumda diyebiliriz. Yakın zamanda bütçe görüşmeleri başlayacak. Mili eğitim Bakanlığına okulların ihtiyaçlarını karşılayabilecek bütçe ayrılması gerekmektedir. Ayrıca kadrolu temizlik, güvenlik personeli alınmalıdır. Milli eğitim Bakanlığı çocukların güvenli, sağlıklı koşullarda eğitim almasından sorumludur. Sorunun kalıcı olarak çözülebilmesi eğitime yeterli bütçe, her okula ihtiyacı kadar ödenek ayrılmasıyla mümkündür. Bunun için atılması gereken ilk adın eğitim bütçesinin en az iki kat artırılması ve milli gelirin yüzde 6’ı alan OECD ortalamasına ulaşmanın hedeflenmesidir” bilgisini paylaştı.

Okullara gelen veli ve ziyaretçilerin kayıtları tutulacak Haber

Okullara gelen veli ve ziyaretçilerin kayıtları tutulacak

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yarın başlayacak yeni eğitim öğretim yılı hazırlıkları kapsamında, illere okul güvenlik tedbirlerine ilişkin yazı gönderdi. Yazıda, okullarda alınacak önlemlere ilişkin, ilgili genelgeler, protokoller ile MEB ile İçişleri Bakanlığınca yönetilmekte olan "Eğitim ve Güvenlik Projesi" kapsamında düzenlenen işbirliği protokolünde yer alan hususlar hatırlatıldı. Bu kapsamda, "Çocukların Eğitim Süreçlerinin Güvenliğine İlişkin Koruyucu ve Önleyici Hizmet ve Tedbirlerin Artırılmasına Yönelik İş Birliği Protokolü Uygulama Kılavuzu" kapsamında, il yürütme kurulu toplantı tutanakları en geç 27 Eylül mesai bitimine kadar bakanlığa iletilecek. Ayrıca, 2023-2024 eğitim öğretim yılı başlangıcında okul ve kurumlarda, bazı güvenlik tedbirleri alınacak. Okula giriş çıkış saatlerinde okul çevresi trafiğinin kolluk kuvvetleri ile koordineli şekilde kontrol altına alınacak. Bunun yanında, görüşme planlarına uygun olarak okula gelen veliler ile ziyaretçilerin kayıtları tutulacak, belirlenen sürelerle sınırlı olmak kaydıyla gerekli kontroller sağlanacak. Okul çevresinde öğrencilere yönelik tehlike oluşturabilecek zararlı madde satışı, tehlikeli alanlar ve metruk binalarla ilgili tedbirlerin alınması için gerekli kurumlar ile işbirliği yapılacak. Okul bahçelerinde ve oyun alanlarında bulunan her türlü oyun, spor araç ve gereçleri kontrol edilerek tehlike arz etmeyecek şekilde gerekli önlemlerin alınması sağlanacak. Siber güvenlik konusunda koruyucu ve önleyici tedbirler alınacak, öğretmen ve öğrenciler konu hakkında bilgilendirilecek. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: 20 milyonu aşkın öğrenci ders başı yaptı

Özgür Yavuz: Velilerin içi rahat olsun Haber

Özgür Yavuz: Velilerin içi rahat olsun

İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Yalçın Ata’nın da katıldığı toplantıda, okul kantinlerinin güncel sıkıntıları ve beklentileri gündeme getirildi. Velilere seslenen İzmir Kantinciler Odası Başkanı Özgür Yavuz, "Çocuklar ailelerin bizlere emaneti. Ticaret bizim için ikinci planda. Kendi evladımızdan ayırt etmediğimiz öğrencilerimizin sorumluluğunun şuurundayız. Bu sorumluluk ve şuurla evlatlarımıza hijyenik , sağlıklı ve kaliteli hizmet vermek bizim olmazsa olmazımızdır" dedi. Türkiye’ye örnek İzmir’de okul kantinlerinin tüm ülkemize örnek olabilecek seviyede olduğunu söyleyen Başkan Yavuz, "Velilerimizin içi rahat olsun. Kalitesiz, sağlıksız Tarım Bakanlığı üretim izni olmayan ürün satmıyoruz, dışarıdan kötü alışkanlıklara karşı dikkatliyiz, okul içinde öğrencilerimizi gözlüyor, kolluyoruz. İzmir’de okul kantinleri TSE kriterlerine uygun şekilde çalışıyor. Eskiden merdiven altında gazoz gevrek satılan kantinler bugün kaliteli kafeterya ve lokantalarla yarışacak düzeyde hizmet veriyor. Sağlıksız ürün satmıyor, hijyene önem veriyoruz. Mutfaklarımızın kapıları velilerimiz öğrencilerimiz ve tüm resmî kurumların denetimlerine her zaman açıktır" diye konuştu. Velilere çağrı Öğrenci velilerine de seslenen Yavuz, "Okul kantinlerinin teminatı odamızdır. Biz evlatlarımıza sahip çıkıyoruz ama okul dışında satılan sağlıksız ürünlere ve diğer kötü alışkanlıklara karşı da korunmaları gerekiyor. Bu noktada okul kapılarının sürekli kapalı tutularak, öğrencinin dışarıdan sağlıksız ürün almasının önüne geçilmeli" dedi. Okul kantini işleten esnafın yoğun ilgi gösterdiği toplantı sonunda oda başkanı Özgür Yavuz, İESOB Başkanı Yalçın Ata’ya çiçek sunarak, özel işlemeli kahve fincanı takımı hediye etti. Geleceğimizin teminatı Ülke genelinde okul kantinlerinde arada sırada görülen kötü olayların İzmir’de hiç yaşanmadığına dikkat çeken İESOB Başkanı Yalçın Ata da, "Oda yönetimi ile işbirliği içinde çalışıyoruz. Dolayısıyla sorunlarınıza vakıfım. Okul Aile Birliği Yönetmeliği’nin esnetilmesi, okul kapılarının sıkı denetim altında tutulması gibi konularda talepleriniz var. İzmir Birliği her zaman kantinci esnafının yanındadır. Öğrenciler geleceğimizin teminatıdır. Sizin sorunlarınızın giderilmesi, yarınlarımızın umudu olan gençlerin daha iyi yetişmesine vesile olacaktır. Çağdaş, bilgili, donanımlı, ülkemizi ileride taşıyacak nesilleri yetiştirmek ortak hedefimizdir" şeklinde konuştu. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: DEÜ, 73 bin öğrenciyle ders başı yapacak

135 yıllık tarihi lisede fahiş fiyatla yemek! Haber

135 yıllık tarihi lisede fahiş fiyatla yemek!

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / ÖZEL HABER  İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan kararnameleri keyfi bir biçimde uygulamaya geçirmediğini açıklayan Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal, 135 yıllık tarihi ile ülkemizin en köklü ve başarılı liseleri arasına geçen İzmir Atatürk Lisesi'ni gündeme getirdi.  Lisedeki, 2698 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Okul Pansiyonları Kanunu’nda belirtilen kriterlere uygun olmayan yemek ücretlerinin fahiş fiyatlarla öğrencilere sunulduğunu kaydeden Vardal, “Demokrasi kurallar ve ilkeler varsa ancak var olabilir… İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünü sorumluları korumaktan vazgeçmeye ve bakanlık kararnamesini uygulamaya davet ediyoruz” dedi.  VELİLER ŞİKAYETTE BULUNDU  Vardal, öncelikle şunları kaydetti: “Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliğine tabi olan,135 yıllık tarihi ile ülkemizin en köklü ve başarılı liseleri arasına geçen İzmir Atatürk Lisesi'nde; yemek ücretlerinin 2698 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Okul Pansiyonları Kanunu’nda belirtilen kriterlere uygun olmaması ve fahiş fiyatlarla (31 Aralık 2022 tarihine kadar 15.95 TL, 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren 21,45 TL olması gerekirken 50 TL den satılması) öğrencilere yemek hizmeti verilmesi nedeniyle veliler tarafından durum şikayete konu edilmiştir. Bunun üzerine Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişleri tarafından başta yemekhanenin ve diğer bazı hususların mali ve idari yönden incelenme-soruşturması yapılmıştır.”  ÜCRET BELİRLEME KRİTERLERİNE UYULMADI Vardal, “Yapılan inceleme-soruşturma sonucunda Okul Pansiyonları Kanunu’nda belirtilen ücret belirleme kriterlerine uyulmadığı, toplanan paraların makbuzla belgelendirilerek saymanlıklara yatırılmadığı, mali işlemlerin usulüne uygun olarak gerçekleştirilmediği, 4734 Nolu Kamu İhale Kanunu hükümlerine aykırı işlem tesis edildiği ve okulun daha önce derslik olarak kullanılan bir bölümünün özel bir fotokopiciye usulsüz kullandırılmasına ilişkin tespitlerin yapıldığı iddia edilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişleri tarafından yürütülen inceleme ve soruşturma raporunda İzmir Atatürk Lisesi Müdürü, Müdür Başyardımcısı ve Pansiyondan Sorumlu Müdür Yardımcısının görevlerinden alınarak il emrine çekildikleri yönünde kararname düzenlendiğine dair güçlü iddialar ve kamuoyunda tartışmalar bulunmaktadır” dedi.  EĞER BU İDDİALAR GERÇEKSE…  “İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Bakanlık kararnamelerini keyfi bir biçimde uygulamaya geçirmiyor” diyen Başkan Vardal, “Demokrasi kurallar ve ilkeler varsa ancak var olabilir. Bu anlamıyla da yasa ve yönetmeliklere uygun olarak verilen bir kararın uygulanmaması mümkün değildir. Böylesi bir durum kamu yönetimi için keyfilik ve buna bağlı olarak yaşanacak kaos anlamına gelir ki bunun kabul edilmesi mümkün değildir. Söz konusu olaya konu kişilerin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından görevden alınma kararnamelerinin İl Milli Eğitim Müdürlüğünde bekletildiği ve günler geçmesine rağmen gereğinin yapılmadığı iddiası yaygın olarak dillendirilmektedir. Böyle bir durumun olmadığına inanmak isteriz ancak eğer bu iddialar gerçekse, yapılan veya yapılmak istenilen görevden alınma kararnamelerinin işleme konulmaması durumun örtbas edilme çabasından başka bir şey değildir” eleştirisinde bulundu.  YAPILMASI GEREKEN AÇIKTIR Vardal son olarak, “Ayrıca MEB tarafından usulüne uygun olarak düzenlenen görevden alınma kararnamelerinin işleme konulmaması ve gereğinin yapılmaması İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün keyfi bir şekilde yetkisini aşması durumunu ortaya çıkarır ki buna MEB’in ve ayrıca İzmir Valiliğinin müsaade etmesi söz konusu bile olamaz, olmamalıdır. Kamu yöneticileri yaptıkları veya yapmadıkları her işlemden dolayı idari yargıya ve kamuoyuna bilgi ve gerektiğinde de hesap vermek durumundadır. İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü de söz konusu iddialara ilişkin bir açıklama yapmak ve söz konusu iddialara açıklık getirmek durumundadır. Yapılması gereken açıktır; söz konusu kararnameler işleme konulmalı ve görevden alınma kararları uygulanmalıdır. İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nü sorumluları korumaktan vazgeçmeye ve bakanlık kararnamesini uygulamaya davet ediyoruz” dedi. 

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.