video haber Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika video haber Haberleri

Aydın Didim'de Lavanta festivali coşkusu

Didim Belediyesince bu yıl 3. Kez düzenlenen “Didim Lavanta Festivali” renkli görüntülere sahne oldu. Belediye'nin Akköy Kocabahçe’de bulunan süs bitkileri fidanlığındaki festivale Didim Kaymakamı Can Kazım Kurucuca ve eşi, Didim Garnizon Komutanı Albay Ali Saçan ve eşi, Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay ve eşi, CHP Didim İlçe Başkanı Nurettin Koçak, Belediye Başkan yardımcıları, belediye meclis üyeleri, oda başkanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile binlerce kişi katıldı. Festivalin Didim Belediyesi Halk oyunları ekiplerinin gösterileriyle başladı. TURİZME KATKI SUNMASI İÇİN... Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay göreve geldikleri 9 yılda yaptıkları en güzel ve anlamlı projelerinden birisinin bu fidan çiftliği olduğunu ifade ederek “Biz göreve geldiğimiz burası 74 dönümlük bir alan ve bataklık içerisindeydi. Biz o günden bu güne bu hale getirdik ve bunu sizler için yaptık. Bunun değerlendirmesini sizler yapacaksınızdır. Bugün ise burada Didim’in turizm noktasında katkı sunması adına Lavanta festivali düzenliyoruz. Her yıl ziyaretçi sayımız giderek artıyor. Tıbbi aromatik bitkilerin öneminin gün geçtikçe arttığı bir dönemde bu fidanlığın önemi giderek artmakta; bu anlamda sizlerin de bu festivale sahip çıkması çok güzel.” dedi. Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca ise konuşmasında Didim’in doğal güzelliğinden bahsederek, mevcutta Didim’de yaşayanların Didim’in son sahipleri olduğunu ve bu güzelliğinin farkında olunması gerektiğini vurgu yaptı. Kaymakam Kuruca, her etkinliğin Didim'e bir anlam kattığını belirterek festivalin yapılmasında ve lavanta bahçelerinin oluşturulmasında emeği geçenlere teşekkür etti. MÜZİK DİNLETİSİ Kaymakam Kuruca, Başkan Atabay ve beraberindekiler festival kapsamında, fide dikme, kompost, tohum ekme, yulaf sütü, taş baskı, teraryum, sabun, un, yağ, salça, seramik, organik gübre/ mantar yetiştiriciliği, lavanta yağlı sinek ilacı, dezenfektan ve kolonya atölyelerini ziyaret ederek bilgiler aldı. Festivalde mankenler giydikleri giysilerle davetlilerin ilgi odağı olurken, mor lavanta bahçesi içerisinde müzik dinletisi de sunuldu. SAMİDA GRUBU KONSERİ Bahçe içerisinde kurulan mor renkli yollar, şemsiyeli yollar, salıncak, bisiklet ve kalp temalı görseller ziyaretçilerin büyük beğenisini toplarken davetliler, görsel şölen sunan lavanta tarlasında bol bol fotoğraf çektirdi. Festivalde farklı coğrafyalarda yaşayan halkların müzik üretimlerini kendilerine özgü bir yorum ve düzenleme anlayışı ile seslendiren, Gürcü dilinde 3 kız kardeş anlamında gelen, Yudum, Damla ve Tamara kardeşlerin yer aldığı “Samida” grubu seslendirdiği parçalarla alandakilere hoş saatler yaşattı. İHA

Denizli'de ilk kekik hasadı gerçekleştirildi

Denizli’nin Pamukkale ilçesine bağlı Belenardıç Mahallesi’nde ilk kekik hasadı gerçekleştirildi. Hasat törenine Pamukkale Kaymakamı Uğur Bulut, Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki, Denizli İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, İl Müdür Yardımcısı Saffet Üge, şube ve ilçe müdürleri ile teknik personellerin yanı sıra çiftçiler katıldı. İZMİR TÜRÜNÜN ÖNEMLİ KATKISI Hasat etkinliğinde konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, “Ticareti yapılan kekiğin önemli bir kısmı doğadan toplanmakta iken, özellikle 2000’li yıllardan sonra İzmir kekiği olarak bilinen türünün Denizli’de tarla yetiştiriciliğine geçilmesi ile kekik üretiminde önemli değişimler yaşanmıştır. 2022 yılında ilimizde yaklaşık 200 bin dekar alanda kekik üretimi gerçekleştirilmiş olup, Güney, Pamukkale, Buldan, Bekilli ve Çal ilçelerimiz üretimin en yoğun yapıldığı yerlerdir. Ekim alanlarının yüzde 30,6’sına sahip olan Pamukkale ilçemiz üretimin yüzde 30’unu karşılamaktadır. Belenardıç Mahallesi’nde 164 üreticimiz tarafından 6 bin 280 dekar alanda kekik üretimi gerçekleştirilmektedir” dedi. DENİZLİ'Yİ MERKEZ HALİNE GETİRMEYİ HEDEFLİYORUZ'' Son yıllarda kekik ihracatında Pirolizidin Alkalaidleri (PA) içeren yabancı otların ürün içerisine karışmasından kaynaklanan pazarlama sorunları yaşandığına işaret eden Çınar, “Bunun önüne geçebilmek amacıyla 2022 yılında İhracata Yönelik Entegre ve Kontrollü Kekik Yetiştiriciliği projesi uygulamaya başladık. Buradaki amacımız yabancı ot mücadelesine özen gösteren çiftçilerimizin ürünlerini daha rahat pazarlayabilmesini hedefleyen Pestisit ve PA analizleri ile desteklenen kontrollü üretim projesidir. Bu projede amacımız, başarılı olan çiftçilerimizin ürünlerini pazarlamalarını kolaylaştırmak ve sektörün PA içermeyen hammaddeye ulaşmalarını sağlamaktır. İl Müdürlüğü olarak dünya kekik üretiminin başkenti olarak anılan Denizli’yi tıbbi ve aromatik bitkiler üretiminde bir merkez haline getirmeyi hedefliyoruz. Bu çerçevedeki çalışmalarımızda bizlere destek sağlayan Büyükşehir Belediyemize, Pamukkale Belediyemize, Denizli Ticaret Borsamıza ve Ege İhracatçı Birliklerine teşekkür ediyorum” diye konuştu. ''KEKİĞE COĞRAFİ İŞARET TESCİL BELGESİ ALDIK'' Denizli’nin kekik konusunda dünyanın bir numarası olduğunu kaydeden Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki de zirvede olanların çektiği zorluklara dikkat çekerek; “Kekik konusunda daha çok çalışmamız gerekiyor. Kekik dünyaya daha önce İzmir markası olarak gidiyorken, Pamukkale Belediyesi olarak kekiğe coğrafi işaret tescil belgesi aldık. Bundan sonra dünyaya ‘Denizli Kekiği’ olarak adını duyurdu. Bunun sonucunda fiyat politikasına ciddi katkı sağlandı. Bizim hedefimiz ve gayemiz bir numara olduğumuz hususlarda, bulunduğumuz konumu korumak ve farklı alanlarda da bir numara olmak için çalışmamız gerekmektedir” ifadelerini kullandı. EN FAZLA KEKİK ÜRETİMİ Üreticilere bereketli bir hasat sezonu dileyen İlçe Kaymakamı Uğur Bulut ise şöyle konuştu: “Türkiye’de en fazla kekik üretiminin olduğu yerdeyiz. Geçen sene itibarıyla kekikteki arzu edilmeyen fiyat dalgalanmalarını hep beraber bizde gözlemledik. PA’nın kekik için son zamanlarda ne kadar önemli olduğunu da öğrenmiş olduk. Buradan tüccarlarımıza çağrıda bulunmak istiyorum. Kekik üreticilerimize destek olarak, onları üretime küstürmeyelim. Bunun sürdürülebilir olması için bu çok önemlidir. Denizli İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce organize edilen kekik hasadının hayırlı olmasını temenni ediyorum” Konuşmaların ardından kekik üreticileri ile birlikte sektörün sorunları ve çözümlerine yönelik istişarede bulunuldu. İHA

Eşi hastalanınca tamirhanenin başına geçti

İncirliova ilçesinde yaşayan 4 çocuk annesi Kezban Sürücü, 2021 yılında, oto tamir ustası olan eşinin geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle işlerin başına geçti. Acarlar Meslek Lisesinde çıraklık eğitimi alan ve 6 ayın sonunda 93 puanla mezun olan Sürücü, eşinin evde olduğu dönemde işin inceliklerini öğrendi. İncirliova Sanayi Sitesi'ndeki iş yerine de kısa sürede adapte olan Sürücü, araçların tüm bakımını yapıyor. HEM KEZBAN HANIM HEM DE KEZBAN USTA Eşinin 1 yıl süren tedavisinin ardından işe dönmesiyle onunla el ele verip araçları tamir etmeye başlayan Kezban Sürücü, kendi deyimiyle dışarıda makyajı ve topuklu ayakkabılarıyla "Kezban Hanım" olarak geldiği dükkanda "Kezban Usta" olarak güne devam ediyor. Kezban Usta, bazen araç kaldırma liftinin altına giriyor bazen de araçların motorlarını tamir ediyor. Günün sonunda işçi tulumunu çıkaran Sürücü, aynanın karşısında makyajını yaparak iş yerinden ayrılıyor. SANAYİDE ÇALIŞMAKTAN GURURLU İşe başlama sürecini anlatan Sürücü, "Git gel, git gel önce işi gözlemledim, takip ettim, dedim ben bu işi yaparım. Niye yapmayayım? Bir kadın olarak ismimi duyururum. 'Bu sanayiye gelirim, başarırım' diye düşündüm ve hemen Acarlar Meslek Lisesine, çıraklığa yazıldım. 6 ay burada eğitim gördüm. 6 ay sonra sınava girdim, sınavı da 93 puanla kazandım." ifadelerini kullandı. Tamirhanede kendisini gören müşterilerin şaşırdığına dikkati çeken Sürücü, kadınların mücadeleci olduğunu ve isteyince her işi başarabileceğini dile getirdi. MAKYAJSIZ OLMAZ Yıllardır makyajsız dışarıya çıkmadığını vurgulayan Sürücü, "Makyajsız olmaz. Kesinlikle dışarı çıkarken bir kadın olarak makyajımı yapıyorum. 'Kezban Hanım' olarak geldiğim tamirhanede 'Kezban Usta' oluyorum. Tulumumu giyiyorum. Bundan hiç gocunmuyorum. Ellerimin, yüzümün yağıyla gerçekten gurur duyuyorum. Bunlar benim madalyam. Helalinden, dürüstlüğümle ekmeğimi kazanıyorum. Bu zaten beni acayip mutlu ediyor. Acayip duygulandırıyor." diye konuştu. Semavi Sürücü ise hastalığı sürecinde usta arayışına girdiğini fakat eşinin işi öğrenmesiyle buna gerek kalmadığını ifade ederek, şu an birlikte işin üstesinden geldiklerini kaydetti. AA

Tütsülenen alabalıklar üreticisine daha fazla kazandırıyor

Temiz ve oksijen seviyesi yüksek yerlerdeki akarsu kenarlarında kurulan çiftliklerde yetiştirilen alabalıklar, iç pazarda dondurulmuş, taze soğutulmuş, taze fileto, yurt dışında ise tütsülenmiş ve füme olarak tercih ediliyor. Alabalığın üretim ve yetiştirme serüveni ise akarsu kaynaklarına yakın noktalarda setler halinde hazırlanan çiftliklerde anaç balıklardan alınan yumurtalarla başlıyor. Büyütülüp boylarına göre ayrılan yavru alabalıklar yaklaşık 1 yıl süren yetiştirme sürecinde ekonomiye girdi sağlıyor. TALEBE GÖRE PAKETLENİYOR Balıklar, işleme tesisinde temizlenip ayıklandıktan sonra iç ve dış piyasa için talebe göre paketleniyor. İhracata gidecek alabalıklar raf ömrünün uzun sürmesi için 6 saat tuzlu suda bekletildikten sonra şişe dizilerek meşe odunun yakıldığı ve içinde dumanın dolaştırıldığı özel bir fırında 1 saate yakın pişmeye bırakılıyor. Bir süre dinlenen tütsülenmiş balıklar, vakumlu ambalajlara alınarak ihracatın yapılacağı yere doğru yola çıkıyor. DONDURULMUŞA GÖRE DAHA PAHALI Tütsülenen alabalık, dondurulmuş olarak gönderilenden daha yüksek fiyata satılıyor. Türkiye'de bu yılın ilk 6 ayında 4 bin 282 bin ton alabalık ihracatından 34 milyon 534 bin dolar gelir sağlandı. Aynı dönemde 1879 bin ton tütsülenmiş alabalık ihracatından ise 22 milyon 430 bin dolar, taze dondurulmuş 1925 bin ton alabalık ihracatından ise 9 milyon 783 bin dolar elde edilmiş oldu. Tütsülenmiş alabalık, üreticisine dondurulmuşa göre üreticisine neredeyse 2 katı daha fazla kazanç sağlıyor. 20 ÜLKEYE İHRACAT Denizli'de alabalık üretimi yapan firmanın genel müdürü Yasin Özpek AA muhabirine, 12 ayrı ilde yatırımları olduğunu belirtti. Kendilerine ait 1500 alabalık havuzunda üretilen 30 milyon alabalığı işleyerek yıllık 10 bin ton üretim yaptıklarını belirten Özpek, babasının yaklaşık 49 yıl önce kurduğu işi aile olarak büyütmenin gururunu yaşadıklarını dile getirdi. Doğal kaynak sularında balık yetiştirdiklerini anlatan Özpek, "Burada anaçlarımız var, onları biz sağıyoruz. Bunları dişi erkek birleştirdikten sonra gözlenmesi için 21 gün bekliyoruz. Ondan sonra yumurtalarımız gözleniyor. Sonra 12 ay boyunca bunu besliyoruz. 300-400 gram aralığına getirip Denizli'deki işletmemize götürüp orada işleyip Danimarka, Hollanda, Almanya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Rusya gibi 20 ülkeye ihracatını gerçekleştiriyoruz." diye konuştu. AA

Aydın'da sevimli kirpiler, doğal ortamlarına kavuştu

Yaklaşık iki ay önce Yenipazar Alanlı Mahallesi’nde yaşayan Naile Gökçetin, çalışmak için tarlasına gitti. Tarlada çapa yaparken anneleri bulunmayan beş adet yavru kirpiyi gören yaşlı kadın, kirpileri bir kutuya koyarak güvenliğini sağladı. Yaşlı kadın eşi ile birlikte yavru kirpilerin daha iyi bakılabilmesi için hemen Aydın Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’ne haber verdi. Tarlaya gelen ekipler yavru kirpileri alarak iki ay boyunca bakımlarını ve rehabilitasyonlarını sağladı. Gelişimlerini tamamlayan yavru kirpiler, bulundukları yerde tekrar doğal ortamlarına bırakıldı. Doğa koruma ekipleri yaşlı kadına duyarlı davranışından dolayı teşekkür etti. İHA

Tarlada açan gelincikler tarlaları kırmızıya boyadı

İlçede aralıklarla yağan yoğun yağmurlar sonrasında Bağlaryanı mevkiinde boş bir tarlada açan gelincik çiçekleri tarlayı kırmızıya bürüyerek görsel şölen oluşturdu. Atıyla gezinti yaptığı esnasında gelincik açmış, çeşitli çiçeklerin de bulunduğu tarlayı gördüğünde manzaradan çok etkilendiğini söyleyen Süleyman Yolcu,” Tarlada başta gelincik olmak üzere, papatya ve değişik çiçekler görsel bir şölen sunuyor. İnsanların doğal bir manzara ve kuş sesleri olan bu tarladaki muhteşem manzarayı görmelerini isterim” dedi. İHA