100. yılda İzmir’de bir ilk daha! Soyer: 100 yıllık yolculuğumuzdan döndüremezler

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 29 Ekim 1923’te ilan ettiği Cumhuriyet’in 100. Yılı coşkusu İzmir’de kutlanmaya devam ediyor.

Öte yandan; İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Cumhuriyet Bayramı Özel Oturumuyla toplandı. Toplantıya, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer başkanlık etti. 100. Yıla özel gerçekleştirilen meclis oturumda ilk kez Çocuk, Gençlik ve Büyükşehir Belediye meclisleri bir arada toplandı.

Mecliste her gruptan temsilciler teker teker 100. Yıl mesajı verirken Başkan Soyer, “Yolumuzdan dönmek yok” ifadelerini kullandı.

SOYER: SİZE SÖZ

100 yıl önce Cumuhriyet’in ilan edildiği süreci hatırlatarak sözlerine başlayan Soyer, “100 yıl önce bugün, Cumhuriyet’in tatlı güneşi bu topraklar üzerinde bir daha hiç batmamak üzere doğdu.  Onlarca yıl süren hazin savaşların, yokluğun, imkansızlığın içinde Kurtuluş Destanı’nı yazan milletimiz, o destanı Cumhuriyetle mühürledi. Aziz vatanda, 100 yıldır üzerine bir an dahi gölge düşmeyen barış işte böyle filizlendi. Cumhuriyeti, biz böyle kazandık. 100 yıl sonra bugün yine bir Cumhuriyet meclisinde bir aradayız. Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılını büyük bir gururla kutluyoruz. Bu resim Cumhuriyetin, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün ve çokluk içindeki birliğimizin resmidir. Bugün bu resmin içerisinde bir yere sahipsek bunu yüzyıl önce bütün imkansızlıklar içinde Cumhuriyeti kuran atalarımıza borçluyuz. Başta Ulu Önderimiz Mustafa Kemal olmak üzere, her birinin aziz hatırası önünde saygı ve minnetle eğiliyorum. Size söz! Bizler nefes alıp verdiğimiz sürece Cumhuriyet payidar kalacak” dedi.

“MAZLUMLARIN ELİNİ TUTAN CUHURİYETTİR”

Cumhuriyetin yeni bir çağ başlatmasının yanında mazlumlara da umur olduğunu belirten Soyer, “Biz İzmirliler, Cumhuriyetin değerini ve anlamını çok iyi biliyoruz. Cumhuriyetin kuruluşu sadece bu topraklarda egemenliğin kayıtsız, şartsız milletin elinde olduğunu tüm dünyaya göstermekle kalmadı. İstiklâl mücadelesi sonucunda bağımsızlığını kazanan Türkiye Cumhuriyeti, tüm mazlum milletlere ilham kaynağı oldu. Etkisi kendi coğrafyasının çok ötesine ulaşan bu insanlık eserini 100. yılında anmamak hiçbir koşulda mümkün değildir.  Bugün Filistin’de ve dünyanın başka yerlerinde, mazlum milletlerin zor zamanında elini tutan yine Cumhuriyettir.  Cumhuriyetimizin kazanımlarını ve değerlerini toplumu ayrıştırıcı şekilde tartışma konusu yapanlara şunu söylüyoruz…İyi ki istiklâl mücadelesinde Anadolu’nun dört bir yanından gelip omuz omuza vatanını savunan on binler var. İyi ki Gaziantep'te, Şanlıurfa'da, Sakarya ovasında, İzmir’de bu vatan için canını feda edenler var. Onlar var ki, dünyanın mazlum halkları için umut var.  Onlar var ki, Cumhuriyet var” diye konuştu.

“CUMHURİYETİMİZİ HER ALANDA GÜÇLENDİRMEK İÇİN SOMUT ADIMLAR ATIYORUZ”

Cumhuriyetin ilkelerine bağlı kalmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirten Soyer, “100 yaşındaki Cumhuriyetimiz bizler için üç büyük anlam taşıyor. Cumhuriyet, hakimiyetin kayıtsız şartsız milletimize ait olması demek. Cumhuriyetimiz, kadınların özgürleşmesi, kadın ve erkeğin eşit olması demek. Cumhuriyet, ekonomik bağımsızlığımız demek. Bu büyük eseri yaşatmak için onu sadece bir gün anmakla yetinemeyiz. İzmir’de bu gayretle Cumhuriyetimizi her alanda güçlendirmek için somut adımlar atıyoruz.  Hakimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olması bizim için yalnızca beş yılda bir sandığa gitmek değil.  Milletin koşulsuz hakimiyeti ancak yaşamın her anına sirayet etmiş bir demokrasiyle mümkün olabilir. Yaklaşık beş yıldır İzmir’i bu ilke ve ruhla yönetiyor, İzmirliler’in karar mekanizmalarına doğrudan katılabilmeleri için somut araçlar ve imkanlar yaratıyoruz. Bu imkanlar sadece oy verme hakkına sahip hemşerilerimizi değil, sandıkta söz hakkı olmayan çocukları, gençleri ve doğayı da kapsıyor. Çünkü demokrasi sadece sesi çok çıkanlara değil, herkese aittir. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.  Cumhuriyet uygarlığımızın ana taşıyıcılarından biri kadınlar. Kadınlar ve erkekler arasındaki eşitliğe toplumsal iş bölümünün her alanında ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü kadınların eşit olmadığı sistemler er yada geç çökmeye, kadınların haklarını gözetmeyen toplumlar ise eninde sonunda dağılmaya mahkumdur.  İzmir’in kadınlarının önündeki tüm engelleri kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Onların haklı eşitlik talebinin üzerine titriyoruz” ifadelerini kullandı.

 “GELECEK BEKLENMEZ, İNŞA EDİLİR”

İktisat Kongresi’ne ve kazanımlarına da cumhuriyet perspektifinden bakan Soyer, şunları söyledi; “Cumhuriyet, bir iktisadi bağımsızlık seferberliğidir.  Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti inşa etmek için iki temel strateji tasarladı. Birincisi kurtuluş, ikincisi ise kuruluş stratejisi. Kuruluşa yani iktisadi bağımsızlığa giden yolu İzmir’de, İktisat Kongresi’nde belirledi. Yaşadığı çağın tartışmasız en güçlü liderinin ortak akla ve ortak vicdana gösterdiği teveccüh, günümüze gelen en büyük mirastır. Geçtiğimiz Mart ayında Cumhuriyetin iktisadi ayağını oluşturan bu mirasa sahip çıkmanın gururunu yaşadık. Sekiz ay süren uzun bir hazırlık sürecinin ardından 15-21 Mart’ta İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde bir araya geldik. Bugünün çiftçileri, işçileri, sanayici ve tüccarlarıyla Geleceğin Türkiyesi’nin iktisadi ufkuyla ilgili önemli kararlar aldık. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz… Gelecek beklenmez, inşa edilir.”

“GELECEK SİZİNLE ŞEKİLLENSİN”

Gençlere ‘sesinizi duyurun’ diye seslenen Soyer, “Çocuk Belediyemizin ve Gençlik Belediyemizin çok değerli üyeleri… Geleceği inşa edecek olan sizlersiniz. Bu şehir daha iyi bir geleceği kurmak için sizlere güveniyor.  Kaderinizi tayin etmek için size söyleneni yapmakla veya oy vereceğiniz günleri beklemekle yetinmeyin, hayatın içinde olun. Bırakın sesiniz işitilsin. Gelecek sizin iradenizle şekillensin. Ben bu görevi sürdürdüğüm sürece, sizlerin önündeki engelleri kaldırmak ve imkanlarınızı artırmak için var gücümle çalışmaya devam edeceğim” dedi.

“CUMHURİYET BUGÜN DÜNYANIN EN ÇOK İHTİYACI OLAN ŞEYDİR”

Ortak akıl ve birliktelikle her gün bir adım ileri gitme mesajı veren Soyer, şunları söyledi; “Bu mecliste mensubu olduğumuz siyasi partiler ve halkımız kadar Cumhuriyetimizi de temsil ediyoruz. Cumhuriyet halkımızın bize emanetidir.  Cumhuriyet bugün tüm dünyada en çok ihtiyacımız olan kavramdır. Cumhuriyet, uygarlıklar kuran bir toplum olmaktır. Geçmişin ruhunu anlamak ve geleceğin ruhuna yön vermektir. Bizi birbirimizden ayıran sebeplerden çok bizi birleştiren değerlerimiz var. Cumhuriyet bu değerleri korumaktır. Onları hiçbir taviz vermeden yaşatmaktır. Bunu 86 milyon el ele, omuz omuza, büyük bir coşku ve kararlılıkla başaracağız. Bu büyük ihtiyaç, çok namüsait bir mahiyette ortaya çıkmış olabilir. Bizlerin kutuplaşmasından medet umanlar olabilir.  Bunların hiçbiri bizi yıldıramaz. Hiç kimse bizi 100 yıllık Cumhuriyet yolculuğundan geri döndüremez. Cumhuriyetin 100. yılına ulaştığımız bugünde, Türkiye tarihinde ilk defa bir şehrin Çocuk, Gençlik ve Büyükşehir Belediye meclisleri bir arada toplandık.  Bu büyük meclis bizatihi Cumhuriyetimizin en büyük teminatıdır. Onu kutlamak ve yaşatmak için atabileceğimiz en güçlü adımdır.”

AYDIN: CUMHURİYET DEMEK…

CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, cumhuriyetin anlamına değinerek “Cumhuriyet için pek çok şey söyleyebiliriz ama temel yargılar hepimiz için aynıdır. Cumhuriyet eşitlik, akıl, bilim, özgürlük, adalettir. Cumhuriyet, zayıf ama haklı olanların en güçlü olmalarını isteyen sistemin adı, kimsesizlerin kimsesi, tam bağımsızlıktır. Cumhuriyet bir yaşam biçimidir. Cumhuriyet ilelebet payidar kalacaktır. Bizler, cumhuriyeti kuranlardan ve cumhuriyetin ilkelerinden asla vazgeçmeyeceğiz. Büyük Atatürk’e sözümüzdür. Açtığın yoldan gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğiz” diye konuştu.

HIZAL: CUMHURİYET TAM OLARAK BU

AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, mecliste daha önce görülmeyen tabloya dikkat çekerek  “Cumhuriyet bundan 100 yıl önce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından bütün zor koşullara rağmen ilan edilerek bizlere armağan edildi. Bugün bu salonda cumhuriyetin ne demek olduğunu gördüm. Normal meclislerde kendi parti sıralarında oturan arkadaşlarımız bizim sıralarımızda, bizim partili arkadaşlarımız onların sıralarında oturuyor. Cumhuriyet tam olarak bu. Cumhuriyet bizlere emanet edildi. Cumhuriyetimizi 2. Yüzyılında 3. Yüzyılında daha da ileri taşımak için var gücümüzle mücadele etmeliyiz” ifadelerini kullandı.

SEVİNÇ: NE SENDEN NE DE ESERLERİNDEN VAZGEÇERİZ

İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç ise konuşmasında şunları söyledi;  “Cumhuriyetimizi kurup bizlere emanet eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum. Atam ne senden vazgeçeriz ne de eserlerinden. Bu topraklarsa özgür ve kardeşçe yaşamanın teminatı olan Türkiye Cumhuriyet’in 100. Yılı kutlu olsun.”

UMUTLU: KEYFİ BİR SEÇENEK DEĞİL ZORUNLULUK

MHP Grup Başkanvekili Cüneyt Umutlu, kısa bir konuşma yaparken ‘ödev’ göndermesi yaparak “Bundan tam 100 yıl önce milletimizce çok ağır bedeller ödeyerek sahip olduğumuz cumhuriyetimizi dünya döndükçe yaşatacağımıza eminim. Cumhuriyeti, muhasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak b keyfi bir seçenek değil, bir zorunluluktur.

KÖKKILINÇ: CUMHURİYET BİR YOLCU DEĞİLDİR

Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç, “Mutafa Kemal Atatürk’ün güçlü haykırışı ve cumhuriyet, bu ülkede yaşayanlara verilmiş en büyük armağandır. Çağdaşlaşma yolundaki en büyük adımlardan biridir. Mustafa Kemal Atatürk, kısa zamanda gerçekleştirdiği devrimlerle cumhuriyeti, sürekli devinen bir yapıya dönüştürmüştür. Hepimiz biliyoruz ki Ataütkr'ün gösterdiği çağdaş uygarlık seviyesi, cumhuriyeti kuşaktan kuşağa aktarmakla olacaktır. Cumhuriyet, yurdumuza uğramış bir yolcu değildir. İnançla bağlı olunan önemli bir değerdir, özgürlüktür ve yarınımızdır. Bizler gerektiğinde yüreklerimizi taşın altına koymaktan vazgeçmeyeceğiz” ifadelerin kullandı.

BOZDAĞ: 100 YILDA İYİ BİR SINAV VERDİĞİMİZİ DÜŞÜNMÜYORUM

Gençlik Belediyesi Başkanı Kaan Levent Bozdağ, 100 yılda yapılan işler noktasında yetişkinleri eleştirirken yeni yüzyılda umut mesajı vererek “26 Ekim günü Aydın’da KYK’da gencecik bir arkadaşımız kaza olduğu iddia edilen fakat ihmalkarlığın olduğu elim bir şekilde hayatını kaybetti. Bugün Zelen burada cumhuriyetin emanetçisi değilse hepimiz sorumluyuz. O parıl parıl genci devlet üniversitesinde ülkesine layık olmaya çalışırken devletin yurdunda ihmaller ve tedbirsizlik yüzünden hayatını kaybetti. Türkiye cumhuriyeti 100 yıldır yaşıyor ve ilelebet payidar kalacak. Ama payidar kalırken ve bu cumhuriyet var oldukça biz bunun altını ne kadar doldurabiliyoruz? Bize sunulan yolla şu an yürüdüğümüz yol ne kadar kesişiyor? Büyüklerimiz var. Mevkileri, makamları ve bir şeyleri değiştirme hakları var. Ben bugüne kadar bu imkanı kullanabildiklerini düşünmüyorum. Biz gençler, cumhuriyetin mirasçılarıyız. Bize emanet edilen cumhuriyette taş üstüne taş koyabildik mi? Ben bir başarı göremiyorum. Bu yol bizim elimiz. Gençler olarak şunun sözünü verebiliriz. Yürüyeceğimi yılda cumhuriyeti bugünden daha güzel günler bekliyor. Bunun sözünü veriyoruz. Biz gençler olarak sadece yetişkinlerin yanımızda durmasını istiyoruz. Gençleri siyasete çağırıp umut bağlıyorsunuz .Yarınlar diyorsunuz .Gençler bugün de varlar ve söz söyleyebiliyorlar. Ben sadece yarın söz söyleyecek bir genç olmak istemiyorum. Bu 100 yılda çok iyi bir sınav vermediğimizi düşünüyorum. Ama bundan sormasında daha farklı olacağını düşünüyorum. Gençler varsa her zaman umut vardır” ifadelerini kullandı.

DEMİR: ÇOK MU ŞEY İSTİYORUM?

Meclisin açılış konuşmasını yapan İzmir Çocuk Meclisi Sözcüsü Yağız Cemal Demir, “Cumhuriyetimiz nice yıllar görecektir. Ben bir cumhuriyet çocuğu olarak cumhuriyetimizin ikinci yüzyılından beklentiler içindeyim. Cumhuriyetin değerinin bilindiği, korunduğu, kimsenin küçümsenmediği bir ülke. Nüfusun çoğunluğunun asgari ücretle geçinmek zorunda kalmadığı, çocuk işçilerin ve çocuk gelinlerin olmadığı, sokaklarında evsiz insanların olmadığı, kadınların öldürülmediği ikinci yüzyıl diliyorum. Siz büyüklerime soruyorum. Çok mu zor şeyler istiyorum? Atamızın açtığı yoldan ilelebet cumhuriyete sahip çıkacağıma ant içerim” dedi.

BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: CHP İzmir 100. Yılda Ata’mızın huzurunda: İktidara ‘Cumhuriyet izleri’ tepkisi