Çevre Mühendisleri açıkladı! İzmir’de balıklar neden ölüyor?
Çevre Mühendisleri açıkladı! İzmir’de balıklar neden ölüyor?
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, İzmir'de son zamanlarda yaşanan balık ölümleriyle ilgili yaptığı açıklamada, ölümlerin denizdeki alg üremesi ve çözünmüş oksijen seviyelerinin düşük olmasıyla bağlantılı olabileceğini açıkladı
Haber Giriş Tarihi: 25.08.2024 14:14
Haber Güncellenme Tarihi: 25.08.2024 14:16
Kaynak:
GURBET YAVUKLU
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, son günlerde İzmir gündemini meşgul eden balık ölümlerini ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurumdan yapılan açıklamada son günlerde yaşanan balık ölümlerinin sıcaklıkla birlikte deniz suyunda bulunan azot, fosfor gibi maddelerin fazlalığı alg oluşumuna neden olduğunu bu üreme sonucunda çözünmüş oksijen seviyesinin düşmesinin de balık ölümlerine yol açabileceği ifade edildi. Ayrıca, konuyla ilgili yerel yönetimlerde çağrıda bulunulan açıklamada, “Tüm kurumları İzmir Körfezinde su kalitesi parametreleri açısından yapılan ölçümleri paylaşmaya, balık ölümlerinin nedenlerini paylaşmaya davet ediyoruz. Açıklama yapmanın ötesinde benzer sorunları önlemek, İç Körfez kalitesini yükseltmek üzere ivedilikle gerekli çalışmaları yürütmeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.
OKSİJEN SEVİYESİ DÜŞÜK
Çevre Mühendisleri Odası’ndan yapılan açıklamanın devamında, 1980’li yıllarda da benzer örnekler yaşandığı ifade edilirken, normal bir deniz suyunda belirli bir popülasyona sahip planktonlar bulunduğu, sıcaklıkla birlikte deniz suyunda bulunan azot, fosfor gibi maddelerin fazlalığı alg oluşumuna neden olduğu belirtildi. Bu durumun deniz suyunun renginde değişimlerle birlikte oksijen seviyesinin de azalmasına neden olarak balık ölümlerine yol açabileceği ifade edilen açıklamada, “Ancak bu durumun kök nedeninin iklim değişikliği, nutrient fazlalığı değil, organik kirlilik olabileceği unutulmamalıdır. Ani bir atık ya da kimyasal deşarjı sonucunda kirlilik artarak yarattığı toksik etki nedeni ile balık ölümlerine neden olabileceği gibi, zamana yayılan deşarjlar ile artan kirlilik ile oksijen seviyesindeki düşüş, sıcaklık vb. faktörler de olabilir. Son yaşanan olay ile ilgili ilk gözlemlerimiz alg üremesinin olduğunu ve çözünmüş oksijen seviyesinin düşük olduğunu göstermektedir. Konuyla ilgili olarak İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, İBŞB ve İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar ve alınan numunelerin analiz sonuçlarının paylaşılması için bilgi edinme kanunu kapsamında resmi başvuruda bulunulmuştur" denildi.
BÜYÜKŞEHİR ÇALIŞMALARI AYRI KURUMDA YÜRÜTMELİDİR
Benzer süreçlerin tekrardan yaşanmaması için alınması gerekenler hakkında açıklamalarda bulunan oda; "Deniz suyu kalitesinin biyolojik ve fizikokimyasal parametrelere göre düzenli olarak izlenmesi, değişimlerin gözlemlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması için şarttır. Kritik noktalarda derinlik boyunca çözünmüş oksijen, pH, süspanse katı madde, Körfezin özel durumu yüzünden H2S gibi temel parametrelerin sürekli izlenmeli, otomatik ölçümlerle anında türetilmelidir. Çevre ve halk sağlığı açısından tüm veriler şeffaf bir şekilde paylaşılarak kamuoyu doğru bir şekilde bilgilendirilmelidir. Yeterince arıtılmamış evsel ve endüstriyel atıksu deşarjları, taşınan kirleticiler, körfezdeki gemi trafiği, gemi söküm tesisleri, endüstriyel tesisler, balık çiftlikleri gibi kirletici kaynaklar deniz suyu kalitesini olumsuz etkileyen faktörlerdir. Diğer yandan balık ölümlerinin Bayraklı sahilinde görüldüğü düşünüldüğünde bölgedeki olası kirletici kaynaklarla birlikte, derelerle de taşınan kirleticilerin de araştırılması gerekmektedir. Deniz suyu kalitesinin iyileştirilmesi için kirletici kaynakların kontrol ve denetimi yerel ve merkezi idarelerin yetki ve sorumlulukları çerçevesinde etkin bir şekilde yürütülmelidir. Hem deniz suyu kalitesinin sürekli olarak izlenmesine hem de üniversitelerimiz ile beraber iklim değişikliği etkisi altında körfezde yaşayan kirlilik göstergesi deniz canlılarını takip ederek ileriki çalışmaları planlamaya ihtiyaç vardır. Büyükşehir Belediyesi tarafından ayrı bir birim sorumluluğunda çalışmalar yürütülmelidir" denilerek yerel yönetime çağrıda bulundu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, İzmir'de son zamanlarda yaşanan balık ölümleriyle ilgili yaptığı açıklamada, ölümlerin denizdeki alg üremesi ve çözünmüş oksijen seviyelerinin düşük olmasıyla bağlantılı olabileceğini açıkladı
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, son günlerde İzmir gündemini meşgul eden balık ölümlerini ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurumdan yapılan açıklamada son günlerde yaşanan balık ölümlerinin sıcaklıkla birlikte deniz suyunda bulunan azot, fosfor gibi maddelerin fazlalığı alg oluşumuna neden olduğunu bu üreme sonucunda çözünmüş oksijen seviyesinin düşmesinin de balık ölümlerine yol açabileceği ifade edildi. Ayrıca, konuyla ilgili yerel yönetimlerde çağrıda bulunulan açıklamada, “Tüm kurumları İzmir Körfezinde su kalitesi parametreleri açısından yapılan ölçümleri paylaşmaya, balık ölümlerinin nedenlerini paylaşmaya davet ediyoruz. Açıklama yapmanın ötesinde benzer sorunları önlemek, İç Körfez kalitesini yükseltmek üzere ivedilikle gerekli çalışmaları yürütmeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.
OKSİJEN SEVİYESİ DÜŞÜK
Çevre Mühendisleri Odası’ndan yapılan açıklamanın devamında, 1980’li yıllarda da benzer örnekler yaşandığı ifade edilirken, normal bir deniz suyunda belirli bir popülasyona sahip planktonlar bulunduğu, sıcaklıkla birlikte deniz suyunda bulunan azot, fosfor gibi maddelerin fazlalığı alg oluşumuna neden olduğu belirtildi. Bu durumun deniz suyunun renginde değişimlerle birlikte oksijen seviyesinin de azalmasına neden olarak balık ölümlerine yol açabileceği ifade edilen açıklamada, “Ancak bu durumun kök nedeninin iklim değişikliği, nutrient fazlalığı değil, organik kirlilik olabileceği unutulmamalıdır. Ani bir atık ya da kimyasal deşarjı sonucunda kirlilik artarak yarattığı toksik etki nedeni ile balık ölümlerine neden olabileceği gibi, zamana yayılan deşarjlar ile artan kirlilik ile oksijen seviyesindeki düşüş, sıcaklık vb. faktörler de olabilir. Son yaşanan olay ile ilgili ilk gözlemlerimiz alg üremesinin olduğunu ve çözünmüş oksijen seviyesinin düşük olduğunu göstermektedir. Konuyla ilgili olarak İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, İBŞB ve İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar ve alınan numunelerin analiz sonuçlarının paylaşılması için bilgi edinme kanunu kapsamında resmi başvuruda bulunulmuştur" denildi.
BÜYÜKŞEHİR ÇALIŞMALARI AYRI KURUMDA YÜRÜTMELİDİR
Benzer süreçlerin tekrardan yaşanmaması için alınması gerekenler hakkında açıklamalarda bulunan oda; "Deniz suyu kalitesinin biyolojik ve fizikokimyasal parametrelere göre düzenli olarak izlenmesi, değişimlerin gözlemlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması için şarttır. Kritik noktalarda derinlik boyunca çözünmüş oksijen, pH, süspanse katı madde, Körfezin özel durumu yüzünden H2S gibi temel parametrelerin sürekli izlenmeli, otomatik ölçümlerle anında türetilmelidir. Çevre ve halk sağlığı açısından tüm veriler şeffaf bir şekilde paylaşılarak kamuoyu doğru bir şekilde bilgilendirilmelidir. Yeterince arıtılmamış evsel ve endüstriyel atıksu deşarjları, taşınan kirleticiler, körfezdeki gemi trafiği, gemi söküm tesisleri, endüstriyel tesisler, balık çiftlikleri gibi kirletici kaynaklar deniz suyu kalitesini olumsuz etkileyen faktörlerdir. Diğer yandan balık ölümlerinin Bayraklı sahilinde görüldüğü düşünüldüğünde bölgedeki olası kirletici kaynaklarla birlikte, derelerle de taşınan kirleticilerin de araştırılması gerekmektedir. Deniz suyu kalitesinin iyileştirilmesi için kirletici kaynakların kontrol ve denetimi yerel ve merkezi idarelerin yetki ve sorumlulukları çerçevesinde etkin bir şekilde yürütülmelidir. Hem deniz suyu kalitesinin sürekli olarak izlenmesine hem de üniversitelerimiz ile beraber iklim değişikliği etkisi altında körfezde yaşayan kirlilik göstergesi deniz canlılarını takip ederek ileriki çalışmaları planlamaya ihtiyaç vardır. Büyükşehir Belediyesi tarafından ayrı bir birim sorumluluğunda çalışmalar yürütülmelidir" denilerek yerel yönetime çağrıda bulundu.
Kaynak: GURBET YAVUKLU
İzmir'de motosiklet ile ağaca çarpan 2 genç öldü, 1'i yaralandı
Karaburun Nergis festivali ne zaman? Nergis festivali programı 2025
Yılmaz Özdil kalp krizi geçirdi
Dini değerlere, Atatürk'e ve Zübeyde Hanım'a hakaret eden şahıstan savunma
Sömestrde ailece İzmir’de gezilecek yerler: Çocuklarla eğlenceli bir tatil
Anne Nurcan Gökçe oğlunun tedavisi için yardım bekliyor
Menemen’de ilk üç taşınmazın satışı gerçekleştirildi
'100 milyonluk yatırım ile İzmir’e borcumuzu ödüyoruz'
Çiğli Belediyesi’nden Kadın Buluşması etkinliği
Yeni yılda barajlara can suyu: İşte İzmir’in barajlarında son durum
Son Girilen Haberler
İzmir’in Sultanlarından İlham Veren Buluşmalar
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ev sahipliğinde Papara Göztepe Kadın Voleybol Şubesi ve Sporthink sponsorluğunda; “Okullara hediye voleybol topu dağıtım lansmanı” gerçekleşti
Hürkuş Test Pilotu Murat Özpala öğrencilerle buluştu: Gençlere ilham oldu
Yaşat Üniversitesi’nin konuğu olarak öğrencilerle bir araya gelen Türkiye’nin ilk deneyimsel test pilotu Murat Özpala, test pilotluğu yaparak gerçekleştirdiği hayalini anlattı.
ÖTV muafiyetli engelli araç şartları belli oldu
Engellilerin ÖTV muafiyetiyle satın alabileceği otomobillerle ilgili yeni düzenleme Cumhurbaşkanlığı Kararı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.