İtibarda tasarruf yok eğitimde var: Eğitimciler tedirgin
İtibarda tasarruf yok eğitimde var: Eğitimciler tedirgin
Tasarruf tedbirleri gerekçesiyle öğrenci sayısı 30’un altında olan sınıfları birleştirme kararı eğitimde olan niteliği iyice düşüreceği belirtilirken ‘norm fazlası’ öğretmenler ise durumdan tedirgin
Haber Giriş Tarihi: 02.11.2024 09:16
Haber Güncellenme Tarihi: 02.11.2024 09:32
Kaynak:
HABER MERKEZİ
SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), tasarruf tedbirleri gerekçesiyle, taşımalı eğitimi sınırlandırmaya yönelik kararlarına yönelik tepkiler sürerken, öğrenci sayısı 30’un altında olan sınıfları birleştirme kararı da nitelikli eğitime bir darbe daha olarak nitelendiriliyor. Kalabalık olan sınıfların daha da kalabalıklaşacağı belirtilirken diğer bir sorun ise ‘norm fazlası’ öğretmenler. Öğrencilerin bazı seçmeli derslere zorunlu olarak yönlendirilmesinden kaynaklı haftalık ders saatini dolduramayan öğretmenler, ders saatlerini tamamlayabilmek için başka okullara gönderilirken tasarruf yeni bir soruna kapı araladı. Sınıfların kapandığı taktirde norm fazlası öğretmen sayısı da bununla birlikte artarken öğretmenler ise haftalık ders kotasını doldurabilmek için yeni sistemde bulunduğu ilçelerden farklı bir ilçeye de gönderilecek. Farklı ilçeye görevlendirmelerde okul müdürlerinin inisiyatif kullanması ise mobbing aracı olarak da kullanılabileceğine dair endişeler yaratıyor.
YIKILAN OKULLAR YAPILMADI
Kalabalık sınıfların eğitimin kalitesini düşürdüğünü söyleyen Eğitim-Sen İzmir Nolu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, kalabalık sınıflardan dolayı öğretmenlerin sınıfı kontrol edememesinden şikayetçi olduğunun altını çizdi. Ceylan, “Sınıfların birleştirilmesinden dolayı öğrencilerin kalabalık sınıflarda eğitim görmesi eğitimin kalitesini düşürülmekte. Öğretmenlerin okullarda birçok sorunu var. Yetersiz sınıflar var. Sınıflarımızın kapasitesi bu sayıyı kaldıracak boyutta değil. 30 diyorlar ama bu sayı bazı sınıflarda 40’a 50’ye çıkmış durumda. Kalabalık sınıflarda eğitimin kalitesi düştüğü bir gerçek. Okullarımızın birçoğu yıkıldı, yıkılmakta ya da kapatılmakta. Bu süre içinde özellikle birçok okul birleştirdi, sınıflar birleştirdi. Bunların birleştirilmesiyle birçok okulumuzda öğretmen sayısının azalmasına sebep oldu. Kalabalık sınıflarda eğitimin kalitesi düştü. Bu sınıflarda öğretmenlerimiz sınıfını kontrol etmekte zorlanıyor. Okul idaresi aynı şekilde yeterli sıra sandalye masa bulamıyor, sınıflarda yeterli araç gereçlerin eksikliği ortaya çıkıyor. Bunlar tamamen MEB özellikle İzmir’de yaklaşık 100’e yakın okulun yıkıldıktan sonra henüz faaliyete geçirmemesinden kaynaklı. MEB tasarruf tedbirleri kapsamında birçok yerde sınıfları birleştirerek öğretmen alımını azaltıp böyle bir çalışma yürütüyor. Bu çalışma tabii ki yanlış bir uygulama. Burada normal sınıflarımızın 20-25 kişi olması lazım. Ama baktığımız zaman 40-50’yi bulan sınıflarımız da var. Bu yanlış bir uygulama” diye konuştu.
NORM KADROLAR BELİRLENMELİ
Okullarda oluşabilecek norm öğretmen kadrolarının önüne geçebilmek için temmuz-ağustos ayında norm kadronun belirlenmesi gerektiğini söyleyen Ceylan, “Öğretmenlerin norm kadroları zaten sıkıntılı. Okullarımızın birçoğunda sürekli öğretmenlerin ‘Acaba ben norm dışı kalacak mıyım?’ tereddüttü var. Bu da öğretmen arkadaşlarımızın iş hevesini azaltmakta. Okullarımızda eğitim öğretim başlıyor, dönem ortasında sınıfları birleştirelim deniliyor. Öğretmen ataması yapılmadı. Hala 20 bin atama göreve başlatılmadı. Ücretli öğretmenlerin geç başlatılması nedeniyle sınıflarda dersler boş geçiyor. Norm fazlası durumunda olan öğretmenlerin şimdi eğitim öğretiminin ortasında okulları değiştirmesi, kendi çocuğunun kendi ailesinin kurduğu düzeni değiştirmesi eğitim açısından zor bir handikap. Bu handikabın aşılması, bu sıkıntının giderilmesi lazım. Norm kadrolar neden Temmuz-Ağustos aylarında belirlenmiyor ve ona göre alımlar yapılmıyor. Ama baktığımız zaman dönem ortasında norm fazlası durumdasınız. Öğretmenler, A ilçesinden B ilçesine sürgünle karşı karşıya kalıyor. Bu da hem öğrencilerimizi hem de öğretmenlerimizi mağdur ediyor. Öğrenciler alıştığı öğretmenin gitmesine üzülüyor. Öğretmen alıştığı sınıftan tanıdığı öğrencileri bırakıp, başka bir yerde yeniden öğrencileri tanıma sürecine giriyor. Okullardaki öğretmenler ne zaman norm dışı kalacağı tereddüttü yaşamamalı. Bu sıkıntının bir an önce giderilmesi gerekiyor. Yeterli öğretmen alımlarının yapılması gerekiyor. Ücretli öğretmenler göreve başlayacaksa ders yılı başlamadan bir an önce başlatılmalı” diyerek sözlerini tamamladı.
İŞ BARIŞINI BOZAR
Eğitim-İş Sendikası İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Yusuf Kaya, tasarruf tedbirleri kapsamında gözden çıkarılan kurumların ilk sırada eğitim olduğunun altını çizdi. Kaya, “Tasarruf tedbirleri yapılırken ilk vurdukları yer eğitim kurumları oluyor. Bu noktada var olan okulun koşullarını düzeltmeden merkezden alınan kararlar her zaman sorgulanmıştır. Bir sınıf mevcudu 20’den fazla öğrenci almaması gerekiyor. Bu sınıfları 30’a tamamlamak büyük bir sıkıntı oluşturacak. Şu an 40’ın üzerinde öğrencilerin olduğu sınıflar var. Norm kadro fazlası çıkacak öğretmenler oluşacak. Çünkü sınıfları birleştirip sınıf kapattığınızda örneğin matematikte 5 saat, Türkçe’de 5 saat diye düşündüğünüzde iki sınıf birleştirildiğinde yaklaşık bir öğretmenin norm kadro fazlası olması demek. Yeni yayınlanan norm kadro sürecine göre de ilçeler arası da öğretmenin isteği dışında atama söz konusu olabilir. Çünkü bu da okul müdürlerinin inisiyatifine bırakılmış. Çalışmak istemediği bir öğretmen olduğunda sınıf kapatarak, sınıf birleştirerek, öğretmeni norm kadro fazlası çıkararak okuldan gitmesine yol açacak. Bu da bizim iş barışımızı bozuyor” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tasarruf tedbirleri gerekçesiyle öğrenci sayısı 30’un altında olan sınıfları birleştirme kararı eğitimde olan niteliği iyice düşüreceği belirtilirken ‘norm fazlası’ öğretmenler ise durumdan tedirgin
SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), tasarruf tedbirleri gerekçesiyle, taşımalı eğitimi sınırlandırmaya yönelik kararlarına yönelik tepkiler sürerken, öğrenci sayısı 30’un altında olan sınıfları birleştirme kararı da nitelikli eğitime bir darbe daha olarak nitelendiriliyor. Kalabalık olan sınıfların daha da kalabalıklaşacağı belirtilirken diğer bir sorun ise ‘norm fazlası’ öğretmenler. Öğrencilerin bazı seçmeli derslere zorunlu olarak yönlendirilmesinden kaynaklı haftalık ders saatini dolduramayan öğretmenler, ders saatlerini tamamlayabilmek için başka okullara gönderilirken tasarruf yeni bir soruna kapı araladı. Sınıfların kapandığı taktirde norm fazlası öğretmen sayısı da bununla birlikte artarken öğretmenler ise haftalık ders kotasını doldurabilmek için yeni sistemde bulunduğu ilçelerden farklı bir ilçeye de gönderilecek. Farklı ilçeye görevlendirmelerde okul müdürlerinin inisiyatif kullanması ise mobbing aracı olarak da kullanılabileceğine dair endişeler yaratıyor.
YIKILAN OKULLAR YAPILMADI
Kalabalık sınıfların eğitimin kalitesini düşürdüğünü söyleyen Eğitim-Sen İzmir Nolu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, kalabalık sınıflardan dolayı öğretmenlerin sınıfı kontrol edememesinden şikayetçi olduğunun altını çizdi. Ceylan, “Sınıfların birleştirilmesinden dolayı öğrencilerin kalabalık sınıflarda eğitim görmesi eğitimin kalitesini düşürülmekte. Öğretmenlerin okullarda birçok sorunu var. Yetersiz sınıflar var. Sınıflarımızın kapasitesi bu sayıyı kaldıracak boyutta değil. 30 diyorlar ama bu sayı bazı sınıflarda 40’a 50’ye çıkmış durumda. Kalabalık sınıflarda eğitimin kalitesi düştüğü bir gerçek. Okullarımızın birçoğu yıkıldı, yıkılmakta ya da kapatılmakta. Bu süre içinde özellikle birçok okul birleştirdi, sınıflar birleştirdi. Bunların birleştirilmesiyle birçok okulumuzda öğretmen sayısının azalmasına sebep oldu. Kalabalık sınıflarda eğitimin kalitesi düştü. Bu sınıflarda öğretmenlerimiz sınıfını kontrol etmekte zorlanıyor. Okul idaresi aynı şekilde yeterli sıra sandalye masa bulamıyor, sınıflarda yeterli araç gereçlerin eksikliği ortaya çıkıyor. Bunlar tamamen MEB özellikle İzmir’de yaklaşık 100’e yakın okulun yıkıldıktan sonra henüz faaliyete geçirmemesinden kaynaklı. MEB tasarruf tedbirleri kapsamında birçok yerde sınıfları birleştirerek öğretmen alımını azaltıp böyle bir çalışma yürütüyor. Bu çalışma tabii ki yanlış bir uygulama. Burada normal sınıflarımızın 20-25 kişi olması lazım. Ama baktığımız zaman 40-50’yi bulan sınıflarımız da var. Bu yanlış bir uygulama” diye konuştu.
NORM KADROLAR BELİRLENMELİ
Okullarda oluşabilecek norm öğretmen kadrolarının önüne geçebilmek için temmuz-ağustos ayında norm kadronun belirlenmesi gerektiğini söyleyen Ceylan, “Öğretmenlerin norm kadroları zaten sıkıntılı. Okullarımızın birçoğunda sürekli öğretmenlerin ‘Acaba ben norm dışı kalacak mıyım?’ tereddüttü var. Bu da öğretmen arkadaşlarımızın iş hevesini azaltmakta. Okullarımızda eğitim öğretim başlıyor, dönem ortasında sınıfları birleştirelim deniliyor. Öğretmen ataması yapılmadı. Hala 20 bin atama göreve başlatılmadı. Ücretli öğretmenlerin geç başlatılması nedeniyle sınıflarda dersler boş geçiyor. Norm fazlası durumunda olan öğretmenlerin şimdi eğitim öğretiminin ortasında okulları değiştirmesi, kendi çocuğunun kendi ailesinin kurduğu düzeni değiştirmesi eğitim açısından zor bir handikap. Bu handikabın aşılması, bu sıkıntının giderilmesi lazım. Norm kadrolar neden Temmuz-Ağustos aylarında belirlenmiyor ve ona göre alımlar yapılmıyor. Ama baktığımız zaman dönem ortasında norm fazlası durumdasınız. Öğretmenler, A ilçesinden B ilçesine sürgünle karşı karşıya kalıyor. Bu da hem öğrencilerimizi hem de öğretmenlerimizi mağdur ediyor. Öğrenciler alıştığı öğretmenin gitmesine üzülüyor. Öğretmen alıştığı sınıftan tanıdığı öğrencileri bırakıp, başka bir yerde yeniden öğrencileri tanıma sürecine giriyor. Okullardaki öğretmenler ne zaman norm dışı kalacağı tereddüttü yaşamamalı. Bu sıkıntının bir an önce giderilmesi gerekiyor. Yeterli öğretmen alımlarının yapılması gerekiyor. Ücretli öğretmenler göreve başlayacaksa ders yılı başlamadan bir an önce başlatılmalı” diyerek sözlerini tamamladı.
İŞ BARIŞINI BOZAR
Eğitim-İş Sendikası İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Yusuf Kaya, tasarruf tedbirleri kapsamında gözden çıkarılan kurumların ilk sırada eğitim olduğunun altını çizdi. Kaya, “Tasarruf tedbirleri yapılırken ilk vurdukları yer eğitim kurumları oluyor. Bu noktada var olan okulun koşullarını düzeltmeden merkezden alınan kararlar her zaman sorgulanmıştır. Bir sınıf mevcudu 20’den fazla öğrenci almaması gerekiyor. Bu sınıfları 30’a tamamlamak büyük bir sıkıntı oluşturacak. Şu an 40’ın üzerinde öğrencilerin olduğu sınıflar var. Norm kadro fazlası çıkacak öğretmenler oluşacak. Çünkü sınıfları birleştirip sınıf kapattığınızda örneğin matematikte 5 saat, Türkçe’de 5 saat diye düşündüğünüzde iki sınıf birleştirildiğinde yaklaşık bir öğretmenin norm kadro fazlası olması demek. Yeni yayınlanan norm kadro sürecine göre de ilçeler arası da öğretmenin isteği dışında atama söz konusu olabilir. Çünkü bu da okul müdürlerinin inisiyatifine bırakılmış. Çalışmak istemediği bir öğretmen olduğunda sınıf kapatarak, sınıf birleştirerek, öğretmeni norm kadro fazlası çıkararak okuldan gitmesine yol açacak. Bu da bizim iş barışımızı bozuyor” diye konuştu.
Kaynak: HABER MERKEZİ
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Tüm Bel-Sen’de güven krizi
Spotify müzik özeti 2024: Spotify Wrapped 2024 ne zaman yayınlanacak?
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Başkan Tugay, hükümeti topa tuttu: İzmir’i sevmiyorlar
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
Derin yoksulluk toplumu yozlaştırdı
İzmir Valiliğinden uyarı: Ege Denizi'nin kuzeyinde fırtına bekleniyor!
İzmir’de kadınlar 25 Kasım için toplanacak
Son Girilen Haberler
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
İzmir'in Konak ilçesinde, cezaevinden tahliye olduktan saatler sonra bir kişi, eşini ve kayınpederini bıçakla yaraladı
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
Seferihisar Kongresi'nde AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın 2. Çevreyolu eleştirilerine yanıt verdi
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
İzmir’de bir yıl içinde içme suyuna ikinci kez zam yapılmasına tepki gösteren AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, “Başkan Tugay, İzmirliler bana güvensin diyordu ancak kendisi verdiği sözleri tutmadı” dedi