İzmir’de işten atılan işçiler tek yumruk oldu

İzmir CMS fabrikasından ihbarsız ve hukuksuz şekilde işten atılan işçilerin eylemleri sürüreken, işçiler bugün Ege Serbest Bölgesi (ESBAŞ) önünde bir basın açıklamasında bulundu. Basın açıklaması için toplanan CMS işçilerine, İzmir İşçi Emekçi Birliği, Tarım-Sen, Toplumsal Özgürlük Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Umut-Sen, Sosyalist Meclisler Federasyonu, Ege İşçi Birliği, Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası, Çağdaş Hukukçular Derneği, işten atılan Lezita işçileri, işten atılan Menemen Belediyesi işçileri ve Çiğli Belediyesi işçileri de destek verdi. İşçiler CMS fabrikasının da bulundu ESBAŞ girişi önünde sloganlar atarak ardından bir basın açıklaması okudu. 

CMS’de hakları tam verilmeden işten çıkarıdıklarını iddia eden işçiler, basın açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

“Türkiye'de giderek büyüyen ekonomik kriz ve yansıması milyonlarca emekçiyi adeta sefaletin dipsiz kuyusuna doğru itiyor. Bunu her gün, her an yaşayarak, çalışarak, iş cinayetlerinde can vererek fazlasıyla yaşıyoruz. Bizler CMS İşçileriyiz. Yaklaşık 1 buçuk senedir CMS Jant fabrikasında artan haksız ve hukuksuz uygulamalara karşı bir ses yükseltiyoruz. Çünkü CMS'de yaşanan her haksızlık bugün birçok fabrikada artan geçim zorluğu ile beraber birçok işçiye dayatılmaktadır. CMS'de son 1 buçuk yılda 1000'den fazla işçi işten ihbarsız şekilde atıldı, bununla ilgili tek gerekçe ise 'Biz CMS şirketi olarak ihbar vermiyoruz ya kabul edin ya da tazminatsız işten atarız sizi' deniyor. Çoğu işçi tazminatsız atılmanın yıllarca sürecek mahkemelerin yarattığı zorluğu bildiği için bunu kabul etmek zorunda kalıyor. CMS sermayesi bunu öyle bir yapıyor ki ihbar hakkını geri almanın yolu kalmıyor. Arabulucu sözleşmesi ile yasal güvence altına alınan bu hukuksuzluk ayrıca devlet eli ile tescil edilmiş oluyor. Çünkü devletin atadığı arabulucular işten atmalarda bu sözleşmeyi ya fabrikada imzalatıyor ya da telefondan işçileri ihbarsız atılmayı kabul etmeleri yönünde baskı yapıyor. Tek fabrikadan 4 fabrikaya yükselen bu devasa zenginlik CMS işçilerinin omuzlarında büyürken CMS İşçilerine bel, boyun fıtığı, stres, baskı ve işsizlik kalıyor. CMS'de yaşanan işten atmalar sadece CMS'de çalışan binlerce işçiyi ilgilendiren bir sorun değil topyekün işçi sınıfına yapılan bir saldırıdır. Sadece dönüp İzmir'e bakarsak sermaye sınıfının bu konuda nasıl da aynı yöntemler ve iştahla işçi sınıfına saldırdığını göreceğiz. Lezita, Purmo, Menemen belediye, Çiğli Belediye, Klas Klima'da işten atmalar, sözleşme hakkını tanımama, sendikal hakları yok sayma işçi sınıfının tüm demokratik talepleri yerle bir ediliyor. Bir yanda AKP'li sermaye düzeninin yarattığı ekonomik kriz, diğer yanda bunu fazlasıyla fırsata çeviren kapitalistler, dört bir yanda kendi sınırsız karı için ortak şekilde yasası ile kolluk güçleri ile düzeni ile saldırırken maalesef biz işçiler halen birleşik bir güç olarak bu saldırılara karşı ortak mücadeleyi ne fabrikalarda ne meydanlarda yeterince veremiyoruz. Sorunlarımız ortak ise mücadelemiz de ortak olmalı diyoruz. Sadece CMS'de hukuksuzluklar son bulsun, işten atmalar son bulsun değil tüm fabrikalarda, işyerlerinde işçi sınıfına bir saldırı niteliği taşıyan işten atmalar yasaklansın diyoruz."