İzmir'de Biyoteknik Mücadele: 3 bin tuzak üreticiye dağıtıldı

KEMAL ÖZKURT
İzmir Tarım İl Müdürlüğü tarafından Turunçgil Kalıntı Eylem Planı Çerçevesinde Akdeniz Meyve Sineğine Karşı Biyoteknik Mücadelenin Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında, Seferihisar’da 600 dekar alanda kullanılmak üzere üreticiye 3 bin adet tuzak dağıtımı gerçekleştirildi. Seferihisar Ürkmez Pazaryeri’nde gerçekleştirilen etkinliğe; İzmir Tarım İl Müdürü Mustafa Özen, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Seferihisar Kaymakamı Mehmet Şerif Olçaş ve yerli üreticiler katılım sağladı. Etkinlikte konuşan Uçak ve Özen, Türkiye ihracatının sekteye uğramaması için kalıtımsız üretime dikkat çekti. 

KALINTI SORUNUNU AŞACAĞIMIZA İNANIYORUM

Kalıntısız ve kaliteli üretimin yaş meyve sebze sektöründe en önemli 2 maddesi olduğunu belirten Uçak, “Temmuz ayındaki sıcaklar ile sinek popülasyonunda artış görülüyor ve bu tuzakları kullanmamızın önemi kat ve kat artıyor. Narenciye, ülkemize net döviz girdisi kazandıran tarım ürünlerinin başında geliyor. Narenciye ihracatında ülkemizi daha iyi yerlere getirmek için hem mevcut pazarlarımızı kaybetmemek hem de Uzakdoğu gibi yeni pazarlara yelken açmak için kalıntı konusu kritik bir öneme sahip. Kalıntısız üretime destek olmak adına İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz ile birkaç yıldır üreticilerimize Akdeniz Meyve Sineği tuzağı dağıtıyoruz. İyi Tarım Uygulamaları Projesini yürütüyoruz. Mustafa Müdürümüz ve ekibi ile sahada son derece koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Bunun dışında Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak 3 yıldır bölgelerden numuneler alarak kalıntı anlamında sorunlu bölgeleri belirlemeye çalışıyoruz ve kalıntı sorununu da biyoteknik mücadele yöntemleri ile aşacağımıza inanıyoruz. Hep birlikte tek vücut olarak mücadelemize devam ederek kalıntı sorununu en aza indirmek sektörümüzün gerçekleştirmek istediği en büyük hedef durumunda. Bunu da ancak siz değerli üreticilerimizin emekleri ile başarabileceğimize inanıyorum” diye konuştu.

ÖZEN: KAPI KAPI DOLAŞTIK

İzmir’de olumsuz hava koşulları yaşadıklarını fakat yaptıkları çalışmalarla bunları en az hasarla atlattıklarını ifade eden İzmir Tarım İl Müdürü Mustafa Özen, “Bu yağmurdan özellikle kiraz üreticilerimiz olumsuz etkilendi. Sonrasında Menemen’deki üzüm üreticisi doludan dolayı sıkıntı yaşadılar. Bu saymış olduğum bütün olumsuzlara rağmen burada bulunan protokol ile birlikte üretimin en iyisini yapma gayesi içindeyiz. İzmir ülkemizin tarımsal olarak 20 milyar TL katkı sağlıyor. 150 bin çiftçi ailesiyle bu topraklarda üretim yapıyoruz ve Türkiye’de ki 85 milyon insanın beslenmesini yapıyoruz. 3 yıldır proje yapıyoruz ve bu süreçte gitmediğimiz kapı kalmadı. Bütün bunlar bana bunu gösterdi İzmir bilinçli ve üretken 150 bin çiftçiye sahip” dedi. 

SORUNU HEP BİRLİKTE ÇÖZECEĞİZ

Kalıtımsız üretim ürünün temelini oluşturduğunu belirterek yaşanan her olumsuz durumda ve hastalıkta hemen kimyasal ilaç kullanılmaması gerektiğini belirten Özen, “Ülkemizin ihracat anlamında kötü anılmaması için kalıtımız üretim çok önemlidir. Bu kapsamda üreticilerimize destek vermeye devam ediyoruz. Akdeniz meyve sineğiyle mücadele için kapsamında geçen hafta EİB 5 bin adet tuzak dağıtımı gerçekleştirdi. Bu haftada biz burada 600 dekarlık bir alana 3 bin adet tuzak dağıtımı gerçekleştiriyoruz.  Biz tüm bunları yapıyoruz fakat projelerimiz sizin tarafınızdan kabul gördükçe kıymetlidir.  O yüzden sezonun sonunda pazar değerini kaybetmiş olan, elek altı dediğimiz ürünleri ağaçlardan, tarlalardan uzaklaştıralım ve bizim koordinemizde kalıtımız üretimi gerçekleştirmek adına hep birlikte çalışalım” diye belirtti. 

TARIMSAL ÜRETİM KANUNU DEĞİŞİYOR

Konuşmasının sonunda bakanlık olarak yeni projelerinden bahseden ve üreticiyi TARSİM’e davet eden Özen, “İklimsel değişiklikler bizlere ve çiftçiye gerçekten büyük sorunlar çıkartıyor. Bu kadar emeğin zayi olmaması için lütfen tarımsal üretim alanlarınızı, hayvancılık işletmelerinizi üşenmeyin TARSİM’le güvence altına alın. Bu husustan da sizlerden özel bir gayret bekliyorum. Öte yandan, 2024 yılı itibariyle bakanlık olarak yeni bir çalışma modeline geçiyoruz. Mart ayında resmîleşen tarım kanunundaki bir değişiklikten sonra tarımsal üretim planlaması hayata geçecek. Konunun net anlaşılması için bundan sonra parsellerinizde hangi ürünü yetiştireceğinize birlikte karar vereceğiz. Böylece geçmiş dönemlerde yaşanan ürün bolluğundaki düşük fiyatlarla karşılaşmamış olacağız. Ayrıca, ilçelimizde tarımsal desteklemelerden 50 bin üretici kaynaklanıyor. Bundan sonra ÇKS sitemini de mülkiyeti hedef alan değil üretimi ve üreticiyi hedef alacak şekilde yapılacak ve bütün üreticilimiz kayıt altına alınacak” sözlerini kullandı.