Çiğli Belediyesi Meclisi’nin MHP’li üyesi Aşur Eren Kaya, “Çiğli’de imkânsızlıklar yüzünden insana yönelik hizmetlerin yapılamamasını veya ağır yapılmasını anlayabiliriz. Fakat milli hazinemiz tarım alanlarında yapılan yolsuzluklar ve usulsüzlükleri hiçbir şekilde görmezden gelemeyiz, affedemeyiz. Çünkü Tarım Alanlarımız bizim değil çocuklarımızındır, milletimizindir” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 29.01.2025 01:13
Haber Güncellenme Tarihi: 29.01.2025 01:15
Kaynak:
BÜLTEN
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Çiğli Belediyesi Meclis Üyesi Aşur Eren Kaya, Çiğli’de yolsuzluk ve usulsüzlükler olduğunu öne sürdü. Geçmiş günlerde de gerçekleştirdiği açıklamayla ilgili dosyaları tamamladıklarını belirten Kaya, “Çiğli’de imkânsızlıklar yüzünden insana yönelik hizmetlerin yapılamamasını veya ağır yapılmasını anlayabiliriz. Fakat milli hazinemiz tarım alanlarında yapılan yolsuzluklar ve usulsüzlükleri hiçbir şekilde görmezden gelemeyiz, affedemeyiz. Çünkü Tarım Alanlarımız bizim değil çocuklarımızındır, milletimizindir” açıklamasında bulundu.
MHP’li Çiğli Belediye Meclis Üyesi Aşur Eren Kaya, açıklamasına şöyle devam etti:
“Çiğli gibi çok yönlü, hem sosyo-ekonomik hem de kültürel-politik değerler bakımından zirvede olan bir ilçede vahim, acı, üzücü ve de hepimizi dehşete kaptıran bir durum tespiti ile karşı karşıyayız. Maalesef ne acıdır ki milli hazinemiz olarak tanımladığımız tarım arazilerimiz, usulsüzlükler ve yolsuzluklarla talan edilmiştir. Elimizde Çiğli’nin, İzmir’in hatta Türkiye’nin en önemli ziraat alanlarından biri olan Kaklıç Ova Bölgesinde yapılan bir talanla ilgili belgeleri açıklamak ve sürecin Türk Cumhuriyeti mahkemelerine kadar gitmesini sağlayacak evrakların olduğunu söylemek zorundayım. Bir Türk Milliyetçisi olarak her zemin ve şartta vatanımızın bir karış toprağından vazgeçmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Çocuklarımızın geleceği olan, kanunlarla korunan ve tarımsal kullanım şekli belirlenen çok büyük bir alanın beton yığınına dönüşmesinde kimin eli ve çıkarları varsa ortaya çıkartacağız. Bu bizim için milli bir vazife, çocuklarımızın emanetine riayet ve hemşehrilerimize karşı sorumluluğumuzdur. Son günlerde Belediyelerden kaynaklanan zaaf ve hatalı uygulamalar da dikkatlerimizi celp etmiş. Bazı konulardaki hassasiyetlerimizi arttırmıştır.”
“MİLLETİMİZİN MENFAATLERİ ÖNCELİKLİDİR”
Önceliğin vatandaşın menfaati olduğunu ifade eden Kaya, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Böylesine önemli ve verimli bir tarım alanının bir zincir markete depo olarak verilmesinin altında kimlerin imzası, kimlerin oyunu ve kimlerin desteği vardır inşallah ortaya çıkacaktır. Bu parselin “Tarımsal niteliği bozulmayacak arazi” olmasına rağmen, niteliğinin tamamen bozulmasına, rant alanına dönüşmesine izin verenler ve yol açanlar elbette önce Çiğlili hemşehrilerimizin sonra milletimizin vicdanında yargılanacak daha sonra da adalet karşısında hesap verecektir. Biz Türk Milliyetçileri Liderimizin gösterdiği ‘Önce Ülkem ve Milletim’ ilkesine uyma yemini etmiş bulunuyoruz. O sebeple bizim için Zincir Marketlerin ve yandaşlarının menfaati değil, hemşehrilerimizin ve milletimizin menfaatleri önceliklidir.” Açıklamasını yaptı.
BELEDİYE PERSONELİ
Bu konu da belediye personelinin görevlerini kötüye kullanmalarına zorlanıp zorlanmadıkları hakkında da konuşan Eren Kaya, “Bir de Belediyemizin güzide personeli ve bürokratları bu yolsuzluğa alet edildiyse son derece üzücü sonuçlar doğuracaktır. Belediyemizin kıymetli personeline yazılı veya sözlü olarak bu usulsüzlükler için kimler nasıl talimatlar verdi hepsi ortaya çıkacaktır. Çiğli’nin hakkını hiç kimse kendi nam ve hesabına ranta dönüştüremez” açıklamasını yaptı.
Kaya, “İlk açıklamamızdan sonra bazı belediye yetkililerin paniğe kapılarak adı geçen Zincir Marketin 185. Parseldeki iş yerinin çalışma ruhsatını iptal ettiği konusunda da duyumlar alıyoruz. Usulsüzlük zerine usulsüzlük sergileyen bu anlayış, ne gözümüzden ne de bilgimizden kaçmamıştır. Şayet kağıt üzerinde, göstermelik olarak ruhsat iptal edildiyse, işletme çalışmaya devam etmekte midir? Ediyorsa bu nasıl bir belediyecilik, nasıl bir görev anlayışıdır” dedi.
SORU SORDU
Aşur Eren Kaya, yetkililere sorular yönelttiği konuşmasında şunları kaydetti:
“Sadece Çiğli ve İzmir’in değil Türkiye’nin de en verimli toprağı olan Kaklıç Ovamızdaki 185. Parselde yapılanlar maalesef sırtımıza ve geleceğimize vurulmuş bir hançer olmuş, mümbit ovamızı beton yığınına dönüştürmüştür. Bu kabul edilemez bir durumdur. Bu durum ile ilgili olarak, elimizdeki bilgi ve belgeler ışığında yetkililere şu sorularımızı hukuken ve vicdanen sormak istiyoruz;
Kaklıç mahallesi 185. parselde ayrı bağımsız bölümler olan zemini toprak seralar ve yine ayrı bağımsız bölümler olan tarımsal soğuk hava depoları için tarımsal amaçlı yapı kullanma izin belgesi verildi mi?
Kaklıç mahallesi 185. parselde yapılan bağımsız bölümler İmar mevzuatına aykırı şekilde birleştirme yapılırken buraya yasal işlem yapmak için teknik personel gönderilip yapılan yasal işlemin tamamlanması engellendi mi?
Kaklıç 185. parselde bütün bağımsız bölümler seraların zemini betonlaştırılarak İmar mevzuatına aykırı şekilde birleştirmesine, “tarımsal niteliği bozulmayacak arazi” olmasına ve bunun bilinmesine rağmen(!) bir zincir süper markete depo olarak usulsüz bir şekilde işyeri açma ve çalışma ruhsatı verildi mi?
Kaklıç ve Sasalılı vatandaşlarımız arazilerine, 185 parsele yapılan depo gibi bir taşınmaz yapmak istediklerinde talepleri geri çevrildi mi? Çevrildiyse bu vatandaşlarımız neden 2. Sınıf vatandaş yerine konulmaktadır? Şayet böyle bir izin varsa Sasalı ve Kaklıç’ta arazi sahibi olan hemşehrilerimiz neden bundan yararlanmıyor?
Size 4 soru soracaktım ama 4 sorunun cevabını, benim açıklamamın hemen ardından usulsüzlükler zinciriyle verdiğiniz işyeri açma ve çalışma ruhsatını yine usulsüzlükler zinciriyle iptal ettiğinizi haber aldım. Bu sebeple beşinci soruyu da sormak zorundayım. Çiğli’de birçok kaçak yapıya yasal işlem yapan Yapı Kontrol Müdürlüğü 185 parseldeki kaçak yapılaşmaya yasal işlem yaptı mı? Yoksa halen göz yummakta mıdır? 185 parselde yapılan mevzuata aykırılıklar artık hukuksal boyut kazanmıştır ve burada sorumluluğu olan herkes adalet önünde hesap vermelidir. Biz bunun takipçisi olacağız?”
“GEREĞİNİ YAPACAĞIZ”
Kaya, açıklamasını şöyle noktaladı:
“Sonuç olarak Çiğli ilçemizin en önemli sahalarından biri olan Kaklıç bölgesinde Tarım alanı ve özel olarak da Sera alanı olarak belirlenen çok önemli bir arazi amaç dışı kullanıma belediyemiz tarafından usulsüzlüklerle ruhsatlandırılmış, parselde yine usulsüzlüklerle uygulama onaylamalar yapılmış ve Çiğlimiz buradan milyonlarca lira zarara uğratılmıştır. Çiğlinin en büyük sorunlarından biri olan çöp sorunu için herhangi bir direniş ve irade ortaya koyamayan yetkililer maalesef ranta boyun eğmiş, geleceğimiz olan tarım arazimizi beton ihanetiyle doldurmuştur. Bir Türk Milliyetçisi olarak bu durum karşısında yasalarımızın ve ilkelerimizin bize verdiği her tülü sorumluluğu taşıyarak gereğini yapacağımızdan hiç kimse şüphe duymamalıdır.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Çiğli Belediyesi Meclisi’nin MHP’li üyesi Aşur Eren Kaya, “Çiğli’de imkânsızlıklar yüzünden insana yönelik hizmetlerin yapılamamasını veya ağır yapılmasını anlayabiliriz. Fakat milli hazinemiz tarım alanlarında yapılan yolsuzluklar ve usulsüzlükleri hiçbir şekilde görmezden gelemeyiz, affedemeyiz. Çünkü Tarım Alanlarımız bizim değil çocuklarımızındır, milletimizindir” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Çiğli Belediyesi Meclis Üyesi Aşur Eren Kaya, Çiğli’de yolsuzluk ve usulsüzlükler olduğunu öne sürdü. Geçmiş günlerde de gerçekleştirdiği açıklamayla ilgili dosyaları tamamladıklarını belirten Kaya, “Çiğli’de imkânsızlıklar yüzünden insana yönelik hizmetlerin yapılamamasını veya ağır yapılmasını anlayabiliriz. Fakat milli hazinemiz tarım alanlarında yapılan yolsuzluklar ve usulsüzlükleri hiçbir şekilde görmezden gelemeyiz, affedemeyiz. Çünkü Tarım Alanlarımız bizim değil çocuklarımızındır, milletimizindir” açıklamasında bulundu.
MHP’li Çiğli Belediye Meclis Üyesi Aşur Eren Kaya, açıklamasına şöyle devam etti:
“Çiğli gibi çok yönlü, hem sosyo-ekonomik hem de kültürel-politik değerler bakımından zirvede olan bir ilçede vahim, acı, üzücü ve de hepimizi dehşete kaptıran bir durum tespiti ile karşı karşıyayız. Maalesef ne acıdır ki milli hazinemiz olarak tanımladığımız tarım arazilerimiz, usulsüzlükler ve yolsuzluklarla talan edilmiştir. Elimizde Çiğli’nin, İzmir’in hatta Türkiye’nin en önemli ziraat alanlarından biri olan Kaklıç Ova Bölgesinde yapılan bir talanla ilgili belgeleri açıklamak ve sürecin Türk Cumhuriyeti mahkemelerine kadar gitmesini sağlayacak evrakların olduğunu söylemek zorundayım. Bir Türk Milliyetçisi olarak her zemin ve şartta vatanımızın bir karış toprağından vazgeçmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Çocuklarımızın geleceği olan, kanunlarla korunan ve tarımsal kullanım şekli belirlenen çok büyük bir alanın beton yığınına dönüşmesinde kimin eli ve çıkarları varsa ortaya çıkartacağız. Bu bizim için milli bir vazife, çocuklarımızın emanetine riayet ve hemşehrilerimize karşı sorumluluğumuzdur. Son günlerde Belediyelerden kaynaklanan zaaf ve hatalı uygulamalar da dikkatlerimizi celp etmiş. Bazı konulardaki hassasiyetlerimizi arttırmıştır.”
“MİLLETİMİZİN MENFAATLERİ ÖNCELİKLİDİR”
Önceliğin vatandaşın menfaati olduğunu ifade eden Kaya, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Böylesine önemli ve verimli bir tarım alanının bir zincir markete depo olarak verilmesinin altında kimlerin imzası, kimlerin oyunu ve kimlerin desteği vardır inşallah ortaya çıkacaktır. Bu parselin “Tarımsal niteliği bozulmayacak arazi” olmasına rağmen, niteliğinin tamamen bozulmasına, rant alanına dönüşmesine izin verenler ve yol açanlar elbette önce Çiğlili hemşehrilerimizin sonra milletimizin vicdanında yargılanacak daha sonra da adalet karşısında hesap verecektir. Biz Türk Milliyetçileri Liderimizin gösterdiği ‘Önce Ülkem ve Milletim’ ilkesine uyma yemini etmiş bulunuyoruz. O sebeple bizim için Zincir Marketlerin ve yandaşlarının menfaati değil, hemşehrilerimizin ve milletimizin menfaatleri önceliklidir.” Açıklamasını yaptı.
BELEDİYE PERSONELİ
Bu konu da belediye personelinin görevlerini kötüye kullanmalarına zorlanıp zorlanmadıkları hakkında da konuşan Eren Kaya, “Bir de Belediyemizin güzide personeli ve bürokratları bu yolsuzluğa alet edildiyse son derece üzücü sonuçlar doğuracaktır. Belediyemizin kıymetli personeline yazılı veya sözlü olarak bu usulsüzlükler için kimler nasıl talimatlar verdi hepsi ortaya çıkacaktır. Çiğli’nin hakkını hiç kimse kendi nam ve hesabına ranta dönüştüremez” açıklamasını yaptı.
Kaya, “İlk açıklamamızdan sonra bazı belediye yetkililerin paniğe kapılarak adı geçen Zincir Marketin 185. Parseldeki iş yerinin çalışma ruhsatını iptal ettiği konusunda da duyumlar alıyoruz. Usulsüzlük zerine usulsüzlük sergileyen bu anlayış, ne gözümüzden ne de bilgimizden kaçmamıştır. Şayet kağıt üzerinde, göstermelik olarak ruhsat iptal edildiyse, işletme çalışmaya devam etmekte midir? Ediyorsa bu nasıl bir belediyecilik, nasıl bir görev anlayışıdır” dedi.
SORU SORDU
Aşur Eren Kaya, yetkililere sorular yönelttiği konuşmasında şunları kaydetti:
“Sadece Çiğli ve İzmir’in değil Türkiye’nin de en verimli toprağı olan Kaklıç Ovamızdaki 185. Parselde yapılanlar maalesef sırtımıza ve geleceğimize vurulmuş bir hançer olmuş, mümbit ovamızı beton yığınına dönüştürmüştür. Bu kabul edilemez bir durumdur. Bu durum ile ilgili olarak, elimizdeki bilgi ve belgeler ışığında yetkililere şu sorularımızı hukuken ve vicdanen sormak istiyoruz;
Kaklıç mahallesi 185. parselde ayrı bağımsız bölümler olan zemini toprak seralar ve yine ayrı bağımsız bölümler olan tarımsal soğuk hava depoları için tarımsal amaçlı yapı kullanma izin belgesi verildi mi?
Kaklıç mahallesi 185. parselde yapılan bağımsız bölümler İmar mevzuatına aykırı şekilde birleştirme yapılırken buraya yasal işlem yapmak için teknik personel gönderilip yapılan yasal işlemin tamamlanması engellendi mi?
Kaklıç 185. parselde bütün bağımsız bölümler seraların zemini betonlaştırılarak İmar mevzuatına aykırı şekilde birleştirmesine, “tarımsal niteliği bozulmayacak arazi” olmasına ve bunun bilinmesine rağmen(!) bir zincir süper markete depo olarak usulsüz bir şekilde işyeri açma ve çalışma ruhsatı verildi mi?
Kaklıç ve Sasalılı vatandaşlarımız arazilerine, 185 parsele yapılan depo gibi bir taşınmaz yapmak istediklerinde talepleri geri çevrildi mi? Çevrildiyse bu vatandaşlarımız neden 2. Sınıf vatandaş yerine konulmaktadır? Şayet böyle bir izin varsa Sasalı ve Kaklıç’ta arazi sahibi olan hemşehrilerimiz neden bundan yararlanmıyor?
Size 4 soru soracaktım ama 4 sorunun cevabını, benim açıklamamın hemen ardından usulsüzlükler zinciriyle verdiğiniz işyeri açma ve çalışma ruhsatını yine usulsüzlükler zinciriyle iptal ettiğinizi haber aldım. Bu sebeple beşinci soruyu da sormak zorundayım. Çiğli’de birçok kaçak yapıya yasal işlem yapan Yapı Kontrol Müdürlüğü 185 parseldeki kaçak yapılaşmaya yasal işlem yaptı mı? Yoksa halen göz yummakta mıdır? 185 parselde yapılan mevzuata aykırılıklar artık hukuksal boyut kazanmıştır ve burada sorumluluğu olan herkes adalet önünde hesap vermelidir. Biz bunun takipçisi olacağız?”
“GEREĞİNİ YAPACAĞIZ”
Kaya, açıklamasını şöyle noktaladı:
“Sonuç olarak Çiğli ilçemizin en önemli sahalarından biri olan Kaklıç bölgesinde Tarım alanı ve özel olarak da Sera alanı olarak belirlenen çok önemli bir arazi amaç dışı kullanıma belediyemiz tarafından usulsüzlüklerle ruhsatlandırılmış, parselde yine usulsüzlüklerle uygulama onaylamalar yapılmış ve Çiğlimiz buradan milyonlarca lira zarara uğratılmıştır. Çiğlinin en büyük sorunlarından biri olan çöp sorunu için herhangi bir direniş ve irade ortaya koyamayan yetkililer maalesef ranta boyun eğmiş, geleceğimiz olan tarım arazimizi beton ihanetiyle doldurmuştur. Bir Türk Milliyetçisi olarak bu durum karşısında yasalarımızın ve ilkelerimizin bize verdiği her tülü sorumluluğu taşıyarak gereğini yapacağımızdan hiç kimse şüphe duymamalıdır.”
Kaynak: BÜLTEN
İzmir’de feci patlama: Ölü ve yaralılar var!
İzmir’de çocuklarının boğazını kesmekle tehdit eden babaya tahliye kararı
İzmir'de korunmasız bir annenin çığlığı: İlla ölmemiz mi gerekiyor?
Ekonomik kriz, çocukları yuva kapısına bıraktı
İZSU’dan 24 saatlik su kesintisi uyarısı
Gazeteci Erhan Ayhan Önel son yolculuğuna uğurlandı
Çocuklarının boğazına bıçak dayayan babaya Kadın Platformundan emsal ceza talebi
İzmir, inanç turizmi ile dünyaya açılıyor: Rehberlere Yedi Kiliseler Uzmanlık Eğitimi verildi
Kütüphanesi olmayan ilçeye müdür atayacaklar
Ege Teknopark: Yenilikçi projeler için destek merkezi
Son Girilen Haberler
Bakan Fidan: Küresel düzeyde çok ciddi ekonomik yansımaları oldu
Katıldığı toplantının ardından açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan bu güzergahın tam da merkezinde yer almaktalar. COVID-19 sebebiyle Rusya-Ukrayna savaşı ve Orta Doğu'daki diğer gelişmeler de tedarik zincirlerinde kırılmalar yaşanmasına sebep oldu” dedi.
Otomobil TIR’ın altında kaldı: 2 kişi yaralandı
Bursa Orhangazi’de meydana gelen trafik kazasında seyir halindeki otomobil, aynı istikamete giden önündeki TIR'a arkadan çarptı. Kazada otomobilde sıkışan 2 kişi yaralandı.
Yağmur Baş: SGK'ya yapılan bildirimle hastaya uygulandığı söylenen tedavinin alakası yok
Yenidoğan Yoğun Bakım Denetim ve Değerlendirme Komisyonu Üyesi Ahmet Yağmur Baş, "Hastanelerin SGK ile paylaştığı veriler ile hastaya uygulanan tedaviler arasında bir tutarlılık var mı?" diye sordu.