Prof. Dr. Yaşar Uysal: 2025 Türkiye ekonomisi için belirsizliklerle dolu olacak

EFD, kuruluşunun 12’nci yılı için kutlamalara başladı. 12’nci yıl kutlamaları çerçevesinde Kordon Otel’de bir toplantı düzenlendi. Üyelerinin büyük ilgi gösterdiği toplantı, Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.  Türkiye ekonomisiyle ilgili sunum yapan Uysal, 2025 yılı ekonomisine ilişkin tahminlerini anlattı.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren EFD Yönetim Kurulu Başkanı Taner Dumlu, derneklerinin 12’nci yılını kutladığını belirtti. Bu süre içinde birçok çalışma ve projeye imza attıklarını söyleyen Dumlu, finans konusunda farkındalık yaratmaya çalıştıklarını ifade etti. 

“ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPACAĞIZ”

Dumlu, Ekonomi Programı kapsamında finansmana erişim olanaklarının çok sınırlı olduğunu ve firmaların finansmana en çok dikkat etmeleri gereken bir dönemin yaşandığını vurguladı.

Finansman konusunda bilgi sahibi olanların bu dönemi daha rahat geçirebileceğini belirten Dumlu, “Bu dönemde vatandaşlardan şirket üst yöneticilerine kadar finansman konusu çok büyük önem taşıyor. Finans konusunda bilgi sahibi olan, verileri okumasını bilenler bu dönemi daha rahat geçirebilecektir. O nedenle özellikle 2025 yılında finansal okur yazarlık çok önemli bir kavram haline geldi. Biz de dernek olarak diğer kurumlarla iş birliği yaparak finansal okuryazarlık konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Ayrıca KOBİ’lere de finans alanında danışmalık yapmaya hazırız” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN UZUN DÖNEMLİ İHRACAT EĞİLİMİ GERİLEDİ”

Toplantıda hazırladığı 1 saatlik sunumu EFD üyeleri ile paylaşan Prof. Dr. Yaşar Uysal ise dünya ve Türkiye ekonomisinin fotoğrafını çekerek, 2025 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dünya ekonomisinin finansal kapitalizm ile sanal kapitalizm arasında bir geçiş süreci içinde bulunduğunu belirten Uysal, Trump döneminde küreselleşmenin yerinin bölgeselleşmeye bırakacağının anlaşıldığını kaydetti.  

Uysal, geçtiğimiz sene Türkiye’nin rekabet gücünü önemli ölçüde kaybettiğini açıkladığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Uygulanan ekonomi politikalarının bir yansıması olarak Türkiye’nin uzun dönemli ihracat eğilimi geriledi.  Türkiye ekonomisi 2024 yılını yüzde 3 düzeyinde bir büyüme ile kapatacak. 2024 yılında cari açıkta ciddi bir iyileşme olurken bütçe açığında çok büyük artış yaşandı.  Uygulanan yüksek faiz politikası nedeniyle ülkede büyük miktarda sıcak para girişi oldu. Bu ve TCMB tarafından yapılan müdahaleler nedeniyle kurlar baskılandı. Halkın fakirleşmesi ve kurların baskılanmasına rağmen enflasyon hedefleri yakalanamadı. Tarımdaki olumsuz gelişmeler ile gıda enflasyonu çok önemli sorun haline geldi ve bunun da derinleşeceği görülüyor.”  

2025’TE EKONOMİYİ NELER BEKLİYOR?

2025 yılına ilişkin tahminlerini de paylaşan Uysal, gerek dünya gerekse Türkiye ekonomisi için belirsizlikler ve öngörülemezliklerle dolu bir yıl olacağını dile getirdi. Uysal, 2025’in daha zorlu bir yıl olacağını söylediği konuşmasında, ekonomik göstergelere ilişkin öngörü yapmamın çok zor olduğunu anlattı. Uysal, uzun yıllardır ürettiğinden çok tüketen bir toplum olmamız ve buna eklenen doğruluğu tartışmalı ekonomi politikalarının büyük bir fatura çıkardığını sözlerine ekledi.

Yaşar Uysal’ın sunumunun ardından İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen de dünya finans sektörü ile ilgili paylaşımlar yaptı. Sonrasında dernekte 10 yılını dolduran üyelere plaket takdim edilirken, derneğe yeni üye olanlara da rozetleri yapılan törenle takıldı.