Her yeni yıl yeni umutları ve hayalleri beraberinde getirirken, 2025 yılı için durum pek de öyle olmadı. Önceki senelerde ülkemizde yaşanan olumsuzluklar, umut ve hayallerde de tasarrufa gidilmesine sebep oldu.
Haber Giriş Tarihi: 01.01.2025 12:31
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.2025 12:40
Kaynak:
HABER MERKEZİ
AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER - Koca bir yılı geride bırakıp yepyeni bir yıla adım atarken, önceleri insanların içinde yeni yıla dair umutlar yeşermeye başlardı. Ancak söz konusu coğrafi ve sosyolojik açıdan birçok dezavantajı bulunan “Türkiye” olunca, bu umutlar suya düşecek gibi duruyor. Çünkü ülkemizde; mevcut ekonomik çıkmazın beraberinde getirdiği çeşitli sorunlar, işsizlik, orman yangınları, kadın ve çocuk cinayetleri, tartışmalara yol açan hayvan hakları yasası gibi toplumun her kesimini yakından ilgilendiren sorunlar henüz çözülmemişken, dahası bu sorunların çözümüne yönelik yetkililer tarafından herhangi bir adım atılmamışken, 2025 yılının dilek ve temenniler kutusu hiç açılmayacağa benziyor.
YOKSULLUKLA MÜCADELE YILI
Gazeteci, yazar ve insan hakları aktivisti Hacer Foggo, bu yılın derin bir yoksulluk ile başladığına değinerek, “2025 yılına asgari ücretin açlık sınırın altında kaldığı, emeklilerin pazara gidemediği, çocuk işçiliğinin arttığı, yetersiz beslenmenin yaygınlaştığı bir zamanda giriyoruz. Çocuklara yoksulluk miras kalmasın diye 2025, çocukların üzerinden zenginleşenlerle mücadele yılı olacak. Dayanışmaya, mücadeleye devam” açıklamasında bulundu.
KATLİAM YILIYDI
Geçtiğimiz yıl Türkiye’de meydana gelen kadın ve çocuk cinayetlerine dikkat çeken Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, 2025’ten beklentilerini şu sözlerle aktardı: “Yeni yıldan en büyük beklentim 2024 gibi bir yıl olmaması çünkü geride bıraktığımız yıl Türkiye’yi her açıdan zorladı. Baktığımızda son yıllarda en çok kadın cinayeti işlenen yılın 2023 ve 2024 olduğunu görüyoruz. Ayrıca buna şüpheli kadın ölümlerini ve faili meçhul çocuk ölümlerini de eklediğimizi düşünün. Yani aslında tek isteğimiz 2025 yılında 2024 yılından ders çıkarılması. Çünkü 2024; doğanın, kadınların, çocukların ve hayvanların öldürüldüğü tam anlamıyla bir katliam yılıydı.”
“EMEKLİ YILI” İLAN EDİLMESİN
Emeklilerin son bir senede ekonomik açıdan yaşadıkları dar boğaza vurgu yapan DİSK Emekli Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, 2025’in emeklilere daha insanca bir yaşam sunmasını dilediğini belirtti. Yeşiltepe, “Hükümet 2024 yılını ‘emekli yılı’ ilan etmişti. Ancak yıl boyunca şahit olduk ki emekliler için çok zor geçti. O yüzden umarım bu yıl için aynısını söylemezler. Bundan sonraki yıllarda bizim için yine mücadele yılı olacak. Mücadelemizi sokaklarda kendimiz vermeye devam edeceğiz. Yeni yıl temennilerimize gelecek olursak; emeklilerin sağlıklı, insanca yaşayabildiği bir ülke diliyorum” ifadelerini kullandı.
UMUTLU OLMAK ÇOK ZOR
Son yıllarda engelli hakları adına umut veren bir gelişmenin olmadığını belirten ve bu nedenle yeni yılda beklentilerinin düşük olduğunu söyleyen Kabul, Eşitlik, Dahil olma, İstihdam (KEDİ) Otizm Derneği Başkanı Serap Dikmen Ahmetoğlu ise “Yeni yılda umutlu beklentiler içinde olmak zor. Engellilerin insanca yaşam haklarına zaten erişemediği bir ortamda hak savunusu yolundaki tüm emeklerimizi boşa çıkaran gelişmeler yaşıyoruz. Kısıtlı olan ve geliştirilmesini istediğimiz haklar bile tırpanlanıyor. Adaletin tersine bir durum var. Ancak bizim de umudumuz İzmir’den yana olsun. İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere kentteki belediyelerinin otizm ve engelli alanındaki çalışmalarında, hak temelli yaklaşımın gelişmesini, otistik bireylerin hayatlarına dokunacak çalışmalar yapmalarını diliyorum” şeklinde konuştu.
MÜCADELEMİZ DOĞA İÇİN OLACAK
Her yıl olduğu gibi bu yıl için de beklentilerinin ve mücadelelerinin doğa talanı ve emek sömürüsünün bulunmadığı, eşitlik, özgürlük ve adaletin hakim olduğu bir ülke ve dünya için olduğunu söyleyen Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Teknik Sorumlusu Selma Akdoğan, “Yaşam alanlarımızı, doğal varlıklarımızı, sit alanlarımızı imara açan kullanım odaklı uygulamalar yerine koruma politikalarının geliştirilmesini bekliyoruz. Bölgemizde ve ülkemizin farkı yerlerinde vahşi madencilik projeleri, termik santraller gibi kirletici etkisi yüksek faaliyetlere son verilmesini, ekokırım suçlarının tanınmasını ve cezalandırılmasını bekliyoruz. Atık ithalatı yerine atıkların azaltılmasını, uygun bir şekilde yeniden kullanımı ve geri dönüşümünü önceleyen politikaların uygulanmasını bekliyoruz. Etkin kontrol ve çevre denetim mekanizmalarının işletilmesini diliyoruz. Ayrıca meslektaşlarımızın istihdam olanaklarının artmasını ve tüm iş kolları ile birlikte emeğinin karşılığını almasını umut ederken, bununla birlikte iş cinayetlerinin son bulması için gerekli kontrol ve denetimlerin artmasını, sorumluların ise cezalandırılmasını bekliyoruz. Özetle; sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkımızı gözeten politika ve uygulamaların hayata geçmesini istiyoruz” dedi.
“İRADE GÖSTERECEĞİZ”
Bu yılın her şeyden önce barış yılı olmasını gerektiğini deli getiren İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, “Savaşların son bulduğu ve ölümlerin olmadığı bir yıl olması en büyük temennimiz. Ayrıca Türkiye’nin demokratik, hukukun üstün olduğu, bağımsız bir ülke olmasını ve artık insanların özgürce sokaklarda dolaşmasını diliyorum. Öte yandan geçen senelerden farklı olarak kadın ve çocuk cinayetlerinin son bulduğu, doğanın talan edilmediği havamızın ve suyumuzun zehirlenmediği bir yıl olur umarım. Tüm bunları başarmak hepimizin elinde, bizim hala umudumuz var. Ancak bunun için kararlı olmak lazım. İrade göstermek lazım. Biz avukatlar olarak bu iradeyi her zaman gösterdik ve göstermeye de devam edeceğiz” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Her yeni yıl yeni umutları ve hayalleri beraberinde getirirken, 2025 yılı için durum pek de öyle olmadı. Önceki senelerde ülkemizde yaşanan olumsuzluklar, umut ve hayallerde de tasarrufa gidilmesine sebep oldu.
AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER - Koca bir yılı geride bırakıp yepyeni bir yıla adım atarken, önceleri insanların içinde yeni yıla dair umutlar yeşermeye başlardı. Ancak söz konusu coğrafi ve sosyolojik açıdan birçok dezavantajı bulunan “Türkiye” olunca, bu umutlar suya düşecek gibi duruyor. Çünkü ülkemizde; mevcut ekonomik çıkmazın beraberinde getirdiği çeşitli sorunlar, işsizlik, orman yangınları, kadın ve çocuk cinayetleri, tartışmalara yol açan hayvan hakları yasası gibi toplumun her kesimini yakından ilgilendiren sorunlar henüz çözülmemişken, dahası bu sorunların çözümüne yönelik yetkililer tarafından herhangi bir adım atılmamışken, 2025 yılının dilek ve temenniler kutusu hiç açılmayacağa benziyor.
YOKSULLUKLA MÜCADELE YILI
Gazeteci, yazar ve insan hakları aktivisti Hacer Foggo, bu yılın derin bir yoksulluk ile başladığına değinerek, “2025 yılına asgari ücretin açlık sınırın altında kaldığı, emeklilerin pazara gidemediği, çocuk işçiliğinin arttığı, yetersiz beslenmenin yaygınlaştığı bir zamanda giriyoruz. Çocuklara yoksulluk miras kalmasın diye 2025, çocukların üzerinden zenginleşenlerle mücadele yılı olacak. Dayanışmaya, mücadeleye devam” açıklamasında bulundu.
KATLİAM YILIYDI
Geçtiğimiz yıl Türkiye’de meydana gelen kadın ve çocuk cinayetlerine dikkat çeken Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, 2025’ten beklentilerini şu sözlerle aktardı: “Yeni yıldan en büyük beklentim 2024 gibi bir yıl olmaması çünkü geride bıraktığımız yıl Türkiye’yi her açıdan zorladı. Baktığımızda son yıllarda en çok kadın cinayeti işlenen yılın 2023 ve 2024 olduğunu görüyoruz. Ayrıca buna şüpheli kadın ölümlerini ve faili meçhul çocuk ölümlerini de eklediğimizi düşünün. Yani aslında tek isteğimiz 2025 yılında 2024 yılından ders çıkarılması. Çünkü 2024; doğanın, kadınların, çocukların ve hayvanların öldürüldüğü tam anlamıyla bir katliam yılıydı.”
“EMEKLİ YILI” İLAN EDİLMESİN
Emeklilerin son bir senede ekonomik açıdan yaşadıkları dar boğaza vurgu yapan DİSK Emekli Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, 2025’in emeklilere daha insanca bir yaşam sunmasını dilediğini belirtti. Yeşiltepe, “Hükümet 2024 yılını ‘emekli yılı’ ilan etmişti. Ancak yıl boyunca şahit olduk ki emekliler için çok zor geçti. O yüzden umarım bu yıl için aynısını söylemezler. Bundan sonraki yıllarda bizim için yine mücadele yılı olacak. Mücadelemizi sokaklarda kendimiz vermeye devam edeceğiz. Yeni yıl temennilerimize gelecek olursak; emeklilerin sağlıklı, insanca yaşayabildiği bir ülke diliyorum” ifadelerini kullandı.
UMUTLU OLMAK ÇOK ZOR
Son yıllarda engelli hakları adına umut veren bir gelişmenin olmadığını belirten ve bu nedenle yeni yılda beklentilerinin düşük olduğunu söyleyen Kabul, Eşitlik, Dahil olma, İstihdam (KEDİ) Otizm Derneği Başkanı Serap Dikmen Ahmetoğlu ise “Yeni yılda umutlu beklentiler içinde olmak zor. Engellilerin insanca yaşam haklarına zaten erişemediği bir ortamda hak savunusu yolundaki tüm emeklerimizi boşa çıkaran gelişmeler yaşıyoruz. Kısıtlı olan ve geliştirilmesini istediğimiz haklar bile tırpanlanıyor. Adaletin tersine bir durum var. Ancak bizim de umudumuz İzmir’den yana olsun. İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere kentteki belediyelerinin otizm ve engelli alanındaki çalışmalarında, hak temelli yaklaşımın gelişmesini, otistik bireylerin hayatlarına dokunacak çalışmalar yapmalarını diliyorum” şeklinde konuştu.
MÜCADELEMİZ DOĞA İÇİN OLACAK
Her yıl olduğu gibi bu yıl için de beklentilerinin ve mücadelelerinin doğa talanı ve emek sömürüsünün bulunmadığı, eşitlik, özgürlük ve adaletin hakim olduğu bir ülke ve dünya için olduğunu söyleyen Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Teknik Sorumlusu Selma Akdoğan, “Yaşam alanlarımızı, doğal varlıklarımızı, sit alanlarımızı imara açan kullanım odaklı uygulamalar yerine koruma politikalarının geliştirilmesini bekliyoruz. Bölgemizde ve ülkemizin farkı yerlerinde vahşi madencilik projeleri, termik santraller gibi kirletici etkisi yüksek faaliyetlere son verilmesini, ekokırım suçlarının tanınmasını ve cezalandırılmasını bekliyoruz. Atık ithalatı yerine atıkların azaltılmasını, uygun bir şekilde yeniden kullanımı ve geri dönüşümünü önceleyen politikaların uygulanmasını bekliyoruz. Etkin kontrol ve çevre denetim mekanizmalarının işletilmesini diliyoruz. Ayrıca meslektaşlarımızın istihdam olanaklarının artmasını ve tüm iş kolları ile birlikte emeğinin karşılığını almasını umut ederken, bununla birlikte iş cinayetlerinin son bulması için gerekli kontrol ve denetimlerin artmasını, sorumluların ise cezalandırılmasını bekliyoruz. Özetle; sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkımızı gözeten politika ve uygulamaların hayata geçmesini istiyoruz” dedi.
“İRADE GÖSTERECEĞİZ”
Bu yılın her şeyden önce barış yılı olmasını gerektiğini deli getiren İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, “Savaşların son bulduğu ve ölümlerin olmadığı bir yıl olması en büyük temennimiz. Ayrıca Türkiye’nin demokratik, hukukun üstün olduğu, bağımsız bir ülke olmasını ve artık insanların özgürce sokaklarda dolaşmasını diliyorum. Öte yandan geçen senelerden farklı olarak kadın ve çocuk cinayetlerinin son bulduğu, doğanın talan edilmediği havamızın ve suyumuzun zehirlenmediği bir yıl olur umarım. Tüm bunları başarmak hepimizin elinde, bizim hala umudumuz var. Ancak bunun için kararlı olmak lazım. İrade göstermek lazım. Biz avukatlar olarak bu iradeyi her zaman gösterdik ve göstermeye de devam edeceğiz” diye konuştu.
Kaynak: HABER MERKEZİ
YÖKDİL başvuru ücreti 2025: YÖKDİL başvuruları başladı mı, nasıl yapılır?
Memur ve emeklilerin zam oranı belli oldu: İşte en düşük memur ve emekli maaşları
İzmir haber: Denizde kadın cesedi bulundu
Menemen enflasyona kurban: Hünkar beğendi sofraya hasret!
Spor ile aşılamayacak engel yok!
Meteoroloji İzmir’i uyardı: Su baskınları olabilir!
İzmir haber: Mahalle kavgasında 1 kişi yaralandı
İzmir haber: Pompalı tüfekle vurulan 17 yaşındaki genç ağır yaralandı
ESHOT duyurdu: O hatlar üzerinde bina yıkılacak
İzmir şehitlerini anıyor: Fethi Sekin ve Musa Can için duygusal anma
Son Girilen Haberler
Samsun’da dehşet! Tartıştığı arkadaşını bıçakla öldürdü
Samsun'un Bafra ilçesinde iki arkadaş arasında çıkan tartışma, birinin hayatını kaybetmesine yol açtı.
İtalya'da otomobil üretimi dibe vurdu
İtalya'da otomobil üretimi dramatik şekilde düştü.
Beşiktaş'ta puan kaybı devam ediyor!
Trendyol Süper Lig'in 18. hafta açılış maçında Beşiktaş deplasmanda Çaykur Rizespor ile 1-1 berabere kaldı.