Ekmek, Ayşe Barım'ın ağzında demişti: Tiyatrocu Nedim Saban’ın ifadesi ortaya çıktı

Menajer Ayşe Barım'ın sektörde tekelleştiği ve bazı ünlülerin oyunculuk kariyerini engellediği iddiaları üzerine hakkında soruşturma başlatılmıştı. Bu gelişmenin ardından tiyatrocu Nedim Saban, sosyal medyada ‘Ekmek aslanın değil, Ayşe Barım'ın ağzında’ şeklinde bir paylaşım yapmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde, Nedim Saban ifade vermek üzere Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na geldi.

“ÇOK DUYARLI OLDUĞUM İÇİN TWEET ATTIM”

İfadesinin ardından adliye çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Saban şöyle konuştu;

"Ayşe Barım'ın soruşturmasıyla ilgili çağrıldım ama ben daha çok sektörle ilgili konuştum. Tabii ki Sayın Savcı'nın gizliliğidir, yani dosyadaki gizliliğidir bu ifadem. Tweete ilişkin de soruldu ama ben bu konuda duyarlı olduğum için, daha çok tiyatro konusunda duyarlı olduğum için çok tweet attım. Yani sadece bu son olayla ilgili değil de konu sadece Ayşe Barım değil, daha çok bu sektörün sorunu diye düşünüyorum. Bir de öğrencide yetiştirdiğim için, öğrencilerimin hüznünü ve mutsuzluğunu görünce daha da mutsuz oldum. O yüzden duyarlı olduğum bir konu. Özellikle de tiyatro olunca daha da duyarlıyım. Sinema ve dizisi sektörünü bilmediğim için o konuda konuşmadım. Daha çok tiyatroda yaşanan ve oyuncularımızın daha mutlu olabilmesi için düşündüğüm şeyler söylemeye çalıştım" dedi.

NEDİM SABAN’IN SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Nedim Saban savcılıkta verdiği ifadesinde, şöyle konuştuğu öğrenildi;

“Ben şu an oyunculuk ve yapımcılık mesleği ile uğraşıyorum. Bir dönem üniversitelerde de hocalık yaptım. 43 yıldır oyunculuk yapmaktayım. Benim herhangi bir menajerlik veya yapım şirketiyle aramda devam eden bir sözleşme bulunmamaktadır. Bana sormuş olduğunuz ID İletişim ve Danışmanlık Limited Şirketi isimli menajerlik şirketinin sahibi olan Emine Ayşe Barım isimli şahsı tanımıyorum. Kendisiyle yaklaşık 10 yıl önce bir proje ile ilgili bir kez telefonda görüşmemiz oldu. Onun haricinde kendisiyle bir tanışıklığım veya arkadaşlığım bulunmamaktadır. Emine Ayşe Barım isimli şahsın kendisine ait menajerlik şirketiyle çalışmayan oyuncuların yer aldıkları projelerden zorla çıkardığına bizzat şahit olmadım. Aynı şekilde birlikte aynı mesleği yaptığımız oyuncu veya tiyatrocu arkadaşlarımızdan da bu şekilde mağduriyet yaşadıklarına dair bizzat bir duyum almadım. Ancak benim eğittiğim tiyatro ve oyunculuk öğrencilerim, eğitim devam ettiği sırada, bana bu işin ne kadar eğitimini alırsak alalım, piyasada faaliyet gösteren belirli sayıdaki menajerlik şirketleriyle çalışmamaları halinde kendilerine iş imkanı doğmayacağını dile getiriyorlardı. Zira biz sektörümüze her yıl yüzlerce yeni genç oyuncu kazandırmamıza rağmen, sektörde şu an var olan birkaç oyuncu dışında diğer oyunculara hiçbir projede yer verilmemesi sebebiyle, bu yeni genç oyuncuların yanı sıra sınırlı sayıdaki diğer oyuncuların dışında kalan meslektaşlarımız hiçbir şekilde iş imkanı bulamamaktadır. Öyle ki bir umutla sektöre yeni adım atan genç oyuncular, hiçbir projede yer alamamaları sebebiyle intihar girişiminde bile bulunmaktadır.

“CAST DİREKTÖRLÜĞÜ, MENAJERLİK ŞİRKETLERİ BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLMALI”

Benim bu olayla ilgili X hesabımdan paylaşmış olduğum sözler, daha önce de gündeme getirmiş olduğum sektörümüzde mevcut olan sorunları dile getirmek amaçlıydı. Bu sorundan kısaca bahsetmem gerekirse, yapım şirketi, cast direktörlüğü ve menajerlik şirketleri bu sektörün birbirinden tamamen bağımsız olması gereken olgularıdır. Bunların bırakın tek elde toplanmasını, birbirleriyle arkadaşlık ilişkisi içerisinde olmaları bile sektör açısından olumsuz bir durumdur. Ancak mevcut duruma baktığımız zaman, bu üç unsurun birçok menajerlik ve yapım şirketleri tarafından tek elde toplandığını görmekteyiz. Bu da birkaç menajerlik şirketi dışındaki menajerlere bağlı olarak çalışan diğer meslektaşlarımızın iş imkanlarının kısıtlanmasına yol açmaktadır. Emine Ayşe Barım isimli şahıs, kendisine ait yapım şirketi üzerinden tiyatro sektöründe de yapım yapmaya başlaması ve bilinen tüm oyuncuları elinde bulundurması sebebiyle bizim tiyatro salonlarında yer bulma imkanımız oldukça kısıtlanmıştır. Bu tekelleşme nedeniyle de bilet fiyatları oldukça yükselmiştir. Söz konusu menajerlik şirketlerinin alanları dışında olmasına rağmen tiyatro sektörüne de el atması nedeniyle bizim oyuncularımızı istihdam etme ve seyirciye ulaşma imkanımız azalmıştır. Ben sektördeki bu sorunları daha önce de kendime ait X hesabımdan dile getirmiştim. Burada yukarıda anlattığım sorunların ortaya çıkmasını tek bir kişiye de bağlamak istemiyorum. Konu hakkında bildiklerim ve anlatacaklarım bunlardır.