Trabzon’da gezmeye doyamayacağınız 10 muhteşem yer

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde konumlanan ve Karadeniz’e kıyısı bulunan Trabzon, bölgenin en sevilen illeri arasında yer alıyor. 12 Kasım 2012’den bu yana büyükşehir statüsünde bulunan kent, yaz kış pek çok kişi tarafından ziyaret ediliyor.

Trabzon’da gezilecek 10 yer

Trabzon yeşilin her tonunu bünyesinde barındıran doğası ve geçmişten günümüze varlığını koruyan ünlü yapıları ile hem yerli hem de yabancı birçok turistin dikkatini çekmeyi başarıyor. Trabzon’a gidildiğinde mutlaka görülmesi gereken ilk 10 yeri sizim için derledik.

10. Sümela Manastırı

Sümela Manastırı, ünü il sınırlarını aşan ve Trabzon’un simgesi haline gelen son derece görkemli bir yapı. Deniz seviyesinden 300 metre yukarda yere alan Sümela Manastırı’nın M.S. 375 senesinde Bizans İmparatorluğu tarafından yapıldığı düşünülüyor. Trabzon’un Osmanlı İmparatorluğu yönetimine girmesiyle birlikte Osmanlılar tarafından da büyük bir özenle korunan Sümela Manastırı, Maçka ilçesi sınırları içerisinde bulunuyor.

9. Uzungöl

Trabzon’un geçmişten günümüze en fazla ziyaretçi çeken lokasyonlarının başında Uzungöl geliyor. Deniz seviyesinden bin 100 metre yükseklikte yer alan Uzungöl, Haldizen Deresi’nin önünün doğal nedenlerle kapanması sonucu meydana geldi. Ülkemizin yağmur ormanlarını bünyesinde barındıran Uzungöl, 2004 yılında çevre koruma alanı ilan edildi.

8. Hamsiköy

Denizden bin 900 metre yükseklikte bulunan Hamsiköy, yalnızca bulunduğu Karadeniz Bölgesi’nde değil ülke genelinde sütlacı ile ün yapmayı başardı. Karadeniz’e has tarzıyla yiyenlerin tadı damağında kalan ünlü Hamsiköy Sütlacını denemek isteyen kişilerin, Trabzon’un merkezinden 60 kilometre yol gitmesi gerekiyor.

7. Boztepe

Trabzon’a yukardan bakmak ve tavşan kanı bir çay eşliğinde şehrin büyüleyici manzarasını izlemek isteyenler, soluğu Boztepe’de alıyor. Özel araçla ya da şehir merkezinden dolmuşla 10 dakika gibi kısa bir sürede ulaşılabilecek Boztepe, 250 metre yükseklikte konumlanıyor. Lezzetli bir Trabzon kahvaltısı yapmak isteyen veya güneşin doğuşunu/batışını izlemek isteyen yerli ve yabancı turistler tarafından en sık ziyaret edilen alanlardan biri Boztepe. 

6. Kadırga Yaylası     

Kadırga Yaylası, şehrin en tanınmış yaylalarından biri olarak kendini gösteriyor. Trabzon ve Gümüşhane illeri arasında konumlanan Kadırga Yaylası, alabildiğine yeşil bir doğa görüntüsü sunuyor. Bölgede bulunan yayla evleri ile bütünleşen bir görüntü sunan Kadırga’da her temmuz ayının 3. haftasında şenlikler düzenleniyor. 

5. Trabzon Kalesi

Trabzon Kalesi’nin en eski surlarının tarihi M.Ö. 4. yüzyıla ulaşıyor. Bu surlar aynı zamanda kentin de en eski yapıları olarak kabul ediliyor. Trabzon’un Ortahisar ilçesinde konumlanan kale, Tabakhane ve Zağnos Vadileri arasında yer alan büyük kaya kitlerinin üzerinde bulunuyor.

4. Uçarsu Şelalesi

Trabzon’un Akçaabat ilçesinin merkezine 30 kilometre mesafede bulunan Simba Yaylası, Uçarsu Şelalesi’ne ev sahipliği yapıyor. Doğaseverlerin kalbini fetheden Uçarsu Şelalesi, çeşit çeşit çam ağaçlarıyla çevriliyor. Devasa büyüklükteki bir kayanın arasından akan tertemiz ve buz gibi suyu sayesinde özellikle yaz döneminin bölgedeki en sevilen yerleri arasında bulunuyor.

3. Atatürk Köşkü Müzesi

Avrupa ve Batı Rönesans mimarisinden esinlenilerek 1890 senesinde Kostantin Kabayanidis tarafından yaptırılan köşkün yapılış amacı yazlık olarak kullanılmaktı. Mustafa Kemal Atatürk, 1934 ve 1937 yıllarında bu Trabzon’a ziyaretler gerçekleştirdi. Bu ziyaretleri esnasında da hep bu köşkte konakladı. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, vefat etmeden bir sene önce yine bu köşke geldi ve burada vasiyetini kaleme aldı. Türk Milleti için bu sebeple son derece kıymetli olan köşk, günümüzde müze olarak kullanılıyor.

2. Çal Mağarası

Dünyanın en uzun 2. mağarası kabul edilen Çal Mağarası, Trabzon’un Düzköy ilçesine 5 kilometre mesafede konumlanıyor. Mağaranın içinde akan küçük bir dere bulunurken ve üzerinde de bir kale yer alıyor.

1.Bakırcılar Çarşısı

Geçmişten bugüne Trabzon, bakır işlenen atölyeleri ile ün salmıştır. Trabzon’un bakır atölyelerinde işlenerek üretilen her türlü kap, Osmanlı saraylarına ve diğer pek çok ile gönderiliyordu. Bugün hala bu geleneğin sürdürüldüğü Bakırcılar Çarşısı, yerli ve yabancı turistlerin uğramadan geçmediği bir bölge olarak kendini gösteriyor.

BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İzmir’de sonbaharın tadını çıkaracağınız 5 yer