Kadınlarda en çok görülen kanser türü meme kanseri
Kadınlarda en çok görülen kanser türü meme kanseri
Dünya genelinde en sık görülen kanser türü olan meme kanseriyle ilgili bilgiler paylaşıldı. Radyoloji Uzmanı Dr. Nesrin Atcı, 40 yaş üzeri kadınların yılda 1 kez mamografi çektirmelerini önerdi
Haber Giriş Tarihi: 17.07.2024 02:00
Haber Güncellenme Tarihi: 17.07.2024 02:00
Kaynak:
İHA
İstatistiklere göre her yıl 2.1 milyon kadının meme kanserine yakalandığı, 627 bin kadının da bu kanserden dolayı hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Radyoloji doktoru Uzm. Dr. Nesrin Atcı, kadınların 40 yaşından sonra düzenli olarak senede 1 kez mamografi çektirmesinin hayat kurtarıcı olduğuna, meme kanserinin erken teşhisinde, meme kanserine yenilmemek için “altın standart” tarama yönteminin olduğuna dikkat çekti.
Nesrin Atcı: Basit bir tarama ile kısa sürede tedaviye başlanabilir
Meme kanseri tedavisinde erken tanı, oldukça önemlidir. Meme kanseri gibi bazı kanser türlerinin tanısında da basit taramalarla teşhisin kısa sürede konularak tedaviye başlanabildiğini belirten Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Tarama mamografisi meme ile ilgili şikayeti olmayan sağlıklı kadınlara belirli aralıklarla uygulanan radyolojik tetkik olup meme kanserinin muhtemel en erken safhasında fark edilmesini sağlamaktadır. Ülkemizde 40-69 yaş arası kadınlara iki yılda bir tarama mamografisi yapılmaktadır. 40 yaş altında da ailede öyküsü bulunan yani anne tarafından 1. derece akrabalarında meme kanseri geçirmiş olan özel seçilmiş vakalarda da mamografi çekimi yapılabilmektedir. Mamografi tarama programının olmazsa olmazıdır” dedi.
Erken dönem meme kanserinde mamografinin değerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Burada amaç kanser gelmeden önce önlem almaktır. Radyasyon açısından çekinip taramalara gelmeyen hastalar olabiliyor. Ama bu toplumda yayılan kirli bilgilerden sadece biridir. Çünkü mamografide çok düşük dozda X-ışını kullanılır. Özellikle yeni nesil cihazlar bir akciğer röntgeninden daha az radyasyon içermektedir. Çekim süresi yaklaşık 10-15 dakikadır. Hasta ayakta iken teknisyen tarafından çekim gerçekleştirilir. Her memeden ikişer görüntü alınır. Çekilen mamografi filmleri de radyoloji uzman doktorları tarafından değerlendirilir” şeklinde konuştu.
Toplum tarafından yanlış bilinen bilgilerden bir diğeri ise mamografinin çok ağrılı olduğudur. Bu yüzden de kadınların ağrıdan çekinip mamografi filmi çektirmediklerini söyleyen Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Eskiden belki ağrılı olabilirdi. Ama gelişen teknoloji ile birlikte mamografi filmi için kullanılan cihazlarda gelişmiştir. Mamografide iki plak arasında meme sıkıştırılarak bir nevi memenin röntgen filmi çekilir. Eski cihazlarda sıkıştırmaktan dolayı hastalar ağrı duyabilirdi. Fakat yeni nesil cihazlarda bu durum daha farklı. Günümüzde, her meme kalınlığına ve yoğunluğuna göre kompresyonu otomatik olarak ayarlayabilen cihazlar mevcuttur” diye konuştu.
Ağrıyı azaltan bir diğer faktör de mamografi filmi çektirme zamanı olup en ideal zaman adet kanaması bittikten sonraki ilk hafta olduğunu söyleyen Atcı, “Mamografi filmi çekileceği gün duş alıp koltuk altı deodorantı ya da losyonu gibi maddeler kullanılmamalıdır. Çünkü bu tarz kozmetik ürünler mamografi sonucunu yanıltabilir” ifadelerini kullandı.
Atcı: Her kadın kendi muayenesini yapabilir
Kadınların öncelikle kendi kendilerinin doktoru olması gerektiğini söyleyen Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Kadınların düzenli aralıklarla kendilerini kontrol etmeleri gerekir. Memede şekil bozukluğu var mı? Ağrısız ele gelen bir kitle var mı diye kendilerini gözlemlemeleri çok önemlidir. Memesinde yeni bir şey fark eden, eline bir şişlik gelen hastalarımızın vakit kaybetmeden hastaneye başvurmaları gerekir. Şikayeti olup bize gelen hastalarımızı 40 yaş üzeri ise ve en son mamografisinin üzerinden 1 yıl geçmişse mamografi ve meme ultrasonu ile değerlendiririz. 40 yaş altı hastalarımız ise genellikle öncelikle ultrason muayenesi ile değerlendirilir. Ultrasonda ele gelen lezyonun karakterine bakılır. Kist mi? Yani içi sıvı dolu mu, yoksa katı bir lezyon mu? Önce bunun ayrımını yaparız. Kist ise zaten iyi huylu bir lezyondur ve takibe gerek kalmaz. Katı lezyonların bir takım özelliklerine bakarız. Konturlarına bakılır ve içinde küçük küçük kireçlenmeler var mı diye ayrıntılı incelenir. İyi görünümlü katı lezyonlar genelde en az iki yıl takip edilir. Ama yeni ele gelen lezyon iyi görünümlü de olsa biyopsi yaparız. Sonuç olarak, memede her lezyon kötü demek değildir. Hastalarımızın eski tetkikleriyle beraber ayrıntılı olarak değerlendirilmesi, meme lezyonlarının titizlikle incelenip doğru yönlendirilmeleri son derece önemlidir” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dünya genelinde en sık görülen kanser türü olan meme kanseriyle ilgili bilgiler paylaşıldı. Radyoloji Uzmanı Dr. Nesrin Atcı, 40 yaş üzeri kadınların yılda 1 kez mamografi çektirmelerini önerdi
İstatistiklere göre her yıl 2.1 milyon kadının meme kanserine yakalandığı, 627 bin kadının da bu kanserden dolayı hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Radyoloji doktoru Uzm. Dr. Nesrin Atcı, kadınların 40 yaşından sonra düzenli olarak senede 1 kez mamografi çektirmesinin hayat kurtarıcı olduğuna, meme kanserinin erken teşhisinde, meme kanserine yenilmemek için “altın standart” tarama yönteminin olduğuna dikkat çekti.
Nesrin Atcı: Basit bir tarama ile kısa sürede tedaviye başlanabilir
Meme kanseri tedavisinde erken tanı, oldukça önemlidir. Meme kanseri gibi bazı kanser türlerinin tanısında da basit taramalarla teşhisin kısa sürede konularak tedaviye başlanabildiğini belirten Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Tarama mamografisi meme ile ilgili şikayeti olmayan sağlıklı kadınlara belirli aralıklarla uygulanan radyolojik tetkik olup meme kanserinin muhtemel en erken safhasında fark edilmesini sağlamaktadır. Ülkemizde 40-69 yaş arası kadınlara iki yılda bir tarama mamografisi yapılmaktadır. 40 yaş altında da ailede öyküsü bulunan yani anne tarafından 1. derece akrabalarında meme kanseri geçirmiş olan özel seçilmiş vakalarda da mamografi çekimi yapılabilmektedir. Mamografi tarama programının olmazsa olmazıdır” dedi.
Erken dönem meme kanserinde mamografinin değerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Burada amaç kanser gelmeden önce önlem almaktır. Radyasyon açısından çekinip taramalara gelmeyen hastalar olabiliyor. Ama bu toplumda yayılan kirli bilgilerden sadece biridir. Çünkü mamografide çok düşük dozda X-ışını kullanılır. Özellikle yeni nesil cihazlar bir akciğer röntgeninden daha az radyasyon içermektedir. Çekim süresi yaklaşık 10-15 dakikadır. Hasta ayakta iken teknisyen tarafından çekim gerçekleştirilir. Her memeden ikişer görüntü alınır. Çekilen mamografi filmleri de radyoloji uzman doktorları tarafından değerlendirilir” şeklinde konuştu.
Toplum tarafından yanlış bilinen bilgilerden bir diğeri ise mamografinin çok ağrılı olduğudur. Bu yüzden de kadınların ağrıdan çekinip mamografi filmi çektirmediklerini söyleyen Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Eskiden belki ağrılı olabilirdi. Ama gelişen teknoloji ile birlikte mamografi filmi için kullanılan cihazlarda gelişmiştir. Mamografide iki plak arasında meme sıkıştırılarak bir nevi memenin röntgen filmi çekilir. Eski cihazlarda sıkıştırmaktan dolayı hastalar ağrı duyabilirdi. Fakat yeni nesil cihazlarda bu durum daha farklı. Günümüzde, her meme kalınlığına ve yoğunluğuna göre kompresyonu otomatik olarak ayarlayabilen cihazlar mevcuttur” diye konuştu.
Ağrıyı azaltan bir diğer faktör de mamografi filmi çektirme zamanı olup en ideal zaman adet kanaması bittikten sonraki ilk hafta olduğunu söyleyen Atcı, “Mamografi filmi çekileceği gün duş alıp koltuk altı deodorantı ya da losyonu gibi maddeler kullanılmamalıdır. Çünkü bu tarz kozmetik ürünler mamografi sonucunu yanıltabilir” ifadelerini kullandı.
Atcı: Her kadın kendi muayenesini yapabilir
Kadınların öncelikle kendi kendilerinin doktoru olması gerektiğini söyleyen Uzm. Dr. Nesrin Atcı, “Kadınların düzenli aralıklarla kendilerini kontrol etmeleri gerekir. Memede şekil bozukluğu var mı? Ağrısız ele gelen bir kitle var mı diye kendilerini gözlemlemeleri çok önemlidir. Memesinde yeni bir şey fark eden, eline bir şişlik gelen hastalarımızın vakit kaybetmeden hastaneye başvurmaları gerekir. Şikayeti olup bize gelen hastalarımızı 40 yaş üzeri ise ve en son mamografisinin üzerinden 1 yıl geçmişse mamografi ve meme ultrasonu ile değerlendiririz. 40 yaş altı hastalarımız ise genellikle öncelikle ultrason muayenesi ile değerlendirilir. Ultrasonda ele gelen lezyonun karakterine bakılır. Kist mi? Yani içi sıvı dolu mu, yoksa katı bir lezyon mu? Önce bunun ayrımını yaparız. Kist ise zaten iyi huylu bir lezyondur ve takibe gerek kalmaz. Katı lezyonların bir takım özelliklerine bakarız. Konturlarına bakılır ve içinde küçük küçük kireçlenmeler var mı diye ayrıntılı incelenir. İyi görünümlü katı lezyonlar genelde en az iki yıl takip edilir. Ama yeni ele gelen lezyon iyi görünümlü de olsa biyopsi yaparız. Sonuç olarak, memede her lezyon kötü demek değildir. Hastalarımızın eski tetkikleriyle beraber ayrıntılı olarak değerlendirilmesi, meme lezyonlarının titizlikle incelenip doğru yönlendirilmeleri son derece önemlidir” dedi.
Kaynak: İHA
İzmir ulaşımında devrim: Kendi yazılımıyla akıllı duraklar artık hizmette!
Bireysel silahlanmanın iç yüzü ve tehlikeleri
Bucalılar dikkat: 17 saat sular kesilecek
“Bir Cumhuriyet Şarkısı” galasına BASİFED’den destek
Kaymakam Niğdelioğlu Cumhuriyet Bayramı'nda görevine başladı
Başkan Tugay’dan 29 Ekim mesajı: Son nefesime kadar mücadele edeceğim
Cumhuriyet Bayramı'nda Türk Yıldızları'ndan hava gösterisi
Gökhan Şensan vefat etti
Menemen CHP'de Cumhuriyet coşkusu
Klasik arabalarla İzmir turu
Son Girilen Haberler
TUSAŞ saldırısında yeni detay
TUSAŞ'a gerçekleştirilen saldırıda yeni taksi detayı ortaya çıktı.
MasterChef çorbalar: En lezzetli çorba tarifleri
MasterChef Türkiye’nin bu akşamki bölümünde yarışmacılar, ikili düellolarda çeşit çeşit çorbaları yapmaya çalışacak. MasterChef çorba tariflerinden en lezzetlilerini sizler için derledik. İşte detaylar…
Bir kadın cinayeti daha: Kuzenini bıçaklayarak öldürdü
Pendik’te, Talip Y. isimli erkek, kuzeni 18 yaşındaki Duygu Şahin'i önce darbetti. Ardından aldığı darbeler sonucu bayılan Şahin'i bıçaklayarak öldürdü.