Kalp hastalıkları, ölüm oranları en yüksek hastalıklardan. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş, kalp sağlığı hakkında en çok sorulan soruları yanıtladı
Haber Giriş Tarihi: 05.06.2023 11:29
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak:
Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Kalp spazmı ile kalp krizi arasındaki fark nedir?
Kalp spazmı çoğu zaman kalp krizinin yerine de halk arasında kullanılan bir deyim, ancak spazm koroner damarların büzülmesi demektir ve hem damarda kısmi plaklar var iken hem de hiçbir darlık yok iken olabilir. Bu spazmın süresi uzun sürerse kalp krizine döne de bilir, dönmeye de bilir. Buradaki ölçü şudur. Damarla ilgili bir ağrı başladı ve bu yarım saati aşmışsa kalp krizine dönüşür. Bu ağrı herkeste değişik olabilir ama yaygın olan şekli göğüs kemiğinin iman tahtası dediğimiz kısımda, ortada, bazen de solda gelişir. Üzerinde birisi oturmuş gibi veya ağırlık basmışlar ya da göğsünüzü sıkıştırmışlar gibi bir ağrı başlar. Bu ağrı birden bire şiddetli başlamaz. Ufak başlar ve artarak devam eder. Batar gibi hissedilen ağrılar kalp krizi ile ilgili değildir. Spazm geçerse, sonrasında hastanın damarlarını sanal anjiyo ya da normal anjiyo ile değerlendirdiğinizde bir şey görmeyebilirsiniz. Spazm böyle bir şeydir. İlerlerse krize dönebilir ya da dönmeyebilir. Özellikle soğuk havalar, yoğun stres, bazı ilaçlar ya da sigarayı yoğun tüketmek kalp spazmını tetikleyebilir. Kalp krizinde ise önceden kalp damarlarında ciddi bir darlık varken veya ciddi bir darlık yokken, o damarları tıkayan plakların herhangi bir nedenle çatlaması sonucu damar tıkanırsa beslemesi gereken bölgeyi besleyemez ve kalp krizi gelişir. Hangi damarda olduğuna göre, riski, yaygınlığı, hastaya sonraki vereceği zarar değişik olur.
KADINLARDA KALP KRİZİ BELİRTİLERİ FARKLI GELİŞİR
Kalp krizi açısından kadınlar mı erkekler mi daha büyük risk altında?
Menopoz öncesi risk kadınlarda erkeklere göre daha düşük iken, 50-55’li yaşlardan sonra kadınlarda risk ciddi oranda artıyor. Hatta daha da riskli konuma gelebiliyorlar çünkü kadınlarda şikayetler erkekler nazaran daha atipik gelişiyor. Kadınlarda tipik ağrı olmayabiliyor bunun yerine sadece nefes darlığı gelişebiliyor. Dolayısı ile kadınları daha dikkatli değerlendirmek gerekir. Çarpıntı, terleme, mide bulantısı gibi belirtiler de kadındalarda koroner kalp hastalığı belirtisi olabilir. Bu yüzden bu gibi belirtilere karşı kadınların uyanık olması gerekir.
Kırık kalp sendromu nedir?
Özellikle kadınlarda yoğun stres sonrası gelişen şiddetli bir spazm durumudur. Ortada anatomik bir darlığın var olup olmaması gözetilmeksizin, strese bağlı damarın uç kısımlarına kan gitmediği için o bölge beslenmiyor. Beslenmediği zaman ve bu süre uzadığı zaman da kalp krizine benzer belirtiler ortaya çıkar. Buna bağlı kalbin bir bölümünde, özellikle ön tarafında kasılmaya bağlı anevrizmatik bir durum oluşur. Bu vakaların büyük bir kısmı uygulanan tedavi sonrası ( hastasının tedavi edilmesi, sakinleştirilmesi, kan sulandırıcılarının verilmesi ) iyileşebiliyor yani kalp düzelebiliyor.
KRİZ GELİŞMEDEN HASTANEYE ULAŞMAKTA FAYDA VAR
Her göğüs ağrısı kalp krizi ile mi ilgilidir?
Hayır, her göğüs ağrısı kalp krizi ile ilgili değildir. Ancak burada hastaları değerlendirirken; Koroner kalp hastalıklarında belirli risk faktörleri vardır. Onların olup olmaması önemlidir. Hastanın erkek olması, 40 yaşını geçmiş olması, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, sigara kullanımı, yüksek tansiyon, ailede erken yaşta kalp krizi hikayesi, sedanter yaşam gibi risk faktörleri varsa ve hastanın bahsettiği ağrı göğüste ağırlık ve baskı hissi uyandıran giderek şiddetlenen ağrı şeklindeyse bunu detaylı değerlendirmek lazım. Bazen sadece hastanın telefonda tarif ettiği ağrı şeklinden hastanın hemen hastaneye yatırılıp ileri tetkik için değerlendirilmesi gerektiğini, anjiyosunun gerekli olduğunu anlarız. Bazen de yüz yüze daha detaylı bir değerlendirme yapabiliriz. Ekokardiyografi dediğimiz kalp ultrasonu ile kalbine bakabilir veya bazı kan testleri ile bunu anlayabiliriz. Hastalara benim en önemli tavsiyem şu:
- Belli risk faktörlerini taşıyorsa,
- Belli yaşın üzerindeyse,
- Göğsünde tarif edemediği bir ağrı hissetiyse
Mutlaka bir acil servise uğrayıp EKG ve diğer gerekli tetkiklerle değerlendirilmesi gerekir. Kalp krizi geçiren hastaların yüzde 20-25’i hastaneye ulaşamıyor. Hastaneye ulaşanların da kriz öncesine nazaran yüzde 5-10 riski bulunuyor. Dolayısı ile kriz gelişmeden hastaneye başvurmakta fayda var.
HERKESİN 20’Lİ YAŞLARDAN SONRA BİR KERE KALP KONTROLÜ YAPTIRMASI GEREKİR
Gizli kalp nedir?
Hastanın daha önce herhangi bir kardiyak semptomu ve şikayeti yokken birden kalp krizi ile kaybedilmesi durumunda bu hastada gizli kalp varmış diye söylenir halk arasında. Aslında daha önceden hasta zamanında hekime başvursaydı ve bir check up taramasında geçmiş olsaydı belki de damarlarda tanıya yönelik faktörler bulunabilirdir. Öte yandan ritim problemi kaynaklı olan problemler de gizli kalp nedeni. Daha önce hiç belirti vermemiş ancak kişi koşarken kalbi durmuş. Ya da EKG’de hiçbir şekilde probleme rastlanmamış ama doğuştan genetik olarak getirdiği ritim problemleri var. Bu gibi gizli kalp denilen problemlerin büyük bir kısmı rutin taramalarda yakalanabiliyor. Bundan dolayı herkesin 20’li yaşlardan sonra bir kere kalp kontrolü yaptırması gerekir. Bundan sonra da risk faktörlerine göre doktorun belirlediği periyodik aralıklara göre de rutin kontrollerini aksatılmaması gerekir. HABER MERKEZİ
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kalp hastalıkları, ölüm oranları en yüksek hastalıklardan. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş, kalp sağlığı hakkında en çok sorulan soruları yanıtladı
Kalp spazmı ile kalp krizi arasındaki fark nedir?
Kalp spazmı çoğu zaman kalp krizinin yerine de halk arasında kullanılan bir deyim, ancak spazm koroner damarların büzülmesi demektir ve hem damarda kısmi plaklar var iken hem de hiçbir darlık yok iken olabilir. Bu spazmın süresi uzun sürerse kalp krizine döne de bilir, dönmeye de bilir. Buradaki ölçü şudur. Damarla ilgili bir ağrı başladı ve bu yarım saati aşmışsa kalp krizine dönüşür. Bu ağrı herkeste değişik olabilir ama yaygın olan şekli göğüs kemiğinin iman tahtası dediğimiz kısımda, ortada, bazen de solda gelişir. Üzerinde birisi oturmuş gibi veya ağırlık basmışlar ya da göğsünüzü sıkıştırmışlar gibi bir ağrı başlar. Bu ağrı birden bire şiddetli başlamaz. Ufak başlar ve artarak devam eder. Batar gibi hissedilen ağrılar kalp krizi ile ilgili değildir. Spazm geçerse, sonrasında hastanın damarlarını sanal anjiyo ya da normal anjiyo ile değerlendirdiğinizde bir şey görmeyebilirsiniz. Spazm böyle bir şeydir. İlerlerse krize dönebilir ya da dönmeyebilir. Özellikle soğuk havalar, yoğun stres, bazı ilaçlar ya da sigarayı yoğun tüketmek kalp spazmını tetikleyebilir. Kalp krizinde ise önceden kalp damarlarında ciddi bir darlık varken veya ciddi bir darlık yokken, o damarları tıkayan plakların herhangi bir nedenle çatlaması sonucu damar tıkanırsa beslemesi gereken bölgeyi besleyemez ve kalp krizi gelişir. Hangi damarda olduğuna göre, riski, yaygınlığı, hastaya sonraki vereceği zarar değişik olur.
KADINLARDA KALP KRİZİ BELİRTİLERİ FARKLI GELİŞİR
Kalp krizi açısından kadınlar mı erkekler mi daha büyük risk altında?
Menopoz öncesi risk kadınlarda erkeklere göre daha düşük iken, 50-55’li yaşlardan sonra kadınlarda risk ciddi oranda artıyor. Hatta daha da riskli konuma gelebiliyorlar çünkü kadınlarda şikayetler erkekler nazaran daha atipik gelişiyor. Kadınlarda tipik ağrı olmayabiliyor bunun yerine sadece nefes darlığı gelişebiliyor. Dolayısı ile kadınları daha dikkatli değerlendirmek gerekir. Çarpıntı, terleme, mide bulantısı gibi belirtiler de kadındalarda koroner kalp hastalığı belirtisi olabilir. Bu yüzden bu gibi belirtilere karşı kadınların uyanık olması gerekir.
Kırık kalp sendromu nedir?
Özellikle kadınlarda yoğun stres sonrası gelişen şiddetli bir spazm durumudur. Ortada anatomik bir darlığın var olup olmaması gözetilmeksizin, strese bağlı damarın uç kısımlarına kan gitmediği için o bölge beslenmiyor. Beslenmediği zaman ve bu süre uzadığı zaman da kalp krizine benzer belirtiler ortaya çıkar. Buna bağlı kalbin bir bölümünde, özellikle ön tarafında kasılmaya bağlı anevrizmatik bir durum oluşur. Bu vakaların büyük bir kısmı uygulanan tedavi sonrası ( hastasının tedavi edilmesi, sakinleştirilmesi, kan sulandırıcılarının verilmesi ) iyileşebiliyor yani kalp düzelebiliyor.
KRİZ GELİŞMEDEN HASTANEYE ULAŞMAKTA FAYDA VAR
Her göğüs ağrısı kalp krizi ile mi ilgilidir?
Hayır, her göğüs ağrısı kalp krizi ile ilgili değildir. Ancak burada hastaları değerlendirirken; Koroner kalp hastalıklarında belirli risk faktörleri vardır. Onların olup olmaması önemlidir. Hastanın erkek olması, 40 yaşını geçmiş olması, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, sigara kullanımı, yüksek tansiyon, ailede erken yaşta kalp krizi hikayesi, sedanter yaşam gibi risk faktörleri varsa ve hastanın bahsettiği ağrı göğüste ağırlık ve baskı hissi uyandıran giderek şiddetlenen ağrı şeklindeyse bunu detaylı değerlendirmek lazım. Bazen sadece hastanın telefonda tarif ettiği ağrı şeklinden hastanın hemen hastaneye yatırılıp ileri tetkik için değerlendirilmesi gerektiğini, anjiyosunun gerekli olduğunu anlarız. Bazen de yüz yüze daha detaylı bir değerlendirme yapabiliriz. Ekokardiyografi dediğimiz kalp ultrasonu ile kalbine bakabilir veya bazı kan testleri ile bunu anlayabiliriz. Hastalara benim en önemli tavsiyem şu:
- Belli risk faktörlerini taşıyorsa,
- Belli yaşın üzerindeyse,
- Göğsünde tarif edemediği bir ağrı hissetiyse
Mutlaka bir acil servise uğrayıp EKG ve diğer gerekli tetkiklerle değerlendirilmesi gerekir. Kalp krizi geçiren hastaların yüzde 20-25’i hastaneye ulaşamıyor. Hastaneye ulaşanların da kriz öncesine nazaran yüzde 5-10 riski bulunuyor. Dolayısı ile kriz gelişmeden hastaneye başvurmakta fayda var.
HERKESİN 20’Lİ YAŞLARDAN SONRA BİR KERE KALP KONTROLÜ YAPTIRMASI GEREKİR
Gizli kalp nedir?
Hastanın daha önce herhangi bir kardiyak semptomu ve şikayeti yokken birden kalp krizi ile kaybedilmesi durumunda bu hastada gizli kalp varmış diye söylenir halk arasında. Aslında daha önceden hasta zamanında hekime başvursaydı ve bir check up taramasında geçmiş olsaydı belki de damarlarda tanıya yönelik faktörler bulunabilirdir. Öte yandan ritim problemi kaynaklı olan problemler de gizli kalp nedeni. Daha önce hiç belirti vermemiş ancak kişi koşarken kalbi durmuş. Ya da EKG’de hiçbir şekilde probleme rastlanmamış ama doğuştan genetik olarak getirdiği ritim problemleri var. Bu gibi gizli kalp denilen problemlerin büyük bir kısmı rutin taramalarda yakalanabiliyor. Bundan dolayı herkesin 20’li yaşlardan sonra bir kere kalp kontrolü yaptırması gerekir. Bundan sonra da risk faktörlerine göre doktorun belirlediği periyodik aralıklara göre de rutin kontrollerini aksatılmaması gerekir. HABER MERKEZİ
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
Valilik duyurdu: O bölge için özel çevre koruma planı askıda
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
Evka 5’in gençleri ve yolları ilgi bekliyor
Bayındır’da Öğretmenler Günü coşkusu
Son Girilen Haberler
Bugün gökyüzü şansınızı parlatıyor: 23 Kasım günlük burç yorumları
Bugün, gökyüzünde önemli hareketlerin olduğu ve her burç için farklı fırsatların kapılarını aralayacağı bir gün olarak karşımıza çıkıyor. Bugün, içsel dengeyi bulmak ve çevremizdeki değişimlere uyum sağlamak her zamankinden daha önemli olacak. İşte 23 Kasım 2024 günlük burç yorumları
Kaf-Kaf'lı Sipahi, milli formayla parlıyor
FIBA EuroBasket 2025 Elemeleri B Grubu’nda parkeye çıkan A Erkek Milli Takımımızda kaptan Kenan Sipahi, Macaristan maçında 10 sayı, 6 asist ile parladı. Kaf-Kaf'ın milli gururu Sipahi sahada devleşti. Detaylar haberimizde...
Konak’ta Anne Destek Programı’nın tanıtım toplantısı başlıyor
Konak Belediyesi tarafından 3-6 yaş arası çocuğu olan annelere yönelik olarak düzenlenen Anne Destek Programı’nın tanıtım toplantısın 26 Kasım’da başlıyor