Görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı: Halter bana özgüven ve güç verdi
Görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı: Halter bana özgüven ve güç verdi
Uluslararası şampiyonalarda Türkiye'yi temsil eden doğuştan görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı, "Halter bana ciddi bir özgüven ve özgürlük verdi. Kendimi daha zinde ve güçlü hissediyorum” dedi
Haber Giriş Tarihi: 06.01.2025 16:45
Haber Güncellenme Tarihi: 06.01.2025 16:47
Kaynak:
AA
Gaziantep'te yüzde 90 görme engelli olarak dünyaya gelen 39 yaşındaki Meltem Tırıklı, lise yıllarında abisinin desteğiyle halterle tanıştı. İlk müsabakasından itibaren gösterdiği başarılarla dikkat çeken Tırıklı, bu süreçte Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Antrenörlük Bölümü'nden mezun oldu. Spor sevgisi ve kararlılığı sayesinde hayatındaki tüm engelleri aşarak büyük başarılara imza atan Tırıklı, uluslararası şampiyonalarda Türkiye'yi temsil etti ve kazandığı birçok madalyayla adından söz ettirdi. görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı'nın bir günü nasıl geçiyor?
Görme Engelliler Dünya Şampiyonası'nda altın madalya
Ankara Büyükşehir Belediyesinin görme engelliler eğitim biriminde görev yapan, Braille alfabesiyle hazırlanan materyalleri okuyarak hata olup olmadığını kontrol eden Tırıklı, spor yapmaya ilkokul çağlarında başladığını söyledi. 2007'de abisinin teşvikiyle halter ile tanıştığını anlatan Tırıklı, "Abim bir gün halter müsabakası olacağını söyledi ve katılmamı önerdi. Ağırlık kaldırmayı başarabileceğimi fark ettim” dedi.
Tırıklı, katıldığı ilk yarışmada derece elde ettiğini ve bu başarısını gördükten sonra daha azimli çalışmaya başladığını anlattı. Hayatının ciddi bir disiplin içinde geçtiğini ve bu sayede başarı elde ettiğini aktaran Tırıklı, "Antrenmanlara daha sık gitmeye başladım. Uyku düzeni çok önemli, akşam 22.00'de yatıp, 8 saat uyumaya dikkat ettim. En ince detayına kadar araştırıp, nasıl daha iyi bir sporcu olurum diye kendimi geliştirmeye çalıştım” şeklinde konuştu.
Düzenli antrenmanlarla kariyerine yön verdiğinin altını çizen Tırıklı, "2007'de Brezilya'daki Dünya Oyunları'nda dünya ikincisi oldum. 2009'da Amerika'da düzenlenen Görme Engelliler Dünya Şampiyonası'nda altın madalya kazandım ve dünya şampiyonu oldum. 2024 yılında Kazakistan'da yapılan şampiyonada üçüncü oldum ve 'bench press' dalında dünya ikinciliği aldım.” diye konuştu.
"Halter benim için ikinci bir şans”
Sporun hayatında büyük bir yer edindiğini, halterin en büyük sevdası olduğunu aktaran Tırıklı, "Halter bana ciddi bir özgüven ve özgürlük verdi. Kendimi daha zinde ve güçlü hissediyorum. Halter benim için ikinci bir şans, yeni bir hayata doğmak demek” şeklinde konuştu.
Müsabakalara hazırlanırken her gün 2-2,5 saatlik antrenmanlar yaptığını ve bu süreci disiplinle yönettiğini belirten Tırıklı, ailesinin başlangıçta bu spora çok sıcak bakmadığını ama elde ettiği başarıları gördükten sonra kendisine destek olmaya başladıklarını söyledi.
Tırıklı, sporun sadece fiziksel değil, ruhsal bir iyileşme aracı olduğuna da dikkati çekerek, ailesine ve desteklerinden ötürü Altınokta Görme Engelliler Spor Kulübü'ne teşekkür etti.
Teknoloji görme engellilerin hayatını kolaylaştırıyor
Görme engelli bir birey olarak gelişen teknolojiden yararlanmaya çalıştığını anlatan Tırıklı, bazı uygulamaların günlük yaşamını çok kolaylaştırdığını da dile getirdi. Bu tip teknolojilerin tüm engelli bireyler için erişilebilir olmasının önemine vurgu yapan Tırıklı bu çerçevede, görme engelli veya görme güçlüğü çeken kişilere yardım etmek amacıyla gönüllülerin bir araya geldiği bir topluluk olan "Be My Eyes" isimli uygulamaya değindi. Tırıklı, "Görme engelliler için geliştirilen uygulamalardan 'Be My Eyes' hayatımı çok kolaylaştırıyor. Alışveriş yaparken ürün bilgilerini okumak ya da kıyafet seçimi gibi basit şeylerde bile buradan destek alabiliyorum. Bana 'Ne istiyorsun' diye soruyor, dip boyam geldi mi mesela, ben bunu göremiyorum. O bana söylüyor." Dedi.
Telefonundaki yapay zeka programları sayesinde birçok işini kolayca halledebildiğini ifade eden Tırıklı, "Teknoloji ne kadar gelişirse hayat bizim için o kadar kolaylaşıyor." dedi.
"Sessizce koluma girilmesi beni ürkütüyor”
Görme engelli bireylere yardım etmek isteyen kişilere de önerilerde bulunan Tırıklı, şöyle konuştu;
"Örneğin, yolda yürürken ya da toplu taşımadayken sessizce koluma girilmesi beni hem ürkütüyor hem de rencide ediyor. İnsanlar yardım etmek istediğinde önce bunu sormalı. Ayrıca yollardaki sarı çizgilerin üzerine park eden skuterler ya da konulan cisimler hayatımızı zorlaştırıyor. Bu konuda daha duyarlı olunmasını rica ediyoruz. Beyaz baston, bizim gözümüz. Bu olmadan dışarıda rahat hareket etmemiz mümkün değil. İnsanlar bunu anlayıp bize destek olursa hayat çok daha kolay olur.
Beyaz baston
Görme engelli bireyler için "beyaz baston", sadece güvenli ve bağımsız bir şekilde hareket etmelerini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda onların engellilik durumlarını ifade eden evrensel bir sembol haline gelmiştir. Beyaz bastonun kökeni, 102 yıl öncesine, İngiltere’nin Bristol kentinde yaşayan fotoğrafçı James Biggs’e kadar uzanıyor. Biggs, bir kaza sonucu görme yetisini kaybettikten sonra, trafik güvenliği için bastonunu beyaza boyama fikrini geliştirdi. Bu yenilikçi fikir, 1931’de Fransa’da başlayan bir kampanya ile tüm dünyada kabul gördü ve bir sembol haline geldi. Bugün, görme engellilerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekmek amacıyla Türkiye’de her yıl 7-14 Ocak tarihlerinde Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası kutlanıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uluslararası şampiyonalarda Türkiye'yi temsil eden doğuştan görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı, "Halter bana ciddi bir özgüven ve özgürlük verdi. Kendimi daha zinde ve güçlü hissediyorum” dedi
Gaziantep'te yüzde 90 görme engelli olarak dünyaya gelen 39 yaşındaki Meltem Tırıklı, lise yıllarında abisinin desteğiyle halterle tanıştı. İlk müsabakasından itibaren gösterdiği başarılarla dikkat çeken Tırıklı, bu süreçte Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Antrenörlük Bölümü'nden mezun oldu. Spor sevgisi ve kararlılığı sayesinde hayatındaki tüm engelleri aşarak büyük başarılara imza atan Tırıklı, uluslararası şampiyonalarda Türkiye'yi temsil etti ve kazandığı birçok madalyayla adından söz ettirdi. görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı'nın bir günü nasıl geçiyor?
Görme Engelliler Dünya Şampiyonası'nda altın madalya
Ankara Büyükşehir Belediyesinin görme engelliler eğitim biriminde görev yapan, Braille alfabesiyle hazırlanan materyalleri okuyarak hata olup olmadığını kontrol eden Tırıklı, spor yapmaya ilkokul çağlarında başladığını söyledi. 2007'de abisinin teşvikiyle halter ile tanıştığını anlatan Tırıklı, "Abim bir gün halter müsabakası olacağını söyledi ve katılmamı önerdi. Ağırlık kaldırmayı başarabileceğimi fark ettim” dedi.
Tırıklı, katıldığı ilk yarışmada derece elde ettiğini ve bu başarısını gördükten sonra daha azimli çalışmaya başladığını anlattı. Hayatının ciddi bir disiplin içinde geçtiğini ve bu sayede başarı elde ettiğini aktaran Tırıklı, "Antrenmanlara daha sık gitmeye başladım. Uyku düzeni çok önemli, akşam 22.00'de yatıp, 8 saat uyumaya dikkat ettim. En ince detayına kadar araştırıp, nasıl daha iyi bir sporcu olurum diye kendimi geliştirmeye çalıştım” şeklinde konuştu.
Düzenli antrenmanlarla kariyerine yön verdiğinin altını çizen Tırıklı, "2007'de Brezilya'daki Dünya Oyunları'nda dünya ikincisi oldum. 2009'da Amerika'da düzenlenen Görme Engelliler Dünya Şampiyonası'nda altın madalya kazandım ve dünya şampiyonu oldum. 2024 yılında Kazakistan'da yapılan şampiyonada üçüncü oldum ve 'bench press' dalında dünya ikinciliği aldım.” diye konuştu.
"Halter benim için ikinci bir şans”
Sporun hayatında büyük bir yer edindiğini, halterin en büyük sevdası olduğunu aktaran Tırıklı, "Halter bana ciddi bir özgüven ve özgürlük verdi. Kendimi daha zinde ve güçlü hissediyorum. Halter benim için ikinci bir şans, yeni bir hayata doğmak demek” şeklinde konuştu.
Müsabakalara hazırlanırken her gün 2-2,5 saatlik antrenmanlar yaptığını ve bu süreci disiplinle yönettiğini belirten Tırıklı, ailesinin başlangıçta bu spora çok sıcak bakmadığını ama elde ettiği başarıları gördükten sonra kendisine destek olmaya başladıklarını söyledi.
Tırıklı, sporun sadece fiziksel değil, ruhsal bir iyileşme aracı olduğuna da dikkati çekerek, ailesine ve desteklerinden ötürü Altınokta Görme Engelliler Spor Kulübü'ne teşekkür etti.
Teknoloji görme engellilerin hayatını kolaylaştırıyor
Görme engelli bir birey olarak gelişen teknolojiden yararlanmaya çalıştığını anlatan Tırıklı, bazı uygulamaların günlük yaşamını çok kolaylaştırdığını da dile getirdi. Bu tip teknolojilerin tüm engelli bireyler için erişilebilir olmasının önemine vurgu yapan Tırıklı bu çerçevede, görme engelli veya görme güçlüğü çeken kişilere yardım etmek amacıyla gönüllülerin bir araya geldiği bir topluluk olan "Be My Eyes" isimli uygulamaya değindi. Tırıklı, "Görme engelliler için geliştirilen uygulamalardan 'Be My Eyes' hayatımı çok kolaylaştırıyor. Alışveriş yaparken ürün bilgilerini okumak ya da kıyafet seçimi gibi basit şeylerde bile buradan destek alabiliyorum. Bana 'Ne istiyorsun' diye soruyor, dip boyam geldi mi mesela, ben bunu göremiyorum. O bana söylüyor." Dedi.
Telefonundaki yapay zeka programları sayesinde birçok işini kolayca halledebildiğini ifade eden Tırıklı, "Teknoloji ne kadar gelişirse hayat bizim için o kadar kolaylaşıyor." dedi.
"Sessizce koluma girilmesi beni ürkütüyor”
Görme engelli bireylere yardım etmek isteyen kişilere de önerilerde bulunan Tırıklı, şöyle konuştu;
"Örneğin, yolda yürürken ya da toplu taşımadayken sessizce koluma girilmesi beni hem ürkütüyor hem de rencide ediyor. İnsanlar yardım etmek istediğinde önce bunu sormalı. Ayrıca yollardaki sarı çizgilerin üzerine park eden skuterler ya da konulan cisimler hayatımızı zorlaştırıyor. Bu konuda daha duyarlı olunmasını rica ediyoruz. Beyaz baston, bizim gözümüz. Bu olmadan dışarıda rahat hareket etmemiz mümkün değil. İnsanlar bunu anlayıp bize destek olursa hayat çok daha kolay olur.
Beyaz baston
Görme engelli bireyler için "beyaz baston", sadece güvenli ve bağımsız bir şekilde hareket etmelerini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda onların engellilik durumlarını ifade eden evrensel bir sembol haline gelmiştir. Beyaz bastonun kökeni, 102 yıl öncesine, İngiltere’nin Bristol kentinde yaşayan fotoğrafçı James Biggs’e kadar uzanıyor. Biggs, bir kaza sonucu görme yetisini kaybettikten sonra, trafik güvenliği için bastonunu beyaza boyama fikrini geliştirdi. Bu yenilikçi fikir, 1931’de Fransa’da başlayan bir kampanya ile tüm dünyada kabul gördü ve bir sembol haline geldi. Bugün, görme engellilerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekmek amacıyla Türkiye’de her yıl 7-14 Ocak tarihlerinde Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası kutlanıyor.
Kaynak: AA
Sağlık emekçileri anlatıyor… İş bırakma eyleminin ilk gününde neler oldu?
Büyükşehir’den grev açıklaması
İzBB’de kriz derinleşiyor: Haklar ödenmezse eylemler devam edecek
Cemil Tugay’dan işçilere: Omuz omuza zulmü yeneceğiz
Kaf-Kaf’da hedef son 16
İzmir’de işçiler kazan devirdi: Otobüsler ne zamana kadar hizmet vermeyecek?
Yılın ilk meclis toplantısında KARBEL işçileri gündemde: Araba almak mı, işçilerin parası mı daha önemli?
İzmir’de okullara hijyen seti desteği
Bornova’dan kardeş belediye Şaphane’ye Mantar Üretim Tesisi
İzmir’de bugün hava nasıl olacak? 7 Ocak İzmir günlük hava durumu
Son Girilen Haberler
Alevler Zonguldak’tan yükseldi: Baca yangını evi küle çevirdi
Zonguldak Alaplı’da 2 katlı evde bacada başlayan yangın sebebiyle evin üst katı kullanılamaz hale geldi.
Alacak kavgasında kan döküldü: Önce öldürdü sonra intihar etti
Kayseri’de Mustafa Körükçü isimli bir vatandaş, otel lobisinde borç- alacak nedeniyle tartıştığı Akif Mahmut Özkaya'yı öldürdü. Körükçü, daha sonra intihar etti.
Karşıyaka’da yaprak dökümü: Kaptan takımdan ayrıldı
Kenan Sipahi, Karşıyaka Spor Kulübü basketbol takımından istifa etti.