[title]|İlkses Gazetesi

Beyin göçü: Arzu mu Zorunluluk mu?

Hayallerini gerçekleştirmek için kendini zorlayan gençlerin psikolojik olarak kendilerini tükettiğini belirten Psikolog Cebeci, gençlerde yurt dışına yerleşme isteğinin zorunlu bir tercih olarak ortaya çıktığını söyledi

Haber Giriş Tarihi: 06.10.2024 10:39
Haber Güncellenme Tarihi: 06.10.2024 10:48
Muhabir: BERKAY ERDEN
Beyin göçü: Arzu mu Zorunluluk mu?

Doğup, büyüdükleri ülkede hayal ettikleri hayata erişemeyen gençler, birçok zorluğu göze alıp yurt dışına yerleşme kararı alırken; Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayınladığı verilere göre gençler arasında bu durum son yıllarda hızla artıyor. Yüksek öğretim mezunlarının yurt dışına yerleşmesi hakkında TÜİK’in beyin göçü istatistiklerine göre; 2015 yılında mezunların yüzde 1,6 kadarı yurt dışına yerleşirken; 2023 yılında ise bu oranın yüzde 2 seviyesine çıktığı paylaşıldı. Yaşanılan bu beyin göçünün psikolojik nedenleri hakkında açıklamalarda bulunan Psikolog ve Aile Danışmanı Elif Özlem Cebeci, istediği imkanlara erişemeyen gençlerin içine düştükleri dengesiz süreç sonucunda zorunlu bir tercih olarak yurt dışına yerleşmek istediklerini dile getirdi.

Hayaller ümitsizliğe dönüşüyor

Ekonomik koşullar nedeniyle gençlerin hayallerini gerçekleştirmediğini belirten Psikolog Cebeci, gençlerde hayallerin yerini ümitsizlik hissine bıraktığını söyledi. Her insanın hayallerine ulaşmak arzusunda olduğunu aktaran Psikolog Cebeci, “İnsanların kendileri, ait oldukları toplum, yakın çevreleri ve gelecekle ilgili hayalleri vardır. Özellikle bu hayallerin gençlik dönemlerinde yoğunlaştığını ifade edebiliriz. Türkiye’de son yıllardaki ekonomik sorunların artması, özellikle istihdamın azalması ve vasıflı olarak adlandırabileceğimiz beyaz yaka olarak iş hayatına atılması gereken üniversite mezunlarının dahi asgari ücret gibi rakamlara çalıştırılmaları, yaşam standartlarının düşmesine sebep olmaktadır. Hal böyle olunca ülkemizdeki mevcut yaşam koşullarının her geçen gün olumsuzlaşmasıyla birlikte; gençlerin gelecek beklentileri ve hayallerini gerçekleştirme ümitleri yerini ümitsizliğe bırakmaktadır” şeklinde konuştu.

Gençler psikolojik kaynaklarını tüketiyor

Kendini geliştirmek isteyen bireylerin bu ihtiyaçlarını karşılayabilmek adına kendilerini zorladıklarını belirten Psikolog Cebeci, bunun dengesiz bir süreç başlattığını dile getirdi. Gençlerdeki endişe hali hakkında yapılan araştırmalardan da örnekler veren Psikolog Cebeci, “Yapılan bazı araştırmalar endişe düzeyi arttıkça bireylerin yurtdışı tercihlerinin de arttığını göstermektedir. Ipsos Araştırma Merkezi’nin 18 Ekim’de yayımladığı ‘Z Raporu’ adlı araştırmasına göre de 15-24 yaş arası gençlerin yüzde 61’i gelecekleri konusunda endişeli görünüyor.  İş imkanlarının azlığı, fazla mesai ve çalışma saatleri, birikim yapma zorluklarının bir arada yaşandığı düşünüldüğünde ülkemizde son yıllarda maalesef bireylerin günlük yaşamda psikolojik kaynakları hızla tükenmektedir. Birincil ihtiyaçların öncelikleri nedeniyle ve maddi zorlukların da etkisiyle sosyal anlamda kendine yatırım yapmakta zorlanan bireyler ve gençler psikolojik kaynaklarını yenileyemediğinde her geçen gün var olan psikolojik kaynakları daha da tükenmektedir. Kendini geliştirebilmek için farklı alanlardan faydalanmaya ihtiyaç duyan birey, bu yatırımı yapabilmek adına çok daha fazla çalışmaya başlıyor, beden yorgunluğu ve zihin yorgunluğu da eklenince sosyal ve mental gelişim arka planda kalmaya başlıyor. İstenilen imkanlara ulaşılamıyor. Bu kez de karşımıza dengesiz bir süreç çıkıyor ne yazık ki” diye konuştu.

Yurt dışı bir fırsat olarak görülüyor

Bireylerin hayallerini gerçekleştirebilmek adına besleyip büyüttüğü umudun başka bir kültüre adapte olmak gibi zorlukların varlığını önemsizleştirdiğini aktaran Psikolog Cebeci, gençler açısından yurt dışı tercihinin zorunla bir tercih olduğunu söylediği açıklamasını şu sözler ile bitirdi: “Günden güne psikolojik kaynakları tükenen ve eriyen bireyler için; yurtdışı fazla mesai saatlerinin düşürülmesi, çalışma hayatı, bilim ve sosyo-kültüre alanlarının eş zamanlı yürümesinin ön planda tutulması çalışırken de kendini geliştirme imkanı olarak karşılarına çıkıyor. Bu kez de umutsuzluk yurtdışı söz konusu olduğunda; hayalleri gerçekleştirebilme adına bir fırsata, bir umuda dönüşüyor. Ait olduğu toplumda pek çok izi olmasına rağmen her şeyi ardında bırakıp gitme düşüncesi daha ağır basmaya başlıyor kendini gerçekleştirme adına. Üniversite öğrencileriyle yapılan başka bir çalışmada ise doğup büyüdüğü yerden uzaklaşacak olmak, başka bir kültüre adapte olma ve uyum süreci, sevdiklerinden uzak yaşama gibi zorluklar olmasına karşın yurtdışı tercihi bir kaçış olarak değil hedef ve hayalleri gerçekleştirebilme, daha rahat yaşam standartları için gençlerin zorunlu hissettikleri bir tercih olarak karşımıza çıkmaktadır.”

Kaynak: BERKAY ERDEN

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.