Cezalar ve sınırlamalar gelmezse silahsız kimse kalmayacak

Yasa dışı silah kullanımının tehlikeleri hakkında gazetemize açıklamalarda bulunan Türkiye Polis Emeklileri Sosyal Yardım Derneği Bayraklı Şube Başkanı Hacı Mehmet Bektur, ruhsatsız silah ile yakalanan kişilere ağır cezalar verilerek caydırıcılığın sağlanması gerektiğini söyledi. Toplumdaki şiddete ve silaha olan yönelim konusunda medya içeriklerini ve ekonomiyi işaret eden Bektur, “Yakında silahsız kimse kalmayacak” dedi.

HER ŞEYİN OKULU VAR SİLAHIN YOK

Silah sahibi olan kişilerin belirli özellikleri olması gerektiğinin altını çizen Bektur, bu kişilerin belirli psikolojik testlerden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Silah taşıması gerekenler için bir eğitim olması gerektiğini ile getiren Bektur, “Bireysel silahlanmaya karşıyız. Sadece yasaların ön gördüğü kişiler silah taşıma ve bulundurma ruhsatı alabilmeli. Ama burada bulundurma ruhsatının kimlere verileceği konusunda da bir sınırlama getirilmeli çünkü herkes belinde silah taşımamalı, evinde bulundurmamalı, komşusu ile kavga edince silaha davranmamalı. Taşıma ve bulundurma ruhsatı alma hakkı olan kişiler bu hakka sahip olsalar dahi psikolojik raporlar almalıdır. Psikolojik açıdan silah kullanmaya elverişli olmayan kişilerde silah olması büyük zararlara neden olur. Türkiye’de birçok konuda 65 yaş sınırı var bir şey imzalarken sizden sağlık raporu istiyorlar silah ruhsatı için de bu olmalı. Taşıma ruhsatı alacak insanın polis ve asker gibi mesleği gereği silah taşıyanlar hariç mutlaka belli bir süre psikolog nezaretinde, silah okullarında eğitim almalı. Taşıma ve kullanma kanunlarını iyi öğrenmelidir. Av tüfeklerine de sınırlandırılmalar getirilmeli ha tabanca ha tüfek ne fark eder aynı şekilde kullanılabilen silahlar ikisi de. Av tüfeği edinen kişilerin de mutlaka bir eğitim alması gerekir. Her şeyin okulu var niye bunun okulu niye yok? Polis oluyorsun okulu var, çırak oluyorsun okulu var, ehliyet alıyorsun okulu var ama silah taşımak için neden okul yok? Hazırda güvenlik sertifikası veren okullar var. Bu okullarda örnek veriyorum 50 saat silah eğitimi, 50 saat psikolojik eğitim hatta bir o kadar da hukuk eğitimi olmalı. Çünkü silahın hangi hallerde kullanılacağı, hangi hallerde cezalandırılacağı, hangi maddeden ağırlaştırılmış hapis alınır, hangi maddeden daha az ceza alınır bunlar öğrenilmesi gereken şeyler” diye konuştu.

YAKINDA SİLAHI OLMAYAN KİMSE KALMAYACAK

Silah ruhsatı verilmesi konusunda bazı sınırlamalar getirilmesi gerektiğini aktaran Bektur, ruhsat almaya hakkı olan çok fazla insan olduğuna dikkat çekti. Mevcut durum devam ederse yakında herkeste silah olabileceğini söyleyen Bektur, “Baktığınız zaman silahı polis taşıyor, hakim, savcı, avukat taşıyor, kuyumcular taşıyor, muhtarlar taşıyor, benzinlik sahipleri taşıyor, belli bir ciroyu yakalayan iş adamları taşıyor geriye kim kaldı? Geriye mavi yaka beyaz yaka dediğimiz sınıfı oluşturan çok az bir insan kaldı zaten. İnsanlara belli bir ciroyu yakalıyor, vergi veriyor diye, bin tane arı kovanı var diye silah verilmemeli. Veriliyorsa da bir eğitimden ve sağlık kontrolünden geçirilmeliler. Bu şekilde ilerlersek silahsız insan kalmayacak. Benzinlikte yüzde 1 hissesi olan silah alıyor geriye bir tek işçi kesimi kaldı silah almayan” şeklinde ifadeler aktardı.

RUHSATSIZ YAKALANAN AĞIR CEZA ÇEKMELİ

Ruhsat almaya hakkı olan eğitimli kesimde silahla işlenen suçların az olduğuna dikkat çeken Bektur, ruhsatsız silah bulunduran kişilere verilen cezaların arttırılması gerektiğini belirtti. Cezaların caydırıcı olması gerektiğini söyleyen Bektur, “Biz meslek gereği yıllarca tecrübe edinmiş nerede nasıl silah kullanacağının eğitimini almış insanlarız. Yine eğitimli kesim diyebileceğimiz hakim, savcı, avukat gibi silah ruhsatı alma hakkı olan insanlarda bireysel silah ile suç işleme oranları çok çok düşük. Bu gruplar içerisindeki çok az insanın yaptığı hatalar nedeniyle grubun genelinin olumsuz etkilenmemesi gerekir. Aranan şahıslar ruhsatsız silah ile yakalandıkları zaman cezalarının ağırlaştırılması gerekiyor. Bazı kişiler bir yerlerden bir şekilde ruhsatsız silah ediniyorlar ‘nasıl olsa cezası az’ diyorlar ve yanlarında taşıyorlar bu çok yanlış. Bu cezaların artmaması, silah taşımayı hak eden insanlara da büyük zarar veriyor. Cezalar ve caydırıcılık artmalı suç makinaları dışarıda dolaşmamalı” şeklinde görüşlerini aktardı.

KÖTÜ EKONOMİNİN POLAT ALEMDAR’LARI

Toplumdaki bireysel silaha yönelimin nedenleri hakkında görüşlerini aktaran Bektur, dizileri ve ekonomiyi işaret etti. Dizi ve filmlerde silaha özendirmelerin olduğunu söyleyen Bektur, ekonomik koşulların da bireylerde strese sebep olduğunu dile getirdiği açıklamalarını şu sözler ile bitirdi: “Bir ara herkes Polat Alemdar oldu. Dizilerde bakıyorsunuz adam 20-30 kişiyi vuruyor bir yargı merci yok. Filmler olsun tabi, filmlerde silahlar da olsun ama o silahı kullananların yargı karşısına çıktığı da olsun. Bununla ilgili bir çalışma yok. Dizi ve filmlerde aşırı silah kullanımı var. Ayrıca dizi ve filmlerdeki silah kullanımı hakim ve savcıları da kötü gösteriyor. Sanki işlerini yapmıyorlarmış gibi bir izlenim veriyor. Bu olayların büyük sebebini de ekonomi olarak görüyorum. Çocuğuna istediği şeyi alamama, istediği hayatı yaşayamama, geçim sıkıntısı gibi sebeplerle oluşan stresler mevcut. Baktığınız zaman bu silahla işlenen suçlarda holding sahipleri yok genelde ekonomik sıkıntılar çeken gruplar içerisinden çıkıyor silahla işlenen suçlar.”