Kişisel sınırları aşmak: Oversharing

İçerisinde bulunduğumuz teknoloji çağında, sosyal medyanın hayatımızı tümüyle ele geçirmesi belli başlı durumları ve sorunları beraberinde getiriyor. Herkesin elinde cep telefonunun olduğu ve herkesin 'görünür’ olmak istediği bu çağda, bazı insanlar paylaşım yapmanın dozunu kaçırabiliyor ve neredeyse her anını diğer insanlara gösterme eğiliminde oluyor. Kimileri bunu, günümüz mesleklerinden ‘influencerlık’ olarak yaparken, kimileri de yalnızca kendisini takip eden kişilere yaşamını göstermek ve belki de ‘nispet’ yapmak adına hayatlarının her anını kayıt altına alıyor. Psikolojide oversharing yani ‘aşırı paylaşım’ olarak ifade edilen bu durumun detaylarına haberimizde göz atıyor olacağız.

OVERSHARİNG NEDİR?

Oversharing, bir kişinin özel yaşamına dair aşırı derecede kişisel bilgileri, duygusal durumları veya deneyimleri başkalarıyla paylaşması olarak açıklanabilir. Bu davranış, sosyal ortamlarda veya dijital platformlarda sıkça görülür ve genellikle kişinin kendisini rahat hissetmesi veya başkalarıyla bağlantı kurma isteğiyle ilişkilendirilir. Ancak, oversharing kişinin kendi sınırlarını aşarak fazla kişisel detayları paylaşması, hem kendisine hem de çevresindekilere rahatsızlık verebilir. Bu durum, birçok kişi tarafından gizlilik ve mahremiyet ihlali olarak algılanabilir.

Oversharing, genellikle bir güven arayışı, yalnızlık, duygusal boşluk hissi veya onaylanma isteği ile başlar. Kişi, içsel dünyasını dışarıya taşıyarak bir bağ kurmayı umar fakat istenmeyen sonuçlarla karşılaşabilir.

OVERSHARİNG NASIL ORTAYA ÇIKAR?

Oversharing, bir dizi psikolojik ve çevresel faktörün birleşimi ile ortaya çıkabilir. Bunlardan birkaçını sıralayacak olursak:

Yalnızlık ve Duygusal Boşluk: Kişi, yalnızlık hissi veya içsel boşluk nedeniyle başkalarına duygusal yükünü aktararak bir bağlantı kurma isteği duyabilir. Böyle bir durumda, kişi duygusal destek almak için aşırı kişisel bilgiler paylaşma eğilimi gösterebilir.

Düşük Özsaygı ve Onay İhtiyacı: Özsaygısı düşük olan kişiler, başkalarından onay alma isteğiyle kişisel detayları fazlaca paylaşabilirler. Bu durum, genellikle sosyal medya üzerinden yapılan aşırı paylaşımlar şeklinde kendisini gösterir.

Güven ve Samimiyet Arayışı: Bazı insanlar, çevreleriyle daha yakın ve samimi bir bağ kurmak için, fazla kişisel bilgilerini paylaşarak daha güçlü bir güven bağı kurmayı umar. Bu, özellikle duygusal açıdan zayıf oldukları dönemlerde daha belirgin olabilir.

Sosyal Medya Etkisi: Sosyal medya, kişisel bilgilerin hızla paylaşıldığı ve herkesle açıkça paylaşıldığı bir platformdur. İnsanlar, sosyal medya üzerinden başkalarının yaşamlarına kolayca dahil oldukları için, aynı şekilde kendi yaşamlarını aşırı bir şekilde paylaşmaya eğilimli olabilirler.

Empati veya Duygusal İhtiyaçlar: Bazen insanlar, başkalarının duygusal ihtiyaçlarını ve zorluklarını paylaşarak empatik bir bağ kurmaya çalışırlar. Ancak, bu da bazen aşırıya kaçabilir ve kişinin özel yaşamına dair çok fazla bilgi vermesiyle sonuçlanabilir.

OVERSHARİNG BELİRTİLERİ

Oversharing, kişi bu paylaşımları yaparken kendini rahat hissettiğinden bazı zamanlar fark edilemeyebiliyor. Oversharing’in belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Kişi, başkalarıyla geçmişteki travmalarını, ailevi sorunlarını, cinsel yaşamını veya diğer özel ve mahrem bilgilerini kolaylıkla paylaşır. Bu tür bilgiler, genellikle uygun olmayan anlarda veya sosyal durumlarda paylaşılıyor. Örneğin, bir iş ortamında veya tanımadık kişilerle yapılan sohbetlerde.

Kişi, duygusal durumunu sürekli olarak başkalarına aktarmaya çalışır ve bu paylaşımlar zaman zaman yoğun ve abartılı olabilir.

Oversharing, çevredeki insanların rahatsız olmasına, sohbetin tıkanmasına veya çevresinin o kişiye mesafe koymasına neden olabilir. Bu, genellikle kişinin çok fazla özel bilgi paylaşmasının bir sonucu olarak meydana gelir.

Kişi, sürekli olarak kişisel anılarını, duygusal durumlarını, günlük yaşamını sosyal medya platformlarında paylaşır ve bu paylaşımlar fazla özel olabilir.

OVERSHARİNG’İ AZALTMA

Hayatınızın kontrolünü elinize almak ve çevrenizle olan mesafenizin sınırlarını çizebilmek adına oversharing davranışını yönetmeniz ve kime ne anlattığınıza dikkat etmeniz gerekir. Başkalarına hayatınız hakkında haddinden fazla bilgi vermeniz, bu kişilerin sizin hakkınızda haddinden fazla yorum yapabilmesine neden olur. Oversharing’i azaltmak için aşağıda listelediğimiz yöntemlere başvurabilirsiniz:

Kişisel sınırlarınızı tanımanız ve başkalarına anlatabileceğiniz bilgilere dair bir sınır çizmeniz çok önemlidir. Kendinizi rahatsız hissetmeye başladığınızda veya başkalarını rahatsız edeceğinizi düşündüğünüzde durmayı bilmelisiniz.

Oversharing, duygusal bir boşluktan veya yalnızlıktan kaynaklanabilir. Bu yüzden duygusal ihtiyaçlarınızı fark etmek ve bunlarla baş etmek için daha sağlıklı yollar aramak sizin için faydalı olabilir. Terapistler veya destek grupları, duygusal yükünüzü daha sağlıklı bir şekilde paylaşmanıza yardımcı olabilir.

Sosyal medya üzerinden aşırı paylaşım yapma eğilimindeyseniz, bir süre bu paylaşımlara ara vermeyi düşünebilirsiniz. Özel bilgilerinizin ve duygusal durumlarınızın başkalarına açık hale gelmesini engellemek için daha az paylaşım yapmayı deneyebilirsiniz.

Oversharing çoğunlukla güvenli bir bağ kurma arzusuyla ortaya çıkar. Kişisel bilgilerinizi başkalarıyla  paylaşmak yerine, daha güvenli ve sağlıklı sosyal bağlantılar kurmaya çalışmalısınız. Böylelikle kuracağınız iletişimler daha sağlıklı olacaktır.

Eğer oversharingin, daha derin duygusal ya da psikolojik sorunlarla bağlantılı olduğunu düşünüyorsanız, bir terapistten veya psikologdan profesyonel yardım almak, sizin için iyi bir seçenek olabilir.