Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere İzmir’e gelen Kosova Başbakan Sayın Albin Kurti, İzmir Valisi Dr.Süleyman Elban ve İBB Başkanı Dr.Cemil Tugay ile görüştükten sonra 5.VII.2024 Cuma günü saat 18’de İzmir’deki hemşerileriyle Ticaret Odasında buluştu. Diaspora Buluşmasına İBB Dr.Cemil Tugay, Kosova Fahri Konsolosu Muharrem-Zeliha Toprak, Kosova asıllı Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, BATÜDER Başkanı Akın Kazançoğlu, oğlu Yağız Kaan Kazançoğlu, Eski Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan ve Balkan Dernekleri Başkanları katıldı. Fatih Rıfat Said & Ada Trustar Mühendislik firması tarafından davet edildiğim toplantıya YUDOP Başkanı Ayşegül İnceoğlu ile katıldık. Efsane İBB Başkanımız rahmetli Ahmet Priştina ve İzmir’in unutulmaz annesi rahmetli eşi Mine Priştina’nın hayallerini hissettiğimiz salonu dolduran bütün Kosovalılara teşekkürler.
Başbakan Sayın Albin Kurti yaptığı konuşmada, İzmir’de bulunmaktan ve hemşehrileriyle bir araya gelmekten mutlu olduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Siz vatanınızın dışında, fakat ulusun içindesiniz. Burada sizin vatanınız için yaptığınız bütün çalışmaları çok iyi biliyor, teşekkür ediyoruz. Kosova Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti arasında inanılmaz ve çok güzel ilişkiler var. Sadece iki ülke arasında değil, aileler arasında da ilişkiler olduğu için bu, bizi daha da güçlendiriyor. Bağlantılar çok yüksek seviyede yaşanmakta… Ben biliyorum siz desteğinizi her zaman yaptınız. Savaştan önce, sonra ve bağımsızlıktan sonra halen bu desteğinizi sürdürüyorsunuz. Gelip yatırım yaptığınızda, Kosova Başbakanı olarak size ben garanti olacağım. Bu yatırımlardan salt Kosova değil; siz ve ülkeniz de kazanacaksınız. Bundan dolayı ben size Başbakan olarak garanti veriyorum.” İBB Başkanı Dr.Cemil Tugay yaptığı konuşmada, Sayın Albin Kurti’nin belediyeyi ziyareti sonunda kendisini gönüllü İyi Niyet Elçisi ilan ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz İzmir’de Balkan Türkleriyle iç içe yaşadık. O nedenledir ki Balkan ülkeleriyle ilgili kötü haberleri geldiğinde yürekten üzüldük ama iyi haberleri geldiğinde de çok sevindik. 16 yıl önce Kosova’nın bağımsız bir ülke olması ve orada kendi ayakları üzerinde duran yeni Balkan ülkeleri oluştuğunda da bizim için aslında yeni bir dönem başladı. Kosova’yı yüzölçümü ve nüfus olarak küçük bir ülke, ama onuruyla, sahip olduğu değerlerle kocaman yüreği olan bir ülke olarak düşünüyorum. Kosova ile dostluğun sadece kültürel ve sosyal olarak kalmamalı, ekonomik olarak da karşılık verilmesi çok önemli. O nedenle Sayın Başbakan’ın yatırım yapın, gelin ziyaret edin, görün çağrısına ben yürekten evet diyorum ve önümüzdeki günlerde İzmir’in Belediye Başkanı olarak muhatap olabileceğimiz tüm iş dünyasındaki temsilcilerle birlikte oraya gideceğimize dair kendisine söz veriyorum.” Bu daveti özellikle Batı’da iş yapmak isteyen girişimcilerimizin dikkate alması iyi olur. Rastgele… Sayın Başbakan tercüman aracılığıyla konuşurken, ben her zaman yaptığım gibi Kosova’nın zaman tüneline dalıp çıkıyordum. Kosova’nın Tarihini bilmeden, yaşanan acıları hissetmeden bugünün önemi anlaşılamaz.
II-Kosova Cumhuriyeti’nin Doğuşu
Kosova’nın ilk sakinleri İlliryalılar, Traklar (Türk) olup, VI. asır sonlarında Slavlar bölgeye yerleştiler. 850-1018 yılları arasında Kosova Tuna Bulgar Hanlığı’nın (Türk asıllı) bir parçası oldu. 13. asırda Sırpların, bir asır sonra Osmanlı Türklerinin yönetimine girdi. 1389-1912 yılları arasında Osmanlı yönetiminde kalan Kosova her yönden el üstünde tutulup, ilklerin merkezi oldu. 1402 Ankara Savaşı’ndan sonra Anadolu Birliği parçalanıp, Beylikler yeniden kurulurken Osmanlılar Balkanlar’da birliğini korudu. Hiçbir millet onlara isyan etmeyip, Anadolu’da birliği sağlamada yardımcı oldular. Bunda adil ve halkın geleneklerine değer veren Osmanlı yönetiminden memnun olmaları etkili oldu. 19. Asra kadar huzur içinde yaşayan Balkan milletlerinden Yunanlılar Batı’nın bağımsızlık telkinlerine kanarken, Sırplar ilgilenmedi. Bunda Türk ve Arnavut nüfusunun etkisi de oldu. Fakat Osmanlı-Avusturya Savaşları Sırbistan topraklarını ezince Sırplar da bağımsızlık istedi ve 1878’de elde etti. Kosova’ya kadar olan yerler ise Osmanlı yönetiminde kaldı. Balkan Savaşı’ndan sonra Batı Rumeli kaybedilince Kosova, Yugoslavya Krallığı yönetimine girdi. 1992 yılında Yugoslavya’nın parçalanmasından sonra Sırbistan’ın sınırları içinde kalan Kosova özerklik istediyse de reddedildi. Bu dönemde iki taraf arasında başlayan çatışmalar salt Balkanları değil, Türkiye’yi de gerdi. Bosna’da yaşanan soykırımın benzerinin yaşanmaması için 1999 yılında NATO tarafından yapılan Operasyon sonrasında, Kosova Sırbistan’dan ayrı özerklik kazandı. ABD, AET(AB), Sırbistan ve Rusya arasında Kosova’nın statüsü konusunda yapılan görüşmeler çıkmaza girince, Kosova 17 Şubat 2008 tarihinde bağımsızlığını ilan etti. Rusya, Yunanistan, Kıbrıs, Sırbistan ve İspanya bağımsızlığa karşı çıkan devletlerdir. Çünkü sınırları içinde özerklik ve bağımsızlık peşinde olanlara örnek olmasından korkuyorlar. Başkenti Priştine’dir. Resmi dili Arnavutça ve Sırpça’dır. Sınırlı sayıda devletler tarafından tanınan Kosova Cumhuriyeti’nin, Doğu Avrupa’da savaş rüzgârlarının estiği bu dönemde her yönden desteğe ihtiyacı var. Bağımsızlığı daim, yolu açık olsun…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ayten Başabaş Dirier
Kosova Cumhuriyeti Her Alanda İş Birliğine Hazır
I-Kosova Başbakanı İzmir’de
Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere İzmir’e gelen Kosova Başbakan Sayın Albin Kurti, İzmir Valisi Dr.Süleyman Elban ve İBB Başkanı Dr.Cemil Tugay ile görüştükten sonra 5.VII.2024 Cuma günü saat 18’de İzmir’deki hemşerileriyle Ticaret Odasında buluştu. Diaspora Buluşmasına İBB Dr.Cemil Tugay, Kosova Fahri Konsolosu Muharrem-Zeliha Toprak, Kosova asıllı Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, BATÜDER Başkanı Akın Kazançoğlu, oğlu Yağız Kaan Kazançoğlu, Eski Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan ve Balkan Dernekleri Başkanları katıldı. Fatih Rıfat Said & Ada Trustar Mühendislik firması tarafından davet edildiğim toplantıya YUDOP Başkanı Ayşegül İnceoğlu ile katıldık. Efsane İBB Başkanımız rahmetli Ahmet Priştina ve İzmir’in unutulmaz annesi rahmetli eşi Mine Priştina’nın hayallerini hissettiğimiz salonu dolduran bütün Kosovalılara teşekkürler.
Başbakan Sayın Albin Kurti yaptığı konuşmada, İzmir’de bulunmaktan ve hemşehrileriyle bir araya gelmekten mutlu olduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Siz vatanınızın dışında, fakat ulusun içindesiniz. Burada sizin vatanınız için yaptığınız bütün çalışmaları çok iyi biliyor, teşekkür ediyoruz. Kosova Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti arasında inanılmaz ve çok güzel ilişkiler var. Sadece iki ülke arasında değil, aileler arasında da ilişkiler olduğu için bu, bizi daha da güçlendiriyor. Bağlantılar çok yüksek seviyede yaşanmakta… Ben biliyorum siz desteğinizi her zaman yaptınız. Savaştan önce, sonra ve bağımsızlıktan sonra halen bu desteğinizi sürdürüyorsunuz. Gelip yatırım yaptığınızda, Kosova Başbakanı olarak size ben garanti olacağım. Bu yatırımlardan salt Kosova değil; siz ve ülkeniz de kazanacaksınız. Bundan dolayı ben size Başbakan olarak garanti veriyorum.” İBB Başkanı Dr.Cemil Tugay yaptığı konuşmada, Sayın Albin Kurti’nin belediyeyi ziyareti sonunda kendisini gönüllü İyi Niyet Elçisi ilan ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz İzmir’de Balkan Türkleriyle iç içe yaşadık. O nedenledir ki Balkan ülkeleriyle ilgili kötü haberleri geldiğinde yürekten üzüldük ama iyi haberleri geldiğinde de çok sevindik. 16 yıl önce Kosova’nın bağımsız bir ülke olması ve orada kendi ayakları üzerinde duran yeni Balkan ülkeleri oluştuğunda da bizim için aslında yeni bir dönem başladı. Kosova’yı yüzölçümü ve nüfus olarak küçük bir ülke, ama onuruyla, sahip olduğu değerlerle kocaman yüreği olan bir ülke olarak düşünüyorum. Kosova ile dostluğun sadece kültürel ve sosyal olarak kalmamalı, ekonomik olarak da karşılık verilmesi çok önemli. O nedenle Sayın Başbakan’ın yatırım yapın, gelin ziyaret edin, görün çağrısına ben yürekten evet diyorum ve önümüzdeki günlerde İzmir’in Belediye Başkanı olarak muhatap olabileceğimiz tüm iş dünyasındaki temsilcilerle birlikte oraya gideceğimize dair kendisine söz veriyorum.” Bu daveti özellikle Batı’da iş yapmak isteyen girişimcilerimizin dikkate alması iyi olur. Rastgele… Sayın Başbakan tercüman aracılığıyla konuşurken, ben her zaman yaptığım gibi Kosova’nın zaman tüneline dalıp çıkıyordum. Kosova’nın Tarihini bilmeden, yaşanan acıları hissetmeden bugünün önemi anlaşılamaz.
II-Kosova Cumhuriyeti’nin Doğuşu
Kosova’nın ilk sakinleri İlliryalılar, Traklar (Türk) olup, VI. asır sonlarında Slavlar bölgeye yerleştiler. 850-1018 yılları arasında Kosova Tuna Bulgar Hanlığı’nın (Türk asıllı) bir parçası oldu. 13. asırda Sırpların, bir asır sonra Osmanlı Türklerinin yönetimine girdi. 1389-1912 yılları arasında Osmanlı yönetiminde kalan Kosova her yönden el üstünde tutulup, ilklerin merkezi oldu. 1402 Ankara Savaşı’ndan sonra Anadolu Birliği parçalanıp, Beylikler yeniden kurulurken Osmanlılar Balkanlar’da birliğini korudu. Hiçbir millet onlara isyan etmeyip, Anadolu’da birliği sağlamada yardımcı oldular. Bunda adil ve halkın geleneklerine değer veren Osmanlı yönetiminden memnun olmaları etkili oldu. 19. Asra kadar huzur içinde yaşayan Balkan milletlerinden Yunanlılar Batı’nın bağımsızlık telkinlerine kanarken, Sırplar ilgilenmedi. Bunda Türk ve Arnavut nüfusunun etkisi de oldu. Fakat Osmanlı-Avusturya Savaşları Sırbistan topraklarını ezince Sırplar da bağımsızlık istedi ve 1878’de elde etti. Kosova’ya kadar olan yerler ise Osmanlı yönetiminde kaldı. Balkan Savaşı’ndan sonra Batı Rumeli kaybedilince Kosova, Yugoslavya Krallığı yönetimine girdi. 1992 yılında Yugoslavya’nın parçalanmasından sonra Sırbistan’ın sınırları içinde kalan Kosova özerklik istediyse de reddedildi. Bu dönemde iki taraf arasında başlayan çatışmalar salt Balkanları değil, Türkiye’yi de gerdi. Bosna’da yaşanan soykırımın benzerinin yaşanmaması için 1999 yılında NATO tarafından yapılan Operasyon sonrasında, Kosova Sırbistan’dan ayrı özerklik kazandı. ABD, AET(AB), Sırbistan ve Rusya arasında Kosova’nın statüsü konusunda yapılan görüşmeler çıkmaza girince, Kosova 17 Şubat 2008 tarihinde bağımsızlığını ilan etti. Rusya, Yunanistan, Kıbrıs, Sırbistan ve İspanya bağımsızlığa karşı çıkan devletlerdir. Çünkü sınırları içinde özerklik ve bağımsızlık peşinde olanlara örnek olmasından korkuyorlar. Başkenti Priştine’dir. Resmi dili Arnavutça ve Sırpça’dır. Sınırlı sayıda devletler tarafından tanınan Kosova Cumhuriyeti’nin, Doğu Avrupa’da savaş rüzgârlarının estiği bu dönemde her yönden desteğe ihtiyacı var. Bağımsızlığı daim, yolu açık olsun…