İslam dini, insanın sağlığını önemser, sağlığı korumak için de birtakım tedbirleri ve tedavi şekillerini de benimser. Kişinin aşırı kiloları varsa ve bu durum onun sağlığını olumsuz yönde etkiliyorsa tedavi anlamında tedbir olması caizdir. Bu tedbirlerden birisi de mide küçültmedir. Buna göre kişi zayıflamak ve fazla kilolarından kurtulmak için dahası sağlığının muhafaza etmek için midesini küçültmesinde bir sakınca yoktur.
Yolculuğa çıkacak kişi namazı vaktinden önce kılabilir mi?
Namaz günün belli vakitlerinde yerine getirilmesi gereken bir ibadettir. Bu farz ibadetin yerine getirilmesi için belli şartlar ve erkanlar söz konusudur. Bu şart ve erkanlar yerine getirilmeden kılınan namaz geçerli olmaz. Namaz vakti de bu şartlardan bir şarttır. Dolayısıyla bir namaz vakti girmeden (öğlen namazı gibi) onu eda etmek geçerli değildir. Kılınansa dahi kulun üzerindeki farzıyeti düşürmez. Onun için vakti girmeden bir namazı yolculuğa çıkmak gibi bir sebep de olsa kılmak doğru ve geçerli değildir. Şayet vakit girmeden kılınmışsa vakit girdikten sonra yeniden kaza etmek gerekir.
Tövbe kul hakkını affettirir mi?
İslam dini, inanç, ibadet ve muamelat olmak üzere üç kısımdan oluşur. İnanç kısmını inkar etmek yani imanının altı esasından birini Allah’ı, Peygamberi… inkar etmek küfürdür dinden çıkmadır. Diğer konularda haddi aşmak ise günahtır. İçki içmek, namaz kılmamak, yalan söylemek gibi. Kişi kafir olmadıkça günah işlemekle dinden çıkmaz. Küfür dışında günah işleyen kişi, ne kafir ne de münafık olur, imandan çıkmaz. Ama günahkar olur. İşlediği günahın büyüğüne göre de asi olur. Bu anlamda ibadet ve muamelat kısmında işlenen günah insanı kafir yapmaz günah işlendiğinde tövbe etmek gerekir. Tövbe edildiğinde de günahın işlenmemiş gibi affedileceğine inanırız. Çünkü Allah, Kur’an-ı Kerim’de günah işleyenleri “Ey iman edenler, samimi bir tövbe ile Allah’a dönün” (Tahrim, 66/8) hitabı ile tövbeye ve halis bir pişmanlığa çağırmaktadır. İmanlı olmak kaydı ile işlenen günah tövbe edilmekle silinir ama dinden çıkmayı gerektiren bir fiil işlenmişse yani Allah, Peygamber, Ahiret, Kader… inkar edilmişse bunun tövbesi öncelikle tekrar imana ve İslam dönmek için iki şahadeti getirmektir. Ondan sonra tövbe ve istiğfar etmektir. Var olan kul hakkını affettirmek için ise tövbe etmek yetmez. Çünkü tövbe etmekle kişi kul hakkının sorumluluğundan kurtulamaz. Bunun için de hak sahibinin hakkını ödemek ve helalleşmek gerekir. Kullar birbirini affettikten sonra yapılan tövbe kabul edilir. Allah da bu tövbeyi kabul eder ve kulunu affeder.
Adak adandığı yerde kesilmek zorunda mı?
Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Adak adandığı yerde kesilmek zorunda mı? Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Bundan dolayı kurban keseceğine dair adakta bulunan kişi, ancak kurban kesmek suretiyle adağını yerine getirmiş olur. Ancak adağı adadığı yerde kesmek zorunda değildir. Yani adakta yer bağlayıcı değildir. İster bu adağını söylediği yerde keser, isterse evinde, dilerse başka bir yerde keser hepsi de caiz ve geçerlidir.
Günün Ayeti
Eğer inkâr ederseniz, şüphe yok ki Allah’ın size ihtiyacı yoktur. Bununla beraber kulları hesabına küfre razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin hesabınıza ona razı olur. Hiçbir günahkâr da diğerinin günahını çekecek değildir. Sonra dönüşünüz, Rabbinizedir. O vakit, O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir. Çünkü O, bütün kalplerin özünü bilir. Zümer, 39/7.
Günün Hadisi
Kişinin gerçek malı hayatında gönderdiğidir. Geriye koyduğu da varislerinin malıdır. (Buhari, “Rikak”, 12.)
Günün Sözü
Sözün hayırlısı kısa olan ve yol gösterendir.
Günün Duası
Allah’ım bugün haram yemeden evimize dönmeyi nasip eyle.
Bunları Biliyor Muyuz?
Kuşluk Namazı Nedir?
Güneşin doğmasından yaklaşık 45-50 dakika geçmesinden, zeval vaktine kadar olan süre içinde kılınan nafile namaza denir.
Günün Nüktesi
Bana Bir Nasihat Et…
İbn-i Semmâk, Abbasî halifesinin huzuruna girdi. Halife bir bardak ile su içiyordu. Bu sırada Halife İbn-i Semmâk’a, “Bana öğüt ver dedi. İbn-i Semmâk, “Sen şiddetli susuzluğa yakalansan ve bu susuzluktan dolayı ölecek olsan ve bu suyu ancak bütün servetin karşılığında sana verecek olsalar ne yapardın?” diye sordu. Halife, “Bütün servetimi verir, bu suyu alırdım” dedi. Bunun üzerine İbn-i Semmâk, “O halde bir bardak su değerinde olan servetinle daha ne böbürlenip duruyorsun” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Zayıflamak için mideye kelepçe takılabilir mi?
İslam dini, insanın sağlığını önemser, sağlığı korumak için de birtakım tedbirleri ve tedavi şekillerini de benimser. Kişinin aşırı kiloları varsa ve bu durum onun sağlığını olumsuz yönde etkiliyorsa tedavi anlamında tedbir olması caizdir. Bu tedbirlerden birisi de mide küçültmedir. Buna göre kişi zayıflamak ve fazla kilolarından kurtulmak için dahası sağlığının muhafaza etmek için midesini küçültmesinde bir sakınca yoktur.
Yolculuğa çıkacak kişi namazı vaktinden önce kılabilir mi?
Namaz günün belli vakitlerinde yerine getirilmesi gereken bir ibadettir. Bu farz ibadetin yerine getirilmesi için belli şartlar ve erkanlar söz konusudur. Bu şart ve erkanlar yerine getirilmeden kılınan namaz geçerli olmaz. Namaz vakti de bu şartlardan bir şarttır. Dolayısıyla bir namaz vakti girmeden (öğlen namazı gibi) onu eda etmek geçerli değildir. Kılınansa dahi kulun üzerindeki farzıyeti düşürmez. Onun için vakti girmeden bir namazı yolculuğa çıkmak gibi bir sebep de olsa kılmak doğru ve geçerli değildir. Şayet vakit girmeden kılınmışsa vakit girdikten sonra yeniden kaza etmek gerekir.
Tövbe kul hakkını affettirir mi?
İslam dini, inanç, ibadet ve muamelat olmak üzere üç kısımdan oluşur. İnanç kısmını inkar etmek yani imanının altı esasından birini Allah’ı, Peygamberi… inkar etmek küfürdür dinden çıkmadır. Diğer konularda haddi aşmak ise günahtır. İçki içmek, namaz kılmamak, yalan söylemek gibi. Kişi kafir olmadıkça günah işlemekle dinden çıkmaz. Küfür dışında günah işleyen kişi, ne kafir ne de münafık olur, imandan çıkmaz. Ama günahkar olur. İşlediği günahın büyüğüne göre de asi olur. Bu anlamda ibadet ve muamelat kısmında işlenen günah insanı kafir yapmaz günah işlendiğinde tövbe etmek gerekir. Tövbe edildiğinde de günahın işlenmemiş gibi affedileceğine inanırız. Çünkü Allah, Kur’an-ı Kerim’de günah işleyenleri “Ey iman edenler, samimi bir tövbe ile Allah’a dönün” (Tahrim, 66/8) hitabı ile tövbeye ve halis bir pişmanlığa çağırmaktadır. İmanlı olmak kaydı ile işlenen günah tövbe edilmekle silinir ama dinden çıkmayı gerektiren bir fiil işlenmişse yani Allah, Peygamber, Ahiret, Kader… inkar edilmişse bunun tövbesi öncelikle tekrar imana ve İslam dönmek için iki şahadeti getirmektir. Ondan sonra tövbe ve istiğfar etmektir. Var olan kul hakkını affettirmek için ise tövbe etmek yetmez. Çünkü tövbe etmekle kişi kul hakkının sorumluluğundan kurtulamaz. Bunun için de hak sahibinin hakkını ödemek ve helalleşmek gerekir. Kullar birbirini affettikten sonra yapılan tövbe kabul edilir. Allah da bu tövbeyi kabul eder ve kulunu affeder.
Adak adandığı yerde kesilmek zorunda mı?
Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Adak adandığı yerde kesilmek zorunda mı? Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Bundan dolayı kurban keseceğine dair adakta bulunan kişi, ancak kurban kesmek suretiyle adağını yerine getirmiş olur. Ancak adağı adadığı yerde kesmek zorunda değildir. Yani adakta yer bağlayıcı değildir. İster bu adağını söylediği yerde keser, isterse evinde, dilerse başka bir yerde keser hepsi de caiz ve geçerlidir.
Günün Ayeti
Eğer inkâr ederseniz, şüphe yok ki Allah’ın size ihtiyacı yoktur. Bununla beraber kulları hesabına küfre razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin hesabınıza ona razı olur. Hiçbir günahkâr da diğerinin günahını çekecek değildir. Sonra dönüşünüz, Rabbinizedir. O vakit, O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir. Çünkü O, bütün kalplerin özünü bilir. Zümer, 39/7.
Günün Hadisi
Kişinin gerçek malı hayatında gönderdiğidir. Geriye koyduğu da varislerinin malıdır. (Buhari, “Rikak”, 12.)
Günün Sözü
Sözün hayırlısı kısa olan ve yol gösterendir.
Günün Duası
Allah’ım bugün haram yemeden evimize dönmeyi nasip eyle.
Bunları Biliyor Muyuz?
Kuşluk Namazı Nedir?
Güneşin doğmasından yaklaşık 45-50 dakika geçmesinden, zeval vaktine kadar olan süre içinde kılınan nafile namaza denir.
Günün Nüktesi
Bana Bir Nasihat Et…
İbn-i Semmâk, Abbasî halifesinin huzuruna girdi. Halife bir bardak ile su içiyordu. Bu sırada Halife İbn-i Semmâk’a, “Bana öğüt ver dedi. İbn-i Semmâk, “Sen şiddetli susuzluğa yakalansan ve bu susuzluktan dolayı ölecek olsan ve bu suyu ancak bütün servetin karşılığında sana verecek olsalar ne yapardın?” diye sordu. Halife, “Bütün servetimi verir, bu suyu alırdım” dedi. Bunun üzerine İbn-i Semmâk, “O halde bir bardak su değerinde olan servetinle daha ne böbürlenip duruyorsun” dedi.