Olaylı protestoda 25 gözaltı

ANIL YIKGEÇ

İzmir'de, Birleşik Haziran Hareketi, bazı Alevi dernekleri ve Eğitim-Sen'in 'laik ve bilimsel eğitim' için düzenlenen protestolar da ortalık savaş alanına döndü. Eğitim-Sen üyesi önderliğinde düzenlenen ve onlarca sivil toplum kuruluşunun toplandığı Basmane Meydanında, polis önce anonsla grupları uyardı. Kalabalık grup, polisin anonsuna dikkate almayarak yürümek isteyince polisle arasında gerginlik yaşandı. Polis, gruba biber gazı ve Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı'ndan (TOMA) sıkılan tazyikli suyla müdahale etti. Basmane Meydanı’nın savaş alanına döndüğü olaylı protestoda, 25 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.

GRUPLARLA POLİS ARASINDA KOVALAMACA
Öte yandan grupla polis arasında kovalamaca da yaşandı. 5 ve 10’ar kişilik gruplar halinde fuar alanına kaçan şahıslar, polisler tarafından yakalanarak tek tek gözaltına alındı. Biber gazlı müdahalenin ardından bazı kişiler ise gazdan etkilendi. Gazdan etkilenen kişilere vatandaşlar da yardımcı olurken, polis telsizlerden sık sık yaptığı anonslar yaparak, sert müdahale yapılmaması konusunda ekipleri uyardı.
Olaylar sırasında ise bazı polis helikopterleri, Basmane Meydane üzerinde keşif uçuşu yaptı.

MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

Birleşik Haziran Hareketi’nin başlattığı ve Türkiye genelinde gerçekleşen ‘Laik, bilimsel, anadilde eğitim ve demokratik yaşam’ boykotuna İzmir’de emniyet güçlerinin sert müdahalesi sonrası sendikalar Eğitim Sen 1 No’lu Şube’de basın açıklaması yaptı.

Eğitim Sen 4 No’lu Şube Başkanı Cevat Düzci, Basmane Meydanı’nda yaşananlardan ötürü Valilik ve emniyetin tutumunu kınadığını söyledi. Düzci arkadaşlarının gözaltına alınıp, darp edildiğini de belirtirken, “Biz demokratik hakkımızı kullanmak için onlarca kez yürüdüğümüz yola çıktık. Hiçbir yasa değişikliği yokken buradan yürüyemezsiniz dediler” şeklinde konuştu. 

ONLARCA KİŞİ GÖZALTINDA

Düzci şunları söyledi: “Eğitim Sen, KESK, sendikalar, veliler, emek ve demokrasi güçleri alevi örgütleri olarak, ‘Laik eğitim demokratik yaşam parasız bilimsel anadilde eğitim istiyoruz’ talepli yürüyüş ve basın açıklamamız polis terör ile gazla copla güç kullanılarak dağıtılmıştır. Aralarında şube başkanlarımızın, yöneticilerimizin, laik eğitim hakkında sahip çıkan gençlerimizin bulunduğu onlarca kişi tartaklanarak gözaltına alınmıştır. Bu AKP hükümetinin halkın taleplerinden ve örgütlü mücadelesinden nasıl korktuğunun, valilerinin AKP’nin valileri olduğu, geçen gün Gaziantep’te ‘sık ulan sık’ uygulamasıyla hayat bulduğunun göstergesidir. Eylemimizin içeriği ve gözaltılar ile ilgili olarak bugün saat 19:00’da Alsancak Sevinç pastanesi önünde tüm üyelerimizin emek ve demokrasi güçlerinin katılımıyla protesto eylemi gerçekleştireceğiz. İzmir valiliğinin birkaç gündür eylem çağrısını yapanlara ve katılacaklara yönelik tehditlerinin sonucunda önce Onur Kılıç tutuklanmıştır. Bugün 100’e yakın arkadaşımız gözaltına alınmıştır. Onlarca arkadaşımız yaralanmış ve tedavi altına alınmıştır. Şunun bilinmesini istiyoruz; kamu düzenini bozan İzmir Valiliği’nin ve emniyetin kanun tanımaz demokrasi ve insan haklarından uzak tutumudur. Yolu kapatan ve demokratik, barışçıl yürüyüşe izin vermeyen valilik ve emniyet yetkilileridir. Bugünkü yaşananlar iç güvenlik paketi ile ne yapılmak istendiğini göstermektedir. Bizler laik, bilimsel, parasız, anadilde eğitim, demokratik yaşam için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”

CHP İZMİR MİLLETVEKİLİNİ DE GÖZALTINA ALMAK İSTEDİLER

Boykotu desteklemeye gelenler arasında CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ve oğlu Erdal Çam da bulunuyordu. Olaylar sırasında CHP İzmir milletvekili Musa Çam ve Erdal Çam da gözaltına alınmak istendi. Olaylar sonrası görüştüğümüz Erdal Çam şunları söyledi: “Faşizan bir hükümetle karşı karşıyayız. Düşünün bu ülkenin polisi, bu ülkenin milletvekilini tutuklamaya, gözaltına almaya kalktılar, yani babamı. Ben de doğal olarak babamı korumaya çalıştım. O anda 20-25 polis arkadaş üstüme çullandılar resmen ve gözaltına almaya çalıştılar. Gözaltına aldıktan kısa bir süre sonrada serbest bıraktılar. Gözaltı aracına müdür bey geldi ve beni serbest bıraktılar. Otobüse götürürlerken ‘Ben milletvekilinin oğluyum’ dedim. Polis arkadaşta dalga geçerek ‘Evet bende milletvekili adayıyım’ diyerek dalga geçti.”