TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Rekabet yerine işbirliği yapmalı

Karşıyaka İlçesi’nin Şemikler Semti’nde bulunan Polat Çelikdemir Anaokulu Müdürü Şerife Baran ile okulun bulunduğu çevreyi, Polat Çelikdemir Anaokulu Müdür Yardımcısı Esma Demir ile de çocuğun hayatına dokunabilmek için neler yapılması gerektiği hakkında konuştuk

Haber Giriş Tarihi: 26.05.2015 07:15
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Rekabet yerine işbirliği yapmalı

EMİNE YALÇIN

 

Polat Çelikdemir Anaokulu Müdürü Şerife Baran, ilk görevine 1991 yılında Diyarbakır İli’nin Bismil İlçesi’nde başladığını belirterek, çeşitli okullarda çalıştığını söyledi. Meslek hayatında 24 yılı geride bıraktığını ifade eden Baran, Polat Çelikdemir Anaokulu’nda 2012 yılından itibaren müdür olarak görevine devam ettiğini açıkladı.

 

AHLAKINI ÖNEMSEYEN İNSANLAR YETİŞTİRMEK İSTİYORUZ

Baran, milli kültürle bezenmiş, başarıda sınır tanımayan ve çizgi üstü model bir okul olmayı vizyon edindiklerini söyleyerek, okulun misyonunu ise şu şekilde açıkladı: “Öğrencilerimize çağdaş bir eğitim vermek, bireysel ilgi ve yeteneklerini keşfedip kendilerine en uygun şekilde rehberlik ederek bir sonraki eğitim aşamasına sağlam adımlarla donanımlı bir şekilde özgüvenli devam etmelerini sağlayarak Türk toplumunun değerlerini, ahlakını önemseyen insanlar yetiştirmek.”

EĞİTİME HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERİYORUZ

Okulda 92 öğrenci, 1 müdür,1 müdür yardımcısı, 6 adet kadrolu öğretmen, 2 adet yardımcı personel, 1 adet kalorifer sorumlusu bulunduğunu söyleyen Baran, okulun 2 katlı olduğunu ve Lamia Karer İlkokulu ile aynı bahçeyi kullandıklarını ifade etti. Baran, “Polat Çelikdemir Anaokulu olarak; görevlerimizi yerine getirirken objektiflik ilkesini uygularız. Tüm ilişkilerde insana saygı esasını uygular; çalışan ve hizmet alanların beklenti duygu ve düşüncelerine değer veririz. Kurumsal ve bireysel gelişmenin ‘Sürekli Eğitim ve İyileştirme’ anlayışının uygulanması sonucu gerçekleşeceğine inanırız ve bu doğrultuda eğitim ve iyileştirme sonuçlarını en etkin şekilde değerlendiririz. Çalışmalarda etkililik ve verimliliğin ekip çalışmalarıyla sağlanacağı anlayışı kabullenilerek ekip çalışmalarına gereken önemi veririz. Kurumsal ve bireysel gelişmelerin bilimsel verilerin uygulama hayatına geçirilmesiyle sağlanacağına inanırız. Kurumda çalışmaların bilimsel veriler doğrultusunda ve mevzuatına uygun olarak gerçekleştirildiğinde başarı sağlanacağına inanırız. Görev dağılımı ve hizmet sunumunda adil oluruz ve çalışanın kurum katkısını tanıyıp takdir ederiz. Eğitime yapılan yatırımı kutsal sayar, her türlü desteği veririz” şeklinde konuştu.

ÖĞRENCİ SAYIMIZ OLDUKÇA İYİ DURUMDA

Baran, okulun göç alan bir bölgede bulunduğunu dile getirerek, çevrede bulunan ailelerinin ekonomik düzeylerinin yüksek olmadığını söyledi. Baran, “Çok dar bir alanda tek ya da 2 katlı binaların oluşturduğu bir bölgede çalışıyoruz. Alanın dar olmasına rağmen öğrenci sayımız oldukça iyi durumda. Ailelerin ekonomik durumlarının düşük olması çocuklara muhakkak psikolojik olarak yansıyordur. Ama biz okul olarak hem velilerimize hem de çocuklarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Geldiğim günden bu yana hem Milli Eğitim’in hem de Kaymakamlık’ın katkılarıyla çocuklarımızın olmayan boyalarını ve mevcut olmayan malzemelerini sağlamaya çalışıyoruz. Ayrıca birçok öğrencimden ücret almıyorum. Yani ücretsiz eğitim ve öğretim veriyoruz. Ailelerimiz çocuklarına gerekli ilgi ve alakayı gerektiği şekilde gösteriyorlar. Kendilerinin yaşayamadıklarının çocuklarının yaşaması için özen gösteriyorlar. Bu durum da benim çok hoşuma gidiyor” diye konuştu.

HER ŞEY BİR ANAOKULUNDA OLMASI GEREKTİĞİ ŞEKİLDE

Okulun bir eksiğinin olmadığını söyleyen Baran, sadece okula ait bir oyun parkının olmadığını vurguladı. Konu hakkında Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşüldüğünü açıklayan Baran, “Oyun parkı için yapılan görüşmeler sonrasında gerekli işlemler başlatıldı. En kısa süre içinde okulumuza bir oyun parkı kazandırılacak. Okul içinde bulunan tuvaletler ve lavabolar çocuklarımızın yaşlarına uygun bir şekilde tasarlandı. Okulumuzda olan her şey bir anaokulunda olması gerektiği şekilde. Sınıflarımızda projeksiyon yok. Özellikle projeksiyon almadım. Projeksiyon yerine sınıflarımıza televizyon aldık. Televizyona ayarlı kasalar yaptırdık. Her sınıfımızda hem interneti kullanabiliyorlar hem de televizyonu kullanabiliyorlar” ifadelerini kullandı.

TÜM İŞLEYİŞLER KOMİSYON ÇALIŞMALARI İLE YÜRÜTÜLMEKTE

Baran, okulda tüm iş ve işleyişlerin komisyon çalışmaları ile yürütülmekte olduğunu açıklayarak, “Sosyal ve kültürel etkinlikler, Sosyal Etkinlik Komisyonu tarafından planlanır ve okul aile birliği tarafından uygulanır. Sosyal ve kültürel etkinlikler planlanırken; çocukların gelişim alanları ilgi ve ihtiyaçları, milli günler ve haftalar dikkate alınır. Çocukların psikolojik açıdan sağlıklı gelişimleri için gerekli önlemleri alınır. Gerekli testlerin yapılması ve kayıtların tutulmasını sağlanır. Ruh sağlığı ve çocuk ruh sağlığı konularında seminerler verilir. Aile eğitim çalışmaları planlanır ve uygulanması aktif olarak yapılır. Yapılan kontrollerde ortaya çıkan veya veli-öğretmen tarafından tespit edilen sorunlar ve özel ilgiye ihtiyaç duyulan çocuklarla ilgili okulumuzda özel çalışmalar yapılır. Çocukların gelişim ve yaş özelliklerine uygun faaliyetler gerçekleştirilir. Farklı müzik aletlerini tanıma ve ritim çalışmaları yapılmaktadır. Rakam, kavram ve şekil bilgisi tespiti yapıldıktan sonra müfredata uygun şekil, rakam ve kavram öğretimine geçilir. Şiir, tekerleme, parmak oyunları, hikaye etkinliğinde hikaye anlatım teknikleri kullanılır. Hikaye sonrasında da pekiştirme çalışmaları yapılır. Yaşa uygun boyama teknikleriyle çalışılır; kağıt işlerinde kesme, katlama, yırtma, yapıştırma teknikleri kullanılır. Okul Aile Birliği okul yönetimi ve okul velileri arasında köprü görevi görmektedir. Okul aile birliği üyeleri, Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatı gereğince, hafta içi her gün belirli saat aralıklarında okulda kendilerine ayrılmış bir alanda çalışmalarını sürdürürler. Okulun işleyişiyle ilgili problem yaşayan veliler okul aile birliğini ziyaret ederler, veli dönüşlerini okul yönetimiyle paylaşırlar ve çözüme yönelik çalışmalar liderlerin katılımı ile gerçekleştirilir. Bakanlık tarafından başlatılan ‘Okul Sütü’ ve ‘Kuru Üzüm’ proje çalışmaları takip edilir. Çocukların bedensel ve zihinsel gelişimini destekleyen süt, çocuklara belirtilen günlerde dağıtılır. Toplam Kalite Çalışmaları planlanır ve uygulanır. Toplumsal ve sosyal sorumluluk alışkanlıklarının küçük yaşta verilebileceği bilinciyle hareket edilerek bu alanda yürütülen çalışmalar özendirilir. Gerekli alt yapı sağlanır ve her türlü işleyişinde sosyal çevre topluma ve doğaya karşı sorumlu bir anlayışın yerleşmesi için yetkililer bilgi birikimi ve deneyim kullanır. Sene başı öğretmenler kurul toplantısında oluşturulan proje komisyonu bu çalışmalar ile ilgili işbirliklerini ve çalışmalarını planlar” dedi.

EN ÖNEMLİ UNSUR ÖĞRETMENDİR

Baran, okuldaki yaşantıların, geleceği belirlemede en az ailedeki yaşantılar kadar önemli olduğuna dikkat çekerek, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Okullar, öğrencilere kendi yeterlilik ve benlik değerlerine ilişkin görüşleri üzerinde izler bırakacak olan yetenek ve becerilerin öğretimine büyük önem vermelidirler. Öğrencilerin, öğretmenlerinden kendilerine model seçebilmeleri çok olumludur ve ancak öğretmenlerle, kendi aralarında sevgi ve saygı bağına dayalı bir ortam varsa bu gerçekleşebilir. Okulun bu önemli görevini etkili bir biçimde yerine getirebilmesi için öğrenciler etkin olmalı, sorumluluk almalıdır. Öğrenciler verilen yetkiye alışmalı, onlara yetkiyi kullanmayı bilecek alıştırmalar yaptırılmalıdır. Öğrenciler, takım halinde öğrenmenin en etkili öğrenme yolu olduğuna inandırılmalıdır. Rekabet yerine işbirliği yapmalıdır. Öğretmen ve okul yöneticilerini saygı çerçevesinde eleştirme özgürlüğüne sahip olmalı. Öğrencilere örgütlenme fırsatı verilmeli. Çevre düzenlemeleri, diğer okullarla birlikte çeşitli etkinlikler, tiyatro, gösteri, halk oyunları, panel ve konferans gibi etkinliklere yöneticiler ve öğretmenler her türlü kolaylığı sağlamalıdır. Öğrenciler bu tür etkinlikleri yapmaya isteklendirilmeli ve desteklenmelidir. Ancak bu şekilde geleceğimizin büyükleri, sağlam bir kişiliğe sahip olur ve böylece toplumumuz sorumluluk sahibi insanların yer aldığı sağlam, dinamik, güçlü bir toplum haline gelebilir. Okulun bu önemli görevlerini yerine getirmesini sağlayacak en önemli unsur da öğretmendir. Bu sebeple öğretmen, bilginin erişim ve üretim hızını yakalayan, eğiten yönüyle yer alacak, çocuğun toplumla sağlıklı bir bütünleşme aşamasını sağlayacak, eğitim verdiği sınıfta lider rolü oynayacak, toplum ve birey arasında misyon üstlenecek düzeyde olmalıdır. İşte tam bu noktada aileler çok dikkatli olmalı, okulu çocuklarının oyalandığı, vakitlerini geçirdikleri yerler olarak görmemeli, imkanları varsa çocuklarının sadece eğitim-öğretim anlamında değil aynı zamanda sosyal-sportif anlamda da geliştirebilecekleri okullarda eğitim görmelerini sağlamaya çalışmalı, öğretmenlerini de eğer seçme imkanları varsa yukarıda bahsettiğimiz özellikleri özümsemiş, çocukları seven, mesleğini seven biri olmasına dikkat etmelidirler. Bunların yanında aileler, okuldaki eğitime paralel olarak öğretmenleriyle işbirliğine giderek evde de çocuğun gelişimini olumlu yönde destekleyici etkinliklerde bulunmaya gayret etmelidirler.”

OKUL AİLEDEN KAYNAKLANAN ÇEŞİTLİ YANLIŞLIKLARI DÜZELTMEKLE SORUMLUDUR

Polat Çelikdemir Anaokulu Müdür Yardımcısı Esma Demir ise aileden sonra en önemli eğitim kurumunun okul olduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle tamamladı: “Okul, aile gibi doğal bir kurum olmaktan öte belirli amaçlar gerçekleştirmek üzere meydana getirilmiş sosyal bir teşekküldür. Çocuğun birçok rolleri ve alışkanlıkları ailede kazanmasına karşın, gelişiminin tümünü bu çevrede tamamlayamaz. Çünkü çocuk aile çevresinden sonra çeşitli çevrelere girer ve bundan sonraki gelişimini aileyle birlikte bu farklı ortamlarda sürdürür. Çocuğun bedeni, zihni ve duygusal yönlerden belli bir olgunluğa ulaşması ailede gerçekleşir. Okul ise, öğretim faaliyetleri içinde yer alan karakter formasyonu ve vatandaşlık eğitimi ile aile eğitiminin bir tamamlayıcısı ve devamı niteliğindedir. Ayrıca okul aileden kaynaklanan çeşitli eksiklik ve yanlışlıkları da düzeltmekle sorumludur. Bu nedenle okul ve öğretmenin sorumlulukları da bu anlamda oldukça önemlidir.”

 

POLAT ÇELİKDEMİR ANAOKULU’NUN TARİHÇESİ NEDİR?

Cumhuriyetin ilanı olan 1923 yılında bir Rum evinde üç sınıflı tek öğretmenli bir ilkokul açılmıştır. 1936 yılına kadar burada eğitim ve öğretim yapılmıştır. 1979 yılında Şemikler İlkokulu’nda ilk eğitim öğretime başlanmıştır. Aynı yıl kendi okuluna taşınmıştır. Okulun ilk ismi Mürşide Akyüz olmasına karşın daha sonra ‘Lamia Karer’ isimli vatandaşın adını almıştır. 8 derslikli bina yetersiz gelince Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 1989 yılında temeli atılan 6 derslikli ek bina 1990 yılında eğitim ve öğretime başlamıştır. 2007 yılında ise 14 derslikli üçüncü bina hizmete açılarak 27 derslikli eğitim ve öğretim yapılmaktadır. 2009-2010 yılında Lamia Karer İlköğretim Okulu olarak eğitim öğretime devam etmiş, 2011-2012 eğitim öğretim yılı ekim ayında bir hayırsever tarafından ilk bina düzenlenerek ‘Polat Çelikdemir Anaokulu’ olarak eğitim öğretime başlamıştır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.