Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından otizmli çocukları ve gençleri sosyal yaşama hazırlamak amacıyla kurulan Güzelbahçe Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezi ve İzmir'in Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslik Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin resmi açılışını yaptı
Haber Giriş Tarihi: 26.03.2015 08:14
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
NİLGÜN TAZE
İzmir Valisi Mustafa Toprak, Devlet Eski Bakanı Işılay Saygın, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Rektör Prof.Dr. Murat Barkan, Milli Eğitim İl Müdürü Vefa Bardakçı katıldığı törende ilk olarak konuşma yapan Güzelbahçe Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezinin Okul Aile Birliği Başkanı Selim Yaşar, sadece İzmirde 7 bini aşkın otizmli bireyin bulunduğunu hatırlatarak, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcıdan otizmli çocuklar için destek istedi. Selim Yaşar, otizmli çocuklara destek vermek amacıyla milli eğitim müfredatında ve norm kadrolarında yapılacak değişikliklerle önlerinin açılmasını canı gönülden istediklerini belirtti.
HAYIRSEVERLERE GIPTA EDİYORUM
Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezinin Okul Aile Birliği Başkanı Selim Yaşarın ardından konuşma yapan Bakan Avcı, Kültürümüzde sadaka-i cariye diye bir kavram var. Bu, sürüp giden, kesintisiz iyilik demektir. Özellikle hayırseverlerimizin yaptığı kurumların açılışında onlara çok imreniyorum. İmkanı olan hayırseverlerimizin böyle güzel eserler meydana getirmesine gıpta ediyorum. Milli Eğitim Bakanı olarak çok teşekkür ediyorum. Bu okulda eğitim gören çocuklarımız defterlerine bir harf yazdıklarında o hayırseverlerin defterlerine de binlerce güzel harf yazılıyor dedi.
HER ÇOCUK ÖZELDİR
Eğitim alanında yaptıkları düzenlemelere de değinen Bakan Nabi Avcı, 4+4+4 'ün temel ilkelerinden biri de her çocuğumuza eğitim yeteneğine göre ayrı kulvarlar açabilecek bir düzenleme yapmaktı. Biz, Milli Eğitim Bakanlığı literatüründe artık üstün zekalı tabirini kullanmıyoruz. Özel yetenekli diyoruz. Her çocuğumuzun özel yeteneği var. Dolayısıyla burada eğitim görecek çocuklarımızın da içlerinde kim bilir ne cevherler var. Bu kurumlar onların bu yeteneklerini açığa çıkarmaya vesile olacak bilgisini verdi.
HAYATA KAZANDIRMAK İSTEDİK
4 yaşından 23 yaşına kadar olan otizmli bireylere ücretsiz eğitim verilen ve öğrenci velileri tarafından da Umut Okulu olarak adlandırılan merkezin çalışmaları hakkında bilgi veren Selim Yaşar ise, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürkün bize verdiği hedefler doğrultusunda bu vatanda yaşayan insanlarımızın tamamını kucaklama gereği ve düşüncesi ile otizmli çocuklarımıza eğitim vererek hayata ve ekonomimize kazandırmak bu okulun yapım amacıdır. Sadece İzmirde 7 bini aşkın otizmli ferdimiz olduğunu bilmekle beraber sabırla süren bu mücadeleye bir katkımız olsun istedik. Okulumuz, okul öncesi eğitimin üzerine verilen 12 yıllık eğitim ve iş uygulama eğitimi ile 4-23 yaşına kadar eğitim verebilecek bir yapıda planlanmıştır. Şu anda 54 öğrencimiz eğitim almaktadır dedi.
ÜNİVERSİTELERDE YETİŞTİRİLMELİ
Türkiyedeki bütün üniversitelerde otizm için öğretim üyesi yetiştirecek fakültelerin bulunması gerektiğini kaydeden Selim Yaşar, Fiziki şartlar tam olsa da otistik çocukların X kromozomundaki eksiklik veya tahribat sebebiyle iletişime büyük oranda kapalı olduklarından bireysel eğitim almaları zorunluluk. Bireysel eğitim verecek öğretmenlerimizin yetiştirilebilmesi için Türkiyedeki bütün üniversitelerde otizm için öğretim üyesi yetiştirecek fakültelerin kurulmasını diliyorum. Bu konudaki öğretmen açığı, özellikli olan bu okullarda bizleri kaliteli eğitim vermekten alıkoyuyor. Ayrıca, otizmli çocukların konuşma becerisi olmadığından bu okullara müzik, resim, beden eğitimi öğretmenleri ve psikolojik danışmanın yanı sıra konuşma terapisti norm kadrosu açılma mecburiyeti vardır. Okulumuzdaki öğrencilerin yüzde 80i konuşulanı anlamakla beraber maalesef kendilerini ifade edecek konuşma diline sahip değiller. Yani, alıcı dili olsa da verici dilde eksiktirler. Otizmli çocuklar, sadece farklıdır. Bazen aralarından Einstein, Edison gibi bilim adamlarının yanı sıra birçok klasik müzik dehası kişiler de çıkmaktadır. Okulumuz, bu çocuklarımızı hayata ve ekonomiye kazandırmak için lise öğretim seviyesinde 4 yıllık iş edindirme bölümü ile katkıda bulunacaktır. Burada, müzik ve resim sanatçısı ile çiftçi yetiştirmeyi başarabilmek bir hedef olabilir. Otizmli çocuklara destek vermek amacıyla milli eğitim müfredatında ve norm kadrolarında yapılacak değişikliklerle önümüzü açmanızı bir kez daha can-ı gönülden diliyorum açıklamasını yaptı.
AYRIŞTIRMAK DEĞİL KAYNAŞTIRMAK GEREK
İzmir Valisi Mustafa Toprak da eğitim ihtiyaçlarının sınırsız olduğu belirterek bu nedenle hayırsever vatandaşlara da ihtiyaç olduğunu söyledi. Dezavantajlı çocukları ayrıştırarak değil kaynaştırmalı eğitimin bir parçası haline getirmek gerektiğinin altını çizen Vali Toprak, eğitim alanında gösterdiği katkılardan ötürü Yaşar Topluluğuna teşekkür etti. Törende otizmli çocukların da yer aldığı halk oyunları gösterisi de sunuldu. Açılış konuşmalarının ardından ise Bakan Nabi Avcı merkezi gezdi ve öğrencilerle sohbet etti.
İKİ OKUL AÇILIŞI
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı otizmli çocuklar için yapılan okulun açılışının ardından, İzmir'in Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslikli Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin açılışını yaptı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, son 12 yılda bütçeden en büyük payın Milli Eğitim Bakanlığı'na ayrıldığını ve bu sayede eğitim altyapısı anlamında büyük ilerleme kaydedildiğini bildirdi. Avcı, Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslikli Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin açılışında, Milli Eğitim Bakanı olarak hemen her gün çeşitli programlara katıldığını bu programlar içinde en fazla okul açılışlarında mutluluk duyduğunu ifade etti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın son 12 yılda Türkiye Cumhuriyeti bütçesinden en fazla pay alan bakanlık haline geldiğini ve bu sayede eğitim altyapısı anlamında büyük ilerleme kat edildiğini belirten Avcı, Eskiden Türkiye Cumhuriyeti bütçesinde en büyük pay, günün gereklerinin de bir sonucu olarak Milli Savunmaya ayrılırdı ama 12 yıldan beri bütçedeki en büyük pay Milli Eğitime ayrılıyor ve nerede bir toplu açılış olsa buradaki en büyük pay da milli eğitim kurumlarımızın, okullarımızın, pansiyonlarımızın açılışı oluyor. 2002-2003 eğitim öğretim yılında İzmir genelinde 11 anaokulu vardı; 2014-2015'te bu sayı 60. Demek ki, 49 ilave olmuş. İlkokul ve ortaokul daha önce 8 yıllık kesintisiz eğitim nedeniyle bir aradaydı, ikisinin bir arada olduğu temel eğitim kurumu sayısı 892 iken bugün 704 ilkokul, 459 ortaokul olmak üzere toplam 1163'e çıkmış durumda. Yeni açacaklarımız bu sayılara dahil değil. Aynı şey liselerde de söz konusu 73'ü genel, 19 Anadolu lisesi olmak üzere toplam 92 lise düzeyinde eğitim kurum vardı, bugün 111 lise var. Spor lisesi yoktu açtık, sosyal bilimler lisesi yoktu, şimdi 3 tane var, meslek liselerinde çok sevindirici gelişme yaşıyoruz 153 olan meslek liselerinin sayısı, bugün 298. Bunlar içinde Anadolu meslek lisesi hiç yoktu, şimdi 6 tane. Müzik ve sahne sanatları lisesi yoktu, açtık. Müzik ve bale okulu yoktu, açtık. Rehberlik ve araştırma merkezi sayısı 3'tü, şimdi 11. Sizlerin daha konforlu sınıflarda, daha az öğrencinin yer aldığı sınıflarda daha çok atölyelerin, laboratuvarların, spor imkanlarının olduğu okullarda eğitim görmenizi sağlamak için gece gündüz çalışıyoruz açıklamasında bulundu.
Bakan Avcı, konuşmasının ardından İzmir Valisi Mustafa Toprak ve protokolün diğer üyeleriyle okulun açılışını yaparak, uygulama sınıflarını gezdi. Okulda çocuk gelişimi bölümüne bağlı hizmet veren anasınıfını ziyaret eden Bakan Avcı, buradaki bir minik öğrenci tarafından selamün aleyküm şeklinde karşılandı. Bakan Avcı da öğrencinin selamını, aleyna ve aleyküm selam diyerek aldı. Tören alanında kendisini ıslık çalarak karşılayan öğrenciyi yanına çağıran Avcı, öğrenciden hayatı boyunca böyle ıslık çalamadığını söyleyerek tekrar ıslık çalmasını istedi. Törenlerde ayrıca çocuklar birbirinden güzel gösterilerde bulundu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından otizmli çocukları ve gençleri sosyal yaşama hazırlamak amacıyla kurulan Güzelbahçe Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezi ve İzmir'in Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslik Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin resmi açılışını yaptı
NİLGÜN TAZE
İzmir Valisi Mustafa Toprak, Devlet Eski Bakanı Işılay Saygın, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Rektör Prof.Dr. Murat Barkan, Milli Eğitim İl Müdürü Vefa Bardakçı katıldığı törende ilk olarak konuşma yapan Güzelbahçe Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezinin Okul Aile Birliği Başkanı Selim Yaşar, sadece İzmirde 7 bini aşkın otizmli bireyin bulunduğunu hatırlatarak, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcıdan otizmli çocuklar için destek istedi. Selim Yaşar, otizmli çocuklara destek vermek amacıyla milli eğitim müfredatında ve norm kadrolarında yapılacak değişikliklerle önlerinin açılmasını canı gönülden istediklerini belirtti.
HAYIRSEVERLERE GIPTA EDİYORUM
Özel Eğitim Uygulama ve İş Eğitim Merkezinin Okul Aile Birliği Başkanı Selim Yaşarın ardından konuşma yapan Bakan Avcı, Kültürümüzde sadaka-i cariye diye bir kavram var. Bu, sürüp giden, kesintisiz iyilik demektir. Özellikle hayırseverlerimizin yaptığı kurumların açılışında onlara çok imreniyorum. İmkanı olan hayırseverlerimizin böyle güzel eserler meydana getirmesine gıpta ediyorum. Milli Eğitim Bakanı olarak çok teşekkür ediyorum. Bu okulda eğitim gören çocuklarımız defterlerine bir harf yazdıklarında o hayırseverlerin defterlerine de binlerce güzel harf yazılıyor dedi.
HER ÇOCUK ÖZELDİR
Eğitim alanında yaptıkları düzenlemelere de değinen Bakan Nabi Avcı, 4+4+4 'ün temel ilkelerinden biri de her çocuğumuza eğitim yeteneğine göre ayrı kulvarlar açabilecek bir düzenleme yapmaktı. Biz, Milli Eğitim Bakanlığı literatüründe artık üstün zekalı tabirini kullanmıyoruz. Özel yetenekli diyoruz. Her çocuğumuzun özel yeteneği var. Dolayısıyla burada eğitim görecek çocuklarımızın da içlerinde kim bilir ne cevherler var. Bu kurumlar onların bu yeteneklerini açığa çıkarmaya vesile olacak bilgisini verdi.
HAYATA KAZANDIRMAK İSTEDİK
4 yaşından 23 yaşına kadar olan otizmli bireylere ücretsiz eğitim verilen ve öğrenci velileri tarafından da Umut Okulu olarak adlandırılan merkezin çalışmaları hakkında bilgi veren Selim Yaşar ise, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürkün bize verdiği hedefler doğrultusunda bu vatanda yaşayan insanlarımızın tamamını kucaklama gereği ve düşüncesi ile otizmli çocuklarımıza eğitim vererek hayata ve ekonomimize kazandırmak bu okulun yapım amacıdır. Sadece İzmirde 7 bini aşkın otizmli ferdimiz olduğunu bilmekle beraber sabırla süren bu mücadeleye bir katkımız olsun istedik. Okulumuz, okul öncesi eğitimin üzerine verilen 12 yıllık eğitim ve iş uygulama eğitimi ile 4-23 yaşına kadar eğitim verebilecek bir yapıda planlanmıştır. Şu anda 54 öğrencimiz eğitim almaktadır dedi.
ÜNİVERSİTELERDE YETİŞTİRİLMELİ
Türkiyedeki bütün üniversitelerde otizm için öğretim üyesi yetiştirecek fakültelerin bulunması gerektiğini kaydeden Selim Yaşar, Fiziki şartlar tam olsa da otistik çocukların X kromozomundaki eksiklik veya tahribat sebebiyle iletişime büyük oranda kapalı olduklarından bireysel eğitim almaları zorunluluk. Bireysel eğitim verecek öğretmenlerimizin yetiştirilebilmesi için Türkiyedeki bütün üniversitelerde otizm için öğretim üyesi yetiştirecek fakültelerin kurulmasını diliyorum. Bu konudaki öğretmen açığı, özellikli olan bu okullarda bizleri kaliteli eğitim vermekten alıkoyuyor. Ayrıca, otizmli çocukların konuşma becerisi olmadığından bu okullara müzik, resim, beden eğitimi öğretmenleri ve psikolojik danışmanın yanı sıra konuşma terapisti norm kadrosu açılma mecburiyeti vardır. Okulumuzdaki öğrencilerin yüzde 80i konuşulanı anlamakla beraber maalesef kendilerini ifade edecek konuşma diline sahip değiller. Yani, alıcı dili olsa da verici dilde eksiktirler. Otizmli çocuklar, sadece farklıdır. Bazen aralarından Einstein, Edison gibi bilim adamlarının yanı sıra birçok klasik müzik dehası kişiler de çıkmaktadır. Okulumuz, bu çocuklarımızı hayata ve ekonomiye kazandırmak için lise öğretim seviyesinde 4 yıllık iş edindirme bölümü ile katkıda bulunacaktır. Burada, müzik ve resim sanatçısı ile çiftçi yetiştirmeyi başarabilmek bir hedef olabilir. Otizmli çocuklara destek vermek amacıyla milli eğitim müfredatında ve norm kadrolarında yapılacak değişikliklerle önümüzü açmanızı bir kez daha can-ı gönülden diliyorum açıklamasını yaptı.
AYRIŞTIRMAK DEĞİL KAYNAŞTIRMAK GEREK
İzmir Valisi Mustafa Toprak da eğitim ihtiyaçlarının sınırsız olduğu belirterek bu nedenle hayırsever vatandaşlara da ihtiyaç olduğunu söyledi. Dezavantajlı çocukları ayrıştırarak değil kaynaştırmalı eğitimin bir parçası haline getirmek gerektiğinin altını çizen Vali Toprak, eğitim alanında gösterdiği katkılardan ötürü Yaşar Topluluğuna teşekkür etti. Törende otizmli çocukların da yer aldığı halk oyunları gösterisi de sunuldu. Açılış konuşmalarının ardından ise Bakan Nabi Avcı merkezi gezdi ve öğrencilerle sohbet etti.
İKİ OKUL AÇILIŞI
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı otizmli çocuklar için yapılan okulun açılışının ardından, İzmir'in Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslikli Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin açılışını yaptı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, son 12 yılda bütçeden en büyük payın Milli Eğitim Bakanlığı'na ayrıldığını ve bu sayede eğitim altyapısı anlamında büyük ilerleme kaydedildiğini bildirdi. Avcı, Karabağlar ilçesinde yaptırılan 32 derslikli Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin açılışında, Milli Eğitim Bakanı olarak hemen her gün çeşitli programlara katıldığını bu programlar içinde en fazla okul açılışlarında mutluluk duyduğunu ifade etti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın son 12 yılda Türkiye Cumhuriyeti bütçesinden en fazla pay alan bakanlık haline geldiğini ve bu sayede eğitim altyapısı anlamında büyük ilerleme kat edildiğini belirten Avcı, Eskiden Türkiye Cumhuriyeti bütçesinde en büyük pay, günün gereklerinin de bir sonucu olarak Milli Savunmaya ayrılırdı ama 12 yıldan beri bütçedeki en büyük pay Milli Eğitime ayrılıyor ve nerede bir toplu açılış olsa buradaki en büyük pay da milli eğitim kurumlarımızın, okullarımızın, pansiyonlarımızın açılışı oluyor. 2002-2003 eğitim öğretim yılında İzmir genelinde 11 anaokulu vardı; 2014-2015'te bu sayı 60. Demek ki, 49 ilave olmuş. İlkokul ve ortaokul daha önce 8 yıllık kesintisiz eğitim nedeniyle bir aradaydı, ikisinin bir arada olduğu temel eğitim kurumu sayısı 892 iken bugün 704 ilkokul, 459 ortaokul olmak üzere toplam 1163'e çıkmış durumda. Yeni açacaklarımız bu sayılara dahil değil. Aynı şey liselerde de söz konusu 73'ü genel, 19 Anadolu lisesi olmak üzere toplam 92 lise düzeyinde eğitim kurum vardı, bugün 111 lise var. Spor lisesi yoktu açtık, sosyal bilimler lisesi yoktu, şimdi 3 tane var, meslek liselerinde çok sevindirici gelişme yaşıyoruz 153 olan meslek liselerinin sayısı, bugün 298. Bunlar içinde Anadolu meslek lisesi hiç yoktu, şimdi 6 tane. Müzik ve sahne sanatları lisesi yoktu, açtık. Müzik ve bale okulu yoktu, açtık. Rehberlik ve araştırma merkezi sayısı 3'tü, şimdi 11. Sizlerin daha konforlu sınıflarda, daha az öğrencinin yer aldığı sınıflarda daha çok atölyelerin, laboratuvarların, spor imkanlarının olduğu okullarda eğitim görmenizi sağlamak için gece gündüz çalışıyoruz açıklamasında bulundu.
Bakan Avcı, konuşmasının ardından İzmir Valisi Mustafa Toprak ve protokolün diğer üyeleriyle okulun açılışını yaparak, uygulama sınıflarını gezdi. Okulda çocuk gelişimi bölümüne bağlı hizmet veren anasınıfını ziyaret eden Bakan Avcı, buradaki bir minik öğrenci tarafından selamün aleyküm şeklinde karşılandı. Bakan Avcı da öğrencinin selamını, aleyna ve aleyküm selam diyerek aldı. Tören alanında kendisini ıslık çalarak karşılayan öğrenciyi yanına çağıran Avcı, öğrenciden hayatı boyunca böyle ıslık çalamadığını söyleyerek tekrar ıslık çalmasını istedi. Törenlerde ayrıca çocuklar birbirinden güzel gösterilerde bulundu.
Son Girilen Haberler
Tokat'ta depremlerin ardı arkası kesilmedi: AFAD vatandaşlara çadır dağıttı
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde 5,6 büyüklüğünde meydana gelen depremin ardından AFAD ekiplerince vatandaşlara çadır dağıtımı gerçekleştirildi.
Organize suç örgütü üyelerine Mahzen-29 darbesi: 32 şüpheli yakalandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’da "Mahzen-29" operasyonlarında organize suç örgütü üyesi 32 şüphelinin gözaltına alındığını bildirdi.
Motosiklet tutkunluğu bir can daha aldı: İzmir'de polisler ihbar üzerine gittiği kazada arkadaşlarının cenazesiyle karşılaştı!
İzmir'in Ödemiş ilçesinde motosikletiyle birlikte kamyonla çarpışan motosiklet tutkunu bekçi, kaza yerinde hayatını kaybetti. Kaza sonrası olay yerine gelen polisler ise arkadaşlarının cenazesini görünce üzüntüye boğuldu