TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Öğrenmenin yaşı yok

Okulların sorunlarını ve başarılarını dinlemeye Boğaziçi İlkokulu ile devam ediyoruz. Boğaziçi İlkokulu Müdürü Emel Akbal, gazetemize öğrencilere ve velilere yönelik yaptıkları çalışmaları anlatarak, 4+4+4 eğitim sistemini değerlendirdi

Haber Giriş Tarihi: 20.01.2015 08:29
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Öğrenmenin yaşı yok

EMİNE ŞEKER

Cengiz Topel Mahallesi Adem Yavuz Caddesi’nde bulunan Boğaziçi İlkokulu’nun Müdürü Emel Akbal, İzmir doğumlu olduğunu belirterek, yaklaşık 17 yıldır Boğaziçi İlkokulu’nda görev yaptığını söyledi. Akbal, “Bu okulda yaklaşık 20 güne yakın çiçeği burnunda bir müdürüm. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi’nden mezun oldum. Üniversiteyi bitirdikten sonra 2 yıl özel sektörde idarecilik yaptım. Sonrasında öğretmenlik için başvuru yaptım. İlk görev yerim Boğaziçi İlkokulu oldu. İlk günden bugüne kadar bu okulda olduğum için okulun her şeyini çok iyi biliyorum. Okulumda idareci olarak faydalı olmak istediğim için müdürlük mülakatlarına katıldım. Mülakatı geçerek ilk tercih ettiğim Boğaziçi İlkokulu’na müdür olarak atandım. Okuluma faydalı olacağımı inanıyorum. Bu okulda olmaktan çok mutluyum” dedi.

GENÇ BİR YAPIYA SAHİBİZ

Akbal, Boğaziçi İlkokulu’nda 9 derslik ve 1 tanede anasınıfı olduğunu belirterek, “Anasınıfımızı öğrenci sayımız fazla olduğu için sabah ve öğlen gurubu olarak kullanıyoruz. Sınıflarımızda bulunan öğrenci sayımız 20 ile 25 arasında değişiyor. Fakat bu yıl 1. sınıflarımıza yoğun bir talep oldu. 1. sınıflarımızdan bir tanesi 27 kişi diğer bir tanesi de 28 kişi. Suriyeli vatandaşlarımızın çocuklarının da kaydını yapıyoruz. Onlar her şekilde geliyorlar. Okulun son haftası olmasına rağmen dün yine bir kayıt yaptık. Suriyeli öğrencilerimiz az çok Türkçe konuşabiliyor. Ama Türkçe yazı yazamıyorlar. Önce Türkçe öğrettiğimiz için 1. sınıflarımıza alıyoruz. Denklik sağlandıktan sonra yer değişikliği yapıyoruz. Okulumuzda toplam 223 öğrenci, 11 öğretmen, 1 tane müdür yardımcısı ve 2 tane hizmetli görevlisi var. Öğretmenler açısından genç dinamik bir yapıya sahibiz” ifadelerini kullandı.

ÇOCUĞUN EĞİTİMİ VELİDEN GEÇER

Boğaziçi Ortaokulu Boğaziçi İlkokulu’ndan ayrılmadan önce tüm öğrencilerle birlikte projeler yaptıklarını anlatan Akbal, “Öğrencilerimizle birlikte spor faaliyetlerine katılıyoruz. Halk eğitim destekli satranç ve İngilizce kurslarımız var. Yetiştirme kursları açarak geride kalan öğrencilere destek oluyoruz. Geziler düzenliyoruz. İzmir’de gezmediğimiz yer kalmadı. Pikniklere gidiyoruz. Önemli günlerde ve bayramlarda sınıflar arası resim yarışması düzenliyoruz. Ayrıca özel sektörlerin düzenlediği okullar arası düzenlenen satranç turnuvalarını da katılıyoruz. Koşu yarışmaları yapıyoruz. Öğrencilerimizi heveslendirecek çalışmalarımız var. Sadece öğrencilere yönelik çalışmalar yapmıyoruz. Aynı zamanda velilere de ilgilenebilecekleri kurslar açıyoruz. Velilerimize geçen yıl dikiş nakış kursları açmıştık. Yaptıkları eserleri sergileyip satmışlardı. Okuma yazma kursları açtık. Belgeler verdik. Şu anda da Halk Eğitim destekli okulumuzda bulunan spor salonunda aerobik kurslarımız var. Velilerle toplantı yaparak öğrencilerimize öğrettiklerimizi anlatıyoruz. Veliden de aynı şekilde davranmasını istiyoruz. Tersi olduğu takdirde sıkıntı yaşıyoruz. Velileri de eğitiyoruz. Veli bizim verdiğimiz değeri görünce daha çok çocuğuyla ilgilenmeye başlıyor. Velilerimize ve öğrencilerimize eğitim ve öğretim çerçevesinde birçok desteğimiz var. Destek olmaya da devam edeceğiz. Çünkü çocuğun eğitimi veliden geçiyor. ” şeklinde konuştu.

VELİLERLE İYİ İLETİŞİM KURUYORUZ

Akbal, 17 yıl boyunca Boğaziçi İlkokulu’nda olmasından dolayı okulun ihtiyaçlarını, sorunlarını, tehditlerini ve fırsatlarını çok iyi bildiğini vurgulayarak, “Bulunduğumuz çevre dolayısıyla ailelerimiz sosyo-ekonomik açıdan zayıflar. Bu yüzden velilerimizi de eğitmeye çalışıyoruz. Ailelerin kültür seviyesini yükseltmeye çalışıyoruz. Bu sayede velilerle daha iyi iletişim kuruyoruz. Velilerden maddi destek almıyoruz. Okulumuz için de yapmak istediğim çalışmalar maddiyata dayalı. Akademik olarak öğretmenlerimiz ellerinden geleni zaten yapıyorlar. Bizim aşmamız gereken maddi boyuttur. Bahçe içinde atıl durumda olan bir tane lojmanımız var. Oraya hiçbir şey yapılamıyor. Oraya çok güzel bir anasınıfı istiyorum. Bunun için de belediye ile işbirliği içine girip sorunu çözmeye çalışıyoruz. Çünkü tapu olarak belediyeye ait alanlar var. İlk önce o aşamayı geçmemiz lazım. Yine aynı yere velilerle ve öğrencilerle birebir olan görüşmelerin daha sağlıklı geçebilmesi için bir rehberlik odası yapacağız. Toplantı salonu olmadığı için toplantı salonu istiyorum. Yine aynı yerde kütüphane olsun istiyorum. Şu an bizim 9 dersliğimiz var. 9 dersliğimizde dolu. Her şubeden 2 sınıfımız var. Yalnızca 3. sınıflardan 3 tane sınıf var.  Önümüzdeki seneden sonra bir sınıfımız açığa çıkacak. Orayı özel eğitim sınıfı olarak kullanmayı düşünüyorum. Öğrencilerimizin tuvaleti dışarda. Tuvaletlerimiz sürekli temizleniyor. Çok temiz ama dışarda olduğu için soğuk havalarda çocuklar üşüyüp hasta olabiliyorlar. Görevli olan arkadaşlarımız sürekli takip ediyorlar. Ama tuvaletleri okulun içine aldırmayı istiyorum. Okulun dış cephe boyasına ihtiyacı var. Okulun iç kısmını canlı renklerle boyatmak istiyorum. Çizgi film karakterleri ile süslemek istiyorum. Çünkü ilkokul olduğumuz için cıvıl cıvıl bir okul olmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Çocukların okula koşarak gelmelerini istiyorum. Her sınıfımızda ayrı ayrı teknolojik donanım var. Okulda bulunan çoğu şeyi kendi imkanlarımız ölçüsünde yaptık. Mesela panoları öğretmenlerimiz kendi aralarında yaptırdı. Ses sistemimiz yok. 23 Nisan bizim için çok önemli. Ama ses sistemi olmadığı için yapılan çalışmalar ve çocukların gösterileri hiçbir şekilde görünmüyor. Çocukların ve ailelerin hevesleri kursağında kalıyor. En kısa zamanda ses sistemini halletmek istiyoruz. Yapmak istediğim çalışmaları birden tek bir yerden değil de parça parça halletmeyi düşünüyorum. İstediğim şeyler maliyetli şeyler. Önümüzdeki günlerde belediyelerle, İl Milli Eğitim ve İlçe Milli Eğitim ile birlikte sorunları çözmeye çalışacağız” diye konuştu.

BEN İKNA EDECEĞİM

Okulda 3 öğrencinin devamsızlık sorunu olduğunu söyleyen Akbal, “Öncesinde öğrencilerin evlerine gidilmiş. Ailelerle konuşulmuş. Ama aileler ikna edilememiş. Ben kendim gideceğim. İkna edeceğim. Bazı aileler eğitim ve öğretim konusuna gerekli önemi vermiyor. Ya da çocuk aile üzerinde hakimiyet kuruyor. Her istediğini ağlayarak ya da bağırarak çözmeye çalışıyor. Okula gelmek istemeyen öğrencilerin ailesi çocuklarının okula gelmek istemediklerini söylüyor. Gönderemediklerini ifade ediyorlar. Aileler bu konuda kararlı bir tutum sergileyemiyor. O zaman da çocuk her istediğini yaptırıyor. Anne ve babaların özellikle çocuklarına karşı eğitim ve öğretim konusunda kararlı olmaları gerekiyor” dedi.

DAHA ÇOCUK OLDUKLARI İÇİN İLGİ BEKLİYORLAR

Akbal, 4+4+4 eğitim sistemini idareci olarak değil de bir öğretmen olarak değerlendirmek istediğini ifade ederek, “4. sınıftan sonra çocuklar ortaokula geçtikleri zaman ilkokulda gördükleri ilgi ve alakayı ortaokulda göremiyorlar. Çünkü daha çocuk oldukları için ilgi bekliyorlar. Ortaokula gelmiş bir çocuk öğretmenler tarafından büyümüş öğrenci kabulü görüyor. Çocuklara dersler biraz ağır geliyor. Çünkü çocuk oldukları için konuları hemen anlamıyorlar. Biz ilkokul öğretmenleri olarak anlamaları için sık tekrar yapıyoruz. Çocukların seviyelerine inerek anlatıyoruz. Bir sene daha çocukların ilkokulu öğretmenleri ile birlikte kalmaları gerektiğini düşünüyorum. Bu durumunda eğitim sistemine çok büyük fayda sağlayacağına inanıyorum. İlkokul öğretmenleri açısından bir sıkıntı yok. Biz ortaokula gönderiyoruz. Ama ortaokul öğretmenleri sıkıntı yaşıyor. Öğrenciler çocuk olduğu için sergiledikleri davranışlar ortaokul öğretmenlerinin garibine gidiyor. Ortaokul öğretmenleri daha büyük yaş grubuna hitap ettikleri için zorlanıyorlar. Sorunları çözmek sınıf öğretmeni için daha kolay. Çünkü biz velilerle daha çok iç içeyiz. Bir sorun olduğunda hemen müdahale edebiliyoruz. Ama ortaokul olduğu zaman öğretmen sayısı da artıyor. Bu yüzden çocuk sınıf öğretmenine ulaşabildiği gibi ortaokulda ulaşamayabiliyor. Bu durum da başarıyı düşürüyor. Velilerde bu durumdan şikayetçiler. Eski eğitim sistemi ile şu an uygulanan eğitim sistemini karşılaştırma durumumuz var. Benim düşüncem başarı açısından çocuk açısından eski sisteme tekrar geri dönüş yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLARA OKUMAYI SEVDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ

Okulun birey için önemli bir yere sahip olması gerektiğini vurgulayan Akbal, sözlerine şöyle devam etti: “Bireyin kendine göre hayat tarzı oluşturabilmesi için kesinlikle eğitilmesi gerekiyor. Öğretmenler öğrencilerin gözünde çok farklı bir yerde oldukları için söylenenleri yapıyorlar. Aile söylediği zaman belki çocuk yapmıyor. Ya da yapmak istemiyor. Okulda öğretmen ne derse o oluyor. Çocuklar okulda öğrendiklerini hayata geçirebiliyorlar. Eğitim hayatı çocukların sosyalleşmesi açısından önemli bir yer tutuyor. Öğrenmenin asla yaşı yok. Biz yaşı ilerlemiş teyzelere okuma yazma öğrettik. Bilgiye ulaşmak için her yolu deniyoruz. Okuma alışkanlığını kazandırmak için canlı kitapları tercih ediyoruz. Bu şekilde okumayı sevdirmeye çalışıyoruz. Yıllar önce bu okuldan mezun olmuş öğrenciler şu an buraya veli olarak geliyorlar. Bu kişiler biraz daha bilinçli geliyorlar. Bu yüzden katkıları çok fazla. Çocuklarını çok fazla düşünüyorlar. Ellerinden ne geliyorsa yapmaya çalışıyorlar. Bize destek oluyorlar. Çocukların hayatta başarıyı yakalayabilmeleri için akademik kariyerlerini ona göre belirlemeleri gereklidir. İlkokulda temel çok önemlidir. İyi bir temel ile hayatta mutlu olabilecekleri çok güzel bir mesleğe sahip olurlar. Hayatlarını da ona göre belirlerler. Başarılı olabilmek için gayret göstermelerini tavsiye ediyorum. Bilgiye ulaşmaları için her yola başvurmaları gerekiyor. Tüm ilkokul öğrencilerinin gözlerinden öpüyorum. İlkokul öğrencilerini çok seviyorum. Çok tatlılar.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.