TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Babam olmadan asla ama...

17 yaşında babasına nafaka davası açtığı gerekçesiyle halası tarafından kapı önüne koyulduğunu iddia eden İzmirli İ.B’nin hayali; gazeteci olmak ve radyo programları yapmak

Haber Giriş Tarihi: 02.06.2014 07:35
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Babam olmadan asla ama...

HALİDE DEMİR - İzmirli İ.B.’nin hayatla sınavı kendisi henüz beş yaşında iken anne ve babasının boşanmasının ardından başladı. Annesi Almanya’ya gitti. Babasıyla yalnız kalan İ.B için ilk altı-yedi yıl annesizliğe karşın sıkıntısız geçti. Babası ona hem anne, hem baba, hem arkadaş oldu. Ancak yeniden evlenmeye karar veren bir üniversitede öğretim görevlisi olan baba S.M.B’nin tavırları evlendikten sonra değişti.

Bir süre üvey annesinin de geldiği evlerinde babasıyla yaşamaya devam eden İ.B., için zor günler başladı. Üvey annesinin kendisine yönelik fiziksel, sözel ve psikolojik baskı davranışları olduğunu iddia eden İ.B., bunun üzerine halası ve babaannesinin yanına taşınmak zorunda kaldığını söyledi.

Kendi deyimiyle artık eski babası yoktu onun için. Okul ve yaşama dair masraflarını bile karşılamaktan vazgeçen İ.B. için asıl sınav başlamıştı. 17 yaşında yaşadığı maddi sıkıntılara ve babasının ilgilenmemesine dayanamayan İ.B., babasına nafaka davası açmaya karar verdi.

KAPININ ÖNÜNE KOYDULAR

Halası ve büyükanne-büyükbabası ile kaldığı evden kovulup kapı dışarı edilmesi bu davayla başladı. Mahkeme henüz reşit olmadığı gerekçesiyle davayı reddetti. Ancak kararından vazgeçmeyen İ.B. ve avukatı davayı temyize götürdü. Bu duruma sert tepki gösteren İ.B.’nin hala ve büyükbabası, davadan vazgeçmesi ısrarında bulundu. İ.B., halasının kendisini arayıp, “Babana nasıl dava açarsın. İnsaflı davranıyorum. Okul bitinceye kadar kendine kalacak yer bul. İstemiyoruz artık seni’ dediğini iddia etti.

KADIN SIĞINMA EVİNDE KALIYOR

Bundan tam iki hafta önce büyükbabası ölen İ.B. için sonun başlangıcı da başladı. İ.B.’nin iddialarına göre; cenazeden sonra halası, birlikte yaşadıkları babaannesinin evini terk etmesini istedi. Apar topar eşyalarını toplayan İ.B., kendini kapı önünde buldu. Arkadaşlarının evinde 4-5 gün kalan kızın imdadına öğretmenleri yetişti. Öğretmenlerinin desteğiyle kadın sığınma evinde yer ayarlandı.

HAYATIN DİĞER YÜZÜNÜ GÖRDÜ

Yaklaşık bir haftadır kadın sığınma evinde kalan İ.B., “Tek suçum harçlık bile vermeyen ve artık benimle ilgilenmeyen babama nafaka davası açmak oldu. Beni evden çıkardılar apar topar. Cenaze bitti, eve geldik ve hemen eşyalarımı toplamamı istediler. Ertesi gün ayrıldım evden mecburen. 4-5 gün arkadaşımda kaldım. Ondan sonra hocalarım kadın sığınma evini ayarladı. İki haftadır orada kalmaya başladım. Dün bir hafta oldu. Çoğunun psikolojisi bozuk. İlk gece ortak alanda kaldım, bir başka kızla. Dört kişiydik. Sonra hocalarımın ricasıyla ders çalışabileyim diye tekli odaya aldılar beni. Şimdilik oradayım. Burada daha büyük derdi olan insanlar gördüm. Ben kendi derdimin tek olduğunu sanıyordum. Birçok orada kalan kadınla birçok ortak nokta olduğunu gördüm. Kiminin maddi sıkıntısı var, kimi eşinden şiddet görmüş. Birçok kez hayattan vazgeçmeyi düşündüm. Sonra oturdum düşündüm ve hayata yenilmemeye karar verdim. Bu saate kadar ayakta durabildiysem bundan sonra da durabilirim diyorum. İnanıyorum, Allah herkese taşıyabileceği kadar yük verir. Demek ki benim de taşıyabileceğim bu. Belki daha fazlası. Gelebilirim üstesinden. Bana güvenen ve yanımda olan insanlar var, başta hocalarım olmak üzere” diye konuştu.

GAZETECİ OLMAK İSTİYOR

Hayatın karşısına çıkardığı zorluklara karşın liseyi bitirip üniversite okumaya kararlı olan ve gazeteci olmak isteyen İ.B. şöyle konuştu: “Onlara bir tepkim olmayacak. Kendim için biryerlere gelmek istiyorum. İntikam duygum yok. Radyo programcısı ya da gazeteci olmak istiyorum. Çünkü kalemime güveniyorum. Okulda derslerde yazdığım haberlere, radyo programlarına güveniyorum. Kitap okuyorum bolca. Hep yazıyorum. Canım sıkıldığında, ağlamak yerine yazıyorum. Kendimi yazarak ifade edebildiğimi düşünüyorum. Kağıt kalem olsun o bana yetiyor.”

“AİLE KAVRAMININ BİYOLOJİK OLMADIĞINI ÖĞRENDİM”

İ., kendisine destek veren ve yalnız bırakmayan öğretmenleri ve arkadaşları ile onların ailelerinin desteği nedeniyle ailenin sadece biyolojik kökenli olmadığını öğrendiğini dile getiriyor: “Ailenin biyolojik olmadığını öğrendim. Biyolojik ailemden dışarıdaki insanlardan görmediğim zararı gördüm. Dışarıdaki hocalarım, arkadaşlarım ve aileleri bana kucak açtı, onlardan daha fazla destek gördüm.”

 

“BABAM KEŞKE OLSAYDI… GÖLGESİ BİLE YETER…”

İ.B., babasına nafaka davası açmasına karşın ona olan özlemini ise, “Babası ile sorun yaşayan her arkadaşıma, ‘Gölgesi bile yeter’ diyorum. Ne olursa olsun bence olmalı. Bazı arkadaşlarım durumu idrak edemeyenler, ‘Ne güzel işte özgürsün, karışan eden yok sana’ diyor. Keşke olsaydı ama karışsaydı. Başımda olsaydı. Şuraya gitme, buraya gitme, şununla konuşma vs... deseydi. Çünkü gerçekten gölgesi yeter. Özgürlüğüne düşkün bir insanım ama baba başka. Keşke olsa ve kısıtlasa” sözleriyle dile getiriyor.

“HAYAT; ZOR BİR SINAV”

“Hayat. Sınav. Zor bir sınav. Ama bir şekilde üstesinden geliyorsun sanki” diyen İ.B., eğitimini sürdürmek ve meslek sahibi olarak hayatta güçlü olma konusunda kararlı: “Güç mü para mı eğitim mi derseniz, gücü tercih ederim. Çünkü güçlü olmazsam eğitimime devam edemem, para kazanamam. En çok ihtiyacım olan şey güç. Bende varolduğunu fark ettim. Yeri geliyor, ben yoruldum, güçsüzüm diyorum ama geriye dönüp baktığımda o kadar çok şey gördüm ki, gerçekten güçlü bir insanmışım. Tek isteğim üniversiteyi okuyup,meslek sahibi olmak ve anneme destek olmak.”

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.