Oteller Sokağı can suyu bekliyor

DAVUT İPEK

İzmir’in Basmane semtindeki tarihi Oteller Sokağı’nda bulunan otel ve esnaflar, bölgenin sorunlarına çözüm arıyor. İzmir’in en köklü semtlerinden biri olan Basmane’deki bu sokak, son dönemlerde komşu ülkelerdeki sorunlar sebebiyle yoğun göç alıyor. Bölgedeki bazı esnafların deyimine göre sokak, müşteri sayısı bakımından altın çağını yaşıyor. Afrika’nın birçok ülkesinden gelenlerin bu sokakta bulunan otellerde yaşamasının yanı sıra, son dönemlerde Suriye’de yaşanan olaylar sebebiyle komşu ülkelerden gelen kişi sayısında da artış olduğu gözlemleniyor. Fakat tarihi Oteller Sokağı’nın bazı sorunları bulunuyor. Bu sorunlar sebebiyle sokakta bulunan otellerdeki müşteri sayısının fazla olmasına rağmen, sokak tam anlamıyla altın çağını yaşayamıyor.

“OTELLERİN SORUNU DOĞALGAZ”

Otellerin birçoğunda doğalgaz sisteminin bulunmaması Oteller Sokağı’ndaki sorunlardan sadece bir tanesi. Nur Güneydoğu Palas’ın yetkililerinden Ali Haydar Özbey’e göre, otellere doğalgaz hizmetinin verilmemesi, otellerin en büyük sorunlarından bir tanesi. Doğalgaz hizmetinin bölgeye çok yakın olan yerlere kadar verildiği belirten Özbey, “Biz bölgemize doğalgaz hizmetinin verilmesini istiyoruz. Bu büyük bir sorun. Biz burada hem büfe hem de otel işletiyoruz. Hemen arka sokağımızda bulunan ve bizim mekanlarımıza yakın olan birçok işletmeye doğalgaz bağlandı. Fakat doğalgazın asıl bulunması gereken yerlere, yani otellere doğalgaz hizmeti verilmiyor. Buradaki oteller olarak en büyük sorunlarımızdan bir tanesi bu” dedi.Bölgedeki otel sayısının fazla olması sebebiyle otellerin sorunlarının öncelikli olarak çözülmesi esnafın da işini rahatlatacağa benziyor. Bölge esnafına göre Oteller Sokağı’nın bir diğer sorunu ise hemen her yerde karşımıza çıkan alt yapı sorunu. Özellikle yağmurun şiddetli olduğu zamanlarda çok daha fazla hissedilen bu soruna da bir çözüm bekleniyor.

BASMANE’NİN SORUNU BİTMEK BİLMİYOR

İzmir’in en köklü, en tarihi semtlerinden biri olan Basmane’de yıllardan beri birçok soruna çözüm aranıyor. Kime sorsanız, hangi kapıyı çalsanız aynı şeyleri duyuyorsunuz burada. Herkes Oteller Sokağı’nın eski haline duyduğu özlemi dile getiriyor. Bunlardan biri de Oteller Sokağı’nın bağlı olduğu Akıncı Mahallesi Muhtarı Ahmet Yılmaz. 2000 yılından beri Akıncı Mahallesi’nin muhtarlığını yapan Yılmaz, geldiği günden beri bölgenin sorunlarının çözülmesi için gerekli makamlarla yazışmalarını sürdürüyor. Fakat iddiasına göre bir adım dahi yol alınabilmiş değil. Yılmaz, bu tarihi bölgeyle ilgili birçok sorunu dile getirdi. Aksaklıların son derece büyük bir sorun teşkil ettiğinin altını çizen Yılmaz şunları kaydetti; “Ruhsatsız dükkanlar ve bunun akabinde işgal edilen sokaklar sorunlarımız arasında bulunuyor. Esnaf bütün sokakları işgal etmiş durumda. Burada Anafartalar Caddesi bulunuyor ve bu yol tarihi bir yoldur. Burada Ahmet Sarışın döneminde, yani yirmi yıl önce yapılmış olan bir kanalet var ve bugün bu kanaletin bulunduğu sokaklar da çöküntüden dolayı pis bir ortam karşımıza çıkıyor. Bu konuyla ilgili tam on yıldır gerekli makamlara yazılar yazıyorum. Koskoca Büyükşehir Belediyesi bu soruna çözüm bulamıyor mu? Şurada yapacakları 300 metre yol. Çok komik bir rakam değil mi? 300 metre… Alsancak’taki yolları her yıl defalarca yeniliyorlar. Güzelyalı’da bulunan kaldırımları söküp söküp yeniden takıyorlar. Böyle bir anlayış olamaz, olmamalı da zaten.”

“BU VEBALİ KALDIRAMAZLAR”

Davetleri üzerine Zabıta Müdürlüğü’nden ve İl Tarım Müdürlüğü’nden yetkililerin mahalleye geldiklerini belirten muhtar Ahmet Yılmaz, “Konak Zabıta Müdürü ve İl Tarım Müdürlüğü’nden bazı yetkililer geldiler ve sokağa küçük bir operasyon yaptılar. Hiç olmazsa sokak biraz şekil buldu. Onun dışında Büyükşehir Belediyesi’nden bir hizmet gelmedi. Bu sokaklarda yaşlı bir insan, hamile bir kadın yürüyemiyor. Engelli bir vatandaşın nasıl yürüyebileceğini tartışmıyorum bile çünkü zaten normal vatandaş bile bu yollarda yürürken büyük sıkıntı çekiyor. Mahallemizde bir tatlıcı var, bu tatlıcı dükkanının önünde rögar kapakları bulunuyor. Engelli vatandaşların buradan nasıl geçecekleri zaten büyük bir muamma. Hiç abartmadan söylüyorum, bir gün bir vatandaşımız vardı, engeli ve tekerlekli sandalyeyle dolaşıyor. Yollar o kadar kötü ki adam kaldırıma çıkacak çıkamıyor. En son dayanamadı, evden keser getirip kendi arabasının geçebileceği kadar yeri gözlerimizin önünde kırdı ve oradan kaldırıma çıktı. Bu büyük bir vebaldir ve bu vebali yöneticilerin hiçbiri kaldıramaz. Ben şahsen söylenmesi gereken her şeyi yetkililere ve ilgili makamlara iletiyorum, fakat hala sonuç alamıyoruz. Basmane, İzmir’in kalbidir, buraya iyi bakılsın” dedi.

“YA KORKUYORLAR YA DA…”

Yılmaz, mahallenin sorunları hususunda kimi muhatap alacaklarını öğrenmek için gerekli makamlara çok sayıda yazı yazdıklarını da belirterek şunları kaydetti: “Biz sorunlarımıza bir çözüm bulamıyoruz, üstüne üstlük sorunlarımıza bit muhatap da bulamadık. Burayla kim ilgileniyor, kimdir bu durumun sorumlusu diye yazılar yazdık. Çünkü sorunumuza gerçek anlamda çözüm bulabilecek bir yetkili makam ismi bilmek istiyoruz. Fakat yazdığımız yazıların sonucunda yine hüsran yaşadık. Bize; ‘gelip, bakıldı, gidildi’ gibisinden cevaplar verildi. Durum özetle bu yani. Böyle bir şey olamaz. Bunun sonucunda akla sadece iki seçenek geliyor. Ya bu bölgede bulunan işgalcilerden, esnaflardan, tezgah sahiplerinden korkuyorlar ya da buradan bir çıkarları var. Buna şimdiye kadar göz yumulmasının sebepleri ancak bunlar olabilir. Yönetici arkadaşlarımız, büyüklerimiz kendilerine bunu yakıştırıyorlarsa artık diyecek sözümüz yok.

“BURADA KİMSE AÇ KALMAZ”

Basmane’nin her kesimden kişiye hitap ettiğini ve hemen her çeşit insanın buradan ekmek yiyebildiğini de belirten Yılmaz, “Basmane, İzmir’in beynidir. Burada herkes geçinebilir ve herkes burada rahatlıkla kalabilir. Çünkü burada insanlar aç kalmaz. Bugün Hatay’a ya da Güzelyalı’ya giden garip bir insana kimse bakmaz. Ancak görünüşünden korkarlarsa, belki üç beş kuruş verirler de gönderirler. Ama Basmane öyle değil. Burada hali vakti iyi olmayan biri görüldü mü, sofraya davet edilir, yedirilir, içirilir, karnı doyurulur. Buradaki her mekanda yemek vardır ve karnı aç gariban bir insanı bekleyen bir sofra her zaman bulunur. Mahallemizde Hatuniye Camii var ve Ramazan Ayı’nda iftar yemeği veren camimizde her gün ikindi namazından sonra da yemek çıkar. Herkes sıraya girer ve bu yemekten yer. Her kesimden insana yemek yedirilir burada. İkindi namazlarından sonra gelip bakarsanız anlarsınız. Burada yemek için sıraya girenler arasında bir polisi de görebilirsiniz, esnafı da, ayağında çarık olmayan garip bir kişiyi de… Kimsenin yadırganmadığı, herkesin samimi bir şekilde kucaklandığı bir yerdir burası. Bu yemek burada yaşayan halkın geliratıyla verilen bir yemektir ve her gün verilir bu yemek. Bu semt bazı özelliklerini hala kaybetmedi ve etmeyecektir de. Yeter ki kıymeti bilinsin.

“SURİYELİLER KULLANILIYOR”

Oteller Sokağı’nın son zamanlarda en kalabalık ziyaretçi akınını Suriye’den gelenler oluşturuyor. Bu durumun, Suriyelileri kullanmak isteyen bazı kişilerin çıkarlarına hizmet ettiğini vurgulayan Yılmaz, “Ülkemiz Suriye’den yoğun bir göç alıyor. Doğal olarak Oteller Sokağı da bu göçlerden nasibini alıyor. Ama bizim ne Suriyeliyle ne de Afrika’nın değişik ülkelerinden gelen insanlardan şikayetimiz yok. Bizim sorunumuz kendi insanımızla. Buraya sığınan, yardıma ihtiyaçları olan insanları kullanmaya çalışan vatandaşlarımız var. Buraya gelen yabancıları, özellikle son dönemlerde Suriyelileri kullanmaya çalışan o kadar fazla kişi var ki. Bunu yapan bizim kendi insanımız. Buraya göç eden gariban insanlar zaten savaşın ortasından kaçıp gelmişler, burada ne olup bittiğini bilmiyorlar ve bazı kurnazlar tarafından kullanılıyorlar. Bir yandan devlet bir yandan millet… Allah yardımcıları olsun” dedi.

“BASMANE İZMİR’İN MİHENK TAŞIDIR”

Basmane’de sadece Suriyelilerin yaşamadığını söyleyen Ahmet Yılmaz şunları da belirtti; “Bütün kıtalardan insanlar var burada. Hepsinin hikayesi farklı, hepsinin derdi farklı… Burası onlar için bir geçiş noktası. Bazıları gelir buraya, bir ay, üç ay, bir yıl vs. kalıyorlar ve sonra gidecekleri yerlere dağılıyorlar. İzmir’in mihenk taşıdır burası. Bakalım buranın kıymeti ne zaman anlaşılacak. Buradan kim ya da kimler sorumluysa emin olsunlar hepsinde vebal var. Burada yaşamaya çalışan insanların vebali var. Tarihin ta kendisinin hepimizde vebali var. Biz elimizden geldiğince durumu yetkililere bildiriyoruz. Kent gözlemcileriyle durumu fotoğraflayıp bildirdik, mühendislerle oturduk konuştuk, mahallenin büyükleriyle toplanıp gerekli makamlara durumu ilettik. Ama sonuçta bir gram dahi değişme yok.”

YİNE AYNI TABLO

Tarihi Basmane semtinde bulunan kaderine terk edilmiş binalar ve yapılar da bölgenin en kısa sürede çözülmesi gereken sorunlarından bir tanesi. Mahalle muhtarı Ahmet Yılmaz, “Eski binaların artık dökülmeye başladığını görüyoruz. Defalarca ilgili makamlara durumu ilettim. Adreslerini en küçük ayrıntısına kadar yazdım ve hangi sokakta hangi evlerin eski olduğunu, hangi evlerin bakımlarının yapılması gerektiğini bildirdim. Ben yazmaktan sıkılmam. Her defasında durumu yetkililere iletmek için daha büyük bir çaba sarf ediyorum. Ama artık bazı şeylerin farkına varılsın ve böylesine tarihi mekanlara sahip olan Basmane’ye, özellikle Oteller Sokağı’na hizmet gelsin” dedi.Bölgede bulunan eski yapılar şimdilik tarihi dokusunu korumaya devam ediyor. Fakat söz konusu binaların bakımlarının yapılmaması ve metruk bir halde kaderine terk edilmesi sonucu tıpkı Odunluk, Yıldız, Bozkurt, Namık Kemal ve Şehit Nedim Tuğaltay mahallelerinin arasında bulunan tarihi evler gibi kendiliğinden yıkılıp yok olmaya başlayacaklarına kuşku yok. Bölgenin tarihi dokusunu yitirmemesi adına, gerekli çalışmaların yapılması ve bu tarihi binaların koruma altına alınması gerekiyor. Çevre esnafına göre Oteller Sokağı bir zamanlar gecesiyle gündüzüyle, her dakika cümbüş içindeydi. Bugünlerde ise eski halini aratır durumda.