Medeni kanun önemlidir çünkü…

ANIL YIKGEÇ

CHP İzmir İl Kadın Kolları Medeni Kanunun kabulünün 89’uncu yıl dönümü sebebiyle bir basın açıklaması yaptı. İl binasında yapılan toplantıya CHP İl Başkanı Bedri Serter de destek verirken basın metnindeki cümleleri tüm kadın kolları üyeleri sırayla okudu. Toplantıda ayrıca İl Kadın Kolları tarafından 1 ay önce ‘Medeni Kanuna Sahip Çıkıyorum’ adı altında başlattıkları kampanyada 30 bin imza toplanması sebebiyle kadın kollarının ilçe temsilcilerine teşekkür belgesi verildi.

Konuşmasına üniversite öğrencisi Özgecan Aslan cinayetine değinerek başlayan İl Başkanı Bedri Serter, “Dün çok acı bir gün yaşadık, bir haftadır bunu içimizde hissediyoruz. Özgecan’ımızı kaybettik ama bundan önce de çok canlar kaybettik. Bu son olsun. Eşim ve ben dün adliyeye gittik, hayatımızdaki en acı günü yaşadık. Allah kimseye böyle acılar yaşatmasın” dedi.

KONTENJAN MAKUL

Parti meclisinden çıkan önseçim kararıyla ilgili de konuşan Serter, kontenjanın makul olduğunu belirtti. Serter, “Sizlerle, halkımızla her yerde olmaktan çok mutluyum. Azimle ilerlememe sebep oluyor. Bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayın. Bizlerle olun, biz de sizlerleyiz. Yönetim olarak elimizden geldiğince doğru düzgün bir şekilde Türkiye, Cumhuriyet ve Atatürk ilkeleri için ne yapacaksak beraber yapalım, hep yanınızda olacağız. Önümüzde 4 ayımız kaldı. Biliyorsunuz pazar günü Parti Meclisi’nden güzel bir karar çıktı. 22 yıldır yapılmayan örgütlerle ön seçim kararı çıktı. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Parti Meclis üyeleriyle topyekün bir karar aldılar. Genel Başkan’ımız İzmir’de 1-3-5 sıralardan kontenjan kullanacak. Bence çok makul bir yaklaşım. Bunun artık hiçbir yorumunun yapılmasını istemiyorum ve de yapılmasın. Önseçime hazırlanacağız. Artık çok güzel veriler geliyor. Ben hedefimizi 8-8 koymuştum ama ‘daha fazla yükselebilirsiniz’ diyorlar ama şımarmaya gerek yok. Benim hedefim minimun 8-8. Bu demek oluyor ki ön seçimden çıkan 10 arkadaşımızı Ankara’ya gönderme umudumuz var. Genel Başkana, İzmir’e çok kıymet verecek İzmir’in içinden çıkan dostlarımızın aday olması için rica edeceğim. Bunu mücadelesini vereceğim. Biz olalım yeter. Sizden aldığım gücü Ankara’ya yansıtacağım” ifadelerini kullandı.

TÜM ÜYELER TEK TEK OKUDU

Cümleleri kadın kolları üyeleri tarafından sırayla okunan basın metin şöyle:

“Bugün burada Medeni Kanunun kabul edilişinin yıl dönümü için toplandık. Ancak kalbimiz Özgecan diyor. Özgecan Aslan 20 yaşında bir üniversite öğrencisi. Mersin, Tarsus’ta yaşıyor. 12 Şubat Perşembe günü minibüste son yolcu olarak kalınca şoför önce tecavüz ediyor, direnince bıçaklayıp öldürüyor ve yakıyor. Özgecan o anda nasıl korkmuştur acaba? Ne kadar acımıştır canı? Anne diyebilmiş midir sizce? Bu ülkede kadın her geçen yıl daha değersiz hale geliyor. Medeni kanunlar, insanların doğumundan ölümüne kadar tüm yaşam faaliyetlerini düzenleyen kanunlardır. Sosyal hayatta kişilerin birbirleriyle kurduğu ilişkilerin büyük bir kısmı, medeni hukuk içinde yer almakta ve medeni hukuk tarafından düzenlenmektedir. Bir toplumun kişilere verdiği değeri anlamak için medeni kanuna bakmak yeterlidir. Medeni kanın 17 Şubat 1926’da yürürlüğe girmiştir. Türk medeni kanunu eski hukuk düzeninden tamamen farklı, çağdaş, laik ve yepyeni bir düzenleme ve anlayış getirmiştir. Medeni kanunun en belirgin yanı kişisel hak ve özgürlüklere kattığı anlamdır. Dönemin koşulları göz önüne alındığında, kadınlar açısından taşıdığı değer en önemli özelliğidir. Devrimci, Laik ve demokratik yapısı ile kadınların eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesine sunduğu katkı çok önemlidir. Kadın erkek eşitliğine sağladığı katkı, eski mülkiyet anlayışı ve sistemin tümüyle terk edilmesi, yenilikçi yapısı, yurttaş kavramının altının çizilmesi, hiçbir sınıf ve zümrenin ayrıcalığını kabul etmemesi, yaşadığımız coğrafyada örnek oluşturan toplumsal gelişime damgasını vurmuştur. Medeni kanunun kabulünden bu yana geçen süre içinde kadınlar, kazanılmış haklarını daha ileriye taşıma mücadelesini hep sürdürmüşler, kadın birlikteliği ve gücü ile de ciddi kazanımlar elde etmişlerdir. Bugün geldiğimiz noktada ise, kadın erkek eşitliğine inanmayan, kadın bedeni ve yaşamı üzerinde tahakküm kuran, kadınları toplumsal hayattan uzaklaştıran bir ideolojik saldırı ile karşı karşıyayız. Bu süreçte deneyimlerimizi paylaşmak, gücümüzü bir araya getirmek, ortak eylem ve ortak söylemde buluşmak oldukça önemlidir. Medeni kanun biz kadınlar için çok önemlidir. Çünkü; Medeni Kanunla, kadın erkek, yasalar önünde eşittir. Medeni kanun bir evlenme yaşı tarif eder. Yani ruhu çocuk gelinlere karşıdır. İmam nikahın aksine medeni kanunla evlilik birliğine giren bir kadının boşanması halinde hakları vardır. Medeni kanunun kabul edilişinin yıl dönümü olan bugünde kazanılmış hakların korunması ve yeni hakların elde edilmesi mücadelesinde üstümüze düşeni yapmaya ve haklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bu yoldan asla vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Medeni kanunumuz 17 Şubat 1926’da kabul edildi. Kadın ve erkek kanun önünde eşit oldu. Bugün, hala kadınların yanlarında bir erkek olmadan sokağa çıkamadığı yalnız başına araba kullanamadığı ülkeler var. Öyle bir Türkiye’de yaşamak ister misiniz? Tüm kadınlara sesleniyoruz, kendinizi güvende hissediyor musunuz? Kız çocuk anne babaları, kız torun sahipleri çocuklarınızın nasıl bir Türkiye’de yaşamasını istiyorsunuz?”