TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Çocuk Hastanesi’nde şok iddia

Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi binasının bodrum katına her yağmurda su basması nedeniyle oluşan fiziki şartlar Sağlık Sen İzmir Şubesi’ni isyan ettirdi. Konu hakkında konuşan Sağlık Sen İzmir Şube Başkan Yardımcısı Özgür Yıldırım, kan alma, labaratuvar ve mutfak gibi alanların lağım suyuyla dolduğunu iddia etti

Haber Giriş Tarihi: 19.02.2015 08:25
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Çocuk Hastanesi’nde şok iddia

TANER UYANIKER

Sağlık Sen İzmir Şubesi, Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi binasının bodrum katına su basması sonucunda oluşan fiziki şartları eleştirdi. Sağlık Sen binasında yapılan basın açıklamasında konuşan Sağlık Sen İzmir Şube Başkan Yardımcısı Özgür Yıldırım, “Çocuk Hastanesi binası fiziki şartlar olarak çok yetersiz durumda olup yağmur yağdığında kan alma, labaratuvar, diyaliz, personel giyinme odası lağım dolmakta ve kullanılmaz hale gelmektedir” dedi.

“MUHATAP BULAMIYORUZ”

Ege Üniversitesi Hastanesi çalışanlarının mobbing ve sağlık personeli sayısı azlığından bunalmış durumda olduklarını söyleyen Yıldırım, “Çalışanlara mobbing, idare ve başhemşirelik tarafından baskı yapılmaktadır. Özellikle Çocuk hastanesi ve acil servis çalışanları eksik personelle çalışmaktan bunalmış fazla mesailer karşısında tükenmişlik sendromu yaşamaktadırlar. Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi’nde hemşire, güvenlik görevlisi ve personel eksikliği nedeniyle çalışanların iş stresi artmakta, iş hayatları daha da çekilmez hale gelmekte, tükenme noktasına gelen hemşirelerde yılgınlık ve mutsuzluk tablosu ortaya çıkmaktadır. Ege Üniversitesi Hastanesi çalışanları sorunlara karşı muhatap bulamamakta, hemşireler sorunlarını ve şikayetlerini başhemşireye bildirmek istediklerinde sorunlarına çözüm bulunması bir yana idare tarafından hemşirelere ya fazla mesai ve nöbet ya da mobbing olarak geri dönüş olmaktadır” diye konuştu.

18 HASTAYA 1 HEMŞİRE

Çalışanların hastanede güvenlik olmadığından yakındıklarını dile getiren Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü: “Çalışanlar, hasta yakınları tarafından birçok sözlü ve fiziksel şiddete uğramakta ve güvenlik hattını aradıklarında yarım saat gibi uzun bir süreden sonra olay yerine intikal etmektedirler. Sağlık çalışanları sorunlarını iletecek bir merci bulamamakta olup, idare tarafında sindirme politikası uygulanmaktadır. Hemşireler nöbete geldiklerinde kendilerini farklı servislerde çalışmak zorunda bırakılmakta ve özellikle çocuk servisinde 18 hastaya bir hemşire düşmesi çalışanları yıpratmış ve Ege Üniversitesi Hastanesi’nde çalışan hemşireler, her gün stresli ve gergin bir ortamda sağlık hizmeti sunmaya çalışmaktadırlar. Hemşireler insancıl koşullarda özlük haklarından ödün vermeden hastalara nitelikli bir sağlık hizmeti sunmak için sorunlarına çözüm beklemektedirler.”

BASKILAR NEDENİYLE İSTİFA

Yıldırım çalışanların taleplerini ise şöyle sıraladı: “Çalışanlar hastanede hasta ve yatak sayısına oranı yeterli sayıda hemşire alınmasını talep etmekte, mobbing ve baskılara karşı istifa eden hemşire eksikliği nedeniyle değişik şekillerde mesai sistemi uygulanmamasını, güvenli ortamlarda çalışmak adına hasta yakınlarının servislere ziyaret saati dışında alınmamasını ve güvenlik personel sayısının artırılmasını, Acil Servis’te yatış bekleyen hastaların uygun yatak bulunana kadar 24 saatten fazla bekletilmemesini, dinlenme odalarının yönetmelik çerçevesinde yeniden düzenlenmesi, 24 saat kreş imkanı istemekte olup; kodlama, hasta yatış- çıkışı, telefonlara bakma, gibi işlemler için her birime sekreter alınmasını, sorumlu hemşirelerin yüksek lisans şartı aranarak seçimle atanmalarını talep etmektedirler. Hastane yönetiminin ve başhemşireliğin hastanede yaşanan sorunların çözümü için sorumluluğa davet ediyoruz.”

“BAKTERİ OLUŞUYOR”

Sağlık Sen Ege Üniversitesi Hastanesi sorumlusu Ertan Kara ise hemşire odalarının bodrum katına indirildiğini ve bodrum katına her yağmurda kanalizasyon suyunun dolduğunu iddia etti. Kara, “O alanın kanalizasyon suyuyla dolması hem sağlık hem hijyen açısından büyük sıkıntı yaratıyor. Bodrum katında büyük bir yoğunluk yaşanmaktadır. O alanda laboratuar, kan alım merkezleri ve mutfak vardır. Bu su basması nedeniyle pis bir koku oluşmaktadır. Yağmurdan sonra bu alan ne kadar temizlense de burada bakteriler oluşmaktadır. Bu alanda insanların astım hastalığına yakalanma oranları fazladır. Orada çalışan hemşire ve hastalardan büyük bir şikayet gelmektedir. Bunların çözümü hastane yönetiminde ve rektörlüktedir” dedi.

 

 

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.