TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“Baskı ve tehditlere son verilmeli”

Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde görev yapan eğitim yöneticileri ve öğretmenlere verilen nöbet görevlerinin fazla mesai kapsamında değerlendirilmemekte olduğunu açıklayan Eğitim Sen 4 Nolu Şube Başkanı Cevat Düzci, nöbetlerde uyulması gereken esasların fiilen okul idarecilerinin inisiyatifine bırakılarak öğretmenlerin sürekli mağdur edildiklerini açıkladı

Haber Giriş Tarihi: 13.03.2015 08:04
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
“Baskı ve tehditlere son verilmeli”

NİLGÜN TAZE

Nöbet görevi nedeniyle eğitim emekçilerinin ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakıldıklarını ve okullarda öğretmenlerin öğrencilerini sadece ders sürecinde değil okulda geçirdiği süre zarfında ruhsal ve bedensel olarak da izleyebilmesi gerektiğini ifade eden Düzci, “Söz konusu görevin eğitim-öğretimin bir parçası olması ve öğretmenler tarafından yerine getirilmesi oldukça önemlidir ve nöbet görevi öğretmenliğin somut bir parçasıdır. Öğrencinin ayrımcı, şiddet içeren, ötekileştirici, baskıcı kimi davranışlarına karşı yol gösterici olabilmesi önemlidir. Ancak bütün bu gerçeklere karşın özellikle belirtmek gerekir ki, mevcut nöbet uygulaması öğretmene ciddi sorumluluklar yüklerken, nöbet görevi karşısında öğretmenin en temel haklarını yok saymaktadır. Nöbet görevi, her ne kadar Milli Eğitim ile ilgili yasalarda tanımlanmasa da çıkarılan yönetmeliklere eklenen birer madde ile yönetici ve öğretmene çok fazla sorumluluk yüklenmektedir. Dolayısıyla nöbetlerde uyulması gereken esaslar, öğretmenler kurulunda görüşülmekte; ancak fiilen okul yönetiminin inisiyatifine devredilmektedir. Öğretmenleri cezai ve disiplin işlemleriyle karşı karşıya bırakabilen bir alanda, öğretmenlerin haklarının ve sorumluluklarının net olarak tanımlanmaması en başta öğretmenler olmak üzere, tüm eğitim emekçilerini ciddi bir baskı altında bırakmaktadır. Eğitim Sen olarak 8 Aralık 2014 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı`na resmi bir yazı ileterek bu konulardaki görüşlerimizi ve taleplerimizi iletmemize rağmen, Bakanlığın konuyla ilgili sorunları çözecek bir adım atmaması üzerine sendikamız, 9 Şubat 2015 tarihinden itibaren tüm iş yerlerinde nöbetlerin fazla mesai olarak kabul edilmesi ve ücretlendirilmesi talebiyle ‘nöbet tutmama’ eylemleri başlatmıştır. Eğitim Sen’in eylem kararının ardından daha önce nöbet konusuna duyarsız kalan bakanlık, nöbeti angarya olmaktan çıkarmayı amaçlayan sendikal faaliyetlere katılan eğitim emekçilerini yıldırmak, korkutmak ve hukuksuz bir şekilde cezalandırmak için harekete geçmiştir.  Sendikamızın aldığı karar gereği nöbet eylemini engellemeye dönük bu tür yazılar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun sendikal faaliyetlerin engellenmesini yasaklayan 118/2 maddesi uyarınca suç niteliğinde bir kanunsuz emirdir. Bu nedenle Anayasa’nın 137.maddesi uyarınca bu emri veren de, emri uygulayan da ceza hukuku açısından sorumludur ve cezalandırılması gerekir” dedi.

MEB DUYARSIZ

Nöbet konusundaki taleplere yıllardır duyarsız kalan MEB`na taleplerini bir kez daha iletmek istediklerini ve nöbet hizmetinin ortak-yasal bir zemine dayandırılması ve uygulamadaki farklılıklara son verilmesi gerekmekte olduğunu açıklayan Düzci, “Bu sayede öğretmenlerimiz her türden eğitim kademesinde sadece bir uygulamayı esas alarak nöbet hizmeti verecek ve yöneticilerin kişisel inisiyatif kullanmalarından kaynaklı farklı uygulamalar sona erecektir. Nöbet görevleri en fazla haftada bir gün olmak üzere, yönetmeliklere koşulları belirlenmiş bütün öğretmenlere eşit olarak dağıtılmalıdır. Öğretmenlerin nöbetçi oldukları günlerde ders ve diğer görevleri azaltılmalı, öğretmenin nöbeti sırasında dinlenecek zaman ve mekan yaratılmalıdır. Ek ders ücretleri günün koşullarına göre uyarlanmalı, her türlü ek ödeme temel ücrete yansıtılmalıdır. Diğer meslek gruplarında nöbet hizmeti ‘Fazla Mesai’ olarak kabul görmekte ve bunun için ek bir ücret ödemesi yapılmaktadır. Öğretmenlere nöbet hizmetleri için herhangi bir ek ücret ödemesinin yapılmaması Anayasa`nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırı olduğundan; nöbet hizmeti angarya olmaktan çıkarılıp ‘fazla mesai’ olarak kabul edilmeli ve 4 saat ek ders ücreti ödenmelidir. Ayrıca ek ders ücretleri iki katına çıkarılmalıdır. Taleplerimiz karşılanmadığı sürece nöbet görevi nedeniyle karşılaşılan sorunlara kalıcı çözüm üretilemeyecek ve yeni, daha yakıcı sorunlarla eğitim emekçileri karşı karşıya bırakılacaktır. Nitekim nöbet konusunda uzun süredir sessizliğini sürdüren bakanlık, Eğitim Sen’in ülke çapında ‘nöbet tutmama’ kararı almasının ardından harekete geçmiş, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, nöbet görevinin ücretlendirilmesi konusunda hazırlık yaptıklarını açıklamıştır. Bakan Avcı’nın açıklamalarına rağmen Eğitim Sen üyelerine nöbet konusunda baskı yapılması kabul edilemez bir uygulamadır.  Milli Eğitim Bakanlığı, iddia ettiği gibi eğitim-öğretimin gerçekten aksamamasını istiyorsa, okullarda, işyerlerinde Eğitim Sen üyeleri ile uğraşmayı bırakıp, yıllardır çözüm bekleyen nöbet sorununa kalıcı çözüm üretmeli, taleplerimiz en kısa sürede karşılanmalıdır” açıklamasını yaptı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.