TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Davutoğlu’nun gündemi çözüm süreci

Başbakan Davutoğlu, “Çözüm süreci binasını çökertmeye çalışanlar bilsinler ki önce kendileri altında kalır” dedi

Haber Giriş Tarihi: 19.10.2014 07:31
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Davutoğlu’nun gündemi çözüm süreci

Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Kobani, tıpkı Gezİ’de bazı ağaçların yerinin değiştirilmesinin bahane edilmesi gibi bir bahaneydi. Tam bir şehir terörü estirildi. Olaylarda devlet kurumlarına saldırıldı, Kuran kursları, ambulanslar, kütüphaneler, müzeler yakıldı. Zihinlerindeki siyasetin ne olduğunu söylediler. Bunlar çözüm sürecinin olumlu atmosferini dağıtmak için yapıldı” dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kanal 7 ve Ülke TV ekranlarında ortak yayınlanan İskele Sancak programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Molotof kokteyli ile silahın aynı sayılacağını kaydeden Davutoğlu, “Molotof kokteyli ve benzeri diye kanuna bir yasaklama gelecek. Silahlı bir saldırı neyse o da odur. Bu kanunla birlikte, Kolluk Denetim Kanunu'nu da getiriyoruz. Bu hakları istismar eden polis de cezalandırılacak. Hiçbir özgürlük kısıtlanmayacak, vatandaşımız mağdur edilmeyecek, özgürlüklerin teminat altına alındığı tedbirler olacak” değerlendirmesinde bulundu.

“AKİL ADAMLARLA KONUŞACAĞIZ”

Akil adamların çözüm süreci için tekrar devreye gireceğini belirten Davutoğlu, “Çözüm sürecinin olumlu atmosferinin tekrar topluma yayılması gerekiyor. Akil insanlarla bunu konuşacağız. HDP'nin niyeti konusunda bizde ve toplumda ciddi şüpheler oluştu. Önce onların iyi niyetini görmeliyiz. Devlet en müşfik yüzünü göstermişken, gazeteciler ‘bu bölge sadece HDP'ye mi ait’ diye niye sormazlar? Bu puslu havada, bazı çevrelerde Türkiye’ye nasıl zarar veririz diye bir kanaat var, toplum bunu görüyor. Adım adım, gıdım gıdım yükselttiğimiz çözüm süreci binasını çökertmeye çalışanlar bilsinler ki önce kendileri altında kalır” şeklinde konuştu.

“KANUNSUZLUĞU KONUŞAMAYIZ”

Selahattin Demirtaş’a, “Artık bunu nihayete erdirelim, sürüncemede kaldıkça Ortadoğu’daki gelişmeler bunu olumsuz etkiler” dediğini aktaran Başbakan Davutoğlu, “Daha önce Ada'ya giden heyetle görüşmelerimizde kendilerine söylendi, MİT Müsteşarımızla yaptıkları görüşmelerde de söylendi. Bunun için onlara da ifade ettiğimiz şey şu; ‘her türlü konuyu konuşuruz, süreç içinde neler yapılacağı karşılıkların ama kanunsuzluğu konuşamayız, çünkü biz hukuk devletiyiz’. Yani 'çözüm süreci var, siz müsamaha gösterin de şurada şu olaylar devam etsin' olmaz... Şimdi tam da bu konularda mutabık kalınmışken ve toplumda çözüm süreci bir ivme kazanmışken, ne oldu? 1 Ekim'de biz Bakanlar Kurulu kararını çıkartırken Gezi Parkı olayları, 17 Aralık'ta ne olduysa aynısı oldu” diye konuştu.

“KOBANİ TIPKI GEZİ’DEKİ AĞAÇLAR GİBİ BAHANEYDİ”

Davutoğlu, Kobani olaylarının kasıtlı olarak çıkarıldığını dile getirdi. Kobani’nin tıpkı Gezi olaylarında ağaçların bahane edilmesi gibi bir bahane olduğunu söyleyen Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu: “Kobani, tıpkı Gezi’de bazı ağaçların yerinin değiştirilmesinin bahane edilmesi gibi bir bahaneydi. Tam bir şehir terörü estirildi. Soğukkanlı bir şekilde olayları takip ettik. Gerekli güvenlik tedbirlerini aldık. Olaylarda devlet kurumlarına saldırıldı, Kuran kursları, ambulanslar, kütüphaneler, müzeler yakıldı. Yani zihinlerindeki siyasetin ne olduğunu söylediler. Sonra özellikle AK Parti’ye mensup veya yakın işadamlarının işyerleri talan edildi. Bunlar çözüm sürecinin olumlu atmosferini dağıtmak için yapıldı. Çünkü oraya çok ciddi yatırım gelmeye başladı. Yasin Börü, 16 yaşında bir genç, Berkin Elvan'dan ya da diğer gençlerden bir farkı yok. Yasin, 3 arkadaşıyla birlikte kurban eti dağıtırken, bir hayır işi yaparken, hepsi 16, 18, 20 yaşlarında gençler, 3. kattan atılıp, kafası taşla ezildi. Şimdi, 90'lı yıllarda faili meçhul diyerek bir halkı ayaklanmaya çağıran ve terörü bu şekilde meşru kılmaya çalışanlar, şimdi bir faili meçhulü nasıl izah edecekler? Olaylarda öldürülenlerin hepsi Kürt. Öldürülenler Türk, Boşnak, Arap olsa meşru görecek değiliz, o anlamda söylemiyorum. Fakat bu faili meçhul zihniyet üzerine soruyoruz, çözüm sürecinin failleri kim? Kim bunun muhatapları? Demeleri beklenir ki; 'biz bunları, bu eylemleri kınıyoruz, lanetliyoruz, bir daha olmaması için elimizden geleni yapacağız.' Fakat şöyle değil sureti haktan görünerek değil, bazı yöneticiler tavşana kaç, tazıya tut, hem gençleri tahrik edeceksiniz sonra da ‘biz engellemeye çalıştık ama olmadı…’ Peki niye tahrik ediyorsun? Meclis'te konuşabiliyorsun, barışçıl gösteri yapabiliyorsun istediğin yerde, istediğini yazabiliyorsun, söyleyebiliyorsun. Kim engelliyor seni? Niye yakıp yıkıyorsun? Barışçıl anlamda gösteri yaptığında seni engelleyen olduysa gelin, teminatı bizdedir. İstediğiniz meydanı gösterin, istediğiniz şehrimizde gösteri yapabilirsiniz. Ama o gösteriyi yaparken herhangi bir yeri talan edemezsiniz, insanları katledemezsiniz.” (İHA/ANKARA)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.