Bizim Mahalle-Konak, Tuzcu Mahallesi

Hamza Gül

MAHALLEMİZİN KİMLİĞİ (190’ıncı Mahalle)

Mahallenin adı:  Tuzcu

Mahallenin ilçesi, ili: Konak/İzmir

Posta Kodu: 35920

Mahallenin nüfusu:  4.000

Mahallenin seçmeni: 1.650

Mahallenin sokak ve cadde sayısı: 22

Mahallenin muhtarı:  Alaaddin Yenigün

Konak’ın 113 mahalle muhtarı arasın en genç olanı Alaaddin Yenigün’ün gayretleri ile şantiye görünümüne bürünen Tuzcu Mahallesi 190’ıncı mahallemiz oldu. Altay Mahallesi’ne gitmek için gazeteden çıktığımda İkiçeşmelik Merkez Camii’nden kaleye doğru tırmanırken kazılan sokakların kesiştiği yerde bir genç nereyi aradığımı sorunca bende kendisinin kim olduğunu sordum. Yanıtı, “Ben Tuzcu Mahallesi Muhtarı Alaaddin Yenigün” deyince o zaman senin mahalleni senin anlatımınla öğrenelim deyip, 190’ncı mahallemizin Tuzcu Mahallesi olmasına karar verdim. Tuzcu Mahallesi Muhtarlığı ofisinde küçük kardeşi ve amcası ile oturup mahalle ve muhtarın kendisi ile ilgili sorularıma aldığım cevaplara bazen şaşırıp, bazen de bu delikanlı muhtara bravo diyerek notlarımı tamamladım. Muhtarlığa girdiğinizde o Anadolu insanının sıcak ve samimi yüzü içinizde derin bir rahatlama hissi uyandırırken, size gösterilen saygı ve ikramlarda işte yurdumun gerçek insanı dedirtiyor. Bu duygularla neden genç yaşında muhtar oldun sorusuna, “Biz kalabalık bir aileyiz 9 kardeşiz, bu mahallede 10 yıldan buyana yaşıyoruz. Biz Midyatlıyız, ancak İzmir’e Nusaybin’den geldik. Ben büyük erkek çocuk olduğum için ortaokul diplomamı alıp iş yaşamına atıldım. Çünkü sadece babamın geliri ile geçinmekte zorlanıyorduk. Mecburen İzmir’e gelince burada bir taraftan inşaat malzemeleri bir yandan da kendimize ait bir market açtık. Babam ve kardeşlerimle buraları işletirken, seçimlere doğru eski muhtarımız 30 Mart seçimlerine aday olmayınca mahallelinin isteği ile ben aday oldum. Seçimlere 7 aday girdik. Bin 650 seçmenin dörtte birinin oyunundan fazlasını alarak seçimi ben kazandım. Şimdi gündüzleri muhtarlık ofisinde bir yandan mahallenin yıllarca biriken sorunları ile mücadele ederken bir yandan da akşamları babam ve kardeşlerime yardım ediyorum. Benim için muhtarlıktan kazancım öyle ahım şahım bir gelir değil. Çünkü aldığım paranın yarısı BAĞ-KUR primine gidiyor. Mahalle sakinlerimin büyük bölümü yoksul olduğu için çoğu kişiden zaten mühür parası da almıyorum. Ancak mahalle ve mahalle sakinlerine hizmet etmeyi seviyorum. Çünkü bende burada yaşıyorum, buraya yapılan her yatırım yıllarca sıkıntı içindeki mahalleme biraz olsun nefes aldırıyor” dedi.

BOŞ EVLERDEKİ TEHLİKE

Genç olmanın avantajını mahallesine hizmete yoğunlaştıran Alaaddin Yenigün, kendisi muhtar olduğunda tespit ettiği sorunları bir bir belediyelerle paylaştığına dikkat çekerek, “Önce mahallenin acil sorunlarını tespit ettim. Zaten birçok sorunu muhtar seçilmeden önce biliyordum. Çünkü mahallenin eski bir esnafıyım. Bu birikimlerimi şimdi muhtarlığımda kullanıyorum. Mahalle sınırlarım içinde okul yok, mahallemizin çocukları çevre mahallelerdeki okullara gidiyor. Sağlık hizmetini ise Agora’daki sağlık ocağından alıyoruz. Mahalle sınırlarım içinde bulunan harabe ve boş durumdaki evler hem yıkılma tehdidi altında hem de boş duran bu mekanlara dadanan madde bağımlıları mahallemiz için büyük bir tehdit oluşturuyor. Günün her saatinde bu evlerde uyuşturucu kullanana rastlanıyor, mahalle sakinlerimiz gelip şikayette bulunuyor, bende ilgililere zaman zaman bu sorunu bildiriyorum ancak yine de bu uyuşturucular bizim mahallelerden bir türlü gitmiyor. Ayrıca uyuşturucu satanlarda bu civarlarda görülüyor. Emniyetimizin bu konuda biraz daha bunun üzerine gitmesini istiyoruz. Bizim buralarda bu uyuşturucu satıcısı ve kullananlara karşı bir savunmamız yok, mahalle sakinleri de sinmiş durumda. Ya bu boş evleri onartıp içine aile girmesine imkan yaratılsın veya buralar yıkılsın. Ben geldiğimde yollarımızın birçoğu köstebek yuvası gibi delik deşik ti, bu sokaklarımızın tamamını asfalt kaplama ile düzenledik. 5 tane merdivenli sokağımız var, bunlarında onarımları yapıldı. 4 Sokağımızın kanalı yenilendi. Sokaklarımızda yanmayan elektrikler için sürekli TEDAŞ’ı arıyor ve arızalar biraz gecikme ile de olsa gideriliyor. Mahallemizin su ve kanalizasyon şebekesi eski idi. Buralar şimdi İZSU tarafından bir bir yenileniyor. Tabi kazılan yerlerin aynı anda asfalt yapılması biraz zaman alıyor” diye konuştu.

40 SURİYELİ AİLE YAŞIYOR

İzmir’in birçok mahallesinde olduğu gibi Tuzcu Mahallesi’nde de 40 Suriyeli mülteci aile yaşıyor. Bu ailelerin birçoğu günlük işlere giderek yaşamını sürdürüyor. Birçoğunun ise yardımlarla yaşama tutunmaya çalıştığına dikkat çeken muhtar Alaaddin Yenigün, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Şimdi Konak Kent Konseyi mahallede yaşayan Suriyelilerin kimlik bilgilerini istiyor. Bu anlamda sanıyorum bizim mahalle ile birlikte Konak’ta toplam kaç Suriyeli yaşıyor bunların ailevi bilgileri kayıt altına alınacak. Bu insanların birçoğunun kaydı bulunmadığı için bu ailelerin birçoğuna direk yardım da isteyemiyorum. Gelen yardımları imkânlarım ölçüsünde dağıtmaya çalışıyorum. Mahallemde Roman vatandaşların yanı sıra Doğu ve Güneydoğu’nun birçok ilinden göçen aileler yaşıyor. Mahalle sakinlerimizin birbiri ile kaynaşması uyumlu. Bu konuda hemen herkes birbirini tanır. Bazı sokaklarımızda enerji nakil hatlarımız halen elektrik direkleri ile havadan aktarılıyor. Oysa bunlarında yer altına inmesi için müracaatlarım oldu. Eşrefpaşa Caddesi Mahallemizin sınırını oluşturmakta. Ayrıca çevremizde Altay, Süvari, Tan, Kestelli, Dayıemir, Dolaplıkuyu, ve Bozkurt Mahalleleri var. Mahallemizde bulunan tarihi Kalafat Camimizin durumu içler acısı. Kullanılmayacak durumdaki camimiz eğer kısa zamanda onarım yapılmaz ise kendiliğinden yıkılacak. Bu durumu sık sık toplantılarda dile getirdim. Buradan bu camimizin bir an önce yapılması için yetkililere birde Ege’de Bugün Gazetesi araçlığı ile sesleniyorum. Tuzcu Mahallesi’nin Kalafat Camisinin yıkılmasına seyirci kalmayın.”