Hükümet İzmir’e hasmane tavır takındı

SAMİ GÖKÇE

-Efendim hükümet geçen yerel seçim öncesi büyük bir törenle İzmir için tam 35 proje açıkladı. Bu projelerin durumu ne? Hayata geçirilen var mı?

Geçen belediye başkanlığı seçimi öncesinde hükümetin adeta çıkarma yaparak açıkladığı ve İzmir’i uçuracağı söylenen 35 projeyle ilgili olarak il yönetiminden arkadaşlar bir araştırma yaptılar. Tespitlerine göre sadece üç projede -o da- yarım yamalak ilerleme kaydedilmiş.

-Bu projeler hangileri?

Sadece bir seçim vaadi olduğu ve hayata geçirilemeyeceğini bildiğim için inanın ilgilenmedim. O yarım projelerin hangileri olduğunu bilmiyorum işin doğrusu.

-Geçen yerel seçimde olmadı. Önümüzde genel seçim var. Sanırım hayata geçirilir. Siz ne düşünüyorsunuz?

Keşke bu 35 projeyi hayata geçirseler geçirebilseler. Biz çok memnun oluruz. Çünkü İzmir kazanacak. Ama samimi değiller. Olmadıkları da ortaya çıktı. İzmir’e sadece yatırım yapmamakla kalmadılar, aynı zamanda İzmir’e karşı hasmane bir tutum da takındılar.

-Neden hasmane bir tutum takınılıyor?

Bunun iki nedene var. Birincisi, 12 eylül  de yapılan halk oylamasında İzmirlilerin verdiği hayır oyu. Bilinçli olan İzmirliler bu halk oylamasının özgürlük değil diktatörlük getireceğini bilerek direnen bir iki ilden birisi oldu.

İŞSİZLİK ORANI ÇOK YÜKSEK

Diğeri ise yerel seçimde İzmir’in AKP’ye geçit vermemesiydi. Bu nedenle sadece yatırım yapmamakla kalmadılar. Bu hasmane tutum nedeniyle İzmir’de işsizlik oranını  artırdılar. İzmir’de İşsizlik oranı yüzde 15.4. Bu çok büyük bir rakam. Ve İzmir’in en önemli sorunu. Bunu en çok can yakıcı olarak biz hissediyoruz. Çünkü İzmirliler gelip bizden iş istiyor,. Belediyelerde çalışmak istiyor. Belediyelerin kapasitesi belli. Zaten iktidar tarafından sıkıştırılmış vaziyette. İzmirliler takdir etmeli ki belediyelerin kadroları kısıtlı. Ayrıca, istihdam yaratmak, işsizlere iş bulmak belediyelerin değil hükümetlerin işidir. Merkezi politikayla çözülecek bir sorundur. Bunları beceremediler.

En önemli yatırımlarından biri olarak Türkiye’ye duyurdukları İzmir - İstanbul otoyolu. Hedefin çok gerisinde. Daha tüneli açamadılar. Tünelin içinde kayboldu otoyol. Sözlerini  tutmadıkları ayan-beyan ortaya çıktı.

-Büyükşehire yönelik iki eleştiri var. Birisi Metro diğeri de kentin su gereksinimini karşılayacak olan baraj. Sürekli Büyükşehir Belediye Başkanı suçlandı. Bunu değerlendirir misiniz?

İşin ilginç yanı hem engelliyorlar hem de suçluyorlar. Ankara’da Büyükşehir Belediyesi 20 yılda bir metre yapamayacak ve sonra Ulaştırma Bakanlığı’na devredecek, İzmir’de ise belediye kendi emeği, kendi finansal kaynakları ile çok daha ucuza mal edecek metroyu ve sen geciktiği gerekçesiyle suçlayacaksın. Bu doğru bir bakış değil. İzmirliler bu suçlamalara pirim vermedi. Gerçekler ortaya çıktı. 2011 seçiminden çok daha fazla milletvekili çıkaracak. Bundan yüzde yüz eminim.

-Kamu kaynaklarının vakıflara aktarılmasına ne diyorsunuz?

İZMİRLİLERİN MALLARI ALINDI

Sadece İzmir için söylemiyorum. Bir yandan yerel yönetimlere yetki verdiğinizi söyleyeceksiniz diğer yandan belediyelerin elindeki kaynakları alıp yandaş vakıflara devredeceksiniz? Özel idare mallarında da aynı şeyleri yaşadık. Yani İzmirlilerin mallarını aldılar başka kurumlara devrettiler. Bütün Bunlar AKP zihniyetinin bir ürünü ve yönetimsizlik beceriksizlik.

-İzmir sanayisi son yıllarda büyük bir gerileme yaşadı. Bunun altında yatan gerekçe ne?

Bu genel ekonomik politikalara dayanıyor. Üretime yönelik politikalar yerine sıcak paraya dayalı tüketim politikası uygularsanız, sanayiciye. KOBİ’lere ucuz kredi ve teşvik vermezseniz sanayici rekabet edemez hale gelir. İzmir’de sanayici  yatırım ve üretim yerine ticareti seçti. Ve bu aynı zamanda işsizliği doğurdu.

İZMİR’DE 200 BİN SURİYELİ VAR

-İzmir çok göç alan bir il dolayısıyla gecekondusu da çok. Bu soruna ilişkin olarak bir çözüm

bulabildiniz mi?

Kentsel dönüşüm olarak bir türlü yetki vermediler. Sanki yeteri kadar göç yokmuş gibi Suriye politikaları yüzünden 200 bin kişi göç etti. Bu da hem ekonomik hem de sosyal olarak ciddi bir sorun oldu İzmir için.

Biz yabancılara kucağımızı açarız. Sayın Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi bu büyük devletlerin koşullarında olmalı. Böyle kayıt almadan Türkiye’nin her yerine gönderirseniz, hem o insanlar acı çekerler, suça karışırlar hem de bizim insanımız. Suriyeliler günlük 20 liraya çalışıyorlar. Öyle olunca da kendi yurttaşımız işsiz kaldı. Türkiye’nin en önemli sorunu budur. Bir yılda bir ülkenin nüfusu 2 milyon artarsa sorun içinden çıkılmaz hale gelir. Bu oranda artan bir nüfus normal kalkınma ile doyurulamaz.

-Yapılması gereken ne?

Yapılması gereken komşularla barış içinde yaşamak. Evet taşeronluk yapmadan Atatürk’ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesine bağlı kalarak yeniden ilişki kurmak. Bunu da ancak CHP yapar. Sonra da Suriye’den gelen sığınmacıların can ve mal güvenliklerini sağlayarak ülkelerine dönmelerini sağlamaktır. 200 bin kişi ülkelerine döndüğünde bizim işsizlik oranımız çok çok azalacak.

-Seçime yönelik İzmir projeniz ne?

CHP İzmir’de ön seçim yapacağını açıkladı. Yapılacak ön seçim partinin tabanına heyecan getirecek. Ama daha önemlisi vatandaşın seçimidir. Önümüzdeki seçimde İzmirlilerin CHP’ye teveccühleri daha da artacak.

Türk halkının gözü açıldı. Ama İzmirlilerin gözü daha önce açılmıştı. Bu seçimde de oy vermeyecek. İzmirliler zorbalığa giden yol kapanacak. Bu İzmir’den başlayacak.

-İzmir’in bu muhalif duruşu nereden kaynaklanıyor?

Demokrasi tarihimize baktığımızda Türkiye’deki bütün büyük demokratik ve siyasi hareketler İzmir’den doğmuştur. İzmir Batıya, çağdaşlığa, açılan bir penceredir.

Teşekkür ederim.