Özgecan için bir araya geldiler

TANER UYANIKER

Özgecan Aslan cinayeti üzerine tüm Türkiye’de meydana gelen protesto eylemlerine İzmir de sessiz kalmadı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun öncülüğünde aralarında Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları ve birçok sivil toplum kuruluşunun katılımıyla Bayraklı Adliye Sarayı önünde Özgecan Aslan için protesto eylemi düzenlendi. Çok sayıda vatandaşın katıldığı eylemde “Adalet biziz susmayacağız”, “ Kadın cinayetlerini durduracağız” sloganları eşliğinde Özgecan cinayetine isyan eden grup Özgecan’ın yanı sıra erkekler tarafından cinayete uğrayan kadınların pankartlarını da taşıdılar. Eylemde konuşan CHP Kadın Kolları Başkanı Özgün Utku, “Özgecan Aslan 20 yaşında Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi. Mersin, Tarsus'ta yaşıyor. Özgecan, 12 Şubat Perşembe günü minibüste son yolcu olarak kalınca minibüs şoförü önce tecavüz ediyor, direnince bıçaklayıp öldürüyor ve yakıyor. Özgecan o anda nasıl korkmuştur acaba? Ne kadar acımıştır canı? Anne diyebilmiş midir sizce?” dedi

“KIRMIZI RUJ SÜRÜNCE KÖTÜ KADIN MI OLUYORUZ?”

Cinayetin 12 Şubat’ta, 2 gün sonrasının ise 14 Şubat olduğunu hatırlatan Utku, “Sevgiye, insanı sevmeye adanmış gün. Kadını, erkeği, genci yaşlısıyla ‘bir insanı sevmekle başlayacak her şey’ dediğimiz gün. Bir can bir cana nasıl kıyar? İnsan mıdır insana kıyan? Kadın her geçen yıl daha değersiz bu ülkede... Yine hafifletme, yine kadında suç arama, aşağılanma, yine bahaneler aranacak, bahaneler bulunacak... Öldürüyorlar bizi! ‘Erkeklerle eşitlik kadının fıtratında yoktur’ dendiğinde kendinizi güvende hissediyor musunuz? Peki ‘hamile kadın sokağa çıkmasın’ ya da ‘kahkaha atan kadın ahlaksızdır’ denilince. Kırmızı ruj sürünce kötü kadın mı oluyoruz? Biz kadınlar kaç çocuk doğuracağımıza, nasıl doğuracağımıza kendimiz karar veririz” diye konuştu.

“İNSANLIK SUÇLARINA GÖZ YUMMAK SUÇTUR”

Devletin görevinin vatandaşını korumak olduğunu söyleyen Utku konuşmasını şöyle sürdürdü: “’Kadın cinayetlerini sağır sultana duyurmaya gerek yok’ diyenler mi bizleri kadına uygulanan şiddeti çözeceklerine inandıracaklar. Özgecan’ın katilleri yakalandı. ‘Diz kapağı görünen annem bile olsa tahrik olurum’ diyenler ellerini kollarını sallayarak gezerken bu cinayetlerin sorumluları gerçekten bulunur mu? Kadına uygulanan şiddetin yüzde bin 400 arttığı, neredeyse her gün bir kadının öldürüldüğü günümüzde; en temel hakkımız olan yaşam hakkımızı elimizden alınıyor. ‘Erkeklerin taşımayacağı kadar ağırdır Özgecan'ın cenazesi’ evet öyle. Öldürülen binlerce kadının cenazesi artık erkeklerin kaldıramayacağı kadar ağır. Çok ağır. Farkında mısınız? Kadına, bedenine, seçimlerine, haklarına saygı göstermeyen kafalar! Tecavüz, bıçaklanma, otobüs durağına komada bırakılma, yakılma. İnsanlık suçlarına göz yummak suçtur! Yarın 17 Şubat. Medeni Kanunumuz 17 Şubat 1926’da kabul edildi. Kadın ve erkek kanun önünde eşit oldu. Bugün, hala, kadınların yanlarında bir erkek olmadan sokağa çıkamadığı, yalnız başına araba kullanamadığı ülkeler var. Öyle bir Türkiye’de yaşamak ister misiniz? Tüm kadınlara sesleniyoruz, kendinizi güvende hissediyor musunuz? Kız çocuk anne babaları, kız torun sahipleri çocuklarınızın nasıl bir Türkiye’de yaşamasını istiyorsunuz? Biz Cumhuriyet Halk Partili kadınlar erkekle kadının eşit tanımlandığı yan yana olduğu bir Türkiye için mücadele ediyoruz. Bu nedenle; Özgecan için yasta değil isyandayız.”

ÖFKEMİZ ÇOK BÜYÜK

Emekçi Hareket Partili Kadınlar, Ege 78'liler Derneği, Siyah Pembe Üçgen İzmir LGBT Dayanışma Derneği gibi sivil toplum örgütlerinin katıldığı eylemde CHP Kadın Kolları Başkanı Özgün Utku’dan sonra konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, “12 Şubat 2015 tarihinde üniversite öğrencisi Özgecan Aslan, Mersin'de tüm toplumun tepki gösterdiği bir kadın cinayeti sonucu yakılarak öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak bugün genç yaştaki üniversite öğrencisi Özgecan'ın hesabını soruyoruz. Öldürülen yüzlerce kadın kardeşimizin hesabını soruyoruz, kadın cinayetlerini durdurmak için uygulamaların ve cezaların takibini yapıyoruz. Sonuçlar çıkardık, çözümlerimizi ve taleplerimizi sunup gerçekleştirilmesini istedik. Bu yüzden bugün Özgecan kardeşimizin hesabını sorarken öfkemiz çok büyük. Çözümler bilindiği halde yapılmadığı için. Özgecan kardeşimiz yaşıyor olabilirdi diye. Çözümlerimize ve kadın cinayetlerine devletin gösterdiği tepkisizlik, şiddetin ve cinayetlerin artışına neden oluyor. Gencecik yaşındaki Özgecan kardeşimizin öldürülmesinden hükümet sorumludur, meclis sorumludur. Devletin kadınların haklarını korumaya dair icraatsızlığını gören kadın katilleri bundan güç almaktadır. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak, kadınlar ve toplum olarak yapılması gereken şeyin ne olduğunu defalarca taleplerimiz olarak haykırdık ve bugün başka Özgecanlar olmasın diye harekete geçmek için zaman olmadığını söylüyoruz. Öldürülen her kadından siz sorumluydunuz, siz sorumlusunuz. Elinizdeki bol imkanları, kadınların yaşam haklarını korumaya gelince kısarak kullanmak insanlığa karşı işlenen bir suçtur” dedi

SERPİL ERFINDIK İÇİN ÇAĞRI

Hükümet insan haklarını kadınlar için de korumalıdır diyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu şu ifadeleri kullanıldı: “Kadın cinayetleriyle ilgili gerçekler her gün kendisini ortaya sermektedir, ancak cezalar caydırıcı değil ve uygulamalar etkin değil. Hükümet bu dersi hiçbir şeyden çıkaramadıysa öldürülen binlerce kadın kardeşimizin mezarlarından çıkarsın, Özgecan'ın umutla gülen gencecik yüzünün bugün aramızda olmamasından çıkarsın.”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu bugün duruşması görülecek Serpil Erfındık davasını hatırlatarak; “15 Aralık 2013'te boşandığı kocası Vedat Atik tarafından, çocuğunun gözleri önünde bıçaklanarak öldürüldü. Koruma altında olduğu halde, aldığı tehditler nedeniyle defalarca kez savcıya başvuran Serpil kardeşimizi savcı dikkate almadı. Öğretim görevlisi olarak çalıştığı Dokuz Eylül Üniversitesi'nin yönetim kademeleri Serpil hocanın yardım isteğine rağmen, kendi çalışanına sahip çıkmadı. Serpil kardeşimizin ölümüne adeta göz yumuldu. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak Serpil Erfındık kardeşimize sahip çıkıyoruz; davalarının peşindeyiz. Özgecan kardeşimizin hesabını soruyoruz ve her adımın takipçisiyiz, ailesinin yanındayız. Özgecan yaşıyor olabilirdi, biliyoruz. Özgecanlar yaşasın diye, kadınların yaşam hakkına dahi direnen erkek şiddetine karşı mücadelemiz, her türlü hakkımızla beraber yaşam hakkımızı alana kadar tüm toplumla devam edecek” diye konuştu.