TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Alzheimer yaşlılığın kaderi değildir

İzmir Büyükşehir Belediye’nin dünya Alzheimer günü nedeniyle Dokuz Eylül Üniversitesi Geriatri Bilim Dalı işbirliğinde ‘Alzheimer yaşlılığın kaderi mi?’ isimli panel düzenledi

Haber Giriş Tarihi: 24.09.2014 08:21
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Alzheimer yaşlılığın kaderi değildir

EMİNE ŞEKER

Alzheimer yaşlılığın kaderi mi? isimli panelde akademisyenler, ‘çağın hastalığı’na yakalanmamak için ipuçları verirken, hasta bakımına ilişkin de önemli bilgiler paylaşıldı.  Panel sonrasında “Unutmamak İçin Üretiyorum” isimli serginin açılışı yapıldı. ‘Alzheimer yaşlılığın kaderi mi?’ isimli panel Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşirken moderatörlüğünü Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Refik Mas yaptığı panelde, İç Hastalıkları Geriatri Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof.Dr. Ahmet Turan Işık ile Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Özlem Küçükgüçlü konuşmacı olarak yer aldı.

YAŞLILIK, BİR KENARA ÇEKİLMEK DEĞİLDİR

Panelin açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Muzaffer Tunçağ, Büyükşehir Belediyesi’nin yaşlılık konusunda etkin çalışmalar yürüttüğünü hatırlatarak, “Yaşlı nüfusu İzmir’de oldukça yoğun. Yaşlılık, bir kenara çekilmek değil, tam tersine hayata daha çok girmek. Ünlü yazarın dediği gibi, 90 yaşında bile zeytin ağacı dikmeyi başarabilmek ve bu azimle yaşamaktır. İnsan, yaşlı olmaya karar verdiği gün yaşlanır. İzmir geçtiğimiz yıl 2013 İstanbul Yaşlılık Girişimi Fuarı’nda ‘Yaşlı Dostu Kent’ ödülüne layık görüldü” dedi. Büyükşehir Belediyesi’ne ait Alzheimer ve Demans Hastaları ve Aileleri için Buluşma ve Danışma Merkezi ile Sağlıklı Yaş Alma ve Dayanışma Merkezi’yle ilgili bilgiler verdi. Tunçağ, Buca’da yapımı devam eden Sosyal Yaşam Kampüsü’nün de önemli bir ihtiyacı karşılayacağını söyledi.

Dokuz Eylül Üniversitesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Refik Mas, Alzheimer ve Demans hastalığı konusunda hasta sahipleri ile yakınlarının iyi bilgilendirilmeleri gerektiğini ifade etti. Dünyada yaklaşık 35 milyon demans hastası bulunduğunu söyleyen Mas, bu rakamın yaklaşık yüzde 38’inin gelişmekte olan ülkelerde görüldüğünü kaydetti.

HER UNUTKANLIK, ALZHEİMER DEMEK DEĞİLDİR

İç Hastalıkları Geriatri Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof.Dr. Ahmet Turan Işık,  Büyükşehir Belediyesi’ne işbirliği için teşekkür ederek, “Günümüzde Alzheimer yaşlıların korkulan rüyası haline geldi. Erken teşhis çok önemli. Dünyada ortalama yaşam beklentisi 80’lere çıktı. Tabii ki, yaşlanmayla birlikte gelen en önemli sıkıntıların başında unutkanlık geliyor. 65 yaşından sonra insanların yüzde 85’inde unutma belirtileri başlıyor. Fakat her unutkanlık, Alzheimer demek değildir. Hastalığa Alzheimer demek için günlük ihtiyaçlarınızın idamesinde bir sorun olması gerekir. Demans genel bir şemsiyedir. 100 Demanslı hastanın 7 tanesi Alzheimer kaynaklı Demans olmaktadır. Bu nedenle her Demans da Alzheimer demek değildir. 2000-2010 yılları arasında gerçekleşen ölümlerde bilimin ilerlemesiyle kanser gibi bazı hastalıklara bağlı ölümlerde azalma görülürken, Alzheimer’a bağlı ölümlerde ise yüzde 68 oranında bir artış olduğu gözleniyor. Alzheimer hastalarında beynin işlev gören bölümlerinde sulanma oluşuyor. Alzheimer ile ilgili 10 önemli bulguyu, iş becerilerini etkileyen hafıza kaybı, rutin görevleri yapmada zorlanma, konuşma problemleri, zayıf ve azalmış yargılama, soyut düşünme ile ilgili problemler, objeleri yanlış yerleştirme, duygu durum ve davranış değişiklikleri, kişilik değişiklikleri ve insiyatif kaybı olarak sıralayabiliriz” şeklinde konuşarak sözlerine şöyle devam etti: “Alzheimer yaşlılığın kaderi değildir. Kardiyovasküler hastalıkların Alzheimer ile yakın ilişkisi olduğu biliniyor. Stres, sigara, alkol ve obezite, üzerinde durulması gereken konuların başında geliyor. Yüksek tansiyonunun düzene alınması, mental ve fiziksel aktivite,  kemik erimesinin önlenmesi, balık yağı ve kahvenin de Alzheimer’ı önleyici faktörler arasında olduğu belirtiliyor. Akdeniz diyetiyle yapılan beslenmenin ise hastalığa olumlu etkileri olunduğu biliniyor.”

BEDEN DİLİ ÇOK ÖNEMLİDİR

DEÜ Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Özlem Küçükgüçlü de, Alzheimer hastalığı sürecinde verilecek bakım hizmetlerine ilişkin bilgilere değinerek, “Bakım verilecek hastaya yaşadığı ortam giderek yabancılaştığı için alışkın olduğu çevreyi hatırlamasını sağlamak amacıyla ortam aynı şekilde düzenlenmelidir. Aşırı gürültü, aşırı ya da yetersiz ışık ile kalabalık ortamlar hastayı olumsuz etkiler. Hastaya bakım veren kişi ve yer değişikliğinin olumsuz sonuçları olduğu gözleniyor. Bu süreçte en önemli faktörlerin başında, iletişim kurmak ve sürdürmek geliyor. Hastaya ne söylediğiniz değil, aslında nasıl söylediğiniz önemlidir. Bu yüzden beden dili çok önemlidir. Hastaya bakım veren kişinin beden dilini iyi kullanması, hastanın beden dilini iyi gözlemlemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Panel sonrasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi Zübeyde Hanım Huzurevi'nde yaşayan yaşlıların el işi atölyesinde, Sağlıklı Yaş Alma ve Dayanışma Merkezi üyelerinin el işi kurslarında, Alzheimer ve Demans Hastaları ve Aileleri için Buluşma ve Danışma Merkezi’ne gelen hastaların ise uğraş terapisi sonucunda hazırladığı el işi ürünlerin yer aldığı “Unutmamak İçin Üretiyorum” isimli serginin açılışı gerçekleştirildi.

 

 

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.