Midyatlılar açılışta buluştu

DAVUT İPEK

Mardin Midyatlılar Derneği, yeni merkez olarak Çankaya’yı seçti. Çankaya Niyazi Ersoy İşhanı’ndaki dernek açılışına çok sayıda misafir katıldı. İş ve siyaset dünyasının yanı sıra birçok sivil toplum örgütünün de katıldığı açılış töreninde konuşma yapan Mardin Midyatlılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Gündüz, “Birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz bu açılışın bizler için elbette çok büyük bir önemi var. İslamiyet, Hristiyanlık, Yezidilik dinlerinin, Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Süryanice dillerinin buluşma noktası olan Midyat, milattan öncesine dayanan tarihiyle görkemli bir geçmişe sahip. Böylesine güzel korunmuş bir mimariye sahip olan Midyat’ın ismi de Asur tabletlerinde mağara kenti anlamına gelen Matiate olarak geçmektedir. Süryanice kökenli bir kelime olup, köyüm, vatanım anlamı taşımaktadır. Böylesine çeşitliliğin olduğu bir yerin isminin köyüm, vatanım anlamlarına gelmesinin de ayrıca çıkarmamız gereken bir ders niteliğinde olduğunu düşünüyorum. Köyüm, vatanım diyebilmek için, aynı etnik kökene sahip, aynı dine mensup ya da aynı dili konuşmak gerekmediğini gösteren Midyat, benim düşlerimin ülkesidir. Midyat’ta Müslüman olarak Kürtler, Türkler ve Araplar yaşıyor. Hristiyan dinine sahip olarak ise Süryaniler, Ermeniler ve Keldaniler yaşamakta, bu dil grupları mezhep olarak aralarında Katolik, Ortodoks ve Protestan olmak üzere üç mezhebe ayrılırlar. Hristiyanlar kendi aralarında çok az sayıda olmak kaydı ile Süryanice konuşmaktadırlar. Keldanice ve Ermenice bu bölgede unutulmuş dil gruplarıdır ve konuşulmamaktadır. Midyat’ta bu dinlerin yanı sıra sayıları çok az olmakla beraber Yezidi dinine mensup insanlar da yaşamaktadırlar. Bu nedenle de Midyat’a dinler ve diller şehri deriz” dedi.

“İZMİR’İN SORUNLARI DA GÜNDEMİMİZDE OLACAK”

Derneğin 2013 yılında kurulduğunu da belirten Gündüz şunları da kaydetti: “Dernek bünyemizde eğitim, sağlık, sosyal destek, kültürel dayanışma gibi alanlarda çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Çalışmalarımız kültürel projeler, birlik ve beraberliğimizi pekiştirecek aktiviteler, Mardinlilere ön yargısız kucak açmış olan güzel İzmir’in sorunlarını çözmeye yönelik öneri, proje ve destekler ile İzmir ve Mardin arasında kültürel açıdan bir köprü kurmaya yönelik projeler, maddi imkanları kısıtlı ama başarılı öğrencilere Mardinliler Vakfı aracılığıyla burs imkanı sağlamaya yönelik destekler gibi girişimlerin planlamalarına yöneliktir. Derneğimizin kuruluşundan bu yana çalışmalarımız sosyal, eğitsel, kültürel projeler ve sportif alanlarda dar bir çerçevede olmuştur. Üyelerimize derneği tanıtmak amacıyla bir kahvaltı, geleneksel aşure günü etkinliği, her ayın ilk cumartesi günlerinde çiğ köfte partisi, 5-12 yaş arası otuz aile çocuklarına birlikte okuyalım birlikte resmedelim etkinliği, yine yaklaşık otuz gencimize, uyuşturucunun zararları anlatılarak seminer verilmiştir. Ayrıca Kızılay ile birlikte ihtiyaç sahiplerine 1500 battaniye dağıtılmıştır. Yine geçtiğimiz Kurban Bayramı öncesi ihtiyaç sahibi altmış aileye nakdi yardım yapılmıştır. Ayrıca beş yüz kişilik yemekli gece de düzenledik. Bundan sonraki etkinliklerimizi aynı çeşitlilikte ve daha hızlı bir tempo ile siz değerli dostlarımızın destekleriyle birlikte devam ettirmeyi düşünüyoruz. Bu konuda yardım ve desteklerinizi bekliyoruz.”

“AYNI EVİN FARKLI ODALARINI PAYLAŞIYORUZ”

Doğu medeniyetinin temsilcileri olduklarını belirten Gündüz, “Bizler dillerin, dinlerini sevginin, barış ve hoşgörünün harmanladığı Mardin, yani Mezopotamya kültürünün ve doğu medeniyetinin temsilcileriyiz. İzmir’de kültürümüzü ve kültürümüzün evrensel değerlerini yaymaya ve geliştirmeye gönül vermiş bir topluluğuz. İzmir’de kültürümüzü yaymaya ve geliştirmeye geçmişte hizmeti geçen değerli büyüklerime huzurlarınızda saygılarımı sunar, vefat edenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara uzun ömürler diliyorum. Derneğimizin kurulmasında katkıları olan kurucu heyete ve çalışmalarıyla emek sarf eden yönetim kurulumuza huzurlarınızda şükranlarımı sunuyorum. Dernek yönetimi olarak arkadaşlarımızla birlikte Mardin Midyatlı hemşerilerimizin sorunlarına itina ile yaklaşıyoruz ve çözümü hususunda elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz. En büyük amaçlarımızdan birisi yaşadığımız bu güzel şehre, güzel İzmir’e en az bir İzmirli kadar sahip çıkmak, sosyal, kültürel ve ekonomik değerler bazında katkı sunmaktır. Bizler İzmir’de aynı evin farklı odalarını paylaşan bireyleriz. Ülkemizde ise aynı geminin yolcularıyız, bu gemi batarsa hepimiz batarız. Bunun için el ele vermeliyiz. Bizler farklı bedenlerde tek vücut olmalıyız” dedi.

“MARDİN GURURUMUZ,  İZMİR ONURUMUZ”

Cengiz Gündüz, Kürt ve Türk halklarının, bin yıldır bir arada yaşamayı başarmış olan halklar olarak bu birlikteliği sürdürmeleri gerektiğini de vurguladı. Gündüz sözlerine şöyle devam etti: “Son günlerde yaşanan şiddet olaylarını kınıyor ve kardeşliğimize özellikle vurgu yapmak istiyorum. İzmir ile Mardin arasında kurduğumuz bu gönül köprüsünü hiç yıkılmayacak bir şekilde inşa etmeye devam edeceğiz. Bu yüzden İzmir’de yaşayan Mardin Midyatlılar olarak hep söylediğimiz bir sözü burada bir kez daha söylemek istiyorum. Doğduğumuz yer olan Mardin gururumuz, yaşadığımız yer olan İzmir ise onurumuzdur. Tüm misafirlerimize ve Midyatlı gönüldaşlarıma katılımlarından dolayı saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”

“HUZURLU BİR COĞRAFYA KALMADI”

Gündüz’ün ardından söz alanKarabağlar Kaymakamı Mehmet Sadık Tunç ise şunları söyledi: “Burada bugün tanınmış birçok sim var. Öncelikle bir Midyatlı olarak bu isimleri bir arada burada görmekten son derece memnun olduğumu belirtmek isterim. Üzerinde yaşadığımız coğrafya gerçekten bin yıldır huzur bulamadı. Çok önceleri başlayan Haçlı Seferleri maalesef bugün sadece şekil ve isim değiştirerek halen devam etmektedir. Çeşitli sıkıntılar sebebiyle yaşadığımız bölgeler hala huzur bulamamaktadır. Bu coğrafyalara huzurun tekrar gelebilmesi için çok uzaklara gidilmesine gerek yok. Bundan yüzyıllar önce değişik din, dil, ırk ve mezhebe mensup olan kişiler bir arada kardeşçe yaşayabiliyorlardı. Ama bugün maalesef o değişik dinlerin, ırkların bir arada kardeşçe yaşayabildiği bir coğrafya pek kalmadı. Ama bizim güzel Midyat’ımızda mozaik yapı hala devam ediyor ve herkes hala kardeşçe yaşayabiliyor. Bizler de Midyatlılar olarak bunu gittiğimiz her yerde gururla ve rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Atalarımız, dedelerimiz böyle kardeşlik içinde yaşadılar ve bizlere de bunu miras bıraktılar. Bu yüzden bizler Midyatlılar olarak gittiğimiz her yere bu kültürü, bu anlayışı götürüyoruz. Bugün burada benim gibi çok sayıda Mardinli, Midyatlı olan insan var. Ama burada yıllardır yaşıyoruz ve kabul etmeliyiz ki artık hepimiz gerçekten İzmirliyiz de. Bu yüzden burada, İzmir’in daha ileri gitmesi için, herkesin çok daha fazla gayret göstermesi gerektiğine inanıyorum. Ben burada görev yapacağım süre içerisinde tüm Mardin derneklerinin çalışmalarına katkı koyacağımı ve tüm hemşerilerimin hizmetinde olduğumu da belirtmek isterim. Ayrıca burada Mardinli olmadığı halde gelip bizleri yalnız bırakmayan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum. Bu derneğin bundan sonraki çalışmalarında da başarılar diliyorum ve saygılarımı sunuyorum.”