TBMM Başkanı Cemil Çiçek, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaşın Sokağa çıkarız, gerekirse kıyamet koparırız açıklamalarına ilişkin, Sokağa çıkmak gerekiyor olabilir ama bütün bunları yaparken kanunların dışına çıkmamak lazım. Kim ne yapacaksa, neyi söyleyecekse, neyi protesto edecekse yasalar çerçevesinde yapması lazım dedi
Haber Giriş Tarihi: 11.12.2014 08:16
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
TBMM Başkanı Çiçek, 5. Din Şurasına katıldı. Şura çıkışında gazetecilerin sorularını cevaplayan Çiçek, bir gazetecinin Meclise gelen iç güvenlik paketiyle ilgili HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaşın Sokağa çıkarız, gerekirse kıyamet koparırız şeklindeki sözlerini sorması üzerine, Bir sayın milletvekilinin beyanı üzerine benim açıklama yapmam doğru olmaz ama genel kuralı söyleyeyim, herkes bundan ne anlıyorsa anlasın. Bir demokratik ülkede insanların beğenmediği fikirler olabilir. Yasa, teklif, tasarılar olabilir, uygulanan politikaların beğenmedikleri yanları olabilir. Bunları protesto etmek, beğenmediğini ortaya koymak, itiraz etmek ihtiyacını duyabilirler. Sokağa çıkmak gerekiyor olabilir ama bütün bunları yaparken kanunların dışına çıkmamak lazım diye konuştu.
KİM NE YAPACAKSA, YASALAR ÇERÇEVESİNDE YAPMASI LAZIM
Kim ne yapacaksa, neyi söyleyecekse, neyi protesto edecekse yasalar çerçevesinde yapması lazım diyen Çiçek, şunları kaydetti:
Mesela iç güvenlik paketinden mi rahatsızlık var. Bunu beğenmiyorlar mı olabilir, kendi yönlerinden önemli itiraz ve gerekçeleri de bulunabilir. Giderler Ankarada kabul edilmiş meydanlar var. Orada protesto yapabilir, miting yapabilir, imza kampanyası yapabilir, ama belli bir politikayı ya da belli bir teklifi protesto etmek için daha kısa bir süre evvel yaşadığımız ve çok sayıda vatandaşımızın hayatına mal olan, çok sayıda vatandaşımızın can ve mal emniyetini tehdit etmiş yol ve yöntemlere tenasüp edilirse bu kati suretle demokraside himaye görmez. Anlayışla da karşılanmaz. Ben sadece genel kuralı söylüyorum. Kaldı ki Türkiyede kararlarına en çok atıf yapılan mahkeme Avrupa İnsan Hakları Mahkemesidir. Onun kararlarına baktığımızda da cebir ve şiddeti, yakıp yıkmayı, başkalarının özgürlüklerini kısıtlamaya yönelik tavırları da himaye görmeyeceğini, demokraside bunu AİHM kararları da çok açık olarak ortaya koyuyor. Ben o türlü söylemlerin hukuk içerisinde kalınarak değerlendirilmesi gereken sözler olarak değerlendirmeyi daha doğru buluyorum.
İHTİYAÇ MESELESİ OLARAK DEĞERLENDİRMEK LAZIM
Milli Eğitim Şurasında tartışılan konulardan birinin Osmanlıcanın zorunlu ders olması konusu olduğunu belirten bir gazetecinin bununla ilgili değerlendirmelerini sorması üzerine Çiçek, Bunu daha çok eğitimciler tartışsa uygun olacak. Ben o tartışmaların biraz dışında kaldım. Bilseydim önünde arkasında ne var, ne gerekçe gösterilerek yapıldı, onu açıkça söylerdim. Şunu biliyoruz, bizim tarihimizin önemli bir kısmı eski Türkçe ya da Osmanlıca denilen harflerle yazılmıştır. Bir kısım bilgiye ulaşmada, erişmede yeteri kadar insanımızın olmadığını da görüyoruz. Meseleyi ihtiyaç ve bir imkân meselesi olarak değerlendirmek lazım. En önemli konuları bazen gündelik siyasette tartışma konusu yaparak heba ediyoruz dedi. (İHA/ANKARA)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaşın Sokağa çıkarız, gerekirse kıyamet koparırız açıklamalarına ilişkin, Sokağa çıkmak gerekiyor olabilir ama bütün bunları yaparken kanunların dışına çıkmamak lazım. Kim ne yapacaksa, neyi söyleyecekse, neyi protesto edecekse yasalar çerçevesinde yapması lazım dedi
TBMM Başkanı Çiçek, 5. Din Şurasına katıldı. Şura çıkışında gazetecilerin sorularını cevaplayan Çiçek, bir gazetecinin Meclise gelen iç güvenlik paketiyle ilgili HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaşın Sokağa çıkarız, gerekirse kıyamet koparırız şeklindeki sözlerini sorması üzerine, Bir sayın milletvekilinin beyanı üzerine benim açıklama yapmam doğru olmaz ama genel kuralı söyleyeyim, herkes bundan ne anlıyorsa anlasın. Bir demokratik ülkede insanların beğenmediği fikirler olabilir. Yasa, teklif, tasarılar olabilir, uygulanan politikaların beğenmedikleri yanları olabilir. Bunları protesto etmek, beğenmediğini ortaya koymak, itiraz etmek ihtiyacını duyabilirler. Sokağa çıkmak gerekiyor olabilir ama bütün bunları yaparken kanunların dışına çıkmamak lazım diye konuştu.
KİM NE YAPACAKSA, YASALAR ÇERÇEVESİNDE YAPMASI LAZIM
Kim ne yapacaksa, neyi söyleyecekse, neyi protesto edecekse yasalar çerçevesinde yapması lazım diyen Çiçek, şunları kaydetti:
Mesela iç güvenlik paketinden mi rahatsızlık var. Bunu beğenmiyorlar mı olabilir, kendi yönlerinden önemli itiraz ve gerekçeleri de bulunabilir. Giderler Ankarada kabul edilmiş meydanlar var. Orada protesto yapabilir, miting yapabilir, imza kampanyası yapabilir, ama belli bir politikayı ya da belli bir teklifi protesto etmek için daha kısa bir süre evvel yaşadığımız ve çok sayıda vatandaşımızın hayatına mal olan, çok sayıda vatandaşımızın can ve mal emniyetini tehdit etmiş yol ve yöntemlere tenasüp edilirse bu kati suretle demokraside himaye görmez. Anlayışla da karşılanmaz. Ben sadece genel kuralı söylüyorum. Kaldı ki Türkiyede kararlarına en çok atıf yapılan mahkeme Avrupa İnsan Hakları Mahkemesidir. Onun kararlarına baktığımızda da cebir ve şiddeti, yakıp yıkmayı, başkalarının özgürlüklerini kısıtlamaya yönelik tavırları da himaye görmeyeceğini, demokraside bunu AİHM kararları da çok açık olarak ortaya koyuyor. Ben o türlü söylemlerin hukuk içerisinde kalınarak değerlendirilmesi gereken sözler olarak değerlendirmeyi daha doğru buluyorum.
İHTİYAÇ MESELESİ OLARAK DEĞERLENDİRMEK LAZIM
Milli Eğitim Şurasında tartışılan konulardan birinin Osmanlıcanın zorunlu ders olması konusu olduğunu belirten bir gazetecinin bununla ilgili değerlendirmelerini sorması üzerine Çiçek, Bunu daha çok eğitimciler tartışsa uygun olacak. Ben o tartışmaların biraz dışında kaldım. Bilseydim önünde arkasında ne var, ne gerekçe gösterilerek yapıldı, onu açıkça söylerdim. Şunu biliyoruz, bizim tarihimizin önemli bir kısmı eski Türkçe ya da Osmanlıca denilen harflerle yazılmıştır. Bir kısım bilgiye ulaşmada, erişmede yeteri kadar insanımızın olmadığını da görüyoruz. Meseleyi ihtiyaç ve bir imkân meselesi olarak değerlendirmek lazım. En önemli konuları bazen gündelik siyasette tartışma konusu yaparak heba ediyoruz dedi. (İHA/ANKARA)
Son Girilen Haberler
Buca'nın minik elleri büyük hayallerini sergiledi
Buca İlçe Milli Eğitim Hayat Boyu Öğrenme Birimi tarafından ‘Hayat Boyu Öğrenme Kurumları Geleceğimiz Olan Çocuklarla Buluşuyor' temasıyla düzenlenen 'Minik Eller Büyük Hayaller’ adlı etkinlikler coşkuyla kutlandı.
Küflü çikolata paylaşımında yeni gelişme! Migros'tan Patiswiss ürünleri kararı! Patiswiss'in CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'dan açıklama!
Sosyal medyada dolaşan bir kullanıcının paylaştığı küflü çikolata fotoğrafları, Patiswiss'in CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'nun skandal paylaşımı ve sonrasında yaptığı açıklamalar, hala tartışma konusu olmaya devam ediyor. Markaya yönelik tepkiler artarken, iddialara göre 2 büyük market zinciri Patiswiss ürünlerini raflardan kaldırmış durumda.
Çiğli'de korkutan patlama!
İzmir Çiğli’de patlama sesi bölgede yaşayan vatandaşları korkuttu.