TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Tepkiler devam ediyor

İzmir Valiliği, seçim öncesi protesto gösterilerini sınırlayan aldığı kararla siyasilerin, STK’ların ve vatandaşların tepkisini çekmeye devam ediyor

Haber Giriş Tarihi: 11.03.2015 08:39
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Tepkiler devam ediyor

ANIL YIKGEÇ-SAMİ GÖKÇE

İzmir Valiliği, seçim öncesi protesto gösterilerini sınırlayan bir karar aldı. Bu kararla, kent genelinde siyasi partilerin, derneklerin, sivil toplum kuruluşlarının (STK) başka parti, dernek ve STK önünde, kamu kurumları yakınında basın açıklaması, protesto gösterileri ve yürüyüş yapmalarını yasakladı. İzmir Milletvekili Hülya Güven “Bunları gördüğümüz için ‘İç Güvenlik Paketi’ni engellemeye çalışıyorduk” derken,HDP İl Eş Başkanı Cavit Uğur bunun Türkiye’nin geleceği için tedirgin edici,SES İzmir Şube Başkanı Rukiye Çakır ise antidemokratik ve keyfi olduğunu belirtti.

Karara uymayanlara 208 TL para cezasının verileceği de açıklanan yasaklara siyasiler, STK’lar ve vatandaşlardan tepkiler sürüyor.

“HÜRRİYETLERİ ENGELLEYEN YÖNETİM BİÇİMİNE DOĞRU GİDİYORUZ”

İzmir Milletvekili Hülya Güven, bu kısıtlamaların yaşanacağını daha önceden tahmin ettikleri için ‘İç Güvenlik Paketi’ne karşı çıktıklarını söyledi. Bu kısıtlamaların daha hiçbir şey olmadığını belirten Güven, “Bu daha hiçbir şey. Meclisteki ‘İç Güvenlik Paketi’ yasa tasarısı geçtiği zaman bu gibi durumları daha fazla yaşamaya başlayacağız. Hürriyetleri engelleyen yönetim biçimine doğru gidiyoruz. Vali, devletin valisi değil, halkın valisi olması gerekiyor. Yasaklamalarla, kısıtlamalarla ortaya sadece öfke çıkar. Bu ülkenin nereye gittiğinin göstergesidir. Bunları gördüğümüz için ‘İç Güvenlik Paketi’ni engellemeye çalışıyorduk. Yasa çıkarsa neler olacağının göstergesidir” dedi.

“TÜRLÜ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE KARŞI POLİS ŞİDDETİ”

HDP İl Eş Başkanı Cavit Uğur, bunun yeni bir süreç olmadığına dikkat çekti. Bunun sıkıyönetimi aratmayan bir uygulama olduğuna vurgu yapan Uğur, “Bu yeni bir süreç değil. Bu süreç, Gezi ile başlayan Soma ile devam eden demokratik tepkilere karşı sıkıyönetimi aratmayan bir uygulamadır. Her türlü ifade özgürlüğüne karşı polis şiddetini ortaya çıkardı. Cumhuriyet tarihi boyunca kazanılan demokratik hakların seçim süreci bahane edilerek aksi bir uygulama yapılmaktadır. Türkiye’nin geleceği açısından tedirgin edicidir. Tam tersi özgürlüklerin git gide artması gerekirken böyle uygulamalar getirilmektedir. Açıkçası İzmir’e yakışmıyor. Cumhurbaşkanı’nın meydanlarda 400 milletvekili istemesi nasıl bir süreçte olduğumuzun kanıtıdır. Umarım aklıselim bir şekilde düşünülüp bu uygulamalardan vazgeçerler” ifadelerini kullandı.

“DEMOKRATİK HAK VE TALEPLERİ ORTADAN KALDIRMAYA YÖNELİK”

SES İzmir Şube Başkanı Rukiye Çakır ise bu uygulamanın antidemokratik ve keyfi bir uygulama olduğunu söyledi. Çakır sözlerini şöyle tamamladı; “Tamamen antidemokratik ve keyfi bir uygulamadır. Hiçbir yasal dayanağı yoktur. Demokratik hak ve talepleri ortadan kaldırmaya yönelik bir açıklamadır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da demokratik haklarımızı kullanmaya devam edeceğiz. Bu da yasa tasarısının nasıl karşısında durduğumuzun kanıtı olacaktır. 13 Mart 2015 günü Tıp Bayramı etkinlikleri kapsamında iş bırakma eylemi ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüyüş gerçekleştireceğiz. Bu uygulama OHAL’de yapılan bir uygulamadır. İzmir için böyle bir durum geçerli değildir. Şimdiye kadar yaptığımız eylemlerde o kapsamda değildir. Yasal süreç başlatacağız. Demokratik haklarımızı kullanmaya devam edeceğiz.” 

Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol ise, Vali Mustafa Toprak’ın kent genelinde yapılacak eylem ve gösterilere kısıtlama getiren genelgesine, sert tepki gösterdi. Alınan kararın tamamen siyasi olduğunu savunan Doğruyol, “Sendika avukatlarıyla görüştük ve anayasal hakkımızı kısıtlayan Toprak hakkında, suç duyurusunda bulunacağız” dedi.

“VALİ ANAYASAYI İHLAL ETTİ”

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli Valiliğin aldığı kararın anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Dr. Aytun Çıray ise  İzmir’de valiliğin uyguladığı toplantı ve gösteri yasağının “ilkellik ve aydınlıktan korkmak” olduğunu ifade etti.

İzmir Valisi Mustafa Toprak’ın aldığı yasak kararı milletvekillerinin tepkisine yol açtı. Kararı “faşizan bir anlayışın ürünü” olarak değerlendiren milletvekilleri, “Vali Toprak’ın devletin değil AKP’nin valisi gibi çalışıyor” dedi.

İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray, “Eğer vali AKP’nin valisi olmasaydı, iktidar partisinin zorba ve antidemokratik anlayışıyla bir kenti yönetmeye kalkmazdı. Bizim CHP olarak tepkimiz valiye değil, o’na o yetkiyi veren İçişleri Bakanlığınadır” diye konuştu.

İnsanların demokratik tepkilerini dile getirmesinin en doğal hakkı olduğunu ifade eden Çıray, 2007 yılından sonra yılların birikimiyle elde edilen bireysel hak ve özgürlüklerin budanmaya çalışıldığını AK Parti’nin demokrasiden, insan haklarından ve bireysel özgürlüklerin kullanılmasından korktuğunu sözlerine ekledi.

“ANAYASAYA AYKIRI”

İzmir Milletvekili ve Plan Bütçe Komisyonu üyesi Rahmi Aşkın Türeli İzmir valiliğinin söz konusu kararının genel kurulda görüşülmekte olan İç Güvenlik Paketinin provası niteliğinde olduğunu söyledi. Bu kararın anayasanın toplantı ve gösteri yürüyüşünü düzenleyen 34. Maddesine aykırı olduğunu ifade eden Türeli, “Bu bir sıkıyönetim uygulamasıdır. Valilik bu kararıyla anayasayı açıkça ihlal etmiştir. Barışçıl bir gösteri yürüyüşü için izin gerekmez. Bu seçim öncesinde hükümet aleyhinde yapılması muhtemel her türlü protesto ve gösteriyi engellemeye yöneliktir. Özgürlükçü demokrasi anlayışı ile bağdaşmamaktadır” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.