TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kuş Cenneti için seferber oldular

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 4. Bölge Şube Müdürü Hayati Binboğa, İzmir Kuş Cenneti için bir eylem planı oluşturulduğunu belirterek, “İzmir Kuş Cenneti koruma ve geliştirme birliği ilk defa bir bölgeyi koruma amacıyla oluşturulmuş bir birlik. Biz bu birlikle birlikte faaliyetlerimizi yürütüyoruz” dedi.

Haber Giriş Tarihi: 09.08.2014 07:24
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Kuş Cenneti için seferber oldular

İzmir'in Çiğli ilçesindeki Çamaltı Tuzlası’nda yer alan İzmir Kuş Cenneti Orman Genel Müdürlüğü tarafından koruma altında bulunan bir doğal alan. 1982 yılında Su Kuşları Koruma ve Üreme Sahası ve 1985 yılında birinci derecede doğal sit alanı olarak tescil edilen 8 bin hektarlık alanda 291 kuş türü yaşıyor. Tepeli pelikan, pembe kanatlı flamingo, yalıçapkını, gri ve siyah leylekler gibi birçok kuşun yaşadığı İzmir Kuş Cenneti Türkiye'nin en önemli sulak alanlarından biri olarak biliniyor. Her yıl 50 bin civarında kuşun ziyaret ettiği bölge kuşların göç yolları üzerinde yer alıyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 4. Bölge Müdürü Rahmi Bayrak ve Şube Müdürü Hayati Binboğa; Orman Genel Müdürlüğü tarafından koruma altında bulunan İzmir Kuş Cenneti ile ilgili açıklamalarda bulundu. Hayati Binboğa ise “İzmir Kuşcenneti hem İzmir hem Türkiye açısından çok önemli bir alan. Şu an bulunduğumuz alan Gediz Havzası Sulak Alanı olarak görülmektedir. Gediz Nehri 401 km’lik bir alandan dolaşarak Ege Denizi’ne dökülmektedir. Delta 17 bin 500 km’lik bir alana sahiptir. Gediz Nehri 7 kez nehir yatağı değiştirmiştir. Toplam alanı 20 bin 400 hektarlıktır. Bu kadar şehirle iç içe olan bir alan, bulunduğu konum dolayısıyla da büyük bir önem arz etmektedir. Sanılanın aksine sulak alanlar sadece göllerden, nehirlerden ibaret değillerdir. İçerisinde birçok kuş türü, çeşitli habitatlar barındırırlar. Tatlı ve tuzlu su ekosistemleri, sulak alanlar veya bataklıklar bu açıdan kuş çeşitliliği için önemlidir. İşte bu nedenle alanımız birçok kuş türünün yaşamasına müsait bir alandır. Alanımızda 291 çeşit kuş bulunmaktadır” diye konuştu.

DOĞAL SİT ALANI

Deltada geçmişten günümüze birçok antik kentlerin olduğunu ifade eden Binboğa; “Bir kısım kalıntılar ortaya çıkmaktadır, bazı kalıntılar İngiltere’de sergilenmektedir. Havza’da birçok köy de vardır ve Gediz’in getirdiği alüvyonlar, verimli topraklarda tarım da yapılmaktadır. İzmir’in tarım ihtiyacının büyük bir kısmını da bu delta karşılamaktadır. Böyle bir deltanın da değişik statülerde korunması gerekiyor. Gediz Deltası Sulak Alanı Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğal Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bağlı bir alan. 1982 yılında su kuşlarını koruma ve üretme sahası olarak kurulmuştur. Ayrıca doğal sit alanı olarak korunmakta. Baktığınız aman alanımız çok güçlü korunma statüleriyle korunuyor. Bu nedenle de günümüze kadar en güzel haliyle korunmuştur” diye konuştu.

İLK KEZ KURULAN BİRLİK

Böyle bir alanın da bir yönetim planının olması gerektiğini belirten Binboğa; “Biz yeni bir yönetim planı oluşturduk. Her kurumun alanla ilgili yapması gereken faaliyetler belirlendi ve yönetim planı şu an yürürlüğe girdi. Bu plana bağlı olarak faaliyetlerimizi yürütüyoruz. İzmir Kuş Cenneti koruma ve geliştirme birliği ilk defa bir bölgeyi koruma amacıyla oluşturulmuş bir birlik. Biz bu birlikle birlikte faaliyetlerimizi yürütüyoruz. 2 ayda bir burada yapılması gereken çalışmaları katkılarımızı değerlendirip toplantı yapıyoruz. Yapılacak tüm faaliyetler için birlikte kararlar alıyoruz. Tüm faaliyetlerimizi kamuoyuna da duyurmak ve kuruluşlardan yarım almak amacıyla valimizin başkanlığında mavi sulak alan komisyonu toplanıyor. Dolayısıyla 2 önemli komisyonla Gediz deltası korunmakta ve faaliyetler yürütülmektedir” dedi.

15 BİN TEPELİ PELİKAN

Binboğa; “Bakanlığımızın katkılarıyla tatlı su alanlarına su sağlama projeleri, tahrip olmuş habitatların eski haline getirilmesi, doğal malzemelerle kuş yuvalarının yapılması, leylek yuvalarını koruma ve yurt dışından gelen çeşitli bilim adamları ve araştırmacılarla ortak çalışmalar da yapıyoruz. Böyle bir alanda tabii ister istemez kaçak avcılık da meydana geliyor. Bunun önüne geçmek için av koruma ekipleri bulunmakta. Av koruma faaliyetleri yürütüyoruz, bilgilendirme yapıyoruz. Dünyanın en büyük üreme adası 2012 burada gerçekleştirildi. Amacımız 13 bin flamingonun yuva yapmasını sağlamaktı. Bu sene 7 bin çift bu alanda yuva yaptı, 5 bin civarında da yavru çıktı; bu büyük bir başarı” dedi. Gediz Deltası, Flamingo'nun Türkiye'de Tuz Gölü ile birlikte ürediği iki alandan biri. Yüzölçümü 550 metrekare olan alan Flamingo adası 2012 yılında yapılan çalışmalarla 6 bin 440 metrekare çıkarılarak yaklaşık 12bin Flamingo'nun üreyebileceği bir alana dönüştü. Bu alan dünyadaki en büyük flamingo adası olma özelliğine de sahip. Kış Ortası Sukuşu Sayımları'nda, 17 bin kadar Flamingo'nun kışı deltada geçirdiği tespit edildi. 2003 yılından bu yana yapılan halkalama çalışmaları ile Gediz Deltası'nda doğan Flamingo yavrularının bir kısmı halkalanıyor. Gediz Deltası, nesli dünya ölçeğinde tehlike altında olan ve tüm Dünya popülasyonu 15 bin kadar olan Tepeli Pelikanın Manyas Gölü, Büyük Menderes Deltası, Aktaş Gölü ve Kızılırmak Deltası ile birlikte Türkiye'de ürediği 5 alandan biri. Homa Dalyanı'nın içerisindeki küçük adacıklarda her yıl 70 çift kadar Tepeli Pelikan kuluçkaya yatıyor. Ayrıca delta bu türün kışlaması açısından da büyük önem taşıyor. 200-700 arası Tepeli Pelikan kışı Gediz Deltası'nda geçiriyor. (Ege Ajans)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.