TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

CHP'li adaylardan Cemiyet'e ziyaret

İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayları Tuncay Özkan ve Atila Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen ve yönetim kurulunu İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nde ziyaret ederek, göreve başlamalarından dolayı tebrik etti

Haber Giriş Tarihi: 16.04.2015 06:44
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
CHP'li adaylardan Cemiyet'e ziyaret

ANIL YIKGEÇ

İzmir 2. Bölge Milletvekili adayları Tuncay Özkan ve Atila Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen ve yönetim kurulunu yerlerinde ziyaret ederek, başladıkları yeni görevlerinde başarılar diledi. Özkan, “Gazeteci kadar siyaseti daha iyi yapabilecek başka bir kurumun olmadığını düşünüyorum” derken, Sertel de cemiyetin yönetim kurulunda daha fazla kadın gazetecinin yer alması gerektiğini ifade etti.

ZULMÜ SONLANDIRANA KADAR PEŞİNİ BIRAKMADI

İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin kendi için çok özel ve derin bir anlama sahip olduğunu belirten İzmir Milletvekili adayı Tuncay Özkan, cemiyetin haksızlığın peşini sonuna kadar bırakmadığını söyledi. Bir kurumun dayanışma bayrağını bir yere kadar taşıyabileceğini ifade eden Özkan, “İzmir Gazeteciler Cemiyeti, bir haksızlığı, bir hukuksuzluğu, bir zulmü sonlandırana kadar işin peşini bırakmadı. Tehditler aldı. Bülent Arınç koltuğundan etmek için Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nda özel operasyonlar düzenledi. Bunlara rağmen bir gün dahi yılmadı. Benim için şöyle özel bir anısı var. Bizi 28 Şubat’ta hücreye aldılar. Balbay ile bir operasyon yaptılar, bizi birbirimizden ayırdılar. Beni bıraktıkları hücre o kadar kötüydü ki… Kanalizasyon akıyor duvarından, ranzada yatak yok. Üstümü başımı elbiselerimiz attım ve demir ranzada yattım. Bir de vücuduma bir mektup yazdım. ‘Herhalde’ dedim ‘Bunlar sabaha karşı bizi biçerler.’ Sabah kapı açıldı dediler ki ‘Ziyaretçin var.’ ‘Kim geldi ki?’ dedim. ‘Atila Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ dediler. Böyle bir şeyi unutmak mümkün mü?” dedi.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin üç şeye fişek olduğunu söyleyen Özkan, “İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin bir adalete, iki özgürlüğe, üç insan onuruna dönük çalışmaları işaret fişeği olmuştur.  Türkiye’de diğer meslek kuruluşları ve diğer gazeteci dostlarımız olayın büyüklüğü ve vahameti karşısında yaratılan büyük yangın karşısında geri çekilirken İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve Yönetim Kurulu, bizi o içine atıldığımız büyük yangından çekip çıkartmak konusunda en büyük mücadeleyi vermiştir.  O kadar ki duruşma salonunda yargıç tarafından tehdit edilen Atila Sertel, Ergenekon yargıçlarının yüzlerine karşı ‘Gazeteciliği yargılayamazsınız. Gazeteciliği sorgulayamazsınız’ diye bağırmıştır. Ben İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ndeki dostlarımı, karanlık günlerimin dostları olarak adlandırıyorum. Her şey için çok teşekkür ederim. Misket Hanım’a da yeni görevinde başarılar diliyorum. Hayırlı olsun” diye konuştu.

HİÇBİR ZAMAN YILMADIK

İzmir Milletvekili adayı Atila Sertel, Ergenekon davaları sürecinde 180 sayfalık kitap haline gelebilecek notları olduğunu buna rağmen yazamadığı çok şey olduğunu belirtti. Yazamamasının nedenini Mustafa Balbay’ı ve Tuncay Özkan’ı toplum gözünde acınacak hale getirir miyiz ve AK Parti hükümeti bundan hoşnut olur mu endişesi olduğunu belirten Sertel, “O notlar hala bende durur ve tabii yazmayacağım. Biz tabi ki acılar yaşadık ama asıl acı yaşayanlar içeride yatan arkadaşlarım. Biz o parmaklıklar ardında hep umut ürettik. Hiçbir zaman yılmadık. Kendi aramızdaki sohbetlerde hep bugünlerin hayalini kurduk. Türkiye’yi biz yöneteceğiz dedik. Türkiye’nin yönetiminde Silivri’de zulüm çekenler etkin görevde yer alacak ve bu zulmü yapanlara karşı, zulüm yapmadan, adaletin herkese eşit dağıtıldığı, geliri arttıran, üretimi arttıran, ötekileştirmeden, Türkiye’de insanları mutlu kılan bir ülke yaratmayı hep hayal ettik. Hep toplumsal düşündük. O yüzden ben Tuncay’ın bu bölgeden aday olmasını çok önemsiyorum” dedi.

KADINLAR YÖNETİMDE DAHA FAZLA OLMALI

Sertel, milletvekili adaylığı sürecinde Mustafa Balbay ile kendisini karşılaştıranlara şu yanıtı verdi; “Balbay ile beni yarıştırmak isteyenlere benim bir sözüm vardı; ‘Ben Balbay ile yarışmam, beraber koşarız.’ Bazıları ‘Balbay’ın arkasında kaldın’ dediler. Ben de ‘Zaten 6 yıldır arkasındayım. Konumumda bir değişiklik olmadı’ diyorum. O yüzden ben de Tuncay gelirken İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Hanım’a tebrik ziyaretinde bulunmak için gelmek istedim. İzmir’in ve Türkiye’nin üç büyük cemiyetinde ilk kadın başkanı unvanıyla yer alan ve gerçekten İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ne 7 yıl yönetim kurulu üyesi olarak emek veren arkadaşımın buraya başkan seçilmesi beni mutlu etmiştir. Yönetim kurulu da son derece uyumlu, yetenekli ve İzmir’e yarar sağlayacak kadrolardan oluşmuştur. Dışarıda kalan arkadaşlarımızın da niteliğinden şüphe yoktur. Ama bu yarışın galibi yoktur hizmet edeni vardır. Misket’i ve yönetim kurulunu tebrik ediyorum. Bir tek şeyi eleştiriyorum. Ben yönetimde dört kadın arkadaşımıza yer veriyordum. Misket Hanım kendisi dâhil yönetimde üç kadına yer vermiş. Önümüzdeki seçimde telafi eder diye düşünüyorum” dedi.

ARTIK İZMİRİNSİNİZ

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen, ziyaretlerinden dolayı her iki milletvekili adayına teşekkür ederek şöyle konuştu: “Şu anda bulunduğum durum açısından inanılmaz güzel bir manzaram var. Sağ yanımda Atila Başkan, sol yanımda Tuncay Özkan ve yönetim kurulum hepsi burada. Aslında biz dört kadındık. Listeden çıkaran ben değilim, başka bir kadın. Sizi burada görmek çok güzel. Yollarınız açık olsun. Açık zaten. Onu görüyoruz. Daha da ötelere gideceğinize inanıyoruz. Bana göre Türkiye’nin dünyaya rezil olduğunu düşündüğüm iki ciddi konusu var; birisi basının yaşadığı sıkıntılar, diğeri de kadına ilişkin sıkıntılar. Basına ilişkin sıkıntılar konusunda meclis çatısında üzerinize düşeni yapacağınıza inanıyoruz. Tuncay Bey, son duruşmayı hatırladım. Salonda bazı broker kılıklı insanlar yüzyıllar üzerinden bilgi uçurmaya çalışırken Başkan Atila’nın sesi çok ciddi patladı; ‘Gazetecilik mahkûm edilmiştir’ dedi. Bütün bunları temizleyecek, basının hak ettiği kendini özgürce ifade edebilme, bilgiyi doğru aktarabilme konusunda üzerine düşen ne varsa İzmir için değil bunun için olması gereken çalışmalarınız var. Bunu da yerine getireceğine ben inanıyorum. Yeni dönemde meclis çatısı altında mesleğimizden bu kadar arkadaşımızın olmasıyla gazeteciler olarak kendimizi güçlü hissediyoruz. Artık tamamen İzmirinsiniz. Sizi burada daha sık görmek istiyoruz.”

İLKER BAŞBUĞ: GAZETECİLER BENİ DE ZİAYRET ETSİN

İzmir Milletvekili adayı Tuncay Özkan gazetecilerin en iyi siyasetçiler olacağını vurgu yaparak, “Milletvekili adayı olarak listelerde bir tane gazeteci koydunuz mu yetiyormuş, 68 tane avukat olunca fazla gibi gelmiyor. Bazı insanlar konuşma yaparken ‘O listede bir tane gazeteci var, ikinciye ne ihtiyaç var?’ diyorlar. Biz parlamentoya birilerinin basın müşaviri olmaya gitmiyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve hukukunu savunmaya gidiyoruz. Gazeteci kadar siyaseti daha iyi yapabilecek başka bir kurumun olmadığını düşünüyorum. Örneğin Bülent Ecevit, Altan Öymen… Yargılanma sürecinde Sayın İlker Başbuğ, beni yanına çağırdı, ‘Acaba gazeteci arkadaşlar beni de ziyaret edebilirler mi?’ dedi. ‘Neden Paşam?’ dedim. ‘Tüm meslek grupları, biz dâhil çöktü. Bir tek siz ayaktasınız. Acaba gazeteci arkadaşlar bize de gelse ve görüşlerimizi öğrense’ dedi. Ben de Atila Başkan’a söyledim ve ziyaretler gerçekleşti. Bütün bunlar gazeteciliğin hem ne kadar değerli ve önde hem de ne kadar korkulan bir şey olduğunu gösteriyor. Biz Türkiye’nin hafızasıyız. 8 Haziran’dan sonra eskisi gibi olmayacak” diye konuştu.  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.