Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü için düzenlenen yetenek mülakatlarına katılan görme engelli öğrencilerin azmi dikkat çekti
Haber Giriş Tarihi: 05.09.2023 08:14
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak:
İHA
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü’nde eğitim almak isteyen görme engelli Helen Güçlü ile Ceren Altun, ilk aşama olan duyuş mülakatında başarılı olduktan sonra ikinci aşamada yetenek mülakatına girdi. Mülakatın düzenleneceği binanın önünde son provalarını yapan görme engelli öğrenciler, dikkatleri üzerine çekti. Hem hayat hikâyeleriyle hem de yetenekleri ile ön plana çıkan Helen Güçlü ile Ceren Altun, heyecan içinde yetenek mülakatına girerek hünerlerini sergiledi.
“Konservatuvarın bana çok güzel şeyler kazandıracağına eminim”
Annesi olarak gördüğü babaannesi tarafından büyük zorluklarla okul kayıtlarının yaptırıldığını ve eğitim gördüğü yerlerde sahne alarak sanata yaklaştığını belirten Helen Güçlü, “Şarkı söylüyorum ama bir bağlama geçmişim de var. Üniversitede onları devam ettirmeyi düşünüyorum. Konservatuvarın bana çok güzel şeyler kazandıracağına eminim. Görme engelliyim, 14 Ekim 2005’te 600 gram prematüre doğdum. Bir süre kuvözde kaldım. Daha sonrasında çok küçük olduğum için beni enjektörle beslediler. Yavaş yavaş normale döndüm. Bu süreçte ailem de çok şaşırdı ama benimle birlikte yaşama ayak uydurdular. Anaokulu için annem Gülizar hanım belediyeye giderek, “Hiçbir yer çocuğumuzu kayıt etmiyor, bize bir yol gösterin. Ben bu çocuğu okutmak istiyorum. Okumak bu çocuğun hakkı” dedi. Yılbaşı balosu yapılacaktı, ben bir şiirle ve müzikle başladım. Anaokulunda kafkas oyunları bile oynadım. Daha sonrasında ilkokulda ve ortaokulda korolara ve sololara katıldım. Benim Mustafa Genç Yılmaz isimli görme engelli bir müzik öğretmenim var. Onunla birlikte devam ettik. En sonunda buradayım. Konservatuvarı kazanınca inşallah mezun olup tamamlayacağım. Kültürümüze, kendimden bir iz bırakmayı ve ölene kadar müzikle ilerlemeyi düşünüyorum. Nereye geleceğimi de Allah bilir. Ben ölene kadar çalışmaya devam edeceğim” dedi.
“Halk müziğini dünyaya aktarmak istiyorum”
Kendisine hediye edilen org sayesinde müzikle tanıştığını ve kendisini geliştirdiğini belirten Ceren Altun ise şu ifadeleri kullandı:
“Doğuştan görme engelliyim. Anne karnında göz bebeklerinin gelişmemesi sonucu böyle doğdum. Müziğe 4 yaşında teyzemin hediye aldığı org ile başlamıştım. Öyle kendi duyduğum şeyleri çalarak başladım. Daha sonra ilerledi, anaokulunda ve ilkokulda koro ve solo çalışmalar derken böyle güzel sanatlar lisesi müzik bölümüne kadar gitti bu iş. İstanbul’da Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü’nü kazandım. Orada 4 sene okudum. Gelecekte halk müziği ses icracılığı bölümü okuyacağım. Özellikle bu müzik türünü dünyaya aktarmak istiyorum, özellikle gençlere tanıtmayı hedefliyorum. Bugün yozlaşmakta olan kendi kültürümüzü devam ettirmek istiyorum. Umarım bunu başarabilirim.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü için düzenlenen yetenek mülakatlarına katılan görme engelli öğrencilerin azmi dikkat çekti
Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Bölümü’nde eğitim almak isteyen görme engelli Helen Güçlü ile Ceren Altun, ilk aşama olan duyuş mülakatında başarılı olduktan sonra ikinci aşamada yetenek mülakatına girdi. Mülakatın düzenleneceği binanın önünde son provalarını yapan görme engelli öğrenciler, dikkatleri üzerine çekti. Hem hayat hikâyeleriyle hem de yetenekleri ile ön plana çıkan Helen Güçlü ile Ceren Altun, heyecan içinde yetenek mülakatına girerek hünerlerini sergiledi.
“Konservatuvarın bana çok güzel şeyler kazandıracağına eminim”
Annesi olarak gördüğü babaannesi tarafından büyük zorluklarla okul kayıtlarının yaptırıldığını ve eğitim gördüğü yerlerde sahne alarak sanata yaklaştığını belirten Helen Güçlü, “Şarkı söylüyorum ama bir bağlama geçmişim de var. Üniversitede onları devam ettirmeyi düşünüyorum. Konservatuvarın bana çok güzel şeyler kazandıracağına eminim. Görme engelliyim, 14 Ekim 2005’te 600 gram prematüre doğdum. Bir süre kuvözde kaldım. Daha sonrasında çok küçük olduğum için beni enjektörle beslediler. Yavaş yavaş normale döndüm. Bu süreçte ailem de çok şaşırdı ama benimle birlikte yaşama ayak uydurdular. Anaokulu için annem Gülizar hanım belediyeye giderek, “Hiçbir yer çocuğumuzu kayıt etmiyor, bize bir yol gösterin. Ben bu çocuğu okutmak istiyorum. Okumak bu çocuğun hakkı” dedi. Yılbaşı balosu yapılacaktı, ben bir şiirle ve müzikle başladım. Anaokulunda kafkas oyunları bile oynadım. Daha sonrasında ilkokulda ve ortaokulda korolara ve sololara katıldım. Benim Mustafa Genç Yılmaz isimli görme engelli bir müzik öğretmenim var. Onunla birlikte devam ettik. En sonunda buradayım. Konservatuvarı kazanınca inşallah mezun olup tamamlayacağım. Kültürümüze, kendimden bir iz bırakmayı ve ölene kadar müzikle ilerlemeyi düşünüyorum. Nereye geleceğimi de Allah bilir. Ben ölene kadar çalışmaya devam edeceğim” dedi.
“Halk müziğini dünyaya aktarmak istiyorum”
Kendisine hediye edilen org sayesinde müzikle tanıştığını ve kendisini geliştirdiğini belirten Ceren Altun ise şu ifadeleri kullandı:
“Doğuştan görme engelliyim. Anne karnında göz bebeklerinin gelişmemesi sonucu böyle doğdum. Müziğe 4 yaşında teyzemin hediye aldığı org ile başlamıştım. Öyle kendi duyduğum şeyleri çalarak başladım. Daha sonra ilerledi, anaokulunda ve ilkokulda koro ve solo çalışmalar derken böyle güzel sanatlar lisesi müzik bölümüne kadar gitti bu iş. İstanbul’da Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü’nü kazandım. Orada 4 sene okudum. Gelecekte halk müziği ses icracılığı bölümü okuyacağım. Özellikle bu müzik türünü dünyaya aktarmak istiyorum, özellikle gençlere tanıtmayı hedefliyorum. Bugün yozlaşmakta olan kendi kültürümüzü devam ettirmek istiyorum. Umarım bunu başarabilirim.”
BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Eskişehir’de minik izcilere katılım belgeleri verildi
Kaynak: İHA
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
MasterChef Arabaşı çorbası tarifi: Arabaşı çorbası nasıl yapılır?
Ergin Ataman: Üç günlük hazırlıkla mükemmel basketbol oynadık
Evka 5’in gençleri ve yolları ilgi bekliyor
Bayındır’da Öğretmenler Günü coşkusu
Başkan Günay’ın oğlu son yolculuğuna uğurlandı
Karabağlar’da bazı sokaklar 3 gün araç trafiğine kapalı olacak!
İZSU’ya 35,5 milyarlık bütçe: Körfez’e 7,5 milyarlık kaynak
Son Girilen Haberler
Karşıyakalı çocuklara ağız ve diş taraması
Karşıyaka Belediyesi Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, hafta boyunca anaokulu öğrencilerini konuk etti. Ağız ve diş sağlığı taramasından geçirilen yaklaşık 140 öğrenciye, bilinçlendirici eğitimler de verildi. Başkanı Yıldız Ünsal, “Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın sağlıkla büyümeleri için hizmet üretmeyi sürdüreceğiz” dedi.
Konak’ın sokakları sanatla doldu
Konak Belediyesi’nin, Darağaç Kolektifi Derneği’yle birlikte ‘Ortaklaşa: Kültür, Diyalog ve Destek Programı kapsamında hazırladığı ‘Darağaç Fermantasyon’ Projesinin Umurbey Mahallesi’ndeki etkinlikleri Darağaç yıllık sergisi ‘Oksidasyon’ ile başladı.
Sefa Taşkın'dan Bergama çağrısı
İzmir’in Bergama ilçesinin eski belediye başkanı ve araştırmacı yazar Sefa Taşkın, Bergamalılara kültürel miraslarına sahip çıkma çağrısında bulunarak, "Bu değerlerimize sahip çıkmazsak turizmden beklediğimiz kazanımlara ulaşamayız. Bergama, kültürel zenginlik açısından eşsiz bir şehirdir" dedi.