Yüksek sıcaklığın bir halk sağlığı tehditi olduğunu belirten Prof. Dr. Horasan, “Sağlık ve sosyal bakım konusunda hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu
Haber Giriş Tarihi: 23.08.2023 07:32
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak:
HABER MERKEZİ
Sıcak ve bunaltıcı hava Türkiye genelinde etkili olurken, bu yaz birçok şehirde sıcaklık rekoru kırıldı. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Dinç Horasan, küresel ısınmaya bağlı olarak önümüzdeki yıllarda da yüksek sıcaklık dalgalarının etkili olacağına dikkat çekerek, ulusal düzeyde ‘Sıcak Sağlık Eylem Planı’nın oluşturulmasını önerdi. Yüksek sıcaklığın bir halk sağlığı tehditi olduğunu belirten Prof. Dr. Horasan, “Sağlık ve sosyal bakım konusunda hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu.
Küresel ısınmayla birlikte sıcak dalgası ve kuraklık gibi aşırı iklim olaylarının gerçekleşme sıklığı artmaya başladı. Sıcak hava; özellikle çocukları, yaşlıları, kronik hastalığı olanları, engelli bireyleri, sıcak iş ortamında ve açık havada çalışanları sağlık yönünden tehdit eder seviyeye ulaştı. İklim değişikliğinin küresel sonuçlar doğurduğunu ve bu durumun artık günlük yaşamda da kolayca hissedilmeye başlandığını söyleyen İEÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Dinç Horasan, sıcaklığın oluşturduğu riskleri azaltmak adına önerilerini sıraladı.
HASTALIK VE ÖLÜMLER ARTABİLİR
Prof. Dr. Horasan, küresel sıcaklık ortalamasının artışıyla ilgli veriler paylaşarak, “Resmi verilere göre, 2019 yılındaki küresel sıcaklık ortalamaları, 1850-1900 yılları arasındaki döneme göre 1,1 derece yükseldi. Görüyoruz ki, bu artış artarak sürüyor. Özellikle bu yıl sıcak havadan çok bunaldık, İzmir dahil birçok şehrimizde sıcaklık rekorları kırıldı. Petrol, kömür gibi fosil yakıt tüketimi nedeniyle oluşan sera gazı emisyonlarındaki artış, küresel ısınmanın temel nedeni. Sıcaklık hava dalgalarının artmasıyla birlikte hastalanma ve ölümlerde ciddi artışlar var. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre 1998-2017 arasında 166 binden fazla insan sıcak hava dalgaları nedeniyle hayatını kaybetti. Bu sayıların artmaması için ülkelerin sera gazı emisyonunu azaltmaya yönelik Paris anlaşmasında verdikleri taahhütleri yerine getirmeleri önemli. Ancak bu arada sıcaklığa bağlı oluşacak riskleri önlemek için ülkelerin Sıcak Sağlık Eylem Planları hazırlaması gerekiyor. Biz, Türkiye’de oluşturacağımız ‘Sıcak Sağlık Eylem Planı’ ile riskleri azaltmak adına örnek bir adım atabiliriz” dedi.
SORUMLU KURUMLARIN İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ
Prof. Dr. Horasan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konuda sorumlu olan tüm kurumların iş birliğiyle kapsamlı bir eylem planı oluşturulup uygulanabilir. Sıcaklık artışının önemli bir risk olduğunu kabul ederek tüm kurumlar güç birliği yapmalı. Bu planlar, öncelikle ulusal düzeyde hazırlanmalı, yerel riskleri ve önlemleri de göz önüne alan yerel planlar bunu izlemeli. İnsanlarda da mutlaka farkındalığı artırmalı, sıcaklığa karşı kişisel önlemlerin alınması gerektiği fikrini oturtmalıyız. Kamu spotları, bu konuda çok etkili olabilir. Sağlık ve sosyal bakım sistemi sıcak hava dalgalarından etkilenen kişilerin gereksinimlerini karşılayacak şekilde hazırlıklı olmalı. Bu sayede sıcaklığa bağlı oluşacak hastalıklara karşı hazırlıklı olunur ve bu durumun sağlık sistemine ek yük getirmesi önlenir. Yaşlılar ve kronik hastalar gibi özel grupların ‘özel bakım’ gereksimlerinin karşılanması da plana dahil edilmeli.”
MEKAN VE ŞEHİRLERDEKİ ISI AZALTILMALI
Kent ısısını düşürmenin de büyük önem taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Horasan, “Uzun vadede, şehir planlamasında kent ısısını düşürmeyi de önceliklerden biri haline getirmeliyiz. Örneğin; kent genelindeki yeşil alanları artırmak, su kaynaklarının zarar görmesini engellemek, kente hakim rüzgar geçişlerini dikkate alarak bina yerleşimlerini ve yüksekliklerini ayarlamak gibi pek çok madde sayabiliriz. Bu tarz adımlarla şehir ısısının artışı düşürülebilir. İç mekan ısısını azaltacak adımlar da önemli. Örneğin; klima veya vantilatör gibi cihazlara toplumun erişimini kolaylaştırmak, koyu renk perde ya da tül kullanımı bunlardan bazıları. Bina cepheleri ve duvar renkleri, güneş ışınlarının geldiği yöne göre belirlenebilir. Tüm bunlar, detay gibi geliyor ama ev içindeki ısıyı önemli düzeyde etkiliyor” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yüksek sıcaklığın bir halk sağlığı tehditi olduğunu belirten Prof. Dr. Horasan, “Sağlık ve sosyal bakım konusunda hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu
Sıcak ve bunaltıcı hava Türkiye genelinde etkili olurken, bu yaz birçok şehirde sıcaklık rekoru kırıldı. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Dinç Horasan, küresel ısınmaya bağlı olarak önümüzdeki yıllarda da yüksek sıcaklık dalgalarının etkili olacağına dikkat çekerek, ulusal düzeyde ‘Sıcak Sağlık Eylem Planı’nın oluşturulmasını önerdi. Yüksek sıcaklığın bir halk sağlığı tehditi olduğunu belirten Prof. Dr. Horasan, “Sağlık ve sosyal bakım konusunda hazırlıklı olmalıyız” diye konuştu.
Küresel ısınmayla birlikte sıcak dalgası ve kuraklık gibi aşırı iklim olaylarının gerçekleşme sıklığı artmaya başladı. Sıcak hava; özellikle çocukları, yaşlıları, kronik hastalığı olanları, engelli bireyleri, sıcak iş ortamında ve açık havada çalışanları sağlık yönünden tehdit eder seviyeye ulaştı. İklim değişikliğinin küresel sonuçlar doğurduğunu ve bu durumun artık günlük yaşamda da kolayca hissedilmeye başlandığını söyleyen İEÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Dinç Horasan, sıcaklığın oluşturduğu riskleri azaltmak adına önerilerini sıraladı.
HASTALIK VE ÖLÜMLER ARTABİLİR
Prof. Dr. Horasan, küresel sıcaklık ortalamasının artışıyla ilgli veriler paylaşarak, “Resmi verilere göre, 2019 yılındaki küresel sıcaklık ortalamaları, 1850-1900 yılları arasındaki döneme göre 1,1 derece yükseldi. Görüyoruz ki, bu artış artarak sürüyor. Özellikle bu yıl sıcak havadan çok bunaldık, İzmir dahil birçok şehrimizde sıcaklık rekorları kırıldı. Petrol, kömür gibi fosil yakıt tüketimi nedeniyle oluşan sera gazı emisyonlarındaki artış, küresel ısınmanın temel nedeni. Sıcaklık hava dalgalarının artmasıyla birlikte hastalanma ve ölümlerde ciddi artışlar var. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre 1998-2017 arasında 166 binden fazla insan sıcak hava dalgaları nedeniyle hayatını kaybetti. Bu sayıların artmaması için ülkelerin sera gazı emisyonunu azaltmaya yönelik Paris anlaşmasında verdikleri taahhütleri yerine getirmeleri önemli. Ancak bu arada sıcaklığa bağlı oluşacak riskleri önlemek için ülkelerin Sıcak Sağlık Eylem Planları hazırlaması gerekiyor. Biz, Türkiye’de oluşturacağımız ‘Sıcak Sağlık Eylem Planı’ ile riskleri azaltmak adına örnek bir adım atabiliriz” dedi.
SORUMLU KURUMLARIN İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ
Prof. Dr. Horasan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konuda sorumlu olan tüm kurumların iş birliğiyle kapsamlı bir eylem planı oluşturulup uygulanabilir. Sıcaklık artışının önemli bir risk olduğunu kabul ederek tüm kurumlar güç birliği yapmalı. Bu planlar, öncelikle ulusal düzeyde hazırlanmalı, yerel riskleri ve önlemleri de göz önüne alan yerel planlar bunu izlemeli. İnsanlarda da mutlaka farkındalığı artırmalı, sıcaklığa karşı kişisel önlemlerin alınması gerektiği fikrini oturtmalıyız. Kamu spotları, bu konuda çok etkili olabilir. Sağlık ve sosyal bakım sistemi sıcak hava dalgalarından etkilenen kişilerin gereksinimlerini karşılayacak şekilde hazırlıklı olmalı. Bu sayede sıcaklığa bağlı oluşacak hastalıklara karşı hazırlıklı olunur ve bu durumun sağlık sistemine ek yük getirmesi önlenir. Yaşlılar ve kronik hastalar gibi özel grupların ‘özel bakım’ gereksimlerinin karşılanması da plana dahil edilmeli.”
MEKAN VE ŞEHİRLERDEKİ ISI AZALTILMALI
Kent ısısını düşürmenin de büyük önem taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Horasan, “Uzun vadede, şehir planlamasında kent ısısını düşürmeyi de önceliklerden biri haline getirmeliyiz. Örneğin; kent genelindeki yeşil alanları artırmak, su kaynaklarının zarar görmesini engellemek, kente hakim rüzgar geçişlerini dikkate alarak bina yerleşimlerini ve yüksekliklerini ayarlamak gibi pek çok madde sayabiliriz. Bu tarz adımlarla şehir ısısının artışı düşürülebilir. İç mekan ısısını azaltacak adımlar da önemli. Örneğin; klima veya vantilatör gibi cihazlara toplumun erişimini kolaylaştırmak, koyu renk perde ya da tül kullanımı bunlardan bazıları. Bina cepheleri ve duvar renkleri, güneş ışınlarının geldiği yöne göre belirlenebilir. Tüm bunlar, detay gibi geliyor ama ev içindeki ısıyı önemli düzeyde etkiliyor” diye konuştu.
BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Denize kıyısı olan illere sıcaklık uyarısı!
Kaynak: HABER MERKEZİ
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
Valilik duyurdu: O bölge için özel çevre koruma planı askıda
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
Evka 5’in gençleri ve yolları ilgi bekliyor
Bayındır’da Öğretmenler Günü coşkusu
Son Girilen Haberler
Bugün gökyüzü şansınızı parlatıyor: 23 Kasım günlük burç yorumları
Bugün, gökyüzünde önemli hareketlerin olduğu ve her burç için farklı fırsatların kapılarını aralayacağı bir gün olarak karşımıza çıkıyor. Bugün, içsel dengeyi bulmak ve çevremizdeki değişimlere uyum sağlamak her zamankinden daha önemli olacak. İşte 23 Kasım 2024 günlük burç yorumları
Kaf-Kaf'lı Sipahi, milli formayla parlıyor
FIBA EuroBasket 2025 Elemeleri B Grubu’nda parkeye çıkan A Erkek Milli Takımımızda kaptan Kenan Sipahi, Macaristan maçında 10 sayı, 6 asist ile parladı. Kaf-Kaf'ın milli gururu Sipahi sahada devleşti. Detaylar haberimizde...
Konak’ta Anne Destek Programı’nın tanıtım toplantısı başlıyor
Konak Belediyesi tarafından 3-6 yaş arası çocuğu olan annelere yönelik olarak düzenlenen Anne Destek Programı’nın tanıtım toplantısın 26 Kasım’da başlıyor