Yarım kalan ‘prestij projesi’nde Hızal’dan yargı uyarısı
Yarım kalan ‘prestij projesi’nde Hızal’dan yargı uyarısı
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Büyükşehir’in prestij projelerinden olan ancak mali nedenlerle yarım kalan ve yüklenici firmanın sözleşmeyi feshetmek için harekete geçtiği Opera Binası’nda yargı uyarısı yaptı
Haber Giriş Tarihi: 23.05.2023 08:52
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak:
Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
TENZİLE AŞÇI/ÖZEL HABER
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin prestij projeleri arasında yer alan ve 2017 yılında ihalesi yapılan Karşıyaka Mavişehir’deki Opera Binası projesine ilişkin flaş bir gelişme yaşanmıştı.
AK Partili siyasetçilerin sıklıkla eleştirdiği ve mecliste tartışma konusu olan projenin artan maliyet ve inşaatta yaşanan sorunlar nedeniyle 6 yılda sadece yüzde 40’ı tamamlanabilmişti. Dün, Opera Binası’nın yapımını gerçekleştiren firmanın sözleşmeyi feshetme kararı aldığı ve Büyükşehir’in de fesih kararını kabul ederek işlemleri başlattığı ifade edilmişti. Sözleşmenin feshiyle birlikte şirketin 40 milyon lira tutarındaki teminatı da İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne kaydedileceği belirtilmişti.
Öte yandan; konuya ilişkin İLKSES’e konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Özgür Hızal, kaynakların etkili kullanılmamasına dikkat çekerken yargı uyarısında bulundu.
MİLYARLARCA LİRALIK BÜTÇESİ OLMASINA RAĞMEN…
Önceki yıllarda yapılan ‘hataların’ mevcut vaziyete neden olduğunu belirten Hızal, “Opera Binası, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin vizyon projelerinden biri olduğunu iddia ettikleri bir proje. Ama uzun süredir ilerleme kastedemedikleri bir proje. Biz bunu her zaman dile getiriyorduk. Büyükşehir, Tunç Soyer döneminde çok büyük bir finansal kriz yaşıyor. Milyarlarca liralık bütçesi olmasına rağmen bütçeyi fizibl kullanmadıklarından ve kamu kaynaklarını doğru kullanmadıkları için bunun gibi yatırımlar ya yarım kaldı ya da zamanında bitirilemedi. Opera Binası da yarım kalan ve bitirilemeyen büyük projelerden biri. Bugüne kadar yaklaşık 400-500 milyon gibi bir kaynak kullanıldı ki bugünün rakamlarıyla bu, 2 milyar gibi rakamları buluyor. Opera Binası’nın bitirilebilmesi için yine milyarlarca liralık kaynak lazım. Zamanında hak edişlerin ödenmeyişi, ihalenin düzgün yapılmaması, takip edilmiyor olmasından dolayı bugün geldiğimiz süreçte Opera Binası inşaatı tamamen durmuş vaziyette. Bunun tek sorumlusu Büyükşehir yöneticileri ve Tunç Soyer’dir. Biz yaklaşık 4 yıl boyunca kendilerine bu uyarıları yaptık. Ancak bizim uyarılarımızı kulak ardı ederek ‘bitirdik, bitireceğiz, devam ediyoruz, şu kadar kaynak ayırdık’ gibi sürekli İzmirlileri ve meclisi yanıltıcı bilgiler verdiler. Ama hiçbir yanlış bilgi ilelebet devam etmez. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Geldiğim noktada da Opera binası da durdu. Bundan sonraki süreci de takip edeceğiz” dedi.
KABİLİYETSİZLİK ANITI DİYEBİLİRİZ
İnşaatın sonlanmasındaki ana nedenin finansal olduğuna dikkat çeken Hızal, 40 milyonluk teminatın gelir olarak görülüp görülmediği noktasına da değinerek “Temel sorun İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin finansal krizi. Bu bir gelir kapısı olarak düşünüldüyse bu bambaşka bir sakatlık. Bir firmaya iş verip daha sonra sözleşmeyi feshedip daha sonra verilen teminatı gelir kaynağı olarak bütçeye kaydırmak ne kadar doğru bir yaklaşım bu başak bir boyut. Burada önemli olan teminatın kaynak olması değil. Önemli olan, yatırımın zamanında bitirilip İzmirlilerin hizmetine sunuluyor olması. Siz bunu yapmadıktan sonra siz ne kadar teminatı gelir yaparsanız yapın bunun hiçbir anlamı ve önemi kalmaz. Kaldı ki burada yeni bir hukuki süreç doğacak. Muhtemelen firma bunlara dava açacak. Sonuç itibariyle burada bu işin yürütülememesinin temle nedeni Büyükşehir’in kabiliyetsizliği. Orayı adeta bir beceriksizlik anıtı olarak 4 yıldır tutuyorlar. Opera Binası için bir kabiliyetsizlik anıtı diyebiliriz” diye konuştu.
BAŞKA PROJELERDE DE AYNI RİSK VAR
İzmir’deki başka diğer yatırımların da Opera Binası’yla aynı kaderi paylaşma riski olduğuna dikkat çeken Hızal, “Aslında başka büyük yatırımlar da aynı şekilde. Sadece Opera Binası’nda sorun yok. Baktığınızda Çiğli Tramvayı’nın bugün bitmesi lazımdı. Narlıdere Metrosu’nu bitmiş olması lazımdı. Deneme seferleri yapılmış olabilir ama oranın bugün İzmirlilerin hizmetine sunulmuş olması lazımdı. Buca-Bornova arasındaki tünelin bitmiş olması lazım. 7 yıldır bu tünel inşaatı devam ediyor. O viyadük inşaatlarının çoktan bitirilip İzmirlilerin hizmetine açılmış olması lazım. Geçmişte dönemlerde de sorunlar vardı ama Tunç Soyer döneminde bu problemler üst seviyelere çıktı. Baktığınız zaman Tunç Soyer, bugüne kadar ilçe belediyelerinin yapabileceği birkaç yatırıla övünür hale geldi. Konser organizasyonları, PR çalışmalarının dışında elle tutulur, İzmirlilerin sorunlarını ortadan kaldıracak büyük yatırımlar yapamıyor. Milyarlarca liralık bütçe ve kaynak bambaşka yerlere aktarılıyor. Bugün işçinin kooperatifinden milyonlarca liralık ürün alabiliyor. Bu ürünleri alıyorsunuz, ne yapıyorsunuz? Bu ürünler neden alınıyor? Kolayını buldu. ‘biz engelleniyoruz’ ifadeleriyle bu yatırımları yapamayışının suçunu başka yerlere atıyor. Ama İzmirlilerin bu yalanlara karnı tok. Siz, size İzmirlilere kullanmanız için verilen kaynakları doğru kullanmazsanız geldiğini nokta bu olur” ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Büyükşehir’in prestij projelerinden olan ancak mali nedenlerle yarım kalan ve yüklenici firmanın sözleşmeyi feshetmek için harekete geçtiği Opera Binası’nda yargı uyarısı yaptı
TENZİLE AŞÇI/ÖZEL HABER
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin prestij projeleri arasında yer alan ve 2017 yılında ihalesi yapılan Karşıyaka Mavişehir’deki Opera Binası projesine ilişkin flaş bir gelişme yaşanmıştı.
AK Partili siyasetçilerin sıklıkla eleştirdiği ve mecliste tartışma konusu olan projenin artan maliyet ve inşaatta yaşanan sorunlar nedeniyle 6 yılda sadece yüzde 40’ı tamamlanabilmişti. Dün, Opera Binası’nın yapımını gerçekleştiren firmanın sözleşmeyi feshetme kararı aldığı ve Büyükşehir’in de fesih kararını kabul ederek işlemleri başlattığı ifade edilmişti. Sözleşmenin feshiyle birlikte şirketin 40 milyon lira tutarındaki teminatı da İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne kaydedileceği belirtilmişti.
Öte yandan; konuya ilişkin İLKSES’e konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Özgür Hızal, kaynakların etkili kullanılmamasına dikkat çekerken yargı uyarısında bulundu.
MİLYARLARCA LİRALIK BÜTÇESİ OLMASINA RAĞMEN…
Önceki yıllarda yapılan ‘hataların’ mevcut vaziyete neden olduğunu belirten Hızal, “Opera Binası, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin vizyon projelerinden biri olduğunu iddia ettikleri bir proje. Ama uzun süredir ilerleme kastedemedikleri bir proje. Biz bunu her zaman dile getiriyorduk. Büyükşehir, Tunç Soyer döneminde çok büyük bir finansal kriz yaşıyor. Milyarlarca liralık bütçesi olmasına rağmen bütçeyi fizibl kullanmadıklarından ve kamu kaynaklarını doğru kullanmadıkları için bunun gibi yatırımlar ya yarım kaldı ya da zamanında bitirilemedi. Opera Binası da yarım kalan ve bitirilemeyen büyük projelerden biri. Bugüne kadar yaklaşık 400-500 milyon gibi bir kaynak kullanıldı ki bugünün rakamlarıyla bu, 2 milyar gibi rakamları buluyor. Opera Binası’nın bitirilebilmesi için yine milyarlarca liralık kaynak lazım. Zamanında hak edişlerin ödenmeyişi, ihalenin düzgün yapılmaması, takip edilmiyor olmasından dolayı bugün geldiğimiz süreçte Opera Binası inşaatı tamamen durmuş vaziyette. Bunun tek sorumlusu Büyükşehir yöneticileri ve Tunç Soyer’dir. Biz yaklaşık 4 yıl boyunca kendilerine bu uyarıları yaptık. Ancak bizim uyarılarımızı kulak ardı ederek ‘bitirdik, bitireceğiz, devam ediyoruz, şu kadar kaynak ayırdık’ gibi sürekli İzmirlileri ve meclisi yanıltıcı bilgiler verdiler. Ama hiçbir yanlış bilgi ilelebet devam etmez. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Geldiğim noktada da Opera binası da durdu. Bundan sonraki süreci de takip edeceğiz” dedi.
KABİLİYETSİZLİK ANITI DİYEBİLİRİZ
İnşaatın sonlanmasındaki ana nedenin finansal olduğuna dikkat çeken Hızal, 40 milyonluk teminatın gelir olarak görülüp görülmediği noktasına da değinerek “Temel sorun İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin finansal krizi. Bu bir gelir kapısı olarak düşünüldüyse bu bambaşka bir sakatlık. Bir firmaya iş verip daha sonra sözleşmeyi feshedip daha sonra verilen teminatı gelir kaynağı olarak bütçeye kaydırmak ne kadar doğru bir yaklaşım bu başak bir boyut. Burada önemli olan teminatın kaynak olması değil. Önemli olan, yatırımın zamanında bitirilip İzmirlilerin hizmetine sunuluyor olması. Siz bunu yapmadıktan sonra siz ne kadar teminatı gelir yaparsanız yapın bunun hiçbir anlamı ve önemi kalmaz. Kaldı ki burada yeni bir hukuki süreç doğacak. Muhtemelen firma bunlara dava açacak. Sonuç itibariyle burada bu işin yürütülememesinin temle nedeni Büyükşehir’in kabiliyetsizliği. Orayı adeta bir beceriksizlik anıtı olarak 4 yıldır tutuyorlar. Opera Binası için bir kabiliyetsizlik anıtı diyebiliriz” diye konuştu.
BAŞKA PROJELERDE DE AYNI RİSK VAR
İzmir’deki başka diğer yatırımların da Opera Binası’yla aynı kaderi paylaşma riski olduğuna dikkat çeken Hızal, “Aslında başka büyük yatırımlar da aynı şekilde. Sadece Opera Binası’nda sorun yok. Baktığınızda Çiğli Tramvayı’nın bugün bitmesi lazımdı. Narlıdere Metrosu’nu bitmiş olması lazımdı. Deneme seferleri yapılmış olabilir ama oranın bugün İzmirlilerin hizmetine sunulmuş olması lazımdı. Buca-Bornova arasındaki tünelin bitmiş olması lazım. 7 yıldır bu tünel inşaatı devam ediyor. O viyadük inşaatlarının çoktan bitirilip İzmirlilerin hizmetine açılmış olması lazım. Geçmişte dönemlerde de sorunlar vardı ama Tunç Soyer döneminde bu problemler üst seviyelere çıktı. Baktığınız zaman Tunç Soyer, bugüne kadar ilçe belediyelerinin yapabileceği birkaç yatırıla övünür hale geldi. Konser organizasyonları, PR çalışmalarının dışında elle tutulur, İzmirlilerin sorunlarını ortadan kaldıracak büyük yatırımlar yapamıyor. Milyarlarca liralık bütçe ve kaynak bambaşka yerlere aktarılıyor. Bugün işçinin kooperatifinden milyonlarca liralık ürün alabiliyor. Bu ürünleri alıyorsunuz, ne yapıyorsunuz? Bu ürünler neden alınıyor? Kolayını buldu. ‘biz engelleniyoruz’ ifadeleriyle bu yatırımları yapamayışının suçunu başka yerlere atıyor. Ama İzmirlilerin bu yalanlara karnı tok. Siz, size İzmirlilere kullanmanız için verilen kaynakları doğru kullanmazsanız geldiğini nokta bu olur” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Tüm Bel-Sen’de güven krizi
Spotify müzik özeti 2024: Spotify Wrapped 2024 ne zaman yayınlanacak?
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Başkan Tugay, hükümeti topa tuttu: İzmir’i sevmiyorlar
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
Derin yoksulluk toplumu yozlaştırdı
İzmir Valiliğinden uyarı: Ege Denizi'nin kuzeyinde fırtına bekleniyor!
Valilik duyurdu: O bölge için özel çevre koruma planı askıda
Son Girilen Haberler
NATO Genel Sekreteri Rutte, Türkiye'ye geliyor
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, resmi temaslarda bulunmak üzere Türkiye’ye geliyor
Antalya’da sağanak yağış hayatı felç eti: Yollar göle döndü, araçlar mahsur kaldı
Antalya’nın ünlü turizm merkezi Belek’te sağanak yağış hayatı felç etti. Merkezde yollar göle döndü, araçlar sularda mahsur kaldı, vatandaşlar ve tatilciler konakladıkları alanlara girmekte güçlük çekti. Bazı evlerin eşyaları ise su da yüzdü.
Yenidoğan Çetesi yöneticisi: Suçum olabilir ama bebek katilliği ile kimse beni yaftalayamaz
Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine beşinci gününde devam ediyor. Duruşmada örgüt yöneticilerinden İlker Gönen savunmasında, "Herkesin suçu olabilir. Suçum olabilir ama bebek katilliği ile kimse beni yaftalayamaz" dedi