Doç. Dr. Zeynep Altın: Taleple sağlık sistemi arasında sıkışıyoruz
Doç. Dr. Zeynep Altın: Taleple sağlık sistemi arasında sıkışıyoruz
İzmir Tabip Odası Demokratik Katılımcı Hekimler Yönetim Adayı Doç. Dr. Zeynep Altın hasta talepleri ile sağlık sistemi arasında sıkıştıklarını dile getirerek, etkin bir şiddet yasası çıkarılması gerektiğini işaret etti
Haber Giriş Tarihi: 26.04.2024 13:29
Haber Güncellenme Tarihi: 26.04.2024 13:43
Kaynak:
GURBET YAVUKLU
İLKSES TV ekranlarında yayınlanan Erdal Erek ile Siyaset Kulisi programının bu haftaki konuğu İzmir Tabip Odası Demokratik Katılımcı Hekimler Yönetim Adayı Doç. Dr. Zeynep Altın oldu. Programda yaklaşan İzmir Tabip Odası seçimleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Altın, sağlıkta şiddet konusuna da değindi.
ZEYNEP ALTIN: HASTANELERDE HER GÜN ŞİDDET VAR
İzmir Şehir Hastanesi’nde geçtiğimiz günlerde meydana gelen hekimlere karşı saldırı girişimi hakkında konuşan Doç. Dr. Zeynep Altın, bu tarz şiddet olaylarının her gün yaşandığına işaret ederek, “Sağlıkta şiddet ülkemizde çok yaygın bir durum. Seçimler esnasında, çokça karşımıza çıkan bir video oldu. Bu videoda bir kadın ‘Doktor bile dövebiliyoruz’ kelimesini kullanıyordu. Dolayısıyla şiddetin geldiği aşamayı anlatan verilerden bir tanesi buydu. Bizler sağlık çalışanları olarak her gün buna maruz kalıyoruz. Çalıştığımız kurumlarda bizden birtakım talepler oluyor. Mesela hasta doktordan, izni olmadığı için istirahat raporu istiyor. Doktor bunu veremeyeceğini söylediğinde ise, ‘Doktorları boşuna dövmüyorlar’ sözleri ediliyor. Bir taleple sağlık sistemi arasında sıkıştığınızda bu şiddetin bir parçası oluyorsunuz. Şiddet bizim toplumumuzda yaygın bir durum oldu ama ne yazık ki sağlıkta şiddet çok daha belirgin bir noktaya geldi. Bunun ne gibi bir sakıncası var derseniz; biliyorsunuz ki hekim göçü bunlardan biri. Her yıl genç hekimlerimiz bu sebeple yurt dışına gitmek için Türk Tabipler Birliği’nden ve bakanlıktan talepte bulunuyor. Öte yandan hekimleri, hekimlik uygulamalarıyla, şiddet arasında tercih yapmak zorunda bırakan bir sistem mevcut. Dolayısıyla bilimsel özerkliğimizi de davranış modelimizi de etkileyen bir durum ortaya çıktı. Şimdi sanki İzmir’de tek bir olay oldu o da İzmir Şehir Hastanesi’nde gibi algılıyoruz ama öyle değil. Bizler her gün birçok hastanede, birçok poliklinikte şiddetin her türlüsüne maruz kalıyoruz ama İzmir Şehir Hastanesi’nde yaşanan olayda aynı gün içinde, aynı hastaneye 2 kere saldırı oluyor. Bu sorun ise ancak yasalar ile çözülebilir. İlk olarak şiddete karşı etkin bir şiddet yasası çıkarılmalı. Aslında yasayla ilgili çalışmalar yapıldı ama yasa bir türlü çıkarılmadı. Ayrıca bu çalışmalar yapılırken bütün tarafları bir tutmak ve tüm sağlık çalışanlarını katmak lazım” ifadelerine yer verdi
SAĞLIK SİSTEMİ NASIL DÜZELİR?
Sağlık sisteminin düzelmesi için öncelikle koruyucu hekimlik ve basamaklı sağlık sisteminin uygulamaya koyulması gerektiğini belirten Altın, “Bu durum 3-4 yıllık bir mesele değil. Sağlıkta Dönüşüm Politikasıyla birlikte, aslında belki de bütün dünyada kazanılmış olan bir takım sosyal ve temel hakların kaybedilmesi söz konusu. Sağlık da bunlardan nasibini aldı. Sağlıkta Sosyalizasyon Yasası yıllar önce uygulamaya konulmuş olmasına rağmen özellikle Türk toplumuna uygun bir sistemdi. Her yerde sağlık ocaklarının yaygınlaştırıldığı, koruyucu sağlık hizmetlerinin olduğu bir sistemdi. Ancak bugün sağlık sistemi çok farklı bir noktaya gelmiş durumda. Hastalık hastanede karşılanıyor. Aslında hastalıkların önlenmesi için koruyucu hekimler ve sağlık ocakları kullanılmalı ki hastanelerde birikme olmasın. Biz bunları anlattığımız zaman bazı şeyler havada kalıyordu. Fakat bunun önemini pandemi zamanında gördük. Koruyucu sağlık sistemi geliştirilmiş olsa basamaklı bir sağlık sistemine uygulanıyor olsa daha ekonomik ve daha iyi bir sağlık sistemine sahip olacağız” dedi.
LİSTEMİZDE GENÇ VE KADINN ADAYIMIZ ÇOK
Temsilcisi olduğu Demokratik Katılımcı Hekimler listesinde kadın ve genç adayların çoğunluğu ile fark yarattıklarını anlatan Altın, “Seçimlerde 3 liste yarışacak. Bu bağlamda biraz kendi listemizden bahsetmek istiyorum. Bu 3 liste içerisinde bizim listemiz, en genç, en mücadeleci, en emekçi ve en fazla kadın adayının bulunduğu liste. Bu söylemler siyasette de çok fazla kullanılıyor. Ancak uygulamada belli başlı sorunları görüyoruz. Buradan yola çıkarsak Tabip Odası seçimlerinde, Türk Tabipler Birliği’nin bir genel kurul kararı var. Orada yüzde 40 cinsiyet eşitliği kotası var ve bu 3 liste içerisinde bu kotayı tutturan tek liste bizim listemiz” ifadelerini kullandı.
30 ADAYDAN 18’İ KADIN
Seçime girecek 3 liste arasından yüzde 40’lık cinsiyet eşitliği kotasını tutturan tek listenin Demokratik Katılımcı Hekimler listesi olduğunu vurgulayan Altın, şunları söyledi: “Ben Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde İç Hastalıkları Uzmanı olarak çalışıyorum. Sağlık alanında, emek alanında hekimlerin Tabip Odası’nda kendilerini daha iyi ifade etmesi için oda ile aralarındaki ilişkinin kuvvetlenmesi için bu mücadelenin içerinde yer alıyorum. İzmir Tabip Odası kentin emek ve demokrasi güçleri açısından önemli bir bileşen. Biz de bu bileşen içerisinde kentin sağlık sorunlarına ve tabi ki sağlık sorunlarıyla ilişkin demokratik anlamdaki sorunlara bir şekilde müdahil olmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda yarın İzmir’de genel kurulumuz toplanacak. Pazar günü ise İTO seçimleri gerçekleştirilecek. Tüm meslektaşlarımızı oy kullanmaları için 28 Nisan’da sandıklara bekliyoruz. Seçimlerde 3 liste yarışacak. Bu bağlamda biraz kendi listemizden bahsetmek istiyorum. Bu 3 liste içerisinde bizim listemiz, en genç, en mücadeleci, en emekçi ve en fazla kadın adayının bulunduğu liste. Bu söylemler siyasette de çok fazla kullanılıyor. Ancak uygulamada belli başlı sorunları görüyoruz. Buradan yola çıkarsak Tabip Odası seçimlerinde, Türk Tabipler Birliği’nin bir genel kurul kararı var ve orada yüzde 40 cinsiyet eşitliği kotası var ve bu 3 liste içerisinde bu kotayı tutturan tek liste bizim listemiz. Biz bunu çok önemsiyoruz. Bizim 30 adayımızdan 18’i kadın. Baktığımızda kadın ve genç adaylar üstü en kolay çizilen adaylar oluyor. Çünkü işin geldiği son noktada kim seçilebilir diye bakılıyor. Bu kapsamda ne yazık ki gençler ve kadınlar en zor seçilenlerdir. Dolayısıyla kadın ve genç adayların konulmasını söylüyoruz. Bizim listemiz gelenek ve gençliği buluşturan listedir.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İzmir Tabip Odası Demokratik Katılımcı Hekimler Yönetim Adayı Doç. Dr. Zeynep Altın hasta talepleri ile sağlık sistemi arasında sıkıştıklarını dile getirerek, etkin bir şiddet yasası çıkarılması gerektiğini işaret etti
İLKSES TV ekranlarında yayınlanan Erdal Erek ile Siyaset Kulisi programının bu haftaki konuğu İzmir Tabip Odası Demokratik Katılımcı Hekimler Yönetim Adayı Doç. Dr. Zeynep Altın oldu. Programda yaklaşan İzmir Tabip Odası seçimleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Altın, sağlıkta şiddet konusuna da değindi.
ZEYNEP ALTIN: HASTANELERDE HER GÜN ŞİDDET VAR
İzmir Şehir Hastanesi’nde geçtiğimiz günlerde meydana gelen hekimlere karşı saldırı girişimi hakkında konuşan Doç. Dr. Zeynep Altın, bu tarz şiddet olaylarının her gün yaşandığına işaret ederek, “Sağlıkta şiddet ülkemizde çok yaygın bir durum. Seçimler esnasında, çokça karşımıza çıkan bir video oldu. Bu videoda bir kadın ‘Doktor bile dövebiliyoruz’ kelimesini kullanıyordu. Dolayısıyla şiddetin geldiği aşamayı anlatan verilerden bir tanesi buydu. Bizler sağlık çalışanları olarak her gün buna maruz kalıyoruz. Çalıştığımız kurumlarda bizden birtakım talepler oluyor. Mesela hasta doktordan, izni olmadığı için istirahat raporu istiyor. Doktor bunu veremeyeceğini söylediğinde ise, ‘Doktorları boşuna dövmüyorlar’ sözleri ediliyor. Bir taleple sağlık sistemi arasında sıkıştığınızda bu şiddetin bir parçası oluyorsunuz. Şiddet bizim toplumumuzda yaygın bir durum oldu ama ne yazık ki sağlıkta şiddet çok daha belirgin bir noktaya geldi. Bunun ne gibi bir sakıncası var derseniz; biliyorsunuz ki hekim göçü bunlardan biri. Her yıl genç hekimlerimiz bu sebeple yurt dışına gitmek için Türk Tabipler Birliği’nden ve bakanlıktan talepte bulunuyor. Öte yandan hekimleri, hekimlik uygulamalarıyla, şiddet arasında tercih yapmak zorunda bırakan bir sistem mevcut. Dolayısıyla bilimsel özerkliğimizi de davranış modelimizi de etkileyen bir durum ortaya çıktı. Şimdi sanki İzmir’de tek bir olay oldu o da İzmir Şehir Hastanesi’nde gibi algılıyoruz ama öyle değil. Bizler her gün birçok hastanede, birçok poliklinikte şiddetin her türlüsüne maruz kalıyoruz ama İzmir Şehir Hastanesi’nde yaşanan olayda aynı gün içinde, aynı hastaneye 2 kere saldırı oluyor. Bu sorun ise ancak yasalar ile çözülebilir. İlk olarak şiddete karşı etkin bir şiddet yasası çıkarılmalı. Aslında yasayla ilgili çalışmalar yapıldı ama yasa bir türlü çıkarılmadı. Ayrıca bu çalışmalar yapılırken bütün tarafları bir tutmak ve tüm sağlık çalışanlarını katmak lazım” ifadelerine yer verdi
SAĞLIK SİSTEMİ NASIL DÜZELİR?
Sağlık sisteminin düzelmesi için öncelikle koruyucu hekimlik ve basamaklı sağlık sisteminin uygulamaya koyulması gerektiğini belirten Altın, “Bu durum 3-4 yıllık bir mesele değil. Sağlıkta Dönüşüm Politikasıyla birlikte, aslında belki de bütün dünyada kazanılmış olan bir takım sosyal ve temel hakların kaybedilmesi söz konusu. Sağlık da bunlardan nasibini aldı. Sağlıkta Sosyalizasyon Yasası yıllar önce uygulamaya konulmuş olmasına rağmen özellikle Türk toplumuna uygun bir sistemdi. Her yerde sağlık ocaklarının yaygınlaştırıldığı, koruyucu sağlık hizmetlerinin olduğu bir sistemdi. Ancak bugün sağlık sistemi çok farklı bir noktaya gelmiş durumda. Hastalık hastanede karşılanıyor. Aslında hastalıkların önlenmesi için koruyucu hekimler ve sağlık ocakları kullanılmalı ki hastanelerde birikme olmasın. Biz bunları anlattığımız zaman bazı şeyler havada kalıyordu. Fakat bunun önemini pandemi zamanında gördük. Koruyucu sağlık sistemi geliştirilmiş olsa basamaklı bir sağlık sistemine uygulanıyor olsa daha ekonomik ve daha iyi bir sağlık sistemine sahip olacağız” dedi.
LİSTEMİZDE GENÇ VE KADINN ADAYIMIZ ÇOK
Temsilcisi olduğu Demokratik Katılımcı Hekimler listesinde kadın ve genç adayların çoğunluğu ile fark yarattıklarını anlatan Altın, “Seçimlerde 3 liste yarışacak. Bu bağlamda biraz kendi listemizden bahsetmek istiyorum. Bu 3 liste içerisinde bizim listemiz, en genç, en mücadeleci, en emekçi ve en fazla kadın adayının bulunduğu liste. Bu söylemler siyasette de çok fazla kullanılıyor. Ancak uygulamada belli başlı sorunları görüyoruz. Buradan yola çıkarsak Tabip Odası seçimlerinde, Türk Tabipler Birliği’nin bir genel kurul kararı var. Orada yüzde 40 cinsiyet eşitliği kotası var ve bu 3 liste içerisinde bu kotayı tutturan tek liste bizim listemiz” ifadelerini kullandı.
30 ADAYDAN 18’İ KADIN
Seçime girecek 3 liste arasından yüzde 40’lık cinsiyet eşitliği kotasını tutturan tek listenin Demokratik Katılımcı Hekimler listesi olduğunu vurgulayan Altın, şunları söyledi: “Ben Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde İç Hastalıkları Uzmanı olarak çalışıyorum. Sağlık alanında, emek alanında hekimlerin Tabip Odası’nda kendilerini daha iyi ifade etmesi için oda ile aralarındaki ilişkinin kuvvetlenmesi için bu mücadelenin içerinde yer alıyorum. İzmir Tabip Odası kentin emek ve demokrasi güçleri açısından önemli bir bileşen. Biz de bu bileşen içerisinde kentin sağlık sorunlarına ve tabi ki sağlık sorunlarıyla ilişkin demokratik anlamdaki sorunlara bir şekilde müdahil olmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda yarın İzmir’de genel kurulumuz toplanacak. Pazar günü ise İTO seçimleri gerçekleştirilecek. Tüm meslektaşlarımızı oy kullanmaları için 28 Nisan’da sandıklara bekliyoruz. Seçimlerde 3 liste yarışacak. Bu bağlamda biraz kendi listemizden bahsetmek istiyorum. Bu 3 liste içerisinde bizim listemiz, en genç, en mücadeleci, en emekçi ve en fazla kadın adayının bulunduğu liste. Bu söylemler siyasette de çok fazla kullanılıyor. Ancak uygulamada belli başlı sorunları görüyoruz. Buradan yola çıkarsak Tabip Odası seçimlerinde, Türk Tabipler Birliği’nin bir genel kurul kararı var ve orada yüzde 40 cinsiyet eşitliği kotası var ve bu 3 liste içerisinde bu kotayı tutturan tek liste bizim listemiz. Biz bunu çok önemsiyoruz. Bizim 30 adayımızdan 18’i kadın. Baktığımızda kadın ve genç adaylar üstü en kolay çizilen adaylar oluyor. Çünkü işin geldiği son noktada kim seçilebilir diye bakılıyor. Bu kapsamda ne yazık ki gençler ve kadınlar en zor seçilenlerdir. Dolayısıyla kadın ve genç adayların konulmasını söylüyoruz. Bizim listemiz gelenek ve gençliği buluşturan listedir.”
Kaynak: GURBET YAVUKLU
Kılıçdaroğlu hakim karşısında!
Tüm Bel-Sen’de güven krizi
Spotify müzik özeti 2024: Spotify Wrapped 2024 ne zaman yayınlanacak?
Piri Reis’i Hangi El Tutuyor?
Menemen’de okulda öğretmene şiddet: Toplumsal sorunu yansıtıyor!
Başkan Tugay, hükümeti topa tuttu: İzmir’i sevmiyorlar
Böyle hırsızlık şeytanın aklına gelmez
Derin yoksulluk toplumu yozlaştırdı
İzmir Valiliğinden uyarı: Ege Denizi'nin kuzeyinde fırtına bekleniyor!
İzmir’de kadınlar 25 Kasım için toplanacak
Son Girilen Haberler
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
İzmir'in Konak ilçesinde, cezaevinden tahliye olduktan saatler sonra bir kişi, eşini ve kayınpederini bıçakla yaraladı
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
Seferihisar Kongresi'nde AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın 2. Çevreyolu eleştirilerine yanıt verdi
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
İzmir’de bir yıl içinde içme suyuna ikinci kez zam yapılmasına tepki gösteren AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, “Başkan Tugay, İzmirliler bana güvensin diyordu ancak kendisi verdiği sözleri tutmadı” dedi