Ege Üniversitesi’nin bir projesine daha TÜBİTAK desteği

Ege Üniversitesi bünyesinde geliştirilen “Pamphylia Bölgesi Antik Limanlarının (Perge, Aspendos, Side) Orta ve Geç Holosen'deki Kıyı Çizgisi Değişmelerinin Çoklu Analiz Yöntemleri ile Belirlenmesi” başlıklı proje, TÜBİTAK desteği almaya hak kazandı.

Haber Giriş Tarihi: 13.01.2025 11:49
Haber Güncellenme Tarihi: 13.01.2025 11:52
Kaynak: BÜLTEN
Ege Üniversitesi’nin bir projesine daha TÜBİTAK desteği

Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü tarafından geliştirilen “Pamphylia Bölgesi Antik Limanlarının (Perge, Aspendos, Side) Orta ve Geç Holosen'deki Kıyı Çizgisi Değişmelerinin Çoklu Analiz Yöntemleri ile Belirlenmesi” başlıklı projeyle ilgili önemli bir gelişme yaşandı.

Coğrafya Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Ertuğ Öner ve Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş’ın araştırmacı olarak yer aldığı, yürütücülüğünü İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Rifat İlhan’ın üstlendiği proje, TÜBİTAK 1001- Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında destek almaya layık görüldü.  Proje ile Antalya Ovası, Perge, Aspendos ve Side antik kentlerinin palecoğrafya ve jeoarkeolojik özellikleri belirlendi. Proje aracılığıyla bölgeye arkeoloji ve turizm açısından katkı sağlanması hedefleniyor.

REKTÖR BUDAK’TAN TEBERİK

Proje ekibini makamında ağırlayarak tebrik eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Oluşturduğumuz bilim ekosisteminin bir yansıması olarak akademisyenlerimizin projeleri, TÜBİTAK tarafından desteklenmeye devam ediyor.  Bölge turizmine katkı sağlayacak ve TÜBİTAK tarafından kabul gören projeyi hayata geçiren hocalarımızı tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.

PROF. DR. ERTUĞ’DAN PROJE HAKKINDA AÇIKLAMA

Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ertuğ Öner, şunları kaydetti:

“Küresel ölçekte iklim değişmeleri, özellikle okyanus ve deniz seviyelerinin değişiminde etkili olmuştur. Son Buzul Maksimumunda (20 bin yıl önce) katı halde tutulan su kütleleri nedeniyle dünya denizlerinin ortalama seviyesi günümüze oranla -130 metre kadar alçaktaydı. Sonrasında iklimde sıcaklık artışına bağlı buzulların erimesiyle denizlerin seviyesi hızla yükselmiş, günümüzden 6 bin yıl önce bugünkü seviyesine ulaşmıştır. Deniz seviyesinde meydana gelen bu değişmeler kıyı çizgilerini doğal olarak etkilemiştir. Alçak kıyılarda koy ve körfezler meydana gelmiştir. Bunun yanında yerel olarak özellikle tektonik hareketler etkisiyle göreceli deniz seviyesi değişmeleri gözlenmiştir. Deniz seviyesi yükselmesinin sona ermesini izleyen son 6 bin yılda ise akarsu biriktirme etkinlikleri ön plana geçerek bu sığ deniz bölümleri giderek dolmaya başlamıştır. Holosen’de (yaklaşık son 12 bin yıldan günümüze kadar olan dönem) meydana gelen bu değişmeler, Neolitik dönemle birlikte yerleşen insan faaliyetlerini önemli ölçüde etkilemiştir.”

“YENİ DELGİ SONDAJLAR YAPILACAK”

Prof. Dr. Öner, 2023 yılında yürütülen ön çalışmalarda, alüvyal düzlüklerde delgi sondajlar yapıldığını belirtti.

Öner, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Ülkemizin güney kıyılarında yer alan Antalya Ovasındaki Perge, Aspendos ve Side antik kentlerinin Holosen’de meydana gelen doğal çevre ve kıyı çizgisi değişmelerinin ortaya konması ve bu antik kentlerin liman yerlerinin belirlenmesi amacıyla 2023 yılının Temmuz–Ağustos aylarında yürüttüğümüz ön çalışmalarda, Perge Antik Kenti çevresini oluşturan Aksu Çayı; Aspendos Antik Kenti çevresini oluşturan Köprüçay vadilerinin aşağı bölümlerindeki alüvyal düzlüklerde delgi sondajlar yapıldı. Sondajlarla alınan detritik sedimanların laboratuvar analizleriyle denizin Holosen’de daha da içeriye sokulduğu belirlendi. Bu projeyle birlikte Side Antik Kenti ve Manavgat Çayı vadisinin aşağı bölümü de çalışma alanımıza eklenerek bölgedeki alüvyal alanlarda yeni delgi sondajlar yapılacak. Bu yörelerdeki alüvyal jeomorfoloji araştırmalarımızla birlikte sondajlardan alınan sediman örneklerinin granülometrik, paleontolojik ve palinolojik analizleri ile ortam özellikleri ve ortam değişmeleri belirlenecek. Polen analizleri hem doğal hem de kültür bitkilerinin Holosen’deki değişimi hakkında bilgi verecek. Buna göre Antalya Ovasının paleovejetasyon özellikleri belirlenecek. Tüm verilerin değerlendirilmesi ile Perge, Aspendos ve Side antik kentlerinin palecoğrafya ve jeoarkeolojik özellikleri belirlenerek, antik limanların olası konumları hakkında tespitler yapılacak. Bunlarla birlikte bölgede var olan doğal kaynaklar, karstlaşma ve travertenler araştırılarak oluşum süreçleri ile yöredeki insan faaliyetleri üzerindeki etkileri yorumlanacak.”

PROJE EKİBİNDE KİMLER YER ALIYOR?

Doç. Dr. Rıfat İlhan’ın yürütücülüğünü yaptığı proje ekibinde; Ege Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Ertuğ Öner, Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Serdar Vardar, İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Şebnem Sedef Çokay Kepçe, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mustafa Bilgin yer alıyor.

Kaynak: BÜLTEN

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.