Kemeraltı verdiği yetkinin karşılığını alamıyor

Kamunun güvenlik ve aydınlatma gibi konularda Kemeraltı Çarşısı’na yeterli yatırımı yapmadığını söyleyen Cem Ceylan, vatandaşların çarşı hakkında sahip olduğu güvensizlik algısının yaşadığımız çağ açısından üzücü olduğunu ifade etti.

Haber Giriş Tarihi: 24.12.2024 09:10
Haber Güncellenme Tarihi: 24.12.2024 09:19
Muhabir: BERKAY ERDEN
Kemeraltı verdiği yetkinin karşılığını alamıyor

İzmir’de yüzyıllardır ticaretin kalbi olan ve turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Tarihi Kemeraltı Çarşısı bir cazibe merkezi olmaya devam ederken; zaman geçtikte çarşıda çözüm bekleyen sorunların sayısı da artıyor. Güvenlik ve aydınlatma yetersizliği nedeniyle belirli saatlerde vatandaşların çarşıda gezmekte sıkıntı yaşadığı iddialarına dair açıklamada bulunan Kemeraltı Hayat Platformu Sözcüsü Cem Ceylan, içinde bulunan çağda yatırım eksikliği nedeniyle bu şekilde şikayetlerin olmasının üzücü olduğunu söyledi. Kemeraltı Çarşısı’nın alışveriş merkezleri ile kıyaslanmasının doğru olmayacağını dile getiren Ceylan, otopark sorununu iki farklı açıdan ele alarak; otopark yapımı için yıkılan binalara dikkat çekti.

cem ceylan

KEMERALTI AVM DEĞİLDİR

Kemeraltı Çarşısı’nın sadece alışveriş yapılan bir yer olmadığının altını çizen Ceylan, insanların Kemeraltı’na gelmek için birçok sebeplerinin olduğuna değindi. Kemeraltı Çarşısı ile AVM kıyaslaması yapmanın doğru olmayacağını da aktaran Ceylan, “Çarşıdaki insan kalabalıklığı konusunda yağmurlu günler hariç sorun yok. Çarşı hep kalabalık bunu bazı kişiler ‘kuru kalabalık’ olarak nitelendiriyor ama yakışıksız bir ifade bu. Burası tek başına hizmet üreten, değer üreten bir yer değil, Kemeraltı tek bir müşteri profiline odaklı bir yer değildir. Burası insanlara mal satılması ile ünlü bir çarşı. Kalabalık varsa ve ‘mal satamıyoruz’ diyorsanız biraz da ‘biz niye satış yapamıyoruz’ diye sormanız gerekir. Kemeraltı Çarşısı’nı alışveriş ihtiyacını gidermek için kullananlar var, Kemeraltı’nı sahip olduğu tarihi değerler nedeniyle gezmek için kullananlar var. İnanç varlıkları için gelen insanlar var. AVM’ler diyorsunuz insanlara her imkanı sunuyor indirimler, kampanyalar, süslemeler ama burası bir AVM değil Kemeraltı bir hayattır burayı o şekilde değerlendirmek lazım” dedi.

kemeraltı

GÜVENLİK VE AYDINLATMA YETERSİZ

İnsanların güvenlik endişesiyle geceleri Çarşı’ya girmek istemediğini belirten Ceylan, kamunun Kemeraltı’na yeterli güvenlik ve aydınlatma olanağı sağlamadığını dile getirdi. İçinde bulunulan çağda vatandaşların böyle düşünüyor olmasının kendisini üzdüğünü söyleyen Ceylan, “Kemeraltı’nda yaptığım iş nedeniyle ben gece de buradayım ve güvenlik konusu benim için çok üzücü. İnsanlarda Kemeraltı hakkında oluşan güvensizlik algısından bu yüzyılda bu teknolojik olanaklar varken bahsediyor olmak benim açımdan çok üzücü. İzmir’deyiz ve İzmir’in en merkezindeyiz ve güvenlik endişesiyle buradaki bir bölgeyi gezemeyeceğimizden bahsediyoruz. Bu bölge ticaretin ve sosyal hayatın olduğu bir bölge insanlar buraya güvenlik ve aydınlatma gibi sebeplerle gece giremeyeceklerinden bahsediyor. Kamu buraya bu konuda yatırım yapmıyor, hizmet vermiyor. Bu yetkiyi, bütçeyi kamuya oylarla veriyoruz ancak hala çarşıda 300-400 sene önceki bir sorunu konuşuyoruz. İzmirli biri ve bu ülkenin vatandaşı olarak bu beni utandırıyor. Aslında suç oranı istatistiği çıkaracak olursanız Kemeraltı birçok bölgeye göre daha güvenli olabilir. Güvenlik hakkında oluşan algının aslında olduğundan daha büyük olduğuna inanıyorum. Algının kamudan alınamayan hizmetler nedeniyle olduğunu düşünüyorum. Metruk gözüküyor, karanlık gözüküyor insanların burada suç işlendiğini düşünmesi çok normal” diye konuştu.

kemeraltı

ALT YAPI ÇALIŞMALARI 

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kemeraltı’nın alt yapısını iyileştirmeye yönelik yaptığı çalışmaların bu sene faydasını gördüklerini aktaran Ceylan, çalışmaların henüz tamamlanmadığına dikkat çekerek “Belediyenin alt yapı çalışması yaptığı alanlarda faydasını gördük ancak tüm çalışma henüz bitmiş değil. Başdurak Cami’nin oraya kadar geldi çalışma oradan sonrası ilerlemedi. Konak Meydanı’na kadar olan ara sokaklarda da hatlar ve pompa istasyonları değiştirildi. Son yağmurlarda buralarda sıkıntı yaşamadık. Ancak henüz çarşının yüzde 70’inde çalışma yapılmış değil. Çalışma yapılmayan yerlerde geçmiş dönemlerde yaşanan su baskını sorunlarının aynısı yaşadık. Eşrefpaşa’dan, İkiçeşmelik’ten gelen tüm sular coğrafi yapı gereği buraya geliyor. Bu akan suyu deşarj edecek yapılarınız yoksa maalesef su da bu alanda kalıyor” ifadelerini aktardı.

kemeraltı

OTOPARK SORUNUNUN İKİ YÜZÜ

Kemeraltı’na gelen vatandaşlar ve burada iş yapan insanlar için ulaşımın ve lojistiğin önemli olduğunu vurgulayan Ceylan, çarşıya araç girişinin olması ve yapılan otoparkların da başka sorunlar yarattığına dikkat çekti. Bir gecede binaların yıkılarak otopark yapılmasını yapı stoku açısından ele alan Ceylan, açıklamalarını şu sözler ile bitirdi: “Konforlu bir alışveriş ve ulaşım hepimizin istediği şey. Şehirde genel olarak ulaşım sorun olmaya başladı. İzmir ve Konak’ın merkezindeki Kemeraltı da bu durumdan etkileniyor. Kemeraltı’ndaki otopark sorununu ulaşım açısından değerlendirebileceğimiz gibi Kemeraltı’nın sahip olduğu yapı stoku açısından da değerlendirebiliriz. Dünyanın birçok bölgesinde kent merkezine arabanızla giremezsiniz. Kemeraltı’na ise birçok noktadan giriş yapabilirsiniz. Sadece Çarşı bölümü araç trafiğinden arındırılmıştır ama diğer her yere arabalar girebilmektedir. Hala burada esnafın mal tedariki nedeniyle büyük araçların girmesi de ayrıca bir dert. AVM alışkanlığında olduğu gibi insanların çarşının içine arabasıyla girip, poşetlerini bagaja koyup gitmesi gözüyle bakarsanız evet otopark bir dert. Tarihine, kültürüne biraz daha sahip çıkan ülkelere baktığınız zaman böyle yerlere araç girişinin yasak olduğunu göreceksiniz. Arabaların buraya girerek egzoz emisyonları ile bölgeyi kirletmeleri, araçların geçtiği yollarda henüz keşfedilmemiş arkeolojik kalıntılara zarar vermeleri gibi sıkıntılar mevcut. Ticaret burada önemli bir yere sahip çünkü eskisi gibi Kemeraltı’nın çevresinde insanların yaşadığı alanlar kalmadı. Otopark ihtiyacını gidermek için aralarda ortaya çıkan otoparklar binaların yıkılması ile ortaya çıkıyor. Otoparktan gelir elde ediliyor olması eski yapı stokunun gözden çıkarılmasına neden oluyor. Bir gecede bakıyorsunuz yan yana 2-3 tane bina yıkılıyor, mıcır seriliyor ve otopark yapılıyor. Otopark sorunu derken hem erişim problemi olarak otopark sorunu var hem de kültür mirasını tehdit eden bir otopark sorunu var. Burada sağlıklı bir envanter çalışması yapılmadığı için bir gecede yıkılan binaların ne olduğunu bilmiyoruz. Otopark ve lojistik konusunu çözmek için birçok proje yapılmıştı ancak nedense hiçbiri hayata geçmedi.” 
 

Kaynak: BERKAY ERDEN

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.